Huzursuzlar takası

Güncelleme Tarihi:

Huzursuzlar takası
Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 1997 00:00

Hasan YILMAER
Haberin Devamı

Fenerbahçe, Van'da ligin en kötü oyununu oynayıp on puan aldı. Üç'ü Okocha'nın akıl dolu golüyle gelirken, üçünü Beşiktaş'ı yenen Bursaspor verdi. Öteki dördün ikişeri Galatasaray'la, Trabzohsor'un armağanı. Böylesine kıyak bir daha bulunmaz, kıymeti bilinmeli.

Fenerbahçe, Van'da tel tel döküldüyse bunun sorumlusu tümüyle teknik heyettir. Gospodin Bariç, doğaya karşı çıkmaya kalkıştı. Tıbbi bir gerçektir: Aktiminize, yani yüksekliğe alışma diye bir şey var. Belirli bir yükseklikten sonra vücudun alışması için zamana ve çalışmaya gerek olduğu kesin. Van, bin 700 metre, en aşağı 48 saat gerekliydi. Artı, orada idman yapılmalıydı. Neymiş ‘‘Uçak bulunamamış.’’ Hadi canım sen de. Koskoca Fenerbahçe uçak bulamayacak. Duyduğumuza göre zaten THY bir gün önce öneride bulunmuş da bizim Gospodin ‘‘ İstanbul'da antrenman yaptıracağım. Ben bilirim, deneyimim var, bir şey olmaz’’ demiş. Öylesine yüksekte, alışmadan insan, ayağına kurşun bağlanmış gibi olur. Değil koşmak, yürüyemez bile. Bunu daha önceki maçta puan yitirdiğimizde de söyledik. Ünlü dağcımız Nasuh Mahruki'yi konuşturup olayın önemini ortaya koymuştuk. Dileriz bu kez kulaklara küpe olur.

Neyse, eğrisi doğrusuna geldi. Hasarsız, hasarsız ne kelime şahane sonuçla döndük. Gospodin Bariç'in bir başka yanlışı, ‘‘düşük çocuk’’ Sabin İlie'de ısrar etmesi. Sonra da ‘‘Yanlış yaptım.’’ diyor.

Gospodin'in Van'da bir yanlışı daha ortaya çıktı. Bir yeni Rıdvan tipindeki Metin bizdeydi de Gospodin istemediği için Van'a satıldı. Hiç hilafsız on Sabin eder. Gördük işte, bize kök söktürdü. Derler ki ‘‘Gospodin Bariç, bu çoçuğun Almanya'dayken yüzüne bile bakmamış.’’ Elimizden kaçırdığımız bu genci şimdi 200 milyara alamayız.

TAKAS ÖNERİSİ

Görülen o ki, yalnız Fener'deki Sabin ve Büyük Saffet değil, Galatasaray'da Hakan Şükür, Beşiktaş'ta Şifo Mehmet'le Ertuğrul huzursuzlar. Bunların bir bölümü takımlarından kopmuş, bir bölümünün aşısı tutmamış, takımına ısınamamış, bir bölümünden de hocası memnun değil. Sabin'in kendisi de, ‘‘Ben gitmek istiyorum'' diyor. Bu durum, onları da, yöneticileri de, taraftarı da huzursuz ve mutsuz ediyor. Ama hepsi birer büyük değer. Yeni bir yerde olsalar belki kendilerini bulacak ve oyunlarını gösterip, hem kendileri hem takımları mutlu olacak. Örneğin bir Ertuğrul Fenerbahçe'nin aradığı santrfor olamaz mı? Şifo Mehmet, Fener'in orta sahasına yakışmaz mı? Sabin, dördüncü yabancı arayan Bursa'ya ilaç olmaz, hatta Galatasaray'da ağabeyinin yanında takımına güç getirmez mi? Ve de Büyük Saffet, eski takımı Kocaeli'ye dönse eski muhteşem günlerini yakalayamaz ya da Van'a gitse o takımın gol kısırlığına çare olmaz mı?

Ben bu öneriye ‘‘Huzursuzlar takası’’ diyorum.

Hani ünlü bir söz vardır: ‘‘Tebdili mekânda ferahlık vardır.’’ denir. Uygulanabilse hem onlar kazanır hem ligimize yepyeni bir heyecan gelir.Bu bir öneri, düşünmeye değmez mi?

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!