Hedefim Rio Olimpiyatları
Güncelleme Tarihi:
Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları'nda Türkiye'ye ilk altın madalyayı kazandıran Kevser Çevik, bundan sonraki hedefinin 2016 yılında yapılacak Rio Olimpiyatları olduğunu söyledi.
Almanya'nın Stuttgart şehrinde doğan ve 5 yaşında spora başlayan Kevser Çevik, ağabeyinin judocu olmasından etkilenerek bu spora başlamış. Almanya'da spora başlayan ve orada ilköğretim tahsilini yapan Kevser, daha sonra Türkiye'ye gelmiş. Ailesi halen Almanya'da yaşıyor ve kendisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde spor hayatına devam ediyor. Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları'nda kazandığı altın madalyayla bir ilke de imza atan Kevser Çevik, bu branşta Türkiye'ye ilk altını kazandıran sporcu unvanını da ele geçirdi. 16 yaşında olmasına rağmen spor yaşantısında birçok başarısı bulanan Kevser, bundan önce de Malta'da yapılan Avrupa Ümitler Şampiyonası'nda ikinci olmuş. Bir yıl içinde yapılan altı turnuvadan da eli boş dönmeyen Kevser Çevik, en büyük başarıyı ise Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları'nda altın madalya kazanarak gösterdi. Bundan sonra yakın vadede Dünya Ümitler Şampiyonası'nın kendisi için en önemli sınav olacağını ifade eden milli sporcu, uzun vadede ise 2016 Rio Olimpiyatları'nda Türkiye'ye madalya kazandırmak olduğunu söyledi.
Hayal kurmayı çok sevdiğini ancak hayallerini gerçeğe dönüştürmek için de var gücüyle çalıştığını belirten Kevser Çevik, "Bazen öyle oluyor ki, uykumda bile judo yapıyorum. Nedense uykumda da sürekli olarak yeniliyorum ve hırsla uyanıyorum. Uykudan kan ter içinde kalkıyorum. Rüyamda sürekli yenildiğimi görmek beni çok sinirlendiriyor. Uyandığımda ise rahatlıyorum" diye konuştu.
Özel zevkleri arasında kitap okumayı çok sevdiğini, en küçük bir boş zaman diliminde bile kitabı elinden düşürmediğini ifade eden Kevser Çevik, bu alışkanlığın kendisini müthiş bilgi sahibi yaptığını da ifade etti
Ayrıca sinemaya gitmeyi, seyahat etmeyi ve özellikle yabancı müzik dinlemekten hoşlandığını belirten genç şampiyon, Türkçe'nin yanı sıra Almanca, İngilizce, Fransızca ve Latince'yi ana dili gibi konuşuyor.
Ağabeyinin mimarlık, ablasının ise tıp eğitimi gördüğünü, bu durumun ilk zamanlar kendisini çok sinirlendirdiğini belirten Kevser, "Onları iyi okullarda okudukları için çok kıskanıyordum. Ancak son yıllarda judoda kazandığım başarılar, beni bu kıskançlık duygusundan kurtardı. Şimdi onlar beni kıskanıyor. Sporda başarılı olmak çok güzel bir duygu" dedi.
Ailesinin kendisini spor konusunda çok desteklediğini ve bundan dolayı başarılı olduğunu söyleyen Kevser, "Annem, babam beni hiç yalnız bırakmaz. Ben milli takımla nereye gidiyorsam onlar da benimle birlikte gelir. Bir ay önce Malta'da Avrupa Şampiyonası'na geldiler şimdi de Trabzon'a. Başarımı ailemin desteğine borçluyum" şeklinde konuştu.
Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları'nda bronz madalya kazanan Murat Bektaş da çok iyi futbol oynadığını söyledi. Balıkesir Belediye Spor'da spor yaşantısına devam eden Murat, judo eğitim merkezlerinden yetişmiş bir sporcu. Judoya 9 yaşında başladığını, 7 yıllık spor yaşantısında birçok başarıya imza attığını belirten Bektaş da uzun vadede en büyük hayali ve hedefinin 2106 Rio olimpiyatlarında Türkiye'yi temsil etmek olduğunu söyledi. Spordaki başarısını aynı zamanda hem kulüp, hem milli takımdaki hocası Timur Bizsan'a borçlu olduğunu belirten Bektaş, iyi bir futbolcu olmasına rağmen tercihini judodan yana yaptığını ifade ediyor.
Türk judosunun yarınlarının bugünden daha iyi olacağını ve alt yapıdan çok kaliteli sporcular yetiştiğini belirten milli takım hocaları Tumur Bizsan, Mustafa Birinci ve Oktay Ayaz, Murat ve Kevser gibi genç yeteneklerin sayısının her geçen gün arttığını ve 2016 yılındaki olimpiyatlarda Türk judosunun çok parlak bir kariyer elde edeceği konusunda hem fikir olduklarını belirttiler.