İlk iki yarışı kazandı 50’nci zafere koşuyor

DÜNYA Ralli Şampiyonası tutkunları bu sezon hiçte istedikleri bir sezonu izleyemiyor. Takvimin değiştiği ve rotasyon kuralının uygulanmaya başladığı yeni sezonda sadece 12 yarış geride bırakılacak. Bu 12 yarış arasında da yenilerinin olması ralli tutkunlarının keyfini kaçıran detaylardan birisi olarak ön plana çıkıyor. Öyle ki alışkın olduğumuz ve tarihsel önemi olan yarışlar bile bu yıl koşulamıyor. Bununla birlikte takım sayısı ile birlikte pilot sayısında da önemli bir azalma var. Bilindiği gibi bu sezon Subaru ile birlikte Suzuki takımı yok. Bu iki takımın yok olması ve parkurlarda yer almaması bile pilotların sayısının azalmasında yeterli. Zaten ilk iki yarışın kayıt listesine bakıldığında da sayıların geçtiğimiz yıllara göre neredeyse yarı yarıya düştüğünü açıkça görebilmek mümkün. Azalan takım ve pilot sayısı ile birlikte yarışların seyir zevki de iyice azaldı. Sebastien Loeb ile baş edibelicek bir isim bu sezonda da ortaya çıkacak gibi görünmüyor.

İKİ YARIŞI DA KAZANDI

Sezonun açılış yarışında herkes tarafından merak edilen olay bu sezon Sebastien Loeb’ün neler yapacağıydı. Aslında ondan daha çok rakibi olan pilotların ona karşı neler yapabileceği merak konusuydu. Son yıllara ambargo koyan ve geçilmez olarak nam salan Sebastien Loeb yeni sezona yine Citroen C4 WRC ile başladı. Citroen takımı ile birlikte parkurların efsanesi olan ve tüm rekorları teker teker yok eden Sebastien Loeb yeni sezonda da geçilir mi gibi düşünceleri ilk iki yarışın ardından yok etti. Açılış yarışı olan İrlanda Rallisi’ni zorlandım demesine rağmen rahatkazanan Sebastien Loeb sezonun ikinci yarışı olan Norveç Rallisi’nde de zafere uzanan isim oldu. Norveç Rallisi’nde biraz zorlanmış gibi görünse bile Sebastien Loeb rallinin en iyisi olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Sebastien Loeb aynı zamanda elde ettiği bu iki birincilikle birlikte bugüne kadar kazandığı zafer sayısını da 49’a çıkardı. 2004 yılından itibaren şampiyonluklara ambargo koyan Sebastien Loeb arka arkaya tam 5 kez dünya şampiyonu oldu. Sebastien Loeb’ün kazandığı bu başarılar elbette çok önemli ama yarışların seyir zevkine nasıl bir etki yaptığı da merak konusu. Rekabeti bitiren Loeb bu sezonda da şampiyonluğa rahat uzanacak gibi görünüyor. Ama bu şampiyonlukların seyirci sayısını nasıl azalttığını unutmamak gerekiyor.

NORVEÇ’TE NELER OLDU

Norveç Rallisi’nde aslına bakarsanız biraz ümit verici bir çekişme vardı denilebilir. Yarış sonunda ortaya çıkan zamanlara bakıldığında bile bunu rahatlıkla anlamak mümkün. Ford pilotu Mikko Hirvonen ile takımın diğer pilotu Jari Matti Latvala bu yarışta oldukça istekli bir tempo sergiledi. Özellikle Mikko Hirvonen yarışın bazı bölümlerinde liderliği bile ele geçirdi ama sonuçta istediği sonuca ulaşamadı. Sebastien Loeb yarış sonunda bu kez çok zorlu bir ralli oldu ve kazanmak için bildiklerimin hepsini yapmak zorunda kaldım diyerek yarışın zorluğunu ortaya koydu. Özellikle yarışın son bölümlerinde hatalar yaptığını ve bunları önemli zaman kayıpları ile ödediğini söyleyen Sebastien Loeb bu sonuçla iki yarışın ardından 20 puana ulaşmış oldu. Yarışta ya hep ya hiç taktiği ile yarışarak büyük bir risk alan Mikko Hirvonen ise yine ikincilik kürsüsü ile yetinmek zorunda kaldı. Yolun üzerinde bulunan çakıl taşları nedeniyle çok zorlandığını söyleyen Mikko Hirvonen Ford takımına yine de ilerisi için umut veren bir sonuç elde etmiş oldu. 10 saniyelik bir farkla sonuçlanan yarışta üçüncü sırayı elde eden isimse Jari Mari Latvala oldu. İlk yarışta ikinci sırada finiş görerek takımına önemli puanlar kazandıran Citroen pilotu Daniel Sordo ise bu kez ancak beşinci sırada yer bulabildi.

KENDİ TAKIMINI KURDU

Ralli parkurlarının başarılı isimlerinden biri olan Norveçli Petter Solberg’in ralli kariyeri ilginç bir hal aldı. Subaru Takımı’nın kapanmasının ardından boşta kalan ve geçen bu süre içinde yarışmak için bir takımda bulamayan Petter Solberg kendi takımını kurarak yoluna devam etme kararı aldı. Kendi takımını kurmuş olmaktan dolayı mutluluk duyduğunu söyleyen Petter Solberg bunun büyük bir başarı hikayesi olduğunu düşündüğünü de sözlerine ekledi. Bir yatçılık firmasını da takımına ana sponsor alarak yoluna devam eden Petter Solberg sezonun kalan yarışlarında kendi takımı adına boy gösterecek. Citroen Xsara WRC’nin direksiyonuna geçen Petter Solberg rakiplerine göre daha eski bir otomobille yarışıyor olmasına rağmen başarılı sonuçlar elde edeceğine inancının da tam olduğunu sözlerine ekledi. İlk startı da kendi ülkesinde alarak büyük bir ilgi gören Solberg yarışı da iyi bir yerde tamamlayarak bu sezon kendi takımı ile iyi işler yapabileceğini ispatladı. Ancak bu durum yine rallinin geldiği durum hakkında önemli bir gösterge olarak yorumlanıyor. Dünyanın en iyi pilotlarından biri bile bu duruma geldiyse demek ki rallide işler iyi gitmiyor. Bunun farkında olan ralliye yön verenler ise yeni arayışlar içine girdi. En azından eskiden olduğunu gibi heyecanı yüksek yeni etaplar ve rekabet gücü yüksek yeni otomobillerle bu sorunun biraz olsun üstesinden gelinebileceği umuluyor.