Güzel insanlar

Hasan YILMAER

Önce ‘‘Nazar değmesin’’ diyeyim, sonra iftihar ettiğimi söyleyeyim. Rüştü Rençber'den söz ediyorum. Son maçları gözönüne getirin; Rüştü'nün Fenerbahçe'ye yararı bir takım kadar güçlü. Türkiye'deki rakiplerini bir yana bırakalım, Rüştü, şu sırada dünya yüzündeki 4-5 kaleci arasında ve de listenin başında yer alır. Rüştü'nün bu yıl transfer yılı. Ben ne onun Fenerbahçe'ye bir sorun çıkaracağını ne de Fenerbahçe'nin ona karşı esirger bir tutum içinde olacağına inanıyorum.

Sayın Vefa Küçük'ten dinlemişimdir, Fenerbahçe'ye transfer olduğu sırada ne denli heyecanlı ve kaygılı olduğunu. Ancak Fenerbahçe ona kucak açmış, hatta kendisinin bile pek umamadığı bir sırada kaptanlık gibi çok önemli bir sanı ona vermiştir. Rüştü de buna layık olmuştur.

Benim üzerimde olağanüstü etki uyandıran bir davranışından söz etmek isterim:

Antalya maçında öne doğru çıkmıştı, kafasını kaldırıp baktı, ilerde Saffet Sancaklı'yı gördü. Öyle bir top uzattı ki, değme orta saha oyun kurucusu öyle pas veremezdi. Saffet de doğrusu o topu çok iyi kullandı ve üçüncü Fener golü olarak Antalya filelerine bıraktı. Sanırım o gol Saffet'in kendisini bulmasına yardımcı oldu ve aylar boyu eleştirdiğimiz Saffet Sancaklı, Beşiktaş maçında muhteşem bir gol attı ve çok umut verici bir oyun çıkardı.

Antalya dönüşü uçakta yanımdan geçen Rüştü'yü durdurup elini sıktım, kutladım: ‘‘Üçüncü golün çok güzeldi’’ dedim. Bir başkası olsa, o dar zaman içinde sadece teşekkür ederdi. Hayır öyle yapmadı.

‘‘Gol benim değil, Saffet arkadaşımız attı’’ dedi. İşte o zaman iftihar ettim ve, ‘‘Rüştü çok iyi bir kaptan olmuş’’ diye düşündüm.

Sadece o mu? Rüştü, aile yaşantısı ile de örnek bir kaptan oldu. Burada aynı güzel örneği veren İlker'i de unutmamak gerekir. Ayrıca her ikisinin de TV ekranlarında boy göstermekten kaçınan, eşine destek Türk kadınının örneğini veren, onları sağlam ve sağlıklı tutmalarından ötürü eşlerini de yürekten kutlamak isterim.

BİR BAŞKA KUTLANACAK KİŞİ

Burada açık yüreklilikle söylemek isterim ki; Rüştü'nün bu noktaya gelmesinde ve ilerde büyük bir kaleci olmaya aday Murat'ın yetişmesinde, Fenerbahçe kaleci antrönörü İlie Datcu'nun payı çok ama çok büyüktür. Romanya'dan Fenerbahçe'ye kaleci olarak gelen ve büyük işler yapan Datcu, kaleci antrönörlüğünü bilimsel olarak yapmanın yanında, yetiştirdiği gençlerle kendi çocukları gibi yakınlık göstermekte, onları koruyucu kanatları altına almaktadır.

Bir önceki yıl Rüştü'nün daha acemilik günlerinde Gaziantep'te bir gece kişisel eleştirilerime karşı onu nasıl aslanlar gibi koruduğunu, sakatlığına karşı yürekli oynayışını nasıl savunduğunu, o sıradaki ailevi sıkıntılarını nasıl giderme çabasında olduğuna ben tanığım.

Fenerbahçe savunmasının bu denli sağlam olmasında Datcu'nun hizmeti büyüktür.

Sanırım Rüştü de Murat da bunun takdirindedir.

Ne güzel böyle insanlara sahip olmak...