Güncelleme Tarihi:
Barış Manço’nun, Milan’ın Altın Çağı’nda Gullit Rijkaard-Van Basten ile efsanevi röportajı yaptığı şömine odası, 1990 yılından bu yana hiç değişmemiş. Değişen tek şey AC Milan’ın artık altın çağında olmaması. Milanello Tesisleri’nin giriş kapısında bekleyen 7’den 77’ye bir sürü Milan taraftarı ise transfere harcanan 200 milyon Euro’dan fazla paradan sonra eski parlak günlere dönmeyi bekliyorlar. Bu süreçte de onları en çok heyecanlandıran oyunculardan birinin ‘Türk top cambazı’ Hakan Çalhanoğlu olduğunu söylüyorlar.
"HIRVATİSTAN MAÇINDA ASIL MEVKİMDE OYNATTI"
Hakan Çalhanoğlu’nun ise aklının yarısında Milan varken, diğer yarısında Türkiye formasıyla 2018 Dünya Kupası’na gitmek var. “Ali Ağabey ben seni hep izliyorum, hiç merak etme, 2002’den sonra sana ölmeden Türkiye’nin katıldığı bir Dünya Kupası daha izleteceğiz” diye söze başlıyor. Biz soruyoruz, o konuşuyor:
Son maçta Hırvatistan karşısında Lucescu hoca beni forvet arkasında asıl yerimde oynattı. Topla daha çok buluştum ve kendimi daha iyi hissedince daha da iyi oynadım. Kendimi zorladım çünkü artık Türkiye olarak Dünya Kupası’na katılmak zorundayız.
"LUCESCU BENİ UYARDI, SERIE A DAHA SERTMİŞ"
Yine inşallah son İzlanda maçında Selçuk (İnan) ağabeyin attığı golde olduğu gibi kazanacağız. Maalesef İzlanda karşılaşmasında cezalıyım yoksa bu sefer ben frikikten Selçuk ağabeyin yaptığını yapmayı çok isterdim. Selçuk İnan’ın Türk halkına yaşattığı o eşsiz mutluluk anını ben de yaşatmak için can atıyorum. ◊ Lucescu ile sürekli konuşuyoruz, daha kadroyu açıklamadan önce sağ olsun bizzat buraya Milano’ya kadar geldi benimle görüştü. “Serie A daha sert” dedi, uyardı beni haklı da çıktı!
BU TAKIM YETENEKLİ, DAHA FAZLASI LAZIM
Dışarıda isteyen istediği kadar küfür edebilir, kızabilir ama inanın kaybedince en çok biz oyuncular üzülüyoruz. Hem çok üzülüyoruz hem de suçlu ilan ediliyoruz. Aslında takımımızda o kadar büyük bir yetenek kalitesi var ki yıllardır daha fazlasını başarabilirdik, başarmalıydık. Takım içi tartışmalar, bunların kamuoyuna yansımaları falan bizi bir ara çok yıprattı ama bunları içimize atıp önümüze baktık. Dünya Kupası finallerine gitmek bizim için hedeften de öte. Sadece katılmaya hak kazanmak değil Dünya Kupası’na gidince de tüm dünyada ses getirmek istiyoruz, bunu yapacak yeteneğimiz, gücümüz de var.
Eskişehir’de taraftarların yarattığı atmosfer kadar harikasını görmedim, duymadım. Antalya ve Konya da iyiydi ama benim için Eskişehir’deki daha farklıydı.