Güncelleme Tarihi:
Oyuncuların şımarık ve agresif tavırlarından rahatsız olan Premier Lig yetkilileri Terry, Vidic ve Carragher ile görüşecek. Ada’nın önde gelen futbol yıldızlarına, “Siz de olimpiyatlarda yarışan sporcular gibi alçakgönüllü ve rakiplerinize karşı saygılı olun” denilecek.
2012 Londra Olimpiyatları unutulmaz sportmenlik öyküleri ile geride kalırken, futbola da büyük bir ders verdi. Olimpiyat Parkı, sporcular, sporseverler ve basın için adeta bir oyun parkına dönüştü. Farklı ülkelerden gelen sporcular arasındaki ilişki mükemmeldi. Tribünler ise aralarında hiçbir ayrımcılık olmadan İngiliz Mo Farah’ı da Jamaikalı Usain Bolt’u da Türk Aslı Çakır Alptekin’i de birlikte alkışladı.
İşte bu görüntülerden yola çıkan İngilizler, şimdi mucidi oldukları futbolun olimpiyatlardan alması gereken dersleri tartışıyor. Daily Mail gazetesinin haberine göre; John Terry, Nemanja Vidic ve Jamie Carragher gibi ünlü futbolcular, gelecek ay Premier Lig yetkilileri ile toplanıp Londra 2012’den neler öğrenebileceklerini konuşacak. Dünyanın en çok izlenen ligi olan Premier Lig’i harekete geçiren şey ise, multi milyoner futbolcuların çoğu zaman şımarık, küstah ve agresif olarak algılanmaya başlanan imajları...
Para futbolcuları saygısız yapıyor
İNGİLİZLERE göre, olimpiyatların futbolculara verdiği en önemli iki ders alçakgönüllülük ve saygı. Nitekim İngiltere Milli Takımı Teknik Direktörü Roy Hodgson da hafta başında öğrencilerini toplayarak olimpiyatta yarışan atletleri örnek gösterdi. Ünlü teknik adam, “Olimpiyatta yarışan sporculardan özellikle alçakgönüllülük konusunda çok şey öğrenebiliriz. Onlar kazansalar da kaybetseler de nezaketlerini koruyorlar” diye konuştu.
Futbolun ve futbolcuların neden gitgide itici bir kimliğe büründüğü konusundaki en çarpıcı tespit ise, yakın dönemin ünlü futbolcusu Swansea Menajeri Paolo Di Canio’dan geldi. İtalyan futbol adamı, “20 yaşında yetenekli futbolcular görüyoruz. Ancak daha 23’lerine geldiklerinde bitiyorlar. Çünkü yetenekli futbolcuların arzusu, pahalı bir araba aldıkları zaman bitiyor. Minimum başarıyla inanılmaz bir refah seviyesine ulaşıyorlar. 24 yaşına geldiklerinde de saygıları kalmıyor ve daha üst düzey futbolcu olma istekleri sönüyor” dedi.
İki Süper Kupa maçının verdiği ders
LONDRA 2012’nin ardından geniş bir analize yer veren İngiliz Daily Mail gazetesi, “Olimpiyat boyunca hiç eksik olmayan gülümsemenin bitmesi, M.City-Chelsea Community Shield maçı ile sadece 41 dakika aldı” diyerek futbol sezonun henüz ilk maçında Ivanovic’in gördüğü kırmızı kartla sahanın karışmasına vurgu yaptı.
Peki bizde durum farklı mı? İngiltere’deki Community Shield’ın bizdeki karşılığı olan Süper Kupa finalinde yaşananlar ortada. Türk futbolunun en prestijli randevusu olan G.Saray-F.Bahçe derbisinde, meşalelerle oyun durdu, hemen her hakem kararından sonra saha karıştı ve futbolcuların hakeme müdahalesi yakasına yapışma boyutuna kadar ulaştı. Öyleyse 2012 Londra Olimpiyatları’ndan ders alması gereken sadece İngilizler mi? Bizim de bu konuyu artık tartışmamız gerekiyor.
Disneyland gibiydi
İNGİLİZ Daily Mail gazetesi, gerginlik yerine eğlencenin doruğa çıktığı Londra Olimpiyatları’nı ünlü eğlence merkezi “Disneyland’’a benzetti. 2 hafta süren oyunlarda, futbolun giderek gerginleşen ortamının aksine dostluk ve centilmenlik görüntüleri yaşandı.
Onlar 41 dakika güldü
İNGİLİZ Daily Mail gazetesi, “Olimpiyat boyunca hiç eksik olmayan gülümsemenin bitmesi, M.City-Chelsea Community Shield maçı ile sadece 41 dakika sürdü” diyerek, futbol sezonun henüz başında Ivanovic’in gördüğü kırmızı kartla sahanın karışmasına vurgu yaptı.
Biz ise sadece 19
BİZİM Süper Kupa finali ise, daha 19. dakikada Umut Bulut’un golünden sonra sahaya atılan meşaleler nedeniyle durdu. Tribünler yangın yerine, ortalık savaş alanına döndü. Böylece sezona gülümseyerek başlamak isteyenlerin tebessümü bizde 19 dakika sürdü.
Hazard’dan ucuza 12 madalya geldi
FUTBOL sistemlerini sorgulayan İngilizler, “4 yılda 26 milyon Sterlin’lik harcamayla olimpiyatta 12 madalya kazandık. Bu Chelsea’nin sadece Hazard için ödediği paradan bile 6 milyon pound daha az” yorumunda bulundu.
Erman Toroğlu: Sorun yöneticilerimizde
TÜRKİYE’de en zayıf halka futbolcu değil, yönetici halkası... Parası olan geliyor havasını yapıyor. Yani futbolun üzerine basarak yükseliyor. Kulüpleri milyonlarca dolar borca sokuyorlar. Sonra da alacaklarını çatır çatır alıp gidiyorlar. Etrafı da toz duman yaparak... Türkiye’nin sorunu, kaliteli yönetici eksikliği. Bunu yetiştirebildiğiniz zaman çok şey hallolacak. İddia ediyorum, şu an Süper Lig’de görev yapan yöneticileri futboldan imtihana sokun. Yazılı olarak soracağım 50 sorunun 40’ını cevaplandıramazlar. Şaka gibi değil mi?
Hakan Ünsal: Saygı duymuyorlar
TÜRK futboluna bakacak olursak, saha içinde ve dışında futbolcuların birbirine saygı duyduğunu söyleyemem. Ama saygısız olduklarını da söyleyemem. Maçlarda birbirlerine dost ya da arkadaş gibi davranmıyorlar. Daha çok rekabetin vermiş olduğu hafif bir ‘düşmanlık’, belki de kazanma arzusundan kaynaklanan agresiflik mevcut.
İlhan Söyler: Eğitim şart
TÜRK futbolu bir Engin Baytar’ın yaptığı hareketlerle bitmez. “Engin bunu hep yapıyor” diyerek devamlı vurmak yanlış olur. Bu işin temeline inmek en doğru çözüm gibi görünüyor. Ama futbolcular da nereden geldiklerini bilsinler. Altyapıları olmayan, renksiz geçen günlerin bir anda renklenmesi insanoğlunu bozar mı? Tabii ki bozar. Şayet eğitimli olsalar, raydan da çıkmazlar.
Sergen Yalçın: Kulüpler şımarttı
ASLINDA dünyanın en mütevazı sporcuları futbolculardır. Fakat kulüpler ve yöneticiler bu sporu pahalı, futbolcuları şımarık hale getirdiler. Antrenmanları, maç sonrası konuşmaları, kampların kapılarını kapattılar. Oyuncuları body guard tutarak taraftardan ayırdılar. Tesisleri şehir dışına taşıyarak halktan ayırdılar.
Ribery ve Benzema mahkemeye çıkacak
FRANSIZ futbolunun yıldızları Franck Ribery ve Karim Benzema, Zahia adlı 18 yaşından küçük bir fahişeyle ilişkiye girdikleri suçlamasıyla yargıç önüne çıkacak. Fransız yasalarına göre; 18 yaşından küçüklerle para karşılığı ilişkiye girmenin cezası 3 yıl hapis ve 45 bin Euro para cezası olarak gösteriliyor.