Mayın tarlasından dünyanın zirvesine!
Güncelleme Tarihi:
Hırvatistan, çok büyük bir havaya giren İngiltere’nin 52 yıllık Dünya Kupası finali özlemine son verip, tarih yazdı. Ve bu küçük ülkenin başarısındaki en büyük pay ‘küçük bir dev’e ait: Luka Modric... Savaşın mayınlı tarlalarından yeşil sahalara uzanan bir hayat öyküsüne sahip olan Modric, nihayet hak ettiği değeri buldu.
Dünya, nihayet onu konuşuyor: Luka Modric... Hırvatistan’ın tarihinde ilk kez Dünya Kupası finaline çıkmasında en büyük pay kuşkusuz onun. Real Madrid ile bu yıl Şampiyonlar Ligi kupasını kaldıran Modric, şimdi Dünya Kupası’nı kaldırmanın düşünü kuruyor. Ama o bu düşleri kurmadan önce büyük acılar yaşadı.
Yugoslavya’nın dağılması sürecindeki iç savaşın mayınlı tarlalarında büyüyen bir çocuktu. Dahası, 6 yaşındayken dedesini de bu savaşta yitiriyor. Savaştan kaçan Modric Ailesi, Zadar’daki büyük bir otelde mülteci hayatı yaşarken, Modric de otelin otoparkında oynadığı futbol topuyla hayata bağlandı.
BAKMADAN GEÇME!
Babası bir uçak bakım makinistiydi ve savaş sırasında Hırvat ordusuna katıldı. Annesi de tekstil sektöründe işçi olarak çalıştı. Ancak ailesi fakir değildi. Bu konuda çıkan haberler gerçeği yansıtmıyor. 1992’de futbol okuluna yazılmıştı. Hırvatistan’da doğdu ama Bosna’da futbolcu oldu! 15 yaşında 10 yıllık imza attığı Dinamo Zagreb onu 3 yıl sonra Boşnak Zrinjski Mostar’a kiralamıştı.
Modric, bu dönem için şunu söyler: “Bosna Ligi’nde oynayabilen biri her ligde oynar.” Tottenham’dan önce Barcelona’ya gitti ama yetişmesini beklediklerinden “Hayır” dediler. 2012’de gittiği Real Madrid’teki ilk yılında ‘fiyasko’ ilan edildi.
BAKMADAN GEÇME!
İdolü Brezilyalı Ronaldo’ydu. İlk tekmeliklerinde Ronaldo fotosu olduğunu ve ilk profesyonel olduğu zamanlara kadar o tekmelikleri kullandığını açıkladı.
Ama Modric idolü olana değil, Portekizli olan Ronaldo’ya asistler yaptı, Altın Top’lar kazanmasına yardımcı oldu. Real Madrid’te büyük başarılar yaşadı ve bu geride kalan sezon sonu takımı bırakan Zinedine Zidane, Modric için şunları söylüyordu: “Luka bizim oyun planımızın temelidir. Oyun içindeki durumları iyi göğüslüyor. Oyun dışında da bizi iyi temsil ediyor, çok iyi bir profesyonel.”
BAKMADAN GEÇME!
Dünya Kupası boyunca İngiliz The Guardian’da yazılar yazan eski Arjantinli yıldız Jorge Valdano, Modric için harika bir yazı kaleme aldı. İşe o yazıdan bazı bölümler...
“Şaşılacak kadar iyi oynuyor. Bir ‘kas zekâsı’yla doğmuş gibi. Tutkuyla oynuyor, yaptığı işten zevk alıyor. Oynamak için kendisini adeta öldürüyor, ama buna acı çekmek ya da kendini feda etmek diyemeyiz. Buna belki ‘meydan okuma’ diyebiliriz. Maradona’nın sahip olduğu Allah vergisinden bahsetmiyoruz, oyununun boşluklarını akıllıca doldurmaktan söz ediyoruz."
BAKMADAN GEÇME!
"İnanılmaz işler yapmıyor, pas verdiğinde, pasın şiddetini ve gittiği yeri gördüğünüzde ‘Ben olsam, ben de aynısını yapardım’ demenize neden olan şeyden bahsediyoruz. Modric’in yaptığı şeyleri sadece Modric yapabilir. Pası verdiğinde oyun akıyor. Oyuna zekâ, netlik ve amaç katıyor."
"Dünya Kupası’nda, top kimin ayağındaysa anlamsız bir telaş içerisinde. Hepsi sanki penaltı bölgesindeymiş gibi acele ediyor. Modric ise oyuna nefes aldırıyor, sahanın neresinde olursa olsun topa gereken hızı veriyor. Böyle olunca da ‘zaman ve uzay’ kavramının doğruluğunu keşfediyorsunuz. Aslında her zaman orada olan bir şeyi, yetenekli birinin gelip size göstermesini bekliyor gibi hissediyorsunuz. Birisi, FUTBOL OYNAMAYI bilen birisi… Nasıl ki Iniesta kazanamadıysa Modric de Altın Top’u kazanamayacak. Ama bu onun sorumluluğu değil, bu hepimizin sorumluluğu."
BAKMADAN GEÇME!
"Popülerliği gerçek futbolun önüne koyan, asıl futbolun Modric'in bizlere gösterdiği olduğunu unutanların sorumluluğu…"
Bir yanda sevinç, diğer yanda ise hüzün... Hırvatistan'ın Dünya Kupası'nda tarih yazması, iki ülkeye de farklı duygular yaşattı. Maçın son düdüğü ile birlikle bir yanda mutluluk hakimken, diğer yanda ise gözyaşları sel oldu... O anları izlemek için videoya tıklayınız...
