Güncelleme Tarihi:
Igor Tudor’un saygıyı hak ettiği aşikâr. Türkiye’de yerli ve yabancı hocaya karşı farklı bir dil kullanılıyor. Bu da doğru. Ancak, Hıvart Hoca’nın her maçta alınan 3 puanın aynı olduğu iddiasıysa doğru değil. Derbiler 3 puandan fazlasıdır.
1- Tudor, saygı istiyor. Yerli ve yabancıya karşı kullanılan dilin farklı olduğunu biliyoruz. Tudor isyanında haklı mı?
2- G.Saray, devrenin son büyük maçına çıkacak. Bu maç Tudor’un dediği gibi sadece 3 puanlık bir maç mı?
3- Güneş, puan kayıplarına rağmen sakin. Bu bir kabulleniş mi yoksa “İstediğimde zirveyi alırım” özgüveni mi?
4- Beşiktaş, son 5 sezonda ilk kez 1. devredeki bir derbiye ‘kaybedecek çok şeyi’ olarak çıkıyor. Kaybederse lig defteri kapanır mı?
5- Kocaman, “Kariyerim boyunca bir oyuncunun ‘olmazsa olmaz’ olmaması için çalıştım” dedi. Fenerbahçe, ‘takım’ olmaya doğru sağlam işaretler veriyor mu?
6- F.Bahçe’nin potaya girmesinde Kocaman’ın takıma çektiği rest mi etkili oldu, Yıldırım’ın Kocaman’ı kararından vazgeçirip, prim sistemini değiştirmesi mi?
MEHMET Y. YILMAZ:
HAYVANLAR ÇiFTLiĞi’NDEKi ‘EŞiT’LER GiBi BAZILARI
1- Tudor haksız değil. Memlekette eleştiri ile hakareti aynı şey sanan bir zihniyet var. Özellikle bazı TV’lerin sözde programlarında seviye sıfırın bile altında. Eleştiri, bir yorumcunun hakkıdır ama kişiye saygılı olmak zorundadır. Yerliye karşı kullanılan üslup ile yabancıya karşı kullanılan üslup arasında fark olduğunu da görmeliyiz. Hatta yerliler arasında bile böyle bir ayrım var. George Orwell’in Hayvanlar Çiftliği’ndeki gibi bazıları diğerlerine göre daha ‘eşit’.
DERBi, ŞAMPİYONLUK AÇISINDAN BÜYÜK BİR ÖNEME SAHİP
2- Kazananın sadece 3 puan alacağı bir maç değil bu. Beşiktaş’ın galibiyeti, yarıştaki takım sayısının artmasına, belki de ligin 2. yarısının herkesin eşitlendiği bir tabloda başlamasına yol açacak. Tudor, oyuncularını rahatlatmak için söylüyor olabilir ama bu maç, şampiyonluk açısından bir maçtan çok daha fazlası.
ŞENOL GÜNEŞ TAKIMINA ÇOK GÜVENiYOR VE BUNDA HAKLI
3- Güneş takımına güveniyor ve haklı. Devler Ligi grubundan yenilgisiz lider çıkmak üzere olan bir ekibin ligde bir kaç puan kaybetmesinde bir sorun yok. Güneş paniklemezse -yapmadığını düşünüyorum-, kayıpları derbiyle telafi edebilecek bir takıma sahip.
GÜNEŞ İLE YÖNETİM ARASINDAKİ KARA KEDiLER UYANIR
4- Kaybetmek, Beşiktaş’ın ‘vücut kimyasını bozacak’ bir netice olur. Güneş ile yönetim arasında uyuyan kara kediler uyanır, takım ile hoca arasında bazı oyuncular açısından hoş olmayacak sonuçlar yaratacak gerilimler de olabilir. Ama bunlar son tahlilde şampiyonluk defterinin kapanacağı anlamına gelmez. Beşiktaş, Avrupa’dan lige dönünce çok şey değiştirecek bir kadroya sahip.
SEZON BAŞINDA KADRO MÜHENDiSLiĞi YANLIŞ YAPILDI
5- F.Bahçe, takım olma yolunda ilerliyor ama kadronun yetersizliği Kocaman’ın bu sözlerini de havada bırakıyor. Henüz bazı oyuncular için ‘olmasalar da olur’ denilebilecek bir kadrosu yok F.Bahçe’nin. Bu sözlerin yerine oturabilmesi için kadro mühendisliğinin de en başından doğru yapılmış olması lazımdı.
AZİZ YILDIRIM MÜDAHALE EDECEKSE, TAKViYE YAPSIN
6- Beşiktaş’ın kazanması liderle F.Bahçe arasındaki farkı azaltacak. Ama bu kadro yetersizliği ile şampiyonluk çok zor. F.Bahçe’yi buraya getiren şey rakiplerinin kolayca puan kaybetmeleri. Aziz Yıldırım bir şeye müdahale edecek ise nereye edeceği belli: Ara transferde bu kadronun takviye edilmesi şart. Ama bunun yapılamayacağını, finansal sıkıntılar olduğunu da biliyoruz.
HAFTANIN ‘EN’LERi
- Haftanın olayı: Bu sezon ilk defa hakemlerin tartışma konusu olmaması. Bu nadir görülen bir olay ligimizde!
- Haftanın takımı: Fenerbahçe
- Haftanın hocası: Aykut kocaman
- Haftanın futbolcusu:YASİN ÖZTEKİN
- Haftanın hakemi: ARDA KARDEŞLER
UĞUR VARDAN:
EVET, AYRIMCILIK VAR ÇÜNKÜ YABANCI GiDiCiDİR!
1- MEDYANIN yerli-yabancı ayrımı var. Futbolcuya da hocaya da bakışında, bu ayrım malum. Rijkaard’lara, Del Bosque’lere, Advocaat’lara her türlü soruyu ve hesabı sorabilir ama iş yerlilere (ama aslında onların da ‘bazı’larına) gelince aynı refleksi gösteremezsiniz. Çünkü yabancılar gidici, yerliler kalıcı; çünkü yabancılar hoşgörülü yerliler ise hepimiz gibi; eleştiriye gelemez, alıngan, kendi doğrularına sonuna kadar inanan... Bir de öfkeli ve güç sahibi.
GALATASARAY YENiLiRSE TUDOR iLE YOLLAR AYRILIR
2- Elbette değil. Bu mücadelenin sonucunun Hırvat hoca için kader niteliğinde o kadar belli ki. G.Saray’ın başında çıktığı ‘büyük’ kimlikli tam yedi maçta galibiyet yüzü göremedi. Öte yandan Beşiktaş da F.Bahçe, Trabzon ve Başakşehir maçlarından 3 puanla tanışamadı. Dolayısıyla iki takım içinde galibiyet anlamında bir ilkin adı olacak bu derbi. Lakin G.Saray’ın olası mağlubiyeti Tudor’la yolların ayrılması anlamına gelecek. Yani
‘3 puandan fazlası’ demek gerekiyor.
ŞENOL GÜNEŞ, TAKIMINDAN BiR GERİ DÖNÜŞ BEKLiYOR
3- Avrupa’daki etkileyici başarı ligi belli ölçüde, sonra dönülecek liman konumuna attı sanki. Bu hafta kazanılacak derbiyle yakın geçmişe sünger çekmek ve yeniden yarışın içinde zinde bir ruhla yer almak mümkün. Güneş de onca tecrübesiyle böylesi bir dönüşü bekliyor gibime geliyor.
BEN DERBiNiN BERABERE BiTECEĞiNi DÜŞÜNÜYORUM
4- Malum, ‘Lig uzun bir maraton’. Mağlubiyet halinde lig defteri kapanmaz ama büyük bir yara alınacağı bir gerçek. Ben özellikle maçın berabere biteceğini sanıyorum, bu sonuç Tudor’un bir süre daha nefes almasını sağlayacak.
FENER CEPHESİNDEN YENİ BİR ŞEY YOK ANCAK HEYECAN VAR
5- Eto’o bulduğu o iki pozisyondan birini gol yapsa dün, “F.Bahçe cephesinde yeni bir şey yok” manşetleri atılacaktı. Ortada heveskâr olmamızı sağlayacak bir görüntü yok ama kriz sonrası üst üste iki galibiyet, Beşiktaş’ın puan olarak yakalanması, derbinin sonucuna göre yeni durumlar elbet F.Bahçe için heyecan verici bir tabloya neden oluyor.
GELİNEN NOKTAYI AZiZ YILDIRIM’A BAĞLAYACAK BiR DURUM YOK
6- F.BAHÇE cephesi için bu ‘heyecan’ verici resme rakiplerin puan kaybı neden oldu. Son maç itibariyle de Antalyaspor’un orta sahasının vasatlığıyla Eto’o’nun kaçırdığı goller... Yani işi Aziz Yıldırım’a ya da reste bağlayacak bir durum yok ama malum zaferlere anlam katmak gerekiyor, bu açıdan iki gerekçe de şimdilik spor basını için malzeme verici nitelikte.
HAFTANIN ‘EN’LERi
- Haftanın olayı: Messi’nin Barcelona ile 4 yıl daha uzatırken serbest kalma bedelinin 700 milyon Euro olması.
- Haftanın takımı: Fenerbahçe
- Haftanın hocası: RIZA Çalımbay
- Haftanın futbolcusu: GIULIANO
- Haftanın hakemi: ARDA KARDEŞLER
GÜNEŞ KULÜBEYİ YOK ETTİ
Güneş, 13-14 oyuncuyla hem Şampiyonlar Ligi hem de Süper Lig’i bir arada götürmeye kalktı. Kerim ve Ömer’i gönderdi. Aras’ı hiç kullanmadı. Bu sezon da Orkan’a hiç süre vermedi. Ermenistan Milli Takımı’nda oynayan Aras, Malatya’da oynayamaz mıydı?
MEHMET ARSLAN:
TUDOR YERDEN GÖĞE KADAR HAKLI1
1- Başından sonuna kadar haklı. Bravo Tudor’a. 6 puan farkla lider olduğunda aynı şeyler Terim için söylenir miydi? Bakın o toplantıda Tudor aslında ne dedi?
-Ey yönetim 6 puan farkla liderdim benim istifamı istediler. Hoca olmadığımı söylediler. Siz sesinizi bile çıkarmadınız?
-Ey yönetim 9 puan geride olan F.Bahçe’nin hocasına nasıl sahip çıktığını gördünüz mü? Gördüyseniz utandınız mı?
-Ey Türk basını. Benim gibi cesur ve risk alan bir teknik adamı böyle doğrarsanız, bu ülkede hangi hoca artık risk alır.
-Ey Türk basını, şu ligi artık hocalar üzerinden okumayı bırakın. Sanki G.Saray’ın, F.Bahçe’nin, Beşiktaş’ın karşısında takım yokmuş gibi davranmaktan vazgeçin. Rakibe de saygı duyun.
-Rakibe de saygı duyun dedim, baktınız mı rakiplere? Her takımda ülkesinin milli takımı seviyesinde 4-5 yabancı oynuyor.
-Siz hâlâ eski alışkanlıklarınızla yorumlamaya, devam ediyorsunuz. 14 yabancı ile ligin ne kadar değiştiğini görmüyor musunuz?
-Ey Türk basını, takımı sadece 90 dakika o da TV’de görüyorsunuz. Ama hiç biriniz hafta içinde ne olup bittiğinden haberdar bile değilsiniz. Ama öyleymiş gibi yorumluyorsunuz.
Bu maddeleri daha da çoğaltabilirim. Kimsenin görevdeki hocaya, “Sen teknik direktör değilsin” deme hakkı yok. Ya onlar da çıkar, “Sen de yorumcu değilsin” derse ne yapacağız! Tudor, cesur bir teknik adam. Pek çok hatası olabilir. Ama kim ne der demeden kendi doğrularını yaptı. Yapmaya da devam ediyor. Onu ilk 5 haftada göklere çıkaranlar ise şimdi tribünlere oynuyor. Ben sonuna kadar böyle teknik adamların yanındayım. Östersunds maçından sonra çıktı 1 saat sorguya çekilmeyi kabul etti. Göreve geldi, kimsenin söyleyemediği bir gerçeği, futbolcuya dayalı sistemi dile getirdi ve bitirdi. Tudor’a saygı duyun.
DERBi ÜÇ PUANLIK BiR MAÇ
2- Kesinlikle 3 puanlık bir maç. O kadar. Şampiyonluğun belirleneceği bir maç değil. Ama en büyük etkisi F.Bahçe’ye olacak. F.Bahçe, derbi berabere biterse Kocaman’ın istediği havayı yakalayacak.
LiGiN EN KALiTELi KADROSUNA SAHiP
3- Ben de sakin davranırdım. Çünkü Güneş’in kadrosuna güveniyor. Tartışmasız ligin en kalitelisi. Ama benim bir eleştirim var. Bu kaliteye rağmen Beşiktaş, rotasyonu ne yazık ki hayata geçiremiyor. Bu büyük bir eksiklik. Oyuncuları mı yetersiz görüyor yoksa başka bir düşüncesi mi var Güneş’in bilmiyorum. Ama rotasyonu hayata geçirirseniz hem, ‘13-14 oyuncu ile oynamaktan’, hem ‘maç seçiyorlar’ eleştirisinden, hem de puan kayıplarından kurtulursunuz.
HAYIR, BiTMEZ ÇÜNKÜ 20 HAFTA VAR
4- Allah aşkına Kenan, 20. haftada lig biter mi? Beşiktaş, 20. haftada havlu atar mı şampiyonluğa! Bu ligin 4 şampiyonluk adayı var. Ligdeki sıralamaya göre, G.Saray, Başakşehir, Fenerbahçe ve Beşiktaş. Bu yarış son haftalara kadar devam eder.
KOCAMAN YiNE BAŞARACAK
5- Hem yeni bir sistem oturtmaya çalış, hem yarış, hem de şampiyon ol. Kolay mı bütün bunlar. Tudor için söylediklerimin tümü Kocaman için de geçerli. ‘Kocaman, F.Bahçe’nin hocası’ değilmiş. Ayıp yahu! İnsan bunları söylerken utanır. Kocaman’ın, felsefesine bak, medyanın bir oyuncu üzerine inşa ettiği felsefeye bak. Zihniyet anlamından sonuna kadar Kocaman. Daha önce de başardı, yine başaracak.
EN ÖNEMLi ETKEN REST ÇEKMESi
6- Kocaman kolay vazgeçmez. Geçenlerde vazgeçti gibi göründüyse bile umutsuzluktan değil, yönetimin rahatlatmak içindi. Kocaman’ın felsefesi gibi davranışını da yanlış okuyor herkes. F.Bahçe bir bütün; pirim sisteminden yönetim ve teknik adamına kadar. Bazı yanlışların ancak uygulama ile farkına varılır. Tüm bunları gördü F.Bahçe. Ama en çok ne etkili oldu derseniz. Seninle aynı fikirdeyim. Kocaman’ın resti.
HAFTANIN ‘EN’LERi
-Haftanın Olayı: Igor Tudor’un basın toplantısı... Medyadan taraftara ve Galatasaray yönetimine kadar herkesin kendi dersini çıkarması gereken sözler sarf etti.
- Haftanın takımı: FENERBAHÇE
- Haftanın hocası: AYKUT KOCAMAN
- Haftanın futbolcusu: Yasin Öztekin
- Haftanın hakemi: HALİS ÖZKAHYA
UĞUR MELEKE:
ALANYA VE BAŞAKŞEHiR BiR DEĞiL
1- Medyanın yerliyle yabancıya farklı dil kullandığı yüzde yüz doğru. Ama “Başakşehir maçı 3 puandı da, Alanya maçı 1,5 puan mı?” söylemi Tudor’a yakışmadı. Başakşehir şampiyonluk yarışçısı ve ona kaybettiğinde direkt rakibine 3 puan veriyorsun. Elbette Alanya’dan alınan 3’le, Başakşehir’den alınan 3 aynı değil. Bunu anlayamayacak kapasitede olamaz herhalde Tudor! Söylediğiniz iki doğrunun yanına bir yanlışı ekleyince, doğruları da zehirliyorsunuz.
TUDOR BÜYÜK TAKIMI ÖĞRENiYOR
2- Elbette değil... Real’in Barcelona’dan aldığı da, City’nin United’dan aldığı da her zaman 3’ten fazlasıdır. Bayern kaybederse manşet haberdir, kazanırsa değil. Anderlecht 5 yerse, 50 kişi olur basın odasında... Tudor, Almanya’da-Belçika’da ya da Çekya’da, nerede olursa olsun, büyük takım çalıştırmanın ne olduğunu henüz öğreniyor sanırım. Beşiktaş’a karşı da Trabzon ve Başakşehir önündeki silik futbolu oynatırsa, hayatında yeni bir aydınlanma günü daha yaşayabilir Hırvat Hoca!
ELiNDEN GELSE 11 KiŞiYLE OYNAR
3- Başarısızlığın nedeni zaten kendisi. Suçu başkalarına atıp yeni cepheler açmak istemiyor olabilir. Elinden gelse sadece 11 oyuncuyla oynayacak, yedek kulübesini bile boş tutacak Güneş! Sezonda 1’er-2’şer maç kazandırabilecek kulübe oyuncularını birer birer yok etti: Kerim’le Ömer’i gönderdi. Orkan futbolu unuttu. Rusya’nın tozunu atan Aras kaybedildi. Dünya Kupası elemelerinde 6 maçta forma giyen, Eylül’de Danimarka’ya karşı oynayan Aras, Kasım’da Malatya’da mı oynayamayacak?
DERBiDEN SONRA ÇIKIŞ YAPAR
4- Bu sezon lig defteri hiçbir takıma erken kapanmaz, çünkü ortadirek çok kaliteli. Osmanlı, Akhisar, Bursa, Göztepe, Kayseri, her an her takımı yenebilecek ekipler. Ayrıca Beşiktaş, Şubat’a kadar Devler Ligi stresinden uzak olacak, rotasyona ihtiyaç duymayacak. Güneş’in hayalindeki gibi tüm maçları aynı 11’le oynayabilirler(!) O yüzden derbi sonrası bir çıkış yapacaklarını da tahmin ediyorum.
KOCAMAN BAZEN ÖLÇÜYÜ KAÇIRIYOR
5- Kocaman, belki de teknik adamlıktaki bir numaralı sırrını dürüstçe paylaşmış. O, oyuncudan bağımsız iyi takımlar yapma peşinde. Hayalinde sistem takımları var, A’nın yerine B’yi koyunca işleyen düzenekler. Ancak bence bazen şunu unutuyor ve ölçüyü kaçırıyor: İyi futbol, iyi futbolcuyla oynanır. Büyük takım, büyük sporculardan oluşur. Marifet, en kaliteli oyuncuları sahaya sürüp bir sistem takımı yaratmaktır, yeteneksizlerle sistem takımı yaratmak değil.
ROL ÇALAN BAŞKAN DEVRi BiTECEK
6- Her zaman şuna inandım: Bir futbol takımı, en çekirdek haliyle teknik ekip ve sporculardan oluşur; yöneticilerin payı çok kısıtlıdır sahada. Her başarısızlıkta ortadan kaybolan ama her başarıda kukla muhabirlerine fısıldayarak rol çalmaya çalışan başkanlara hiç bir zaman inanmadım. Dünyada onların devri çoktan bitti, umarım Türkiye’de de bitecekler yavaş yavaş.
HAFTANIN ‘EN’LERi
- HAFTANIN OLAYI: Tudor’un Türk spor kamuoyundaki yerli ayrımcılığını yüksek sesle dile getirmesi.
- Haftanın takımı: Göztepe
- Haftanın hocası: Rıza Çalımbay
-Haftanın futbolcusu: Yasin Öztekin
- Haftanın hakemi: Bülent Yıldırım