Grip aşısı nasıl hazırlanıyor ve etkiyor?

Güncelleme Tarihi:

Grip aşısı nasıl hazırlanıyor ve etkiyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2003 21:52

Her yıl dünyada milyonlarca kişi gribe yakalanıyor. Yalnızca ABD’de bu rakam yılda 20.000 kişi. Grip virüsü teneffüs edilen su damlacıklarıyla vücuda girer; daha sonra hücrelerin içine sızar; burada çoğalır ve diğer hücrelere yayılır.

Bağışıklık sistemi bu organizmaları yakalar ve öldürür. Ancak bunu yapması yaklaşık bir haftayı bulur. İstilacı virüs, güçsüz ve zamanında tepki vermeyen bağışıklık sistemine sahip kişilerde zatürree gibi komplikasyonlara yol açar.

Aşılanmak bağışıklık sistemini bir anlamda saldırıya hazırlar. Virüs düzenli olarak mutasyona uğradığı için her grip mevsiminde yeni bir aşının hazırlanması gerekir. Bu mevsim de kabaca kasım ayında başlar şubat ayında zirveye ulaşır.

Kışın belirleniyor

Dünya Sağlık Örgütü Kuzey Yarımküresi’nde kullanılacak bir sonraki yılın aşı karışımı için üç grip cinsini kış aylarında belirler. Şubat ayında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi gibi resmi sağlık kuruluşları ilaç şirketlerine viral stok sağlar. İlaç şirketleri bu stokları döllenmiş tavuk yumurtasına enjekte eder. Virüs çeşitleri burada çoğalır. Her bir virüs cinsi ayrı ayrı geliştirilir.

Daha sonra yumurtanın akı dışarı çekilerek içindeki virüsler toplanır, saf hale getirilir, taşıyıcı sıvı ile karıştırıldıktan sonra ampullere doldurulur. Üretim yaklaşık olarak ağustos ayında tamamlanır ve en geç ekim ayında sağlık kurumlarına teslim edilir.

Grip aşılarının etkili olma olasılığı sağlıklı kişiler için yüzde 70 ile 90 arasında değişir. Bu aşıların koruyucu etkisi yalnızca 12 ay sürer. Oysa çocuk felci ve kızamık gibi diğer aşıların etkisi yıllarca devam eder. Bazı hastalıklar için (tetanos, hepatit B gibi) geliştirilen aşılar bağışıklık süresini uzatmaya yarar.


1- Faal durumda olmayan grip virüsü vücuda enjekte edilir. Bağışıklık sisteminin ön saflarında yer alan koruyucu hücreler (makrofaj ve dendritik hücreler) virüsün antijenlerini lenf düğümlerine taşır.

2- Lenf düğümlerinde B lenfosit hücreleri virüsün antijenlerine bağlanır ve virüsün özelliklerini öğrenmeye çalışır. Bu arada yardımcı T lenfosit hücreleri, makrofajlarda ortaya çıkan grip antijenlerine bağlanır ve B hücrelerine yardımcı olmak amacıyla kimyasal sinyaller (sitokin) gönderir. Bu sinyaller yardımıyla B hücreleri, o virüse özel antikor üretmesi için çekirdeklerinin içindeki genleri harekete geçirir. B hücrelerinin salgıladığı antikorlar, virüsün hücrelerin içine sızmasına ve üremelerine engel olur.

3- Makrofajlar, antikor kaplı virüsün varlığını anlar anlamaz yutar. Daha sonra saldırganı öldürmek için toksin üretir veya enzim salarak sindirir. Enjekte edilmiş grip virüsü etkisiz hale getirilmiş olduğu için insan sağlığı için bir tehdit oluşturmaz. Ancak bağışıklık sisteminin doğru antikoru üretmesi için gerekli verileri sağlamış olur. Eğer daha sonra canlı bir virüsü teneffüs ederseniz, geride kalan antikorlar saldırganı durdurur ve eğitimli B ve T hücteleri birlikte hareket ederek daha fazla antikor üretir.

Grip virüsü her yıl farklı bir tehdit oluşturur çünkü hemagglutinin (HA) ve nöraminidaz (NA) denilen antijenlerini düzenli olarak değiştirir. Bu nedenle bir önceki aşının eğittiği B ve T hücreleri yeterince bağlanmaz. Pek çok yıl virüsün RNA’sındaki mutasyonlar HA ve NA’da çok büyük değişiklikler yaratmaz. Bu sürece ‘antijenik değişim’ adı verilir. Ne var ki bazen de farklı virüsler genetik malzemelerini değiş tokuş ederler. Bu ‘antijenik değişim’ RNA’da dramatik bir değişikliğe yol açar ve sonuçta ortaya HA veya NA’sı tümüyle farklı yeni bir grip alt-tipi çıkar. Bu durumda yeni bir aşı formülü gereksinimi doğar.


Bunları biliyor musunuz?

KATİL GENLER: Grip nedeniyle yalnızca ABD’de hastanede tedavi gören hasta sayısı 110.000 kişi ve iş gücü kaybı 70 milyon gündür. Tarihte grip virüsünün genleri üç kez köklü değişiklik geçirdi. Sonuçta grip tüm dünyayı etkisi altına alacak şekilde yayıldı. 1918’deki ‘İspanyol Gribi’ nedeniyle 20 milyon kişi öldü. 1957’de ‘Asya Gribi’ nedeniyle 70.000 Amerikalı yaşamını yitirdi. 1968’deki ‘Hong Kong Gribi’ 34.000 kişiyi öldürdü.

ESKİYE DÖNÜŞ: Ortadan kalktığı sanılan bazı çocukluk dönemi hastalıkları yeniden sahneye çıkıyor. Bu hastalıklara karşı geliştirilen aşıların tehlikeli olduğunu savunan anababalar çocuklarının aşılanmasına karşı çıkıyordu. Ancak hastalıkların yeniden ortaya çıkması aşılanma karşıtı görüşleri yavaş yavaş kırıyor.

AŞIYA ALTERNATİFLER: Aviron adındaki biyoteknoloji şirketi, aşılara alternatif olarak buruna sıkılan bir sprey geliştirdi. Ayrıca Hoffman-La roche tarafından üretilen Tamiflu adındaki bir hapın aşının koruyucu etkisine sahip olduğu ileri sürülüyor. Her şeye karşın Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’ne göre aşı, gribe karşı geliştirilen en etkili korunma yöntemi.

Kaynak: Scientific American
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!