Güncelleme Tarihi:
Sinan Erdem Spor Salonu'nda yapılacak karşılaşma saat 21.00'de başlayacak.
(A) Milli Takım, şampiyonada Ankara'da yaptığı grup maçlarında 5 maçta 5 galibiyet aldı ve yenilgisiz lider olarak 2. tura çıktı. Milliler, 2. turda (D) Grubu 4'üncüsü Fransa ile eşleşti.
Türkiye'de grup maçlarının ardından Çin maçında forma giymeyen Ersan İlyasova 4 maçta 66 sayıyla en fazla sayı atan (ortalama 16.5 sayı) ve 36 ribauntla maç başına en fazla ribaunt alan (ortalama 9) oyuncu olurken, kaptan Hidayet Türkoğlu ise 5 maçta 4 ortalama ile en fazla asist yapan oyuncu oldu.
Türkiye'nin grupta yaptığı maçlar ve sonuçları şöyle:
Türkiye-Fildişi Sahili...........: 86-47
Türkiye-Rusya....................: 65-56
Türkiye-Yunanistan...............: 76-65
Türkiye-Porto Riko...............: 79-77
Türkiye-Çin Halk Cumhuriyeti.....: 87-40
Türkiye, Fransa'yı yenerse, çeyrek finalde Slovenya-Avustralya maçının galibi ile 8 Eylül Çarşamba günü karşılaşacak.
FRANSA (D) GRUBU'NU 4. TAMAMLADI
Türkiye'nin bugünkü rakibi Fransa, İzmir'de yapılan (D) Grubu maçları sonunda sürpriz bir şekilde 4. sırada yer aldı.
Grupta ilk maçında son Dünya ve Avrupa Şampiyonu İspanya'yı 72-66 yenen Fransızlar, Lübnan ve Kanada'yı da mağlup ederek, ilk 3 maçını kazandı. Liderlik maçında Litvanya'ya yenilen Fransa, grupta son maçında Yeni Zelanda'ya da 12 sayı farkla yenilince, 4. sırayı aldı ve Türkiye ile eşleşti.
Fransa'nın grupta yaptığı maçlar ve sonuçları şöyle:
Fransa-İspanya...........: 72-66
Fransa-Lübnan............: 86-59
Fransa-Kanada............: 68-63
Fransa-Litvanya..........: 55-69
Fransa-Yeni Zelanda......: 70-82
Fransa'nın en çok dikkati çeken iki oyuncusu ise şöyle:
BORIS DIAW
Atlanta ile inişli çıkışlı bir sezon geçiren Diaw, 2005 Avrupa Şampiyonası’nda hafızalara kazınan bir performans sergiledi. Diaw 2005 Avrupa Şampiyonası Fransa'nın ilk kadrosuna seçilmişti ve takımı yarı finallerde Yunanistan’ı yenebilseydi turnuvanın MVP’si seçilebilirdi.
Atlanta’dan Phoenix’e geçtikten sonra Diaw daha iddialı bir oyun sergiledi ve 2005-06 NBA’de 'En çok Gelişen Oyuncu olarak' gösterildi. Playoff’larda 24.2 sayı ortalamasına ulaşarak Phoenix Suns'ın Dallas’a karşı oynadığı maçta devleşti. Amare Stoudemire’nin geri dönüşüyle Phoenix’de istatistikleri biraz düştü.
2009 yılının başında Charlotte’a taşındığında, Larry Brown’un sistemiyle kendine güveni geldi ve yeni bir enerjiyle 15.1 sayı, neredeyse altı ribaunt ve bir o kadar da asist ortalamasına ulaştı. Çok fazla takım odaklı olmayan Stephen Jackson takıma dahil olup 25 sayı ortalamasına ulaşınca sinirleri bozuldu ama Diaw sezonun sonunda daha da güçlenerek Charlotte'u ilk play off'una çıkarmayı başardı.
Çok yönlü bir takım oyuncusu olan Diaw sahada her pozisyonda görev alabiliyor ama arada sırada sahada varlık gösteremeyerek, ondan çok şey bekleyen antrenörünü, gazetecileri ve taraftarları hüsrana uğratabiliyor.
Fransa’nın en iyi kadın oyuncularından Elisabeth Riffiod ve Senegal’in yüksek atlama şampiyonu Issa Diaw’ın oğlu olan Boris, özellikle geçtiğimiz yazdan beri, 2007 Avrupa Şampiyonası’nda oynayabilmek için sigorta primlerini kendisi yatırmak zorunda kaldı.
Ülkemizde düzenlenen 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda da boy gösteren 2.03'lük oyun kurucu, grup aşamasında oynadığı 5 maçta 18 ve maç başına 3.6 ortalamayla takımının en fazla asist yapan oyuncusu oldu. Grup maçlarında takımı adına toplam 30 sayı ve 29 ribaund'la oynayan Diaw'ın maç başına attığı 3'lük sayı oranı ise yüzde 14,3.
NICOLAS BATUM
Nicolas Batum’un yıldızlığa giden çabası son üç yılda zirve yaptı.
Batum, tüm genç kategorilerinde yıldız olmayı başardı. 2005 U16 galibi, 2006 U18 galibi ve MVP unvanı sahibi, 2007 U19 FIBA Dünya Şampiyonası gümüş madalya sahibi olan Nicolas, 2007 Hoop Zirvesi'ne de adını altın harflerle yazdırarak açık ara MVP seçildi.
Knicks’in yıldız oyuncusu Danilo Gallinari ile birlikte 1988 jenerasyonunun muhtemelen en iyi oyuncusu olan Nico’nun zorlu ve bireysel NBA ortamına alışıp alışamayacağı bir soru işaretiydi. Genç yetenek her şeyiyle sahadaydı fakat bazı gazeteciler Batum'u, far ışıklarına yakalanan bir geyik olarak görüyordu.
Nicolas 2009-10 sezon öncesinde omzunu tekrardan incitti ve ameliyat olması gerektiği için 2009 Avrupa Şampiyonası'nın ilk üç ayını kaçırdı. Buna rağmen 2010 Ocak ayında güçlü bir şekilde geri döndü ve tüm yıl sakatlıklarla boğuşan Trailblazers’ı NBA'de play offlara taşıdı.
Batum 27 Şubat 2010'da Minnesota’ya karşı 31 sayı kaydetti ve hatta Avrupalı yıldız Rudy Fernandez’in Portland yedek sahasında biraz daha uzun kalmasına neden oldu. Nicolas, NBA sezonunu çift haneli rakamlara ulaşarak bitirdi. Atışlarında %52’lik bir yüzdeye ulaşan oyuncunun ribaunt ortalaması 3.8'e ulaştı.
Nicolas Batum'un özel hayatında da üzücü olaylar vardı. Eski profesyonel basketbolcu olan babası Richard Batum, Nicolas henüz çocukken anevrizma geçirerek sahada hayatını kaybetti. Bu olay ailesinde bir sır olarak kaldı ve özellikle Nicolas ve annesi arasında hiç konuşulmadı. Yıllar sonra Batum NBA için sağlık kontrollerinden geçerken, babasının kalp krizinden hayatını kaybettiğini söyledi. Bu açıklama onun sağlığı ile ilgili de endişeleri arttırdı ve NBA kariyerine neredeyse gölge düşürdü. Spurs’a katılma hayalleri askıda kaldı ve Trail Blazers’da forma giymeye başladı.
2010 Dünya Basketbol Şampiyosı'nda ise Fransa forması altında çıtkığı 5 maçta 64 sayı atan 22 yaşındaki oyuncu, maç başına 2,4 asist ve 3,6 ribaund ortalamasıyla oynadı. Batum'un maç başına attığı 3'lük oranı da yüzde 29,2.