Son olarak Fenerbahçe'yi çalıştıran ve görevden ayrılan teknik direktör Ersun Yanal, sosyal medyada katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. İyi bir altyapı eğitimi alanlar, sosyal psikolojik ortamda bulunduğunu, başarıyı hazmedecek önemli bir karaktere sahip olma. Ekibin buradaki önemi fark ediyor. Yetenek futbolcuyu bir yere kadar getirir. Ondan sonraki süreç mental hazırlık, sosyokültürel hazırlıkla devam eder. Diyorsunuz ki 'genç oyuncuyu oynatalım' tamam oynatalım. Siz aynı anda yarışmak istiyorsunuz. Tamam oynatalım genç oyuncu tabi ki de önemli. Ama siz genç oyuncuyla kaybettiğinizde, o genç oyuncuyu da kaybedeceğinizi göz önünde bulundurmalısınız onu korumak için önlem almalısınız. Onun için kazanmalısın. O kadar çok tezat bir bireyle uyumsuz bir felsefe anlayışı ortaya çıkıyor ki o zaman genç oyuncunun kaybedileceği alanlar artıyor. Ülkemizdeki en büyük futbol başarılarını göz ardı etmeden irdelediğimizde, kendi ülkemizde çıkan oyuncuların temsil ettiği takımlar başarılı oldu. Fenerbahçe'de çalıştığı dönemde çok sık kullandığı ifade olan Sivil Toplum Örgütü deyince beni insanlar tiye alıyor. diye konuşan Ersun Yanal, Sivil Toplum örgütü toplumun sağlıklı kalması için çalışmalar yapmaktır. Bütün kademelerde yer alan sivil toplum örgütlerinin çocuklarımıza yatırım yapması gerekiyor. Sivil toplum örgütü konusunda yeterli sayıya sahip değiliz. Çok daha fazla spor sivil toplum örgütüne sahip olmalıyız. Genç futbolcuların, sporcuların ve gelişim için bu önemli. dedi. Ülkemizdeki en büyük futbol başarılarını gözardı etmeden irdelediğimizde, kendi ülkemizde çıkan oyuncuların temsil ettiği takımlar başarılı oldu. Galatasaray'ın UEFA Kupası şampiyonluğu, 2002 Dünya Kupası. Oyuncularımızın birçoğu Avrupa'ya gitti. Çok az oyuncu Avrupa'da kaldı. Diğer oyuncular yapamadı. Kötü oldukları için değil. Profesyonel mentaliteleri, bu süreç için hazır değildi. Bugün gördüğüm kadarıyla Çağlar, Merih, Cengiz, Ozan Kabak ve Yusuf Yazıcı gibi oyuncular daha hazır olduklarını gösteriyor. Bir taraftan da şunu atlamayalım. O günkü şartlarla bugünkü şartlar farklı. Özellikle ekonomi anlamında.