Güncelleme Tarihi:
Vatan gazetesinin haberine göre, yönetici Süheyl Önen, görevi bırakırken Ulusoy'u uyardı: "Şöhreti kötü adamları yeniden federasyona sokuyorsunuz. Emre'yi koruyorsunuz. Trabzon'a zamanında ceza vermiyorsunuz. Biz bu işte hata yapıyoruz."
TARİH: 30 Eylül 2007.. Yer: Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy’un Levent’teki odası... İftar saati yaklaşıyor. Türkiye’yi Şenes Erzik’ten sonra UEFA’da temsil etmesine kesin gözüyle bakılan, Avrupa’da büyük itibarı bulunan federasyon yöneticisi Süheyl Önen istifa etmeyi kafasına koymuş, başkan Ulusoy’la son görüşmesini yapıyor.. Görüşme sırasında odaya giren-çıkanlar da oluyor.. Önen’in sıkıntısı büyük.. Üstelik Ulusoy, son yönetim kurulu toplantısında tüm yönetime "Hiçbiriniz çalışmıyorsunuz" diye sitem edince bu mesajı en çok Önen üstüne alınmış.. Ulusoy’a "Ben de mi?" demiş, "Evet, sen de" yanıtını alınca federasyonla gönül bağını koparmış.. Önen’i kaybetmek istemeyen Ulusoy büyük uğraş veriyor ama Önen "Nuh" diyor, "Peygamber" demiyor!
"SENİ NASIL KORURUZ?"
İkili arasında şöyle bir diyalog geçiyor:
Süheyl Önen: Böyle davranırsan biz seni nasıl koruyacağız? Gelen tepkilere nasıl göğüs gereceğiz başkan?
Haluk Ulusoy: Ne olmuş ki?
S.Ö: Bütün piyasanın ne mal olduğunu bildiği, hakkında hırsızlık iddiaları bulunan kişileri işe alıyorsun.
H.U: Kimi kastediyorsun?
S.Ö: Bülent Yavuz’u gelip, hakemlerle ilgili hakem eğitiminin başına koyuyorsun. Ben bunu onaylamıyorum. Kendisiyle ilgili birçok iddia var. Hatta bazı kulüp başkanlarıyla eski ilişkileri de dilden dile dolaşıyor.
H.U: Sen gözünle birşey gördün mü? Herkes için birşey söylüyorlar.
S.Ö: Gözümle görsem başka şey olurdu herhalde.. Ben seni uyarmak için bunları söylüyorum. Bu tip isimler Futbol Federasyonu gibi güzide bir kuruma zarar veriyorlar. Adamın bindiği arabaya (Range Rover cip) sen bile binemiyorsun. Daha ne olsun?
"EMRE’DE HATALIYIZ"
Önen'in tepki gösterdiği kişi Ulusoy’un birinci döneminde Merkez Hakem Komitesi’nin başkanlığını yapmış, geçen dönemde Samsunspor-A.Gücü maçıyla ilgili ismi federasyon yöneticisi Mehmet Kemal Ünsal ile birlikte şaibeye karışmış, Cemal Aydın ve F.Bahçe lobisiyle federasyona girmiş, şu anda ayrıca TV yorumculuğu yapan Bülent Yavuz.. İkilinin arasındaki konuşmanın tek maddesi Bülent Yavuz değil tabii ki! Süheyl Önen, diğer eleştirilerini de her zamanki gibi arka arkaya sıralıyor:
"Bu işin tadı kaçtı Haluk Bey! Bir sürü şey üst üste geliyor. Emre Belözoğlu konusunda yanlış tutum sergiliyoruz. Emre’nin milli maçta basın tribününe yaptığı hareketi tasvip etmek imkansız. Ama biz hiç ses çıkarmayarak sanki tasvip ediyor gibi gözüküyoruz. Devletin bakanı bize ”Ne yapacaksınız?“ diye soruyor. Yanıt vermiyoruz."
"BU NASIL CEZA!"
Ulusoy, Önen’i sakinleştirmeye çalışıyor ama ne mümkün! Trabzon-Sivas maçına verilen (daha doğrusu 1 ay verilemeyen) cezayı da eleştiriyor Önen:
"Ben Trabzonspor’da yöneticilik yaptım. Trabzonlu’yum. Siz benden daha mı Trabzonlu’sunuz ki, hak edilmiş bir cezayı bile doğru dürüst veremedik. Zamanında gereken kararı alamadık. Futbol Federasyonu olarak bu tip olaylarda daha ciddi davranmalı, doğruları yapmamız gerekiyordu. Ama maalesef yapamadık."
Bu görüşmenin ardından federasyon binasını terkeden Önen, ertesi gün bütün baskılara rağmen istifasını gönderiyor.. Ulusoy istifa mektubunu 48 saat bekletiyor, Önen’in evine aracılarla “Süheyl Abi beni yanlış anladı, ben de onun gibi düşünüyorum” mesajları gönderiyor ama Önen istifadan vazgeçmiyor ve 4 Ekim Perşembe günü istifası açıklanıyor
EKİP ÇATIRDIYOR
Futbol Federasyonu’nu yakından bilmeyenler için sıradan bir istifa gibi gözükebilir Süheyl Önen’in ayrılması.. Ama 1.5 yılda Ulusoy’un verdiği 3. fire.. İlk ayrılan federasyonun ’kara kutusu’, hukuktan sorumlu asbaşkan Kemal Kapulluoğlu olmuştu.. Daha sonra Galip Asal istifa etti. Asal, meşhur A.Gücü-Sivasspor maçından önceki ’şike görüşmesine’ evsahipliği ettiği öne sürülen isimdi. Söylentilere göre, o olaydan büyük rahatsızlık duyuyordu.. Şimdi de Süheyl Önen..
Üçü de ayrılırken hiç konuşmadılar, üçü de aynı şeylerden şikayet ediyordu. Federasyonun kurumsal kimliğine yakışacak uygulamalar yapılmaması yüzünden ayrıldılar.. Sahipsiz gözüken Türk futbolu, kararlı bir yönetime ihtiyaç duyuyor.. Ama anlaşılan Ulusoy Federasyonu bırakın futbol kamuoyunu, kendi içinde bile bu konuda kimseyi tatmin edemiyor.