Güncelleme Tarihi:
BALİÇ'in transferi, F.Bahçe'nin yepyeni kadrosuna tam bir kaymak gibi oturdu. Olaya, Almanya Herne'den Caner Yanar, ‘‘Artık Fener'imizi yerli yersiz eleştirilerle yakmayalım’’ derken, öte yanda görevim gereği kulağım telefonda, gözüm faksta, taraftarlardan gelen, yüzlerce övücü sözcükleri nereye, nasıl sığdıracağımı bilemiyorum. Aralarında, Kanaryaları'na gönül verenler adına yapılan iki yakıştırma da, çok hoşuma gitti. Birincisi Ordu'dan Remzi Alkılıç'ın sözleri: ‘‘Bu Fener'i yemede, yanında yat.’’ İkincisi de Mersin'den Ali Sönmez'in yakıştırması: ‘‘Bu Fener'e can kurban.’’ Ve de bu Fener'i şurda, daha Stuttgart maçında, hem de 4 noksanıyla seyrettik. Siz bir de, sezon sonunda tüm şampiyonlukları kazanmış bir F.Bahçe'yi düşünün. Eee ne demişler, ‘‘Şampiyon olacak takım, kadrosundan belli olur.’’ Haksız mıyım kardeşler...
Taraftardan aslara
BİRİNCİ Lig'de 18 takım, yaklaşık 400'e yakın futbolcu ve upuzun bir sezona yapılan son hazırlıklar. Her şeyin ötesinde, liderlik kovalayacak takımların as oyuncularına taraftarlardan gelen ilginç uyarıları çok sevdim. Buyrun hep birlikte izleyelim.
Mustafa Denizli: ‘‘Her vesileyle gülme. Şampiyon ol, hep birlikte kahkahalar atalım.’’
Rüştü: ‘‘Sezona çok iyi başladın. Yalnız zayıfladın. Daha fazla kilo verme. Tanrı seni, ailene ve Fener'imize bağışlasın. Kendine yedek bul.
Ogün: ‘‘Rüştü'nün önünden ayrılma. Orta sahada kayboluyorsun.’’
Abdullah: ‘‘Allah aşkına, şu topa biraz darıl. At gitsin ayağından.’’
Lazetiç: ‘‘Sana ve seni Fener'e kazandıran, B.Saffet'e helal olsun.’’
Revivo: ‘‘Bizlere, yıllar sonra Lefter'i hatırlatıyorsun. Fener'in Hagi'si gibisin.’’
Rapajiç-Mirkoviç: ‘‘Sizleri görmek nasip olmadı. Oysa çok ümitliydik.’’
Serhat: ‘‘Sakın şımarma. Yıl sonunda, şampiyon olalım, omuzlardasın.’’
Ali Güneş: ‘‘Avrupa'lı Okan gibisin. Rakibe kene gibi yapış.’’
Andersson: ‘‘Seni anan Fener için doğurmuş. Fener senin son takımın olsun.’’
Baliç: ‘‘Giderken kazandırdın, dönüp geldin, yine kazandıracaksın. Ne mutlu sana, ne mutlu Baliç'li F.Bahçe'ye...’’
Lucescu: ‘‘Fatih'in dikenli koltuğuna oturdun. Aman dikkatli ol.’’
Taffarel: ‘‘Çok sevimli ve profesyonelsin. Seninle gurur duyuyoruz.’’
Hagi: ‘‘Sakatlığın uzun sürdü. Futbolunu özledik. Artık oyna. Menajer Becali'ye de dikkat et.’’
Okan: ‘‘Şahanesin. Avrupa'lı seni nasıl çalmıyor hayret.’’
Emre: ‘‘Gidersen, Cimbom'un beli kırılacak, unutma.’’
Jardel: ‘‘Tanıtım filminde harikaydın. Bu kadar ünlü, böylesine golcüsün ama, Brazilya Milli Takımı'nda neden yoksun?’’
Scala: ‘‘Levski'yle Beşiktaş'a renk verdin. Bir de şampiyon yaparsan, Mamamia.’’
Khlestov: ‘‘Sakat mı geldin, burda mı sakatlandın anlayamadık. Ama Karakartal'a yakıştın.’’
Karhan: ‘‘İyi futbolcu ve güzel adamsın. Seni hepimiz sevdik.’’
Ayhan: ‘‘Çeneni değil, ayaklarını konuştur.’’
Şifo: ‘‘Tek kelimeyle helal sana.’’
Nihat: ‘‘Kendini bırakma, şımarma, çok çalış.’’
Nouma: ‘‘Seni Fransa'lardan kim görüp, beğenip aldıysa, aferin.’’
TRABZONSPOR
Giray Bulak: ‘‘Her şey, iyi hoş da, gülmemen nahoş. Donmuş gibisin. Sevimli ol.’’
Hami: ‘‘Sen yalnız Trabzon'un değil, Türkiye'nin sevdiği futbolcusun. Bunu unutma.’’
Lange: ‘‘Kutup balığı gibisin. Bakalım Karadeniz'de nasıl barınacaksın.’’
Başkan Mehmet Ali Yılmaz: ‘‘Trabzon'u futbol takımı kulübü değil, lütfen, Trabzonspor Kulübü yap. Öncelikle de deniz sporlarını ve sporcularını yarat.’’
Statta büfe derdi
İSTANBUL Kasımpaşa'dan Ertuğrul Özbek yazıyor. ‘‘Abicim, son Avrupa Kupası'nda bütün statlarda büfeleri izledim. Sadece pizza ile tazyikli fıçılardan çekilen ve kağıt bardakların içinde sunulan meşrubat satılıyordu. Ne kutu ne de şişeler vardı. Dolayısıyla sahalara da en ufak bir tecavüz olmadı. Bu servis, bizlere de uygulanamaz mı? Lütfen ilgililere iletin.’’
Okudunuz mu ilgililer? Görüyorsunuz, taraftar sadece maç seyretmiyor, yiyeceğinden içeceğine kadar, her konuda Batı'lı olmak istiyor. Ben de bütün kalbimle destekliyorum. Özellikle, futbolumuzun son abidesi Fenerbahçe Stadı'mız da, bu önerinin uygulanmasını bekliyorum.
TRAFİK PROBLEMİ
LİGLER başlıyor. Statlarda yoğun çalışma var. Ancak, tribün ve sahalara, harcanan trilyonlara karşın, stat dışında otopark yerleri yine bir alem. Hiçbir ciddi girişim yok. Kısaca statların içi sizi, dışı bizleri yakıyor.