Hulki İlgün: Acı gerçek

Hulki İLGÜN

Bu Mustafa Denizli resmen macerayı seviyor. Kadrolar dağıtıldı... Okurken şaşkınlıktan küçük dilimi yutacaktım...

Andersson, Baliç, Ogün ve Yusuf kulübede.

Niçin?

Bilene aşkolsun. Sezon başından beri bas bas bağırdım, ‘‘Fenerbahçe futbol oynamıyor’’ dedim. Ama kimseye dinletemedim.

Sen 6. dakikada 1-0 öne geçiyorsun ama buna rağmen kimsenin içi rahat değil.

Neden?

Orta saha hiç yok. Yolgeçen hanı. Topu kapan Fener kalesinde.

Oğuz bir gol yedi, evlere şenlik. Ama onda kabahat yok ki.

Koca F.Bahçe takımı bir Rüştü'ye bel bağlamış, ikinci iyi bir kaleci almak hiç akıllarından bile geçmemiş.

İNADI BIRAK

Denizli'ye soruyorum, ‘‘Bu senin en kritik deplasman maçlarından biri. Tamam, Rüştü sakat. Peki ya Baliç? Onu niye kulübede tutuyorsun kardeşim?’’

Dakika 30, onu ısındırmaya başladın.

Dakika 75, lütfedip oyuna aldın.

Gözüm bir ara Lazetiç'e takıldı. Bir tek pas ver be adam...

Serhat, adam bile geçemiyor.

Celil, dönüp dönüp acaip çalımlar atıyor. Denizlispor bağıra bağıra onun kanadından geliyor, sen hala izliyorsun. Nasıl tahammül ettin anlayamıyorum.

Ali Güneş, Coulibaly golü atarken seyrediyor.

Ve sen 15 dakika kala Baliç'ten medet umuyorsun.

Bu inadı bırak Mustafa... Henüz iş işten geçmedi.

Takkeyi önüne koy ve düşün.

Denizlispor'u kutluyorum. Tertemiz bir maç oynadılar. Fener'i sürklase ettiler.

Hakem Sebahattin Bitirim ise tek kelime ile mükemmeldi.