Güneş kazanmayı hayal etmemiş

Serdar Ali Çelikler: F.Bahçe’ye bakınca ‘tamam kadro zayıf ama hocanın eli de şu anlamda değmiş bu takıma’ diyemiyoruz.

Mehmet Arslan: Dış saha yenilgilerine çözüm bulmak Fatih Terim’in işi. bu sorunun tek suçlusu futbolcular değil.

Uğur Vardan: F.Bahçe taraftarının ‘Yanal’ tezahüratı yönetime elde bir alternatifin olduğunu hatırlatmasıdır.�

Uğur Meleke: Cocu’nun hocalık deneyimi yalnızca Hollanda’dan ibaret. Ama bu lig farklı. Güçler çok yakın.

1- Ali Koç’un çağrısına rağmen derbide küfür vardı, Güneş “Duymadım” dedi. Maçı siz nasıl buldunuz?

2- Derbide skoru tayin eden hangi teknik adamın kararları oldu? Kimin doğru veya yanlışları belirleyiciydi?

3- F.Bahçeliler, “Ersun Yanal” diye bağırırken, Cocu’nun, “Eldeki kadro bu” sözü nasıl değerlendirilmeli?

4- Lokomotiv’e 3 atan G.Saray, Akhisar’dan 3 yedi. Bu sezon sadece iç sahadaki galibiyetlerle gider mi?

5- Yarın, UEFA’da tarihi bir seçim var. EURO 2024’ün ev sahipliğini kim kazanır? Neler belirleyici olur?

6- Mesut Bakkal ölen köpeğini anlatırken, 50 sokak köpeği beslediğini açıkladı. Ben, Alanya’ya 3 puan yazardım. Ya siz?

SERDAR ALİ ÇELİKLER:�

FUTBOL SIFIR, TAKIMLAR 1 MANŞETİNİ ATARDIM

1- ÇOK abartılacak bir durum yaşanmadı Kadıköy’de.. Küfürsüz tribün de sadece ülkemizde değil dünyada da ütopya ayrıca. Maç berabere bitti ama çok kötü bir futbol izledik. Seviye yerlerdeydi. PTT 1. Lig müsabakası kalitesindeydi. Futbol olarak sıfır puan verirdim. ‘Futbol sıfır, takımlar 1 puan’ aldı olurdu manşetim.

TEKNiK ADAMLARIN ÖNE ÇIKTIĞI BiR DERBi OLMADI

2- İKİ teknik adamın da öne çıktığı bir maç olmadı. Şenol Güneş kazanmayı hayal etmemiş. Cocu da eldeki mevcuttan ortalama bir ideal 11 bulmuş. Birtakım varyasyonlar çalıştırmış (Hasan Ali’nin içeriye girip kendine şut pozisyonları yaratması gibi) değişiklikler de yerindeydi ama takımı bu kadar. Aslında şöyle demek lazım galiba; iki teknik adam da yanlış yapmadılar ama ekstra bir şey de yapmadılar.

GUARDIOLA BiLE GELSE F.BAHÇE ZiRVEYE KURULAMAZ 

3- ERSUN Yanal değil, Klopp, Mourinho ya da Guardiola gelse F.Bahçe bu kadrosuyla zirveye kurulamaz. Kadro geriledi ve kalitesi düştü bu gerçek. Cocu haklı kadro konusunda. Ancak elinizde öyle ya da böyle bir takım var. Bu ekip içinden optimum çözümleri bulmak hocanın işi. Cocu’ya eleştirim burada başlıyor. “Tamam kadro zayıf ama hocanın eli de şu anlamda değmiş bu takıma” diyemiyoruz. Kısa vadede Yanal’ın gelebileceğini de tahmin etmiyorum. Gelirse etkili olur mu? Dediğim gibi bu kadro şampiyonluğa oynamaz. Ama Yanal ile “Hocanın eli değdi” diyebiliriz belki.. Fakat herkesin şunu bilmesi lazım; önce kadrodur. Kadron kaliteli ise hoca etkisi ile şampiyon olabilirsin. Kimi zaman hocana rağmen şampiyon olursun. Bazı hocaları, kaliteli kadrolar ‘şampiyon hoca’ apoleti ile ödüllendirdi. Ama harika bir hoca da olsanız kadro yeterli değilse şampiyonluk çok zor gelir.

TERiM BUNDAN SONRA DEPLASMANDA 1-0 iÇiN OYNAR

4- aslında Akhisar’dan da 4 yediler. Biri VAR’ın haklı kararı ile iptal edildi. Trabzon’da Belhanda, hocayı ve takımı kurtarmıştı. Akhisar’da öyle bir durum da yok. İç saha performansı ile başarı gelmesi zor elbette. Ancak ben Terim’in bundan sonra dış sahada daha güvenli bir oyuna döneceğini; tabiri caizse daha temkinli bir planla 1-0’a oynayacağını ve sonuç almaya başlayacağını düşünüyorum.

EURO 2024 TÜRKiYE’YE VERiLiRSE HARiKA OLUR

5- inşallah Türkiye kazanır. Ancak Almanya favori herhalde. Şansları yüzde 55’e 45 görüyorum ben.Türkiye kazanırsa her açıdan harika bir sonuç olur elbette. Avrupa Şampiyonası’na ev sahipliği yapmak özellikle manevi anlamda büyük kazanımlar elde etmemizi sağlar.

ÇiÇEK, AĞAÇ, HAYVAN...CANLI SEVGiSi ÖNEMLi

6- MESUT Hoca’ya baş sağlığı dileyelim. İyi bir futbol adamı olmasının yanı sıra, hayvansever olduğunu görmek çok güzel. Hayvan sevgisi; daha da önemlisi genel olarak canlı sevgisi mühim. Çiçek, ağaç, hayvan...Canlı sevgisi önemli...

HAFTANIN ENLERi:

- Haftanın olayı: Ankaragücü’nün 85 dakika 10 kişi oynamasına rağmen Erzurum deplasmanında galip gelmesi.

- Haftanın takımı: AKHİSARSPOR

- Haftanın hocası: CEM KAVÇAK

- Haftanın futbolcusu: PAPIS CISSE

- Haftanın hakemi: kayseri-Konya maçı hariç, VAR hakemleri

MEHMET ARSLAN: 

‘TARAFTAR FETiŞiZMiNE SON VERiN’ DERDiM

1- DERBİDE beklediğimden daha iyi bir Fenerbahçe ve beklediğim gibi bir Beşiktaş buldum. Fenerbahçe’den başlayalım: ilk kez bir oyun sistemine sahip bir takım gibiydiler. Beşiktaş ise daha bireysel yıldızlarla parladı. Küfüre gelince.. Keşke bu sorudan başlamasaydın. İki nedenden dolayı: 1. Küfürbazları gündeme taşıyoruz. 2. Konuşacağımız güzellikleri öldürüyoruz.  Küfürdense Babel’in şahane golünü konuşmak isterdim. Ama yine de bir iki kelam etmek gerekirse, “Takım değişti, başkan, yönetim ve anlayış değişti. Taraftar ne zaman değişecek?” Artık yeter, futbolcusu, gazetecisi, yöneticisi bu taraftar tapınmasının önüne geçmeliyiz. Ali Koç’un ricasına rağmen küfür ediyorsa bu taraftar, yazık! Güneş için söyleyeceğim tek şey var. Bravo. Olgun davrandı. Manşete gelince; ‘Taraftar fetişizmine son verin’ derdim.

COCU DERSiNE DAHA iYi ÇALIŞMIŞ

2- MAÇ öncesi İddaa tahminlerine bakıyorum; favori yok. Yorumlara bakıyorum yine favori yok. Sonuç; beraberlik. Bu da adil olan sonuç. Ama ‘Dersine kim daha iyi çalışmış’ derseniz, “Cocu” yanıtını veririm. Oyun üstünlüğü özellikle ilk yarıda F.Bahçe’nin elindeydi. 4 gollü bir travmadan sonra takımı bu derbiye hazırlamak kolay değil. Güneş içinse getireceğim tek eleştiri oyuncu değiştirme tercihlerinde olabilir. Quresma’yı oyundan alsa daha diri bir takıma dönebilirdi Beşiktaş.

iTiRAZINI EN BAŞTAN YAPACAKSIN

3- COCU’nun bir itirazı varsa onu sezon başı yapacaktı. Şimdi sezon boyu susmalı. Çünkü bu takım yapılırken itiraz hakkı vardı. Ama şimdi konuşmamalı. Ersun Yanal sesleri geçen yıl da vardı. Sonuçlar kötü giderse bu yıl da olacak. Ama Fenerbahçe’yi taraftar değil, başkan ve yönetim kurulu yönetir. İlk soruya verdiğim yanıtı tekrarlamalıyım. Her şey değişirken, taraftar aynı kalamaz. Onlar da kendi sınırlarını belirlemeliler. 

TEK SUÇLU FUTBOLCULAR DEĞiL

4- maçtan sonra Terim’in bir taraftarla diyaloğunu izledim. O diyalog aslında belirleyici bir unsur. Geçen yıl Terim hiçbir polemiğe girmeyerek ve sadece takıma odaklanarak Güneş ve Kocaman’ın önüne geçti. Güneş ve Kocaman ise gerek birbirleriyle gerekse başka konularla ilgilenerek konsantrasyonlarını yitirdiler. Bu sezon Terim de benzer bir hataya düşüyor. Takıma ve soruna odaklanmalı. Çünkü deplasman yenilgilerine çözüm bulmak onun işi.  Ve bu sorunun tek suçlusu futbolcular değil.

EURO 2024 TÜRKiYE’YE VERiLMELi

5- YENİ pazar, genç nüfus, keşfedilecek futbola aşık bir ülke.. Sadece bu 3 madde bile Türkiye’nin ev sahipliği yapması için yeterli. 2 Dünya Kupası ve 1 Avrupa Şampiyonası’na ev sahipliği yapmış bir ülkeye bu organizasyonu bir daha vermenin mantığını ben anlayamıyorum. Bu unsurların dışında belirleyici olan unsur kaldı mı?

BiR MESUT BAKKAL YETMEZ

6- BENİM gibi bir hayvan severe sorarsanız, şampiyon ilan ederdim. Dünya sadece bize ait değil. Dünya o canlarla güzel. Ben elimden geldiğince barınaklara yiyecek götürmeye çalışıyorum. Bodrum’da, İstanbul’da ormanlara ve sokaklara koşan onlarca güzel yürekli insan var, hayvanları doyuran, besleyen. Bir Mesut Bakkal yetmez. Kulüpler, federasyon bu konuda seferberlik başlatmalı. Unutmayın hayvan sevmeyen, insan sevemez.

HAFTANIN ENLERi:

- Haftanın olayı: Hocası olmayan, geçici antrenör yönetimindeki Akhisar’ın, Galatasaray’ı 3-0 yenmesi.

- Haftanın takımı: AKHİSARSPOR

- Haftanın hocası: PHILLIP COCU

- Haftanın futbolcusu: FATİH ÖZTÜRK

- Haftanın hakemi: Fırat Aydınus

UEFA’NIN VERECEĞi KARAR SADECE DOSYALARLA, HAZIRLIKLARLA iLGiLi DEĞiL

EURO 2024’U HAK EDİYORUZ

Almanya olimpiyatı da, Dünya Kupası’nı da, Avrupa Şampiyonası’nı da on numara organize eder, geçmişte ettiler de. Ama burada cevabı aranan esas soru şu: Futbol sadece seçkinlerin alanında mı kalmalı? Oyuna genç ve heyecanlı ülkeleri katmamalı mı? Türkiye bu oyuna katılmayı fazlasıyla hak ediyor bence.

UĞUR MELEKE

FAUL ARASI FUTBOL

1- Benim kişisel manşetim, ‘faul arası futbol’ olurdu. 90’lı yıllarda ‘reklam arası futbol’ devrini yaşamıştık. Bu yılların da makus talihi, ‘faul arası futbol’muş. Bu devirde Süper Lig’de teknik direktör olmak çok kolay galiba! Rakibiniz azıcık topla oynarsa onu sürekli faullerle durdurun. Nasıl olsa hakem birinin canına kastedilmiyorsa sarı kart kullanmıyor. İlk 50 dakika, 20 faul, 0 sarı kart. Dünyada eşi benzeri az bu tablonun.

GÜNEŞ iSTEDiĞiNi ALDI

2- GÜNEŞ’in tercihleri beklediğimden tutucuydu. Kalitesi ve Serie A deneyimiyle böyle bir derbide esas adamınız olması gereken Ljajic’i dışarıda bırakmak ve umutları Babel’in bir ekstrasına bağlamak, 1 puan hedefiyle geldiğinizi gösteriyor. İstediğini de aldı zaten. Cocu içinse aslında sezonun ikinci maçıydı bu; transferlerin katılımıyla Konya’da sezonu açabildiler ancak. Zagreb’i de rotasyon saçmalığıyla pas geçtiler. Yeterliliği/yetersizliği tartışılır ama F.Bahçe’de gelişim var.

BURASI HOLLANDA DEĞiL

3- COCU’nun teknik adamlık deneyimi yalnızca Hollanda Ligi’nden ibaret. Orada üst sınıf ile orta sınıf arasında derin bir uçurum var. PSV-Ajax gibi takımlar tam hazır olmasalar bile Zwolle’yi, NAC’ı geçip, moral bulurlar, yeniden yapılanma sürecini kazasız atlatabilirler. Ama bu lig öyle değil. Güçler çok yakın. Bu ülkede Konya’dan, Kayseri’den çıkmak için hep hazır olmalısınız. Cocu’nun hayıflanacak zamanı yok, bir an önce doğru takımı bulup onda ısrar etmeli.

GOMIS GiTTi DENGE GELDi

4- HEP söylüyorum, tarihin belki en dengeli sezonu bu. Büyükler sanılandan çok puan kaybedecekler. Böyle bir ligde her takımın iç sahada daha kuvvetli olması doğal; Konya da öyle, Beşiktaş da, Akhisar da... Liverpool geçen sezon neredeyse Avrupa şampiyonu oluyordu; ama ligde deplasmanda ‘top 6’dan tek bir puan alabildi. Galatasaray, Gomis’i satarak artık o ‘x faktör’e sahip değil. Gomis kötü günde de maç kazandırıyordu bazen. Gomis’siz lig artık çok daha dengeli. 

KARARI 17 ÜYE VERECEK

5- ELBETTE gönlümüz bizim kazanmamızdan yana. Ama kararı sadece 17 üye verecek, dolayısıyla sonucun sadece dosyalarla, hazırlıklarla ilgili olduğunu düşünmek iyimser olur. Almanya olimpiyatı da, Dünya Kupası’nı da, Avrupa Şampiyonası’nı da on numara organize eder, ettiler de. Ama burada cevabı aranan esas soru şu: Futbol sadece seçkinlerin alanında mı kalmalı? Oyuna genç ve heyecanlı ülkeleri katmamalı mı? Türkiye bu oyuna katılmayı hak ediyor bence.

iYi HOCA, iYi iNSAN

6- geçen sezona başlarken ileri üçlüsü Vagner Love-Emre Akbaba ve Junior Fernandes olan bir takım, bu yıla üçünden de mahrum start verdi. Mesut Bakkal, ligin ilk maçında elinde Emre olmasına rağmen kullanamadı, oyuncunun kafası karışık diye... Ama o kadro kaosundan takım bütünlüğü artısıyla çıktılar, 3 mağlubiyetin sonuna 3 galibiyet eklemek çok büyük iş. Mesut Bakkal, iyi hoca olduğu kadar iyi insan olmalı zaten böyle bir takım yarattığına göre. 

HAFTANIN ENLERi:

- Haftanın olayı: İlk 8’in sadece bir galibiyet mesafede olması. Yine son derece rekabetçi bir sezon.

- Haftanın takımı: AKHİSARSPOR

- Haftanın hocası: RIZA ÇALIMBAY

- Haftanın futbolcusu: OKAN KOÇUK

- Haftanın hakemi: ÜMİT ÖZTÜRK

UĞUR VARDAN

‘COCU KAZANMIŞ KADAR OLDU’ MANŞETiNi ATARDIM

1- DAHA  önce de defalarca belirttiğimiz üzere bizde derbiler yapı olarak kaotik; heyecan ve tansiyon açısından yüksek; oyun kalitesi bakımından ise düşük olur. Çizgi üstü randevuların sayısı çok azdır. Son Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi de vasat sınıfındandı. Fenerbahçe pozisyonlar bakımından önce sahne alan ama değerlendiremeyen, Beşiktaş ise ikinci yarıda oyun ve skor üstünlüğüne rağmen yakalanan taraftı. Ben olsam Cocu’nun fotoğrafını koyar ve manşeti: ‘Kazanmış kadar oldu’ şeklinde atardım...

DERBiDE SONUCU GÜNEŞ’iN KARARLARI BELiRLEDi

2- POZİSYONLARI, favori gösterilmediği maçta önce bulan taraf ev sahibiydi. Bu açıdan Phillip Cocu’nun doğru oyunu kurguladığını ama oyuncularının beceriksiz olduğunu söyleyebiliriz. Şenol Güneş, Alvaro Negredo’nun gidişini engellemedi, geçen haftaki açıklamalarında Vogner Love ve Mustafa Pektemek’i değersizleştirdi, Cyle Larin’in kapasitesine de güvenemeyince Ryan Babel’i forvete sürdü. Gelen golle bu hesabın bir ölçüde tuttuğu söylenebilir ama kötü hamlesi Adem Llajic’i ilk 11’e koymaması, sonrasında geç alması ve Ricardo Quaresma’ya fazla sabır göstermesiydi. Sonuçta Şenol Güneş’in kararları belirleyici oldu diye düşünüyorum.

TARAFTAR YÖNETiME ‘COCU’NUN BiR ALTERNATiFi VAR’ DEDi

3- DERBİDEKİ sonuç elbette Phillip Cocu’ya nefes aldırdı ama Hollandalı hoca için gelecek uzun sürmeyebilir. ‘Ersun Yanal’ tezahüratı ise seyircinin yönetime, elde bir alternatifin olduğunu hatırlatmasıdır. Phillip Cocu’nun Damien Comolli’ye bir mesaj verip vermediğini bilemem ama bu kadroki oyuncular hayatlarında ya bir ya da iki kez birlikte oynadılar. Nasıl bir oluşuma evrileceklerini beklemekten başka çare yok.

KAYIPLAR BÖYLE SÜRERSE BU KEZ ‘MUTLU SON’ ZOR OLUR

4- KASIMPAŞA maç yazıma naçizane ‘Uçlarda yaşamak’ başlığını atmıştım. Tabloya bakalım; ‘Alanyaspor: 6-0, Trabzonspor: 0-4, Kasımpaşa: 4-1, Lokomotiv Moskova: 3-0, Akhisarspor: 0-3. Durum mevcudiyetini koruyor. Deplasmanlardaki kan kaybı sürdükçe geçen sezonki ‘mutlu son’un yaşanması bana bu kez zor geliyor. Fatih Terim’in ‘başlarda darbeyi vuralım, sonra oyunu ve skoru tutarız’ mantığı da boşa geçen ilk 45 dakikalı maçlarda hüsrana dönüşüyor.

AVRUPA ŞAMPiYONASI iÇiN ARTIK SIRA YENi BiR ÜLKEYE GELDi        

5- ALMANYA daha önce iki Dünya Kupası (1974 ve 2006) ve bir Avrupa Şampiyonası (1988) düzenledi. Futboldaki başarılar kıyaslandığında da açık ara öndeler. Eğer organizasyon bize verilecekse öncelikli kıstas, ‘artık sıra yeni bir ülkeye geldi’ olacaktır. Kim alır bilmiyorum ama tarihsel refleksler açısından Almanlar kaybederse ilk kez biz kazanmış olacağız, orası kesin!

AYNI BAKKAL ‘SAHAYA RUJ SÜRÜP DE Mi ÇIKALIM’ DEMiŞTi

6- BAKKAL’ın bir hayvansever olarak bu açıklamaları çok güzel ve umut verici. Alanyaspor’un hanesine üç puan yazılmasında bence bir problem yok lakin aynı Bakkal’ın geçmişte hakem eleştirisi yaparken “Sahaya ruj sürüp de mi çıkacağım?” şeklinde ‘cinsiyetçi’ bir açıklaması vardı, bu açıdan kendisi benim hanemde eksi puanlara sahip, bu durumu da hatırlatayım...

HAFTANIN ENLERi:

- Haftanın olayı: Kaçan penaltılar (Emmanuel Adebayor ve Garry Rodrigues).

- Haftanın takımı: AKHİSARSPOR

- Haftanın hocası: cem kavçak

- Haftanın futbolcusu: elvıs manu

- Haftanın hakemi: FIRAT AYDINUS