Güncelleme Tarihi:
">
HAKEMLERİN REHİN ALINMASI
ÖNCE: O hakemleri bakalım oradan kim çıkartacak?
Yöneticilerime, 'Trabzon'un misafirperverliğini gösterin, çayını, kahvesini yemeğini ısmarlayın, sabaha kadar, ben gelene kadar o hakem, o stattan çıkmayacak' dedim. O hakemi bakalım oradan kim çıkartacak?
SONRA: Kolluk kuvvetinin olduğu yerde kim insanları alıkoyabilir?
Bir kulüp başkanı kolluk kuvvetlerinin olduğu yerde insanları nasıl alıkoyabilir?
O kadar kalabalığın olduğu yerde hakemler nasıl dışarı çıkabilir zaten? Ben arkadaşlarıma, “Hakemlere çay-kahve ve yemek verin” dedim. Güvenlik sağlanınca da dışarı çıktılar zaten.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN KENDİSİNİ ARADI MI?
ÖNCE: O değerli insan beni aradıktan sonra...
Beni arayan o değerli insanın, 'Hem Türkiye hem dünya genelinde büyük rezillik yaşamayalım. Ama yanlışların da hesabı sorulacak' sözü üzerine ben de arkadaşları aradım. Bizi katleden şahısların, Trabzonlu'ya yakışan şekilde en ufak fiziki müdahalede bulunulmadan bu şehri terk etmelerine izin verdik.
SONRA: Cumhurbaşkanı'nın bizi aradığı yalan
Cumhurbaşkanı’nın bizi aradığı yalandır. (Hacıosmanoğlu'nun bu sözlerini herkes 'Kendisini arayan kişi Cumhurbaşkanı Erdoğan'dı' diye yorumladı.)
"KADINLAR İÇİN NELER SÖYLEDİ?"
ÖNCE: Kadın gibi yaşayacağıma ölürüm
Öleceksek de adam gibi öleceğiz, kadın gibi yaşamayacağız. Bizi kadın gibi yaşatmaya da kimsenin gücü yetmez.
SONRA: Tüm kadınlardan özür dilerim
Benim sözlerimden incinen bütün hanımefendilerden özür dilerim. Kadınlara karşı aşağılama olması ahlak dışı bir sözdür. Bu bize yakışmaz.