Güncelleme Tarihi:
Görme Engelliler Judo Milli Takım Antrenörü Münir Tunç, yaptığı açıklamada, 20 gündür kamp yaptıkları Demirkazık'ın Türkiye'nin en iyi kamp eğitim merkezlerinden birisi olduğunu söyledi. Teknik kuvvet, kondisyon, sürat çalışmalarına devam ettiklerini ifade eden Tunç, Judo takımının 18-30 yaş arası B1 hiç görmeyen, B2 ve B3 kısmen görmeyen bayan ve erkeklerden oluştuğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Demirkazık'ta yükseklik kampındayız. Burası, yüksekliği ve hava kalitesi açısından çok güzel bir ortam. Doktor, mühendis, öğretmen, hemşire ve diğer kamu çalışanı memurlardan oluşan takımımızla Macaristan'a tarih yazmaya gideceğiz. Türkiye'de judo sporunda görme engelliler branşı 8 yıldır yapılıyor. Özverili çalışmayla dünyada Türkiye'nin adını duyurduk. Başarı sıralamasında ilk sıralarda yer alıyoruz. Rakiplerimiz bizden çekiniyor. Bunu da avantaj olarak görüyoruz. Görme engelliler judo müsabakalarında hakemlerin yardımı ile rakiplerine yaklaştırılan sporcular, birbirlerinin yakalarından tutarak maça başlıyor. Maç süresince temas halinde geçen judo sporu daha çok teknik hareketlerden oluşuyor."
Kampın 30 Kasım'da sona ereceğini, Demirkazık kampında 4 judo antrenörü ile 1 kondisyoner eşliğinde hazırlandıklarını kaydeden Tunç, 2 Aralık'ta Macaristan'daki şampiyonadan en iyi sonuçla dönmek için ara vermeden çalışmaya devam ettiklerini vurguladı.
Daha önce İzmir, Ankara ve Manisa'da kamp yaptıklarını ifade eden Tunç, "Bu bizim son kampımız. Burada sürat, teknik kuvvet kondisyon, anlamında çok iyi çalıştık, çok iyi hazırlandık, aslanlar gibiyiz. 2-7 Aralık tarihlerinde Macaristan'ın Eger şehrinde düzenlenecek Avrupa Şampiyonasına tarih yazmaya gideceğiz" dedi.
"Judo hissetmekle alakalı bir spor dalı, görmekle alakalı değil"
Kars'ın Iğdır ilçesinden kampa katılan, yüzde 45 görme engelli 32 yaşındaki milli judocu Mesme Taşbağ, judo sporuna 1 yıl önce başladığını, görme engelli olarak Türkiye'de bir şeyler yapılabileceğini göstermek istediğini belirtti. Doktorluk mesleğinin yanı sıra spor da yapabilmenin mutluluğunu yaşadığını dile getiren Taşbağ, şunları söyledi:
"Judonun felsefesi kibar ve nezakettir. Kibarlıkla karşı tarafı incitmeden ve üzmeden yapılan saygıyı hedefleyen bir spor dalı. Hem spor amaçlı hem de bu felsefesinden dolayı vazgeçemem diye düşünüyorum. Yaşım el verdiği müddetçe milli takımda yer almak istiyorum. Ben B3 katogorisindeyim, B1 katogorisinde olan arkadaşlarımız var. Onlar daha iyi judo yapıyorlar. Judo hissetmekle alakalı bir spor dalı, görmekle alakalı değil. Görme ne kadar azalırsa çok daha iyi hissedebiliyoruz."