"Grupta şanslar eşit"

Dinamo Kiev'in UEFA Avrupa Ligi'nde yeniden Dinamo Kiev ile eşleşmesini yorumlayan Rebrov, "Biz teknik heyet olarak Beşiktaş'ın zorlu bir ekip olduğunun bilincindeyiz. Fakat en önemlisi futbolcuların bunu anlamaları. Geçen eşleşmede elediğimiz Beşiktaş ile şimdiki Beşiktaş'ın farklı iki takım olduğunu futbolcularımıza hissetirmeliyiz. Başlarında başka teknik adam var, bazı futbolcuları değişti. 8-1'lik skor önümüzdeki karşılaşmalar için hiçbir şey ifade etmiyor" dedi.

"İSTANBUL'DA BEŞİKTAŞ'A 5 GOL DE ATABİLİRDİK"

"Beşiktaş'ın Quaresma, Guti, Almedia gibi yıldızları 8-1'lik skorla elediğimiz maçlarda yeterince iyi performans sergilediler. Fakat buna rağmen takım olarak biz daha üstündük. Golü hızlı bulduk, Beşiktaş'ın kontratak girişimleri başarısız oldu. İstanbul'daki maçı 5-0 kazanabilirdik, ama dört tane atabildik. Futbolda böyle şeyler olabiliyor" diyen Rebrov, "Beşiktaş'ın yıldızları geçen seferki yenilgiyi telafi edebilmek için önümüzdeki maçlarda ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. Stoke City ve Maccabi Tel Aviv maçlarından sonra Beşiktaş'ı mercek altına alacağız. Bu sezon daha hiçbir maçlarını izlemedik" diye konuştu.

"GRUPTA ŞANSLAR EŞİT"

UEFA Avrupa Ligi E grubunda Dinamo Kiev'i favori olarak görmediğini söyleyen Ukraynalı teknik adam, "Stoke City çok ciddi rakip, Beşiktaş her zaman için zorlu bir Türk takımı. Maccabi Tel Aviv'i 'outsider' olarak görenler varsa bu kendilerine pahalıya mal olabilir. Gruptaki takımların eşit güçte olduklarını düşünüyorum. Maçlarda fiziksel ve psikolojik olarak daha hazırlıklı olan takımlar gruptan çıkacak. Tahmin yapmak taraftarların işi, bizim görevimiz takımı hazırlamak" dedi.

"ŞİKE İDDİALARI DOĞRUYSA, SUÇLULAR CEZASINI ÇEKMELİ"

Türkiye'deki şike skandalını da değerlendiren Rebrov, "UEFA'nın Fenerbahçe hakkındaki kararı hakkında yorum yapmam doğru olmaz. Bu olanların Fenerbahçe ve Beşiktaş taraftarlarını nasıl üzdüğünü tahmin edebiliyorum. Türkiye ligini şampiyon bitiren Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ne katılmaması tabii ki taraftarlar için de, külüp için de büyük darbe. Çok büyük trajedi. Umuyorum ki Beşiktaş'ın başına aynısı gelmez. Türkçe anlamadığım için benim zamanımda şike olup olmadığını bilmiyorum. Belki olmuştur ama ben anlamamışımdır. Ama böyle maçların olduğu biliniyor. Bunlar futbola gölge düşürüyor. Stada gelen taraftar tiyatroda gibi, canlı futbol izlemek istiyor. Ama aslında aldatıldığını öğrenen taraftar tabii büyük hayal kırıklığına uğruyor. Ve eğer bu iddialar gerçekse, bunun acısını taraftarlar değil, suçlular çekmeli."

"HER ŞEYE RAĞMEN DAUM İYİ HOCAYDI"

Fenerbahçe'de oynadığı döneme değinen Rebrov, "Beni Fenerbahçe'ye çağıran antrenör Oğuz Çetin ben geldikten kısa süre sonra görevden ayrıldı. Daum geldiğinde beraberinde yedi futbolcu getirdi. İkili görüşmemizde bana açıkça 'Bu futbolcuları oynatacağım' dedi. Ben de kendisine kiralık olduğumu, kalıp kalmayacağıma kendim karar veremeyeceğimi, çalışmalarımı aynı şekilde sürdüreceğimi söyledim. Fenerbahçe'de yeteri kadar forma şansı bulamadım, ancak oyuna girdiğim kilit maçlarda önemli görevleri yerine getirdiğimi düşünüyorum. Futbolcuların tenik adamlar ile ilişkileri her zaman iyi olmayabilir, fakat Daum'un iyi bir hoca olduğunu düşünüyordum ve bunu da Türkiye'den ayrıldığım dönemde dile getirdim" yorumunu yaptı.

"TÜRK TARAFTARI ÇOK VEFALI"

Rebrov Türkiye'deki taraftarlar için şunları söyledi:

"Türkiye'de üç büyükler deplasmanda oynasalar bile stadın yarısını kendi taraftarları dolduruyor. Ukrayna'da böyle bir şey yok. Bizim deplasman maçlarımızda yalnızca Kiev'den gelen sınırlı sayıda taraftarımız oluyor. Türkiye'de taraftarlar maçı kazansa da kaybetse de takımlarını destekliyorlar, gönül verdikleri renklere ömür boyu bağlılar. Ukrayna'da ise taraftarlar başarısızlık dönemlerinde sırt çevirebiliyor. Bizde Türkiye'deki gibi takımlarına bağlı taraftarlar çok az."

"SERCAN TRANSFERİ NİYE OLMADI BİLMİYORUM"

Sercan Yıldırım'ın Dinamo Kiev'e transferinin gündeme geldiği ancak futbolcunun sonradan Galatasaray ile sözleşme imzaladığı hatırlatılan Rebrov, "Sercan gerçekten iyi futbolcu. Bu konuyu ben de basından takip ettim. Ancak şunu söyleyebilirim ki, günümüz futbolunda artık kararın yüzde 20'sini futbolcu, yüzde 80'ini menajeri veriyor. Futbolcu canıgönülden bir takımda oynamak istese bile, büyük ölçüde menajerinin yönlendirmelerine bağlı kalıyor" dedi.

"MESUT ÖZİL'İ DINAMO KIEV'DE GÖRMEK İSTERDİM"

"Bugün Dinamo Kiev'de görmeyi arzu ettiğiniz herhangi bir Türk futbolcu var mı?" sorusuna Rebrov, "Türkiye'de futbolcular hangi düzeyde olursa olsun profesyonel. Ama yurt dışında genelde kendi liglerinde gösterdikleri performansı gösteremiyorlar. Türk vatandaşı değil ama, Mesut Özil'i Dinamo Kiev'de görmeyi tabii ki çok isterdim" cevabını verdi.

"KADIKÖY'DEKİ O DEVRE ARASINI HİÇ UNUTAMAM"

"Türkiye'de hiç unutamadığınız bir anınız var mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Şampiyonluk düğümünün çözüleceği son üç haftaydı. Puan kaybetmememiz gerekiyordu. Kendi evimizde Ankaragücü ile oynuyorduk. İlk yarıda 1-0 mağlup olduk ve tüm stadı hüzün kapladı. Daha önümüzde bir yarı daha olmasına rağmen taraftarlar her birlikte gözyaşı dökmeye başladı. Hatta statta 'Sakin olun, daha maç bitmedi' diye anons bile yapıldı. O maçı 3-1 kazandık ve sonraki hafta şampiyonluğu ilan ettik. Ama o tabloyu hiç unutamam."