Her türlü alet üreten robot, kendini de kopyalayacak

Prototipi Hod Lipson’un Cornell Üniversitesi’ndeki laboratuarında duran marifetli robotun üretmediği alet yok gibi. Tezgahın üzerinde, minik memelerden plastik veya erimiş metal püskürten bir baskı başlığı yer almakta. Damlacıkların sertleştiği yerde, istenilen yapı tabaka tabaka yükselmekte. Robot tek bir işlem süreciyle pil bile üretebiliyor. Otomat önce pilin zeminini basıyor plastikten. Daha sonra ise kimyasal elektrik üretimi için gerekli çinko ve yapay reçine plakalarını. Ve en sonunda da gövdeyi kapatıyor.

Baskı için gerekli malzemeler robotun etrafındaki kartuş benzeri haznelerde bulunuyor. Plastikler, seramik hamuru ve metal tozu dışındaki malzemeleri robot kendi alıyor.

Der Spiegel dergisindeki (24/2005) yazıya göre robotu çalıştıran tasarım harikası bilgisayarın belleğinde gizli. Gerçi şimdilik üretilenler çok fazla iddialı değil ama teoride bu tür bir makinenin, üç tekerlikli bisikletten, cep telefonuna kadar üretemeyeceği alet yok gibi.

Bildik seri üretim sistemlerinin aksine yeni robotun yürüyen üretim bantlarına ihtiyacı yok. Akıllı otomat birkaç malzemeyle her şeyi yerinde yaratıveriyor. Ve gelecekte kendi kopyasını bile üretebilecek diyor Lipson.

Bu gelişme diğer bilim adamlarını da heyecanlandırdı. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü fizikçisi Neil Gershenfield, "Fab" adlı son kitabında herkese yönelik tam otomatik "ev fabrikasının" müjdesi verdi bile. Gündelik yaşamda gerekli olan tezgah aletleri yakında tabakalama tekniğiyle üretilebilecek diyor fizikçi. Bunun için de akşam eve döndükten sonra yapı planını İnternet’ten indirmek yeterli olacak.

Anlaşıldığı üzere gelecekte seri üretim ürünleri hem daha ucuz hem de daha kaliteli olarak üretilebilecek. Ayrıca tasarım özgürlüğü de "her şeyi üreten" robotu cazip kılabilir. Örneğin özel tasarımlardan hoşlananlar cep bilgisayarı, cep telefonu hatta dizüstü bilgisayarları için hiç kimsede bulunmayan kılıflar veya gövdeler üretebilirler.

Kaliforniyalı fütürist Howard Rheingold ise İnternet’te cep telefonu veya el mikseri için veri tabanına ulaşılmasına izin veren bir tür "alet Napster’i" hayal ediyor.

Gerçi yararlı objeler üreten üç boyutlu baskı makineleri yok değil, ama bunlar genelde deneme aşamasında. Dahası tüm bu makineler, objeleri elektronikleriyle birlikte üretemiyor henüz. Aslında bu da pek önemli bir sorun sayılmaz. Sonuçta endüstrideki elektronikler uzun bir süredir baskı tekniğiyle üretilmekte. Fakat bugüne kadar hiç kimse, gövde, motor ve hareketli parçaları aynı prosedür içinde üretmeye başaramadı. Her şeyi üretebilen makinenin misyonunu şimdi Lipson yerine getirmek için çalışacak.

Lipson örneğin diş fırçası gibi objeleri basmak için pek hevesli değil. Bu konuda uzun bir süre bildik yöntemler daha üstün olacaktır diyor fizikçi. Lipson için önemli olan, bugüne kadar üretilmesi mümkün olmayan objeleri "basabilmek".

Araştırmacı bundan sonra üçboyutlu baskı tekniğiyle özgür tasarımların yaratılabilmesinin yollarını arayacak. Baskı yöntemiyle işleyen robotun, sensorları, mekanik kas sistemini vb parçaları, insan bedenindekine benzer bir şekilde doğrudan doğruya gövdesine monte edilecek. Lipson ve ekibi bu yüzden gelecekte "makine yaratıkların" sinir sistemini oluşturacak ince kablolar için bir baskı yöntemi ve basit bilgisayar beyinlerine yönelik basılabilen devre elemanları üzerinde çalışıyor.

Spiegel’de yayımlanan habere göre, her şeyden önce laboratuvardaki prototipin geliştirilmesi gerekmekte. Bundan sonraki tezgah robot, baskı başlığını hareketli bir kolda taşıyabilir ve bu şekilde robot kendi kendini onaracak duruma gelebilecek.