Güncelleme Tarihi:
İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan Pohjanpalo, Türk futbolu ile Alman futbolu arasında fark olduğunu, gelmeden önce bu farkı görecek kadar bir süresi olmadığını aktardı.
Türkiye’de oynanan oyuna alıştıktan sonra performansının arttığını da belirten Pohjanpalo, taraftarlara, “Herkesten bu maçla beraber bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum” diye seslendi.
“Bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum”
Sezona kötü bir başlangıç yaptıklarını ancak ilk devre için önlerinde final niteliğinde 4 maçın olduğunu sözlerine ekleyen Pohjanpalo, “Sezon çok kötü gidiyor. Şu anda sıralamada en son sıradayız. Şu ana kadar kötü bir gidişat var ve herkes de bunun farkında. Hem kendi açımdan hem takım açısından taraftarlarımızı mutuz ettiğimizin farkındayız. Ancak Fenerbahçe maçı hariç son maçlarda iyi mücadele gösterdiğimizi, futbol olarak biraz daha ilerlediğimizi düşünüyorum. Artık önümüzde ilk yarı bitmeden final niteliğinde 4 tane maç var. Hepsi direkt rakiplerimiz. Eğer bu 4 maçtan iyi skorla ayrılabilirsek sezonun ikinci yarısı için umudumuz da futbolumuz da çok daha gelişecek ve iyi duruma gelecek diye düşünüyorum. Herkesten bu maçla beraber bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum” şeklinde konuştu.
“Almanya’daki futbol ile Türkiye’deki futbol değişik”
Almanya ile Türkiye arsındaki futbol farkı nedeniyle adaptasyon sürecinin olduğunu vurgulayan başarılı oyuncu, bu süreci tamamladığını ve artık performansının daha da iyiye gideceğini söyledi.
27 yaşındaki futbolcu, “Ben Almanya’dan geldim. Almanya’daki futbol ile Türkiye’deki futbol değişik. Farklı bir futbol oynanıyor burada. İlk geldiğimde de hemen alışmak kolay olmadı. Bir süre geçti ancak Başakşehir maçından sonra biraz daha alıştığımı söyleyebilirim. Galatasaray maçında iyi bir iş çıkardığımı düşünüyorum. Özellikle Trabzonspor maçında da iyi bir maç çıkardığımı düşünüyorum. Ne yazık ki Konyaspor maçında bileğime bir darbe aldım. Neredeyse 3 haftadır onun acısını çekiyorum. Tabii ki ben performansımdan memnun değilim. Çünkü şu ana kadar 9 maç yaptım. Yaptığım maçlarda 2 gol atabildim. Tabii ki siz bir forvet oyuncusu olarak büyük bir beklentiyle kulübe geliyorsunuz, bu beklentiyi 9 maçta 2 gol attığınızda karşılayamamış oluyorsunuz. Genel olarak takımın durumuna baktığınızda takım son sırada. Son sıradaki bir takımın forveti olduğunuzda da daha çok gol atmanız gerekiyor. Oyun olarak da geliştiğimiz sürece bana daha çok gol pozisyonu gelecek. Ben bunları gole çevirebileceğim diye düşünüyorum. hem bu sakatlık sürecini geçirmem ve sonlarına gelmem hem de takımımızın biraz daha iyi oynuyor olması ve önümüzdeki 4 maçın direkt rakiplerimizle olması, bundan sonra çok daha iyi performans sergileyebileceğim diye düşünüyorum. Tabii bu anlattıklarımızın hiç biri bahane değil, biz bahane üretmeme durumundayız. Maçlarda en üst düzey performansı göstermek zorundayız ve ben bundan sonra bunu sağlayabileceğimin, başarabileceğimin, deneyebileceğimin sözünü herkese veriyorum” ifadelerini kullandı.
“Takımı araştıracak, Türk futbolu ile ilgili bilgi toplayacak bir zamanım olmadı”
Transfer süreci hakkında da bilgi veren Pohjanpalo, görüşmelerin çok hızlı geliştiğini ve Türk futbolunu araştırma fırsatı olmadan Rize’ye geldiğini dile getirerek, “Buraya transferim biraz ani oldu diyebilirim. Çünkü Leverkusen’den ayrılacağım belli olduktan sonra Avrupa’da birçok kulüp transfer teklifinde bulundu. Bir şekilde karşılıklı olarak beklentileri karşılayamadık. Avrupa’da olmadı ve Türkiye’deki transfer tahtası açıktı. Rizespor’dan bana teklif geldi ve ben de teklifi kabul ettim. Açıkçası takımı araştıracak, Türk futbolu ile ilgili bilgi toplayacak bir zamanım olmadı. Buraya geldikten sonra hem Rizespor’u hem Türk futbolunu öğrenmeye başladım. Türk futboluna alışmam süre aldı. Benim de bunu gözlemlemem gerekiyordu. Şu anda neredeyse tamamen alıştığımı söyleyebilirim. Olumlu yönden bakarsak 5 maçımızın 4’ünü içeride oynayacağız. Son 3 iç saha maçını kazanmış bir Rizespor var. Biz bu seriyi devam ettirebilecek güce sahibiz diye düşünüyorum. Umarım önümüzdeki maçlarda daha başarılı bir Rizespor izlettirebiliriz” diye konuştu.
“Rize’de insanlar daha fazla futbola odaklanabiliyorlar”
Rize’nin şehir olarak da beklentilerinin çok üstünde bir il olduğunu belirten golcü oyuncu, “İlk geldiğimde bir farklılık hissettim. Düsseldorf’da yaşıyordum ve çok farklı bir hayat vardı orada. Buraya geldiğimde de beklediğimin çok daha üstünde bir hayat ile karşılaştığımı söyleyebilirim. Çünkü burada insanlar daha fazla futbola odaklanabiliyorlar. Eşim burada, eve gidiyorum, çok güzel bir evim var. Tesise geliyorum. Gerçekten çok güzel tesislerimiz var. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim ki beklentimin çok üzerinde bir tesis var. Burada iyi bir hayat yaşıyorum. Sosyal hayatımla ilgili de güzel bir yaşantım var” cümlelerine yer verdi.
“Hangi oyuncu benimle ilgilenmediler derse hata etmiş olur”
Geçmişte bir çok kez söylenen; ‘Rize’ye futbolcu gelmek istemiyor’ fikrine katılmadığını hatırlatan Joel Pohjanpalo, “İnsanların düşüncesine saygı duyuyorum, böyle düşünüyor olabilirler. Ben burayı ciddi anlamda güzel bir yer olarak görüyorum. Gezilecek ve görülecek çok yeri var. Biz futbolcuyuz, buraya ilk başta işimizi yapmak için, futbolumuzu sergilemek için geliyoruz. Buraya işini yapmak için, futbolunu sergilemek için gelen herkes çok mutlu olur diye düşünüyorum. Çünkü gerçekten çok güzel bir kulüp var karşımızda. Tüm çalışanlar, bütün kulüp, buraya gelen yabancı oyunculara çok iyi davranıyorlar ve tüm isteklerini yerine getiriyorlar diyebilirim. Buraya hangi oyuncu gelir de benimle ilgilenmediler derse hata etmiş olur. Futbolcu olarak 1 ya da 2 gün izniniz de olabiliyor. Tabii ki burası bir İstanbul, bir Düsseldorf değil ama izin günlerinizde İstanbul’a ya da başka bir yere gidebilirsiniz. Tekrar söylüyorum; bizim oyuncu olarak odaklanmamız gereken şey futbol, takıma vermemiz gereken hizmet. Bu açıdan baktığımızda Rize çok iyi bir yer, çok düzgün bir yer. Uluslararası oyuncuların gelmesiyle de alakalı bakıyorum Remy var, Bolasie var. Demek ki bu oyuncular gelebiliyor. Ben onların da şikayet ettiğini düşünmüyorum” dedi.
Rize’nin yöresel lezzetlerinin de tadına baktığını, çok beğendiğini ve çok tükettiğini dile getiren Pohjanpalo, “Rize’nin yemekleri çok güzel. Gerçekten çok beğeniyorum. Hatta biraz da zararlı görüyorum. Çok güzel olduğu için yiyorum bana kilo aldırıyor gibi görünüyor” açıklamasında bulundu.
“Alt yapıdan gelenleri mental olarak da bazı şeylere hazırlamamız gerekiyor”
Çaykur Rizespor’un alt yapı oyuncularına da değinen Pohjanpalo, alttan yukarıya çıkmaya çalışan futbolcuların mental olarak kendilerinin hazır hissetmesi gerektiğinin altını çizerek, “Alt yapı çok önemli. Ben hem Finlandiya’da hem Almanya’da ne kadar önem verildiğini biliyorum. Bizim alt yapı maçlarımızın çok kısa bir kısmını izledim ama bizimle beraber antrenman yapan, alt yapıdan gelen arkadaşlarımız var. Onlarla sürekli kontak halindeyim. Kulübümüz önem veriyor diye düşünüyorum çünkü önem verilmesi her zaman kulübün kazancına olur. Bizim kulübümüz devamlı dışarıdan oyuncu satın alan değil de oyuncu ihraç edebilen duruma geçebilirse çok çok iyi bir iş çıkarmış olur. Leverkusen’den örnek vereyim; mesela 2 tane oyuncu var, alt yapıdan çıktılar ve müthiş iş çıkarıyorlar. 10 milyon Euro, daha fazla paralara Leverkusen’den dışarıya çıkmak üzereler. Rizespor olarak biz de bunu başarabilirsek ne mutlu bize. Bizle antrenman yapan oyuncuları da mental olarak çok iyi hazırlamamız gerekiyor. Benim gördüğüm fiziki şartlar yerinde ama mental olarak biraz oyuncuların hazır olması gerekiyor. 2’li mücadeleler olsun, antrenmandan önce yapılan çalışmalar, antrenmandan sonra yapılan çalışmalar, antrenmanda göstermeleri gereken hırs, bunları biraz çalışmaları gerek diye düşünüyorum. Ben 18 yaşımda Finlandiya’dan çıkıp Almanya’ya geldim. Almanya’da oynamaya başladım. Bazı şeyleri başarmam 2 yıl sürdü. Eğer ben o 2 yıllık süreçte vazgeçseydim, dönseydim şu an Finlandiya’da ne yapıyordum bilmiyorum. Ama sabrettim, mental olarak kendimi hazır tuttum ve bir yerlere gelebildim. Onlarla antrenman yapmak evet çok iyi ama onları mental olarak da bazı şeylere hazırlamamız gerekiyor” diye konuştu.
“Herkes anlaşırsa kalmak isterim”
Sezon bittikten sonra kiralandığı takım olan Bayer Leverkusen’e dönmek zorunda olan Pohjanpalo, Rizespor’dan ve şehirden memnun olduğunu, şartlar oluştuğunda ise kalmak istediğini dile getirerek şunları söyledi:
“Benim resmi olarak sezon bittiğinde Leverkusen’e dönme durumum var. Ben şu ana kadar ki geçirdiğim zamandan çok mutlu oldum. Burada devam edebilirim. Futbolda da kestiremiyorsunuz tabii transfer sezonu olduğunda bir çok şey olabiliyor. Burada bir şeyi başarmaya, ligde kalmaya çalışıyoruz. Umarım ligde kalırız. Ligde kaldıktan sonra çok daha farklı şeyler yapmak için bana teklif gelir, kulübüm kabul eder, herkes anlaşırsa kalmak isterim.”