Halil Öz'e "Gençlik" yaramadı
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2010 10:41
Dünya şampiyonu dayısı gibi başarılı bir güreşçi olabilmek umuduyla yaşını küçülten Halil Öz, 31 yıl önce yaptığı hatanın cezasını çekiyor.
Şampiyon bir güreşçi olabilmek uğruna, tam 31 yıl önce mahkemeye başvurarak yaşını küçülten Halil Öz'ün spor hayatında yaşadıkları, “Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner” sözünü doğrular nitelikte...
Dünya şampiyonu Ali Rıza Alan'ın yeğeni olan ve 1960 yılında Tokat'ın Kemalpaşa beldesinde dünyaya gelen Halil Öz'ün en büyük ideali, güreş minderlerinde başarılar kazanmak olmuş. Amacına kısa yoldan ulaşabilmek için, 19 yaşındayken mahkemeye giden ve doğum yılını “1964” olarak değiştirten Halil Öz, yeni kimlik kartıyla yıldızlar ve gençler kategorisinde güreşirken, kendisinden 4 yaş küçük rakiplerine adeta minderi dar etmiş. Büyükler kategorisinde beklentilerine ulaşamayınca, son yıllarda hedefini “hiç değilse veteranlarda şampiyonluk” olarak güncelleyen ve her gün 3-4 saat süreyle ağır antrenmanlar yaparak form tutan Halil Öz'ün karşısına bu kez de mahkeme kararıyla elde ettiği “gençliği” çıkmış.
“ANNEM VE DAYIM GÜREŞMEMİ İSTEMİYORDU”
Mahkemeye başvurarak yaşını küçültmesinin büyük bir hata olduğunu ve bunun üzüntüsünü yıllardır yaşadığını AA muhabirine anlatan Halil Öz, bu davranışının da yine güreşe olan tutkusundan kaynaklandığını belirtirken, “Annem ve dayım güreşmemi istemedi. Bana inanmadılar. Oysa arkamda dursalardı, çolak koluma rağmen kürsüden inmezdim” dedi.
Şampiyon bir güreşçi olmayı, hiç kimsenin kendisi kadar isteyemeyeceğini, fakat talihsizliklerin hayatı boyunca yakasını bırakmadığını dile getiren Halil Öz, şöyle devam etti:
“Henüz 2 yaşındayken ekin tarlasında yakılan bir ateşin içine düştüm. Elimi bir bezle yumruk şeklinde sardılar. Tedavi edilmediğim için çolak kaldım. Belki elimdeki sakatlığım nedeniyle, belki de ekonomik durumumuzun pek iyi olmaması yüzünden, annem ve dayım güreş yapmamı kesinlikle istemiyordu. İyi bir eğitim almamı ve para kazanarak hayatımı kurtarmamı arzuluyorlardı.
Sonunda kaçak olarak güreşe başladım. Fakat artık 19 yaşındaydım. Büyüklerde güreşmem imkansızdı. Ben de işe yıldızlar ve gençler kategorisinden başlamam gerektiğini düşündüm. Mahkemeye başvurarak yaşımı 4 yıl küçülttüm.
Gençler ve yıldızlarda, doğal olarak rahat galibiyetler alıyordum. Fakat büyüklerde elit sporcu sınıfına giremedim. Bir dönem, Türkiye'nin en iyi güreş kulübü olan, antrenörlüğünü Muharrem Atik'in yaptığı Simtel'de, Fevzi Şeker, Reşit Karabacak, Aslan Seyhanlı, Kamil Özdağ, Burhan Sabancı gibi sporcularla birlikte çalıştıysam da kısa bir süre sonra bu kulübün kapanmasıyla boşta kaldım. Spora geç başlamam ve yeterli altyapıya sahip olmamam da sık sık sakatlıklar yaşamama neden oldu. Son olarak 3 ay önce, ayağımdan, burnumdan ve kaburga kemiğimden aynı anda ameliyat oldum. Buna rağmen çalışmalarımı aksatmadan sürdürüyorum.”
“YENDİĞİM ÇOCUKLARI ŞİMDİ DAHA İYİ ANLIYORUM”
Son iki yıldır veteranlarda Türkiye ve dünya şampiyonalarına katıldığını, fakat gerçekte 50 yaşında olduğu halde, 45-50 yaş grubu yerine, 40-45 yaş grubunda güreşmek zorunda kaldığını belirten Halil Öz, “Yaşıtlarımla güreşsem dünya şampiyonluğunu kazanacağımdan hiç şüphem yok. Fakat kendimden gençlerin karşısında hakikaten zorlanıyorum. Yıllar önce benden küçüklerle güreşirken yaptığım haksızlığı, şimdi daha iyi anlıyorum” diyerek duygularını dile getirdi.
Halil Öz, bu konudaki bir anısını ise şöyle anlattı:
“Yıllar önce gençler kategorisinde karşılaştığım ve eze eze yendiğim mahalle arkadaşımla, geçen yılki Veteranlar Türkiye Şampiyonası'nda birbirimize rakip olduk. Müsabakaya başlarken bana gülümseyerek, 'Halil ağabey bakalım yine o zamanki kadar rahat yenebilecekmisin?' diyerek vermek istediği mesajı almam hiç de zor olmadı.”
“DAVAMI GERİ ÇEKTİM”
Veteranlar kategorisinde yaşadığı zorluk nedeniyle, geçen yıl yeniden mahkemeye başvurduğunu ve yaşını büyütmek istediğini açıklayan Halil Öz, “Fakat baktım ki; iş hayatımdan, sigortalılık süreme, emekliliğime kadar birçok konuda karmaşa yaşanacak. Ayrıca yıllar önce yaptığım güreş müsabakaları dahi tartışmalı duruma gelecek. Bu nedenle davamı geri çekmek zorunda kaldım” dedi.
“ANTRENÖRLÜKTE DE İDDİALIYIM”
Güreşte 4. kademe antrenör diplomasına sahip olduğunu ve antrenörlüğü de büyük keyifle yaptığını vurgulayan Halil Öz, “Buna karşın, kürsünün en üst basamağına çıkma idealimden vazgeçmeye niyetim yok. Veteranlarda bir Türkiye ikinciliğim, bir de Türkiye üçüncülüğüm var. Fakat Türkiye ve dünya şampiyonluklarına da kesinlikle ulaşacağım” diyerek iddiasını ortaya koydu.
Güreşte kendisinin elde edemediği başarılara oğullarının ulaşmasını arzuladığını ifade eden Halil Öz, sözlerini şöyle tamamladı:
“20 yaşındaki oğlum Evren gerçekten çok iyi bir güreşçi. Fakat üniversitede okuduğu için spora yeterince zaman ayıramıyor. 9 yaşındaki oğlum Yekta Arda'yı da altyapısının sağlam olması için cimnastiğe yönlendirdim. İleride iyi bir güreşçi olması için elimden geleni yapacağım.
Bunun yanı sıra memur olarak görev yaptığım Çankaya Belediyesi'nde de minik sporculardan oluşan bir takım kurmak ve onlara birikimlerimi aktarmak istiyorum. Bu konuda belediye başkanımıza bir dosya hazırlayarak verdim. Umarım bu projem gerçekleşir.”
Dünya şampiyonu Ali Rıza Alan'ın yeğeni olan ve 1960 yılında Tokat'ın Kemalpaşa beldesinde dünyaya gelen Halil Öz'ün en büyük ideali, güreş minderlerinde başarılar kazanmak olmuş. Amacına kısa yoldan ulaşabilmek için, 19 yaşındayken mahkemeye giden ve doğum yılını “1964” olarak değiştirten Halil Öz, yeni kimlik kartıyla yıldızlar ve gençler kategorisinde güreşirken, kendisinden 4 yaş küçük rakiplerine adeta minderi dar etmiş. Büyükler kategorisinde beklentilerine ulaşamayınca, son yıllarda hedefini “hiç değilse veteranlarda şampiyonluk” olarak güncelleyen ve her gün 3-4 saat süreyle ağır antrenmanlar yaparak form tutan Halil Öz'ün karşısına bu kez de mahkeme kararıyla elde ettiği “gençliği” çıkmış.
“ANNEM VE DAYIM GÜREŞMEMİ İSTEMİYORDU”
Mahkemeye başvurarak yaşını küçültmesinin büyük bir hata olduğunu ve bunun üzüntüsünü yıllardır yaşadığını AA muhabirine anlatan Halil Öz, bu davranışının da yine güreşe olan tutkusundan kaynaklandığını belirtirken, “Annem ve dayım güreşmemi istemedi. Bana inanmadılar. Oysa arkamda dursalardı, çolak koluma rağmen kürsüden inmezdim” dedi.
Şampiyon bir güreşçi olmayı, hiç kimsenin kendisi kadar isteyemeyeceğini, fakat talihsizliklerin hayatı boyunca yakasını bırakmadığını dile getiren Halil Öz, şöyle devam etti:
“Henüz 2 yaşındayken ekin tarlasında yakılan bir ateşin içine düştüm. Elimi bir bezle yumruk şeklinde sardılar. Tedavi edilmediğim için çolak kaldım. Belki elimdeki sakatlığım nedeniyle, belki de ekonomik durumumuzun pek iyi olmaması yüzünden, annem ve dayım güreş yapmamı kesinlikle istemiyordu. İyi bir eğitim almamı ve para kazanarak hayatımı kurtarmamı arzuluyorlardı.
Sonunda kaçak olarak güreşe başladım. Fakat artık 19 yaşındaydım. Büyüklerde güreşmem imkansızdı. Ben de işe yıldızlar ve gençler kategorisinden başlamam gerektiğini düşündüm. Mahkemeye başvurarak yaşımı 4 yıl küçülttüm.
Gençler ve yıldızlarda, doğal olarak rahat galibiyetler alıyordum. Fakat büyüklerde elit sporcu sınıfına giremedim. Bir dönem, Türkiye'nin en iyi güreş kulübü olan, antrenörlüğünü Muharrem Atik'in yaptığı Simtel'de, Fevzi Şeker, Reşit Karabacak, Aslan Seyhanlı, Kamil Özdağ, Burhan Sabancı gibi sporcularla birlikte çalıştıysam da kısa bir süre sonra bu kulübün kapanmasıyla boşta kaldım. Spora geç başlamam ve yeterli altyapıya sahip olmamam da sık sık sakatlıklar yaşamama neden oldu. Son olarak 3 ay önce, ayağımdan, burnumdan ve kaburga kemiğimden aynı anda ameliyat oldum. Buna rağmen çalışmalarımı aksatmadan sürdürüyorum.”
“YENDİĞİM ÇOCUKLARI ŞİMDİ DAHA İYİ ANLIYORUM”
Son iki yıldır veteranlarda Türkiye ve dünya şampiyonalarına katıldığını, fakat gerçekte 50 yaşında olduğu halde, 45-50 yaş grubu yerine, 40-45 yaş grubunda güreşmek zorunda kaldığını belirten Halil Öz, “Yaşıtlarımla güreşsem dünya şampiyonluğunu kazanacağımdan hiç şüphem yok. Fakat kendimden gençlerin karşısında hakikaten zorlanıyorum. Yıllar önce benden küçüklerle güreşirken yaptığım haksızlığı, şimdi daha iyi anlıyorum” diyerek duygularını dile getirdi.
Halil Öz, bu konudaki bir anısını ise şöyle anlattı:
“Yıllar önce gençler kategorisinde karşılaştığım ve eze eze yendiğim mahalle arkadaşımla, geçen yılki Veteranlar Türkiye Şampiyonası'nda birbirimize rakip olduk. Müsabakaya başlarken bana gülümseyerek, 'Halil ağabey bakalım yine o zamanki kadar rahat yenebilecekmisin?' diyerek vermek istediği mesajı almam hiç de zor olmadı.”
“DAVAMI GERİ ÇEKTİM”
Veteranlar kategorisinde yaşadığı zorluk nedeniyle, geçen yıl yeniden mahkemeye başvurduğunu ve yaşını büyütmek istediğini açıklayan Halil Öz, “Fakat baktım ki; iş hayatımdan, sigortalılık süreme, emekliliğime kadar birçok konuda karmaşa yaşanacak. Ayrıca yıllar önce yaptığım güreş müsabakaları dahi tartışmalı duruma gelecek. Bu nedenle davamı geri çekmek zorunda kaldım” dedi.
“ANTRENÖRLÜKTE DE İDDİALIYIM”
Güreşte 4. kademe antrenör diplomasına sahip olduğunu ve antrenörlüğü de büyük keyifle yaptığını vurgulayan Halil Öz, “Buna karşın, kürsünün en üst basamağına çıkma idealimden vazgeçmeye niyetim yok. Veteranlarda bir Türkiye ikinciliğim, bir de Türkiye üçüncülüğüm var. Fakat Türkiye ve dünya şampiyonluklarına da kesinlikle ulaşacağım” diyerek iddiasını ortaya koydu.
Güreşte kendisinin elde edemediği başarılara oğullarının ulaşmasını arzuladığını ifade eden Halil Öz, sözlerini şöyle tamamladı:
“20 yaşındaki oğlum Evren gerçekten çok iyi bir güreşçi. Fakat üniversitede okuduğu için spora yeterince zaman ayıramıyor. 9 yaşındaki oğlum Yekta Arda'yı da altyapısının sağlam olması için cimnastiğe yönlendirdim. İleride iyi bir güreşçi olması için elimden geleni yapacağım.
Bunun yanı sıra memur olarak görev yaptığım Çankaya Belediyesi'nde de minik sporculardan oluşan bir takım kurmak ve onlara birikimlerimi aktarmak istiyorum. Bu konuda belediye başkanımıza bir dosya hazırlayarak verdim. Umarım bu projem gerçekleşir.”