Güncelleme Tarihi:
Mardan Palace'da gerçekleşen seminerin açılışına MHK Başkanı Zekeriya Alp, MHK üyeleri ve üst klasman hakemleri ile KKTC Futbol Federasyonu'na bağlı hakemler katıldı. Futbol Federasyonundan Servet Yardımcı, Cengiz Zülfikaroğlu, Ufuk Özerten, Arif Koşar, Ergün Tekin, Edip Eren, Mustafa Beyazlı, Faruk Öksüz, Taylan Üner ile Tahkim Kurulu Başkanı Ergin Tuzcuoğlu, PFDK Başkanı Fahri Gültekin’inde yer aldığı seminerde ligin ilk yarısında yaşanan saha içi olayları konusunda fikir alış verişinde bulunuldu. Başkan Yıldırım Demirören ise oğlu Erdoğan Demirören'in aşırı ateş nedeniyle kaldırıldığı Acıbadem Hastanesinde olması nedeniyle seminere katılamadı.
UILENBERG: TÜRK HAKEMLERİ SAYGIYI HAK EDİYOR
Seminerde ilk olarak UEFA Hakem Komitesi Üyesi Jaap Uilenberg, eğitimlere ilişkin genel bilgiler verdi. Uilenberg, 2012 yılının Türk hakemliği açısından mükemmel geçen bir yıl olduğunu söyledi ve “Saha içinde acele hareket etmeyin. Yardımcılarınız ile pozisyonu paylaşıp karar verin. Sakin ve doğru kararların altına imza atın” dedi.
Ardından TFF Hukuk Müşavirliği tarafından hakemlere, "disiplin raporları" konulu sunum yapılırken Meireles konusunda yaşananlar hakkında bilgi verirken “Hakemler raporlarını açık ve net yazsınlar. Sin kaf diye bir şey olmaz. Küfür varsa küfür, tükürük varsa tükürük yazılmalı” yorumunu yaparak uyarıda bulundu
Daha sonra hakemler, 5 hakem ve 10 yardımcı hakemden oluşan 7 çalışma grubuna ayrılarak, eğitimlerde maçlarda yaşanan pozisyonlarla ilgili kararlar uygulamaları gösterildi. Özellikle saha içinde oyuncuların hakemlere kasıtlı ve tahrikkar tavırlarına taviz verilmemesini istedi.
Hakemler daha sonra aşırı soğuk ve rüzgar altında FIFA Fitness Testinden geçtiler.
SAKIN OLA Kİ KUL HAKKI YEMEYİN
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 1. Başkan Vekili Ufuk Özerten, “Kurban olduğum Mevlamın affetmediği tek günah kul hakkıdır. Sakın ola ki kul hakkı yemeyin” dedi Özerten, Antalya Mardan Palace Otel'de düzenlenen TFF Merkez Hakem Kurulu (MHK) üst klasman hakem ara seminerinin resmi açılış töreninde yaptığı konuşmada, futbolun en önemli yardımcı unsurlarının hakemler olduğunu vurguladı. Bu yardımcılık sürecinin sarp ve dikenli olduğunu, kimilerinin bu yolda yürürken düştüğünü ve sebep aradığını, ancak futbolun dünyanın her yerinde böyle olduğunu dile getiren Özerten, “2005 yılında MHK başkanlığı yaptığım dönemde her hafta maça gitmeden önce ligde görev yapan 18 hakemi telefonla arardım. MHK ve Federasyon olarak hep hakemlerin yanında olduk” diye konuştu.
“Kurban olduğum Mevlamın affetmediği tek günah kul hakkıdır. Sakın ola ki kul hakkı yemeyin” diyen Özerten, şöyle konuştu:
“MHK olarak her konuda eşit mesafedeyiz. Sahaya aslan gibi girip aynı şekilde dik olarak çıkın. Bizler her zaman için futbolun yardımcısı olan hakemlerin daha iyi olması için elimizden gelen her desteği verdik. Hani bir söz vardır ya, yediğiniz önünüzde yemediğiniz arkanızda... Eğitimin en iyisi veriliyor. Her türlü destek de teknoloji de her şeyle sizlerin yanınızdayız. Sizlerle iftihar ediyoruz. Türkiye'nin yaşadığı, adını bile anmak istemediğimiz kötü süreçlerde bir tek hakemimizin adının geçmemesi bizleri mutlu etmiş, fazlasıyla sevindirmiştir.”
İnsanoğlunun var olduğu yerde bir takım hatalar olacağına işaret eden Özerten, şöyle devam etti:
“Yanlış yapanı siz aranızda barındıramayın. Yanlışa karşı 'birimiz hepimiz için hepimiz de birimiz için' felsefesiyle hareket edeceğiz. Türk hakemliğinin son zamanlarda taşıdığı bayrak ve çıta başta Cüneyt Çakır olmak üzere diğer hakem kardeşlerimizle yükseğe taşınmıştır. Önemli olan daha üst seviyelere çıkarılmasıdır. Sahaya çıktığınız zaman bütün yüreğinizi, beyninizi 90 dakikanızı vererek lütfen TFF, MHK ve Türk hakemliği için, aileniz, benliğiniz için dünyadan ilişkinizi keserek kul hakkı yemeden bayrak kaldırın, düdük çalın.”
“En düzenli, en kaliteli eğitim hakemlere veriliyor”
TFF MHK Başkanı Zekeriya Alp ise bakmakla görmek arasındaki farkı algılamanın, doğru saptamaların sağlıklı eleştirileri beraberinde getirdiğini söyledi. Bu noktaya gelebilmek için biraz emek vermek, zaman ayırmak ve bilgi sahibi olmak, daha da önemlisi ön yargısız davranmak gerektiğini vurgulayan Alp, “MHK başkanlığı öncesinde hakemlikle ilgili göremediğim çok farklı detaylar vardı. Ne zaman ki bu ailenin içine girdim, işte o zaman daha önce göremediğim farklı detayları gördüm. Mesela eğitim onlardan biriydi” dedi.
Futbol ailesinde en düzenli, en kaliteli eğitimin yapıldığı kesimin hakemler olduğuna işaret eden Alp, özellikle UEFA Hakem Konvansiyonu'na üye olduktan sonra dışarıdan gelen üyelerin katkılarıyla verilen bu eğitimlerin uluslararası arenada örnek gösterebileceğimiz kalitede verildiğini anlattı.
Son zamanlarda verdikleri eğitimlerin olumlu yansımalarını gördüklerini dile getiren Alp, hakemlerin artan performansında bunların görülebildiğini, birkaç yıl öncesinde zorluk derecesi kolay maçları alan hakemlerin FİFA organizasyonlarında son iki sezonda en kritik maçları yönettiğini, yurt dışında tercih edilmeye başladığını kaydetti.
“Hatalarımız var, onlarla yüzleşiyoruz”
Alp, yurt dışında 2009-2010 sezonunda 138, 2010-2011 sezonunda 156 hakemlerinin görev yaparken bu rakamın geçen sezon 227'ye ulaştığını anlatarak, bu sezon ise yılın ilk yarısında bu rakamın 172 olduğunu, bunun Türk hakemliği adına gurur ve onur verici önemli bir gelişme olduğuna dikkati çekti. Bunun gerek UEFA gerek FİFA'nın Türk hakemlerine duyduğu güven ve verdiği değerin yansıması olduğunu belirten Alp, şöyle devam etti:
“Toplum olarak bakarken görmeyen bir yapıya sahibiz. Nedense bardağın boş tarafına bakarak eleştirilerle birbirimizi törpülemekte mahiriz. Gönül rahatlığı içinde söylüyorum; Bazıları görse de görmese de hakemlerin bardağının boş tarafı doluyor. Türk hakemliği her geçen gün biraz daha iyiye gidiyor. Fakat bu ölçüde taktir görmüyor. Biz aslında çok şey istemiyoruz. Sadece hak ettiğimiz sırayı ve saygıyı bekliyoruz. En ufak bir hatada insaf sınırını aşan suçlamaların ya da kişilik haklarına yapılan saldırıların Türk hakemliğine ve futbola hiçbir katkısı olmadığına inanıyoruz. Hatalarımız var, onlarla zaten yüzleşiyoruz. Her maçın da mükemmel yönetilmediğini biliyoruz. Ancak bir elin parmaklarını geçmeyen maçta yaşanan olumsuz yönetimlerle hakemlerimizi başarısız göstermenin gerisindeki niyeti anlayamıyoruz.”
Alp, bu sezonun ilk yarısında hakemlerin gösterdiği performanstan memnun olduğunu ve ligin ikinci yarısında aynı performansı Türk hakemlerinin göstereceğine inandığını ifade etti.
Seminere Hollanda Futbol Federasyonu Başkanı Michael Van Praag, UEFA Hakem Komitesi Üyesi Jaap Uilenberg, MHK Yönetim Kurulu üyeleri ve üst klasman hakemleri, bazı Spor Toto Süper Lig ve PTT 1. Lig kulüp başkanları, UEFA Hakem Konvansiyonu Türkiye Sorumlusu Jorn West Larsen, UEFA Yardımcı Hakem Eğitimcisi Giovanni Stevanato, Hollanda Futbol Federasyonu'ndan elit hakem Bjorn Kuipers ve KKTC Futbol Federasyonu'na bağlı hakemler de katıldı.