Güncelleme Tarihi:
“Galatasaray derbisinde Sergen Yalçın’ın geriden pasla çıkma stratejisinde en kritik rolü üstlenen Pjanic, görevini iyi icra etti. Büyük teknik adam olmak için büyük maçlarda büyük oynamak gerek. Sergen Hoca da derbide gereğini yaptı.”
1- F.Bahçe üst üste 3. maçından da galibiyet çıkaramadı ve toplam 7 golü kalesinde gördü. Pereira, Alanya’nın yarım golü dahi hak etmediğini ve sadece çok şanslı olduğunu söyledi. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
GÜNTEKiN ONAY: MAÇ BAŞINA 1.4 GOL ORTALAMASI ÇOK DÜŞÜK
Fenerbahçe Alanyaspor’a karşı 70 dakika çok iyi baskı yaptı ancak Serdar Dursun ile bulduğu 2 pozisyon dışında çok da üretken olamadı. ‘İyi savunma yapıyor’ dediğimiz Fenerbahçe, 13 resmi maçta 17 gol yedi. Ligde de 10 maçta sadece 14 gol atabildi. Şampiyonluğa oynayan bir takım için 1.4 gol ortalaması çok düşük. Bu rakam en az 2 olmalı. Pereira’nın çözmesi gereken en büyük sorun bu. Fenerbahçe az gol atıyor.
MEHMET ARSLAN: PEREiRA, F.BAHÇE’NiN NEDEN KAYBETTiĞiNi AÇIKLAMALI
Eğer bir yorumcu “Fenerbahçe, Avrupa Ligi’ni kazanamaz” deseydi, Fenerbahçe’nin trolleri bugün onu linç ediyordu. Algıdan, düşmanlıktan bahsediyor olacaklardı. Pereria gerçekten özeleştiri yapacaksa Alanya’nın nasıl kazandığını değil, Fenerbahçe’nin neden kaybettiğini açıklamalı. Ama sanıyorum o da açıklamayacak. Daha doğrusu açıklamak istemeyecek. İsterseniz onu ben açıklayayım...
UĞUR MELEKE: F.BAHÇE TOPA HAKiMDi AMA...
Katılmıyorum. Evet, F.Bahçe maçı büyük oranda domine etti, topla yüzde 60’a yakın oynadı, 20 şut attı. Ama Alanya’yı boğduğunu, bir sürü fırsat kaçırdığını söyleyemiyorum. Topa hakimdi ama bu sezon defalarca yaşandığı gibi ön tarafta kalabalıklaşamadı. Maçı 49 kenar ortasıyla bitirmeleri de tesadüf değil. Ayrıca Pereira’nın gole ihtiyacı olan ortamda Crespo’yu sokup savunmada 4 adamın yerini değiştirmesi ve hemen o dakikada golü kalesinde görmesi amatörceydi.
2- Alanya mağlubiyeti sonrası tribünler Fenerbahçe Yönetimi’ni istifaya çağırdı. Sizce sarı lacivertli takımdaki kötü gidişatın sorumlusu kim? Yönetim mi, teknik adam mı, futbolcular mı? Yoksa tribünler sabırsız mı sadece?
MEHMET ARSLAN: ALANYA MAĞLUBiYETiNiN TEK SORUMLUSU ALi KOÇ’TUR
Alanya maçının kaybedilmesinin tek sorumlusu vardır; Sayın Ali koç. Trabzon maçından sonra yarattığı stres iklimi; taraftarı, teknik adamı ve futbolcuyu baskı altına aldı. O baskının iki sonucu olabilirdi. Ya çok farklı bir galibiyet ya da yenilgi. Fenerbahçe Yönetimi ısrarla hata yapmaya devam ediyor. koç’u kim sert konuşmaya ikna ya da teşvik ediyorsa, bilin ki çok büyük kötülük ediyor. Bu başkanlık tipi 1970’lerde kaldı. F.Bahçe iletişimini sadece taraftarını ikna etme üzerine oturturuyor. Ama bunu Türk futbolunun genel bir problemi gibi yansıtıyor. Ve ne yazık ki kimseyi ikna edemiyor. Fenerbahçe bu yönetim yanlışından dönerse şampiyonluğun en büyük adayıdır.
UĞUR MELEKE: TEK BiR TAKTiKLE BU iŞ OLMAZ
15 resmi maç oynandı bu sezon. Hazırlık maçlarını katarsak 22 müsabaka yapıyor. Pereira’nın A planına saygı duyuyorum, onu oturtmak için gayret sarf ediyor. Ancak maç içinde işler yolunda gitmediğinde öndeki hücumcu sayısını üçten dörde dahi çıkaramıyor. Bir orta saha çıkarıp bir forvet sokamıyor. Bu kadar basit hamleleri göremiyor olamaz, bunu ancak doğrularına tapmakla açıklayabiliyorum. Bir teknik adam elbette doğrularına inanmalı. Ancak futbolda tek bir taktikle koca bir sezonu götüremezsiniz.
GÜNTEKiN ONAY: FORMASYONU DEĞiŞTiRMELi
Ben F.Bahçe’nin mesut, Sosa ve İrfan Can gibi teknik kalitesi olan yıldızları içinde barındıracak bir formasyon ile oynamasından yanayım. Ancak 3-4-3 düzeninde bu pek mümkün görünmüyor. Bu dizilişte bir 10 numaraya yer yok ve F.Bahçe’de 3, hatta 4 tane 10 numara var. Pereira’nın bu kadrodan maksimum verim alamadığını düşünüyorum.
3- Derbide Sergen Yalçın riskli tercihler yapıp sol bekte Umut’u, stoperde Necip’i oynattı. Pjanic-Teixeira ile yaratıcı bir orta saha kurdu. Sizce bu tercihler galibiyette ne kadar rol oynadı?
UĞUR MELEKE: WELiNTON’UN VAZiFESiNi DEVRALAN PJANiC ÇOK iYiYDi
Beşiktaş'ın oturmuş bir oyun planı var. Bu oyun planından derbiler de dahil, hatta Dortmund ve Sporting gibi maçlar da dahil pek taviz vermiyorlar. Galatasaray karşısında da vermediler. Bu stratejide geriden pasla çıkma konusunda Welinton’un kritik bir rolü var ancak onun yokluğunda Pjanic o vazifeyi devraldı. İyi de icra etti. Necip’in de 10 yıldır yaptığı bir şeyi, ön direk koşusunu yaparak galibiyet golünü getirmesi tabii ki onun için gurur. Büyük teknik adam olmak için büyük maçlarda büyük oynamak gerek. Sergen Hoca gereğini yaptı.
GÜNTEKiN ONAY: UMUT VE NECiP UYSAL SON DERECE BAŞARILIYDI
Sergen Yalçın ofansif bölgedeki 4 yetenekli oyuncusundan vazgeçmemek için stoperde Necip’i kullandı. Sakatlıktan çıktıktan sonra formunu bulamayan Welinton’ın yerine oynayan Necip ve ilk kez 11’de başlayan umut son derece başarılıydı. Beşiktaş’ın orta sahası ve hücum hattı kalite olarak ligin üzerinde. Derbide Ghezzal, batshuayi ve teixiera kendi klaslarının altında kalmalarına rağmen Beşiktaş kazandı. Bu takımın hücum potansiyeli çok daha yüksek. Ancak sakatlıktan çıkan futbolcular henüz ritmini bulamadı.
MEHMET ARSLAN: SERGEN YALÇIN BU KEZ GERÇEKTEN HAKLIYDI!
Kazanan her zaman haklıdır. Ama bu kez Sergen yalçın gerçekten haklıydı. 11’deki dokunuşları bu galibiyetle önemli bir rol oynadı. Bu tür derbilerde sahaya sürdüğünüz 11 kadar takımınızı derbiye nasıl hazırladığınız da çok önemli. Bu anlamda iki teknik adamı da başarılı buldum. Özellikle umut ve Necip hamlesi benim için sürprizdi ama Sergen yalçın için bir teknik adam başarısıydı.
4- Terim derbiye üçlü güvenli orta saha ve tek santrforla başladı; son yarım saatte çift santrfora döndü. Aslında beraberliğe bir penaltı kadar yaklaştılar ama olmadı. Bu yenilgiyi şanssızlık olarak mı okumalı?
MEHMET ARSLAN: TERiM’iN DEDiĞi GiBi; OCAKTA FARKLI BiR TAKIM iZLEYECEĞiZ
Pek çok futbolsever bana katılmayacaktır ama ben Galatasaray’ı ilk kez bu kadar umut veren ve ne yaptığını bilen bir takım olarak gördüm. Penaltıyı gole çevirse, bugün belki de daha farklı şeyler konuşuyor olacaktık. Gün geçtikçe Fatih Terim’in takımı daha da farklılaşmaya ve gelişmeye devam ediyor. Terim’in dediği gibi; ocak ayında çok daha farklı bir takım izleyecek gibiyiz.
GÜNTEKiN ONAY: G.SARAY BU 11’LE BEŞiKTAŞ’I YENEMEZDi
Galatasaray’ın derbide sahaya çıkan 11’i, deplasmanda Beşiktaş’ı yenecek kadar güçlü ve kaliteli değil. Fatih terim iyi savunma yaparak dirençli bir oyun planladı. Hücumda çok etkisiz olmasına rağmen golü de bulup öne geçti ancak koruyamadı. Koşan, mücadele eden bir Galatasaray olduğu bir gerçek. Ama top ayağındayken oyuna hükmedemeyen ve hücumda rakip yarı alana yerleşip atak devamlılığı sağlayamayan bir Galatasaray var. Bunun nedeni de tecrübe ve kalite eksikliği.
UĞUR MELEKE: ÇiFT SANTRFORA DAHA ERKEN DÖNEBiLiRDi
Galatasaray’ın bu sezon iki ayrı oyun paterni gelişti. Biri, Taylan-Berkan-Cicaldau’nun bir arada sahada olduğu, güvenli merkez orta sahalı, az geçirgen düzen. Bu düzenle topa tam anlamıyla hükmedemiyor, oyunu sürekli domine edemiyorlar. Ama hem geçiş fırsatlarını az veriyor, hem de kerem ve Morutan’la kontra fırsatlar buluyorlar. Derbide ilk 65 dakika bunu oynadılar. Sonra Taylan’dan feragat edip çift santrfora döndüler. Bence biraz daha erken yapabilirdi Terim bu hamleyi. Oyunun çok uzun bir bölümünde topu rakiplerine bıraktılar bence.
5- Merkez Hakem Kurulu Başkanı Serdar Tatlı ve yönetim kurulunun istifa etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce yeni başkan kim olmalı? Ya da yeni yapı nasıl inşa edilmeli?
MEHMET ARSLAN: TATLI KALSA NE OLUR GiTSE NE OLUR!
Serdar Tatlı’nın istifasını kendi camialarına, “bak ben ne kadar güçlüyüm, MHK başkanını istifa ettirdim” diye sunan kulüp başkanları varken, Serdar tatlı gitse ne olur, kalsa ne olur! Türkiye’de MHK’yı ya da hakemleri dizayn etme çabası var; bundan kulüpleri adına rant elde etmeye çalışan yöneticiler var. Aksine beni ikna edemezsiniz.
UĞUR MELEKE: HAKEM ATAMA STRATEJiSi MUTLAKA DEĞiŞTiRiLMELi
Ben hakem atama stratejisinin tümüyle değiştirilmesi taraftarıyım. Bence artık gözlemci puanıyla hakem değerlendirmek çağdışı. Merkez Hakem Kurulu 10 üyeden oluşmalı. Her hafta 10
Süper Lig hakemine 10 üye de ayrı ayrı puan vermeli. Kritik pozisyonları hepsi ayrı ayrı değerlendirip puanlamalı. 10 üyenin verdiği notların bir ortalaması alınmalı. Bunlar TFF sitesinden şeffaf biçimde açıklanmalı. Atamalar da tamamen kümülatif puan esasına dayanarak bilimsel yolla yapılmalı.
GÜNTEKiN ONAY: BAĞIMSIZ VE LiYAKAT SAHiBi BiR MHK OLUŞTURULMALI
İsimler üzerinden değil, Galatasaray Başkanı Burak Elmas’ın da ifade ettiği gibi sistem üzerinden değerlendirme yapmak daha sağlıklı. Türk hakemliği yeniden yapılandırılmalı, eğitimden atamaya kadar her şey yeniden düzenlenmeli. Miadı dolmuş eski bazı isimlerin yerine; genç ve modern hakemliği yakalamış, bağımsız, liyakat sahibi bir MHK oluşturulmalı.
6- İzmir’deki maçta daha fazla gol beklentisi yaratan Göztepe’ydi ama kazanan Trabzon oldu. Bu sonucu nasıl okumalı? ‘Trabzon kötü gününde de kazanmayı biliyor’ mu diyelim yoksa bu bir tehlike sinyali mi?
GÜNTEKiN ONAY: iYi OYNAMASALAR DA AYAKTA KALMAYI BAŞARIYORLAR
Bakasetas ve Nwakaeme Trabzonspor’un gol yükünü çeken iki önemli oyuncu. İkisinin yokluğunda İzmir deplasmanında kötü oynayarak kazanmak değerli. Ayrıca Göztepe’nin baskısını, isteğini ve futbolunu yok sayarsak haksızlık etmiş oluruz. Trabzonspor, iyi futbol oynamasa da saha içi organizasyonuyla ayakta kalmayı başarıyor. Asla oyun disiplininden uzaklaşmıyorlar. Bu da ligimiz için fazlasıyla yeterli. Çünkü hücumda problem çözen oyuncuları var.
UĞUR MELEKE: BAKASETAS VE NWAKAEME’Yi ARADILAR
Göztepe özellikle ilk devrede etkiliydi. Jahovic’le gole santimlerle yaklaştı. Şutlarda 8-1 de üstünlük kurmuştu. Ancak atamadılar. Abdullah Avcı belki de bu sezon ilk kez devre arasında bir geri hamle yaptı, Yusuf’u çıkarıp Siopis’i soktu. Ön liberolarını ikiledi. Merkezdeki geçirgenliği azalttı. İkinci devrede tamamen kontratak oyununa döndü ve Abdülkadir Ömür’ün bir hızlı çıkışıyla kazandı maçı. Bunu bir tehlike sinyali olarak görmedim çünkü hem bakasetas yok. Hem Nwakaeme yok. Bu iki oyun aklının eksikliğini hissettiler şüphesiz.
MEHMET ARSLAN: EN AKILCI TRANSFER ABDULLAH AVCI
Trabzonspor Kulübü Yönetimi’nin en akılcı transferiydi Abdullah Avcı. Ona büyük bir takımda Süper Lig’deki rakiplerine meydan okuma şansını verdiler. Doğrusunu söylemek gerekirse Abdullah Avcı da bunu tam anlamıyla hak etti. Bordo mavili kulübün iç dinamikleri daha önceki teknik direktörlere yaptıklarını yapmazlarsa, Karadeniz ekibinin bu sezon Süper Lig’de önü çok açık görünüyor.