OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 19, 2003 00:00
Daha çocukken deniz tutkusuna kapılan, macerayı seven Hüseyin Ürkmez (31), Pilli adlı sandalıyla Ege'yi kıyıdan dolaşacak. Daha önce Türkiye kıyılarını kürekle dolaşan Ürkmez, sandalla yolculuğu ‘‘alternatif yat turu’’ diye adlandırıyor. Üstelik ne pasaport gerekiyor, ne bayrak, ne izin.Mavi ıssızlık, dalgalar, haşin rüzgar yine çağırıyor Hüseyin Ürkmez'i. Bu kez rotası kıyıdan İstanbul-Atina-Bodrum. Hava kıvamına geldiğinde ve bir de sponsor bulabildiğinde asılacak küreklere. İlk kez 1999'da İstanbul-Dalyan seferinin ardından Marmaris-Antalya, Antalya-Samandağı, Küçükçekmece-Ulubat Gölü'nü kürekle kat etti. Şimdi sıra yurt dışında. Tüm masraflarıyla yaklaşık 5 bin dolarlık bu yolculuğa Türkiye'de bulamazsa Yunanistan'da sponsor arayacak. Ama ne olursa olsun gidecek. Hüseyin Ürkmez'e, ‘‘Siz çılgın mısınız, kahraman mısınız, maceraperest mi? Nasıl anlatmalı sizi?’’ diye soruyoruz. Haşa, kabul etmiyor kahramanlığı. O bir gezgin. Sağlıklı, azimli herkes kürekle istediği her kıyıya uzanabilir, diye düşünüyor. Hiçbir belge gerekmez. Bayrak takma zorunluluğu da yok. 30 Nisan 1962 doğumlu. Lise öğretiminden 10 yıl sonra Açık Öğretim İşletme'den mezun oldu. İlk gençliğini geçirdiği Gemlik Körfezi oldu deniz tutkusunu tutuşturan. En sevdiği yazar Jack London'dı. Sporu meslek seçti, profesyonel voleybolcu oldu. Bir
trafik kazası sonucu voleybola veda etmek zorunda kaldı. Artık büyük aşkı bisikletti. Tüm Türkiye'yi gezdi bisikletle. Bir gün de İstanbul'dan İtalya'ya gitti. Bisiklet tamiri ve gemi maketi yaptığı işyeri, resmi adresiydi, ama o hep hareket halindeydi. 1980'lerdeki hayaliydi sandalla dünya turuna çıkmak. Usta diye bildiği büyükleri kayıkla seyahatin yasal olmadığı palavrasını attılar. Oysa formaliteler sandallar için değil, tekneler içindi. 1999'da öğrendi gerçeği. İlk hedefi İstanbul-Dalyan'dı. Nesli tehdit altındaki deniz kaplumbağalarına adanan ve Atlas'ın sponsor olduğu bu yolculuk basının da ilgisini çekti. Şimdi yeni bir maceraya hazırlanıyor.YENİ TEKNENİN ADI PİLLİİstanbul-Çanakkale-Selanik-Atina-Bodrum turunda 1500 mili (2775 km) 2.5 ayda kat etmeyi amaçlıyor. En elzem ihtiyaçları alıyor yanına: Harita, pusula, cep telefonu, ocak, uyku tulumu, mat, tabak, tencere, termos, palet, konserve, fotoğraf makinesi, 1-2 şişe rakı. İlk seferinde sivrisinekler ziyaretine gelmiş, fareler kaçak yolculuk yapmış. Yeni rotası için yeni bir sandal hazırlatıyor. Yaklaşık 4 m'lik bu sandalın adı da hazır: Pilli. Babasının lakabı pilli. Hem voleybolcu, hem futbolcu olan asker babası çok enerjik olduğundan, pili hiç tükenmediğinden ‘‘Pilli’’ diye anılıyor. İki kişinin rahatlıkla yatabildiği sandal kolay devrilmiyor. Uyuduğu,
yemek yediÄŸi, kitabını okuduÄŸu yuvası oluyor sandal. GüneÅŸ gözlüğünü ayna gibi kullanıp deniz suyuyla traÅŸ oluyor, iskeleye uyku tulumunu seriyor, koylarda yüzüyor, kıyıya çıkıp içme suyu, yiyecek takviyesi yapıyor. Her yolculuk 4-5 kg zayıflatıyor. Eski aÅŸklar, eski dostlar, ekonomik sıkıntılar da dalgaların köpüklerine karışıyor. Kürekle yolculuÄŸu alternatif yatçılık olarak yorumluyor. Sandalın boyu deÄŸil, alınan yol önemli. Karaya çıktıktan sonra en çok neleri mi özlüyor? GüneÅŸin doÄŸuÅŸu ve sıcak havayla uyanmayı, denizde hafiften sallanarak yıldızlar altında uyumayı.Â
button