30’dan sonraysa maçın ikinci perdesi başladı; Güneş, Medel’i stopere kaydırıp geriden çıkış kalitesini artırdı, Babel’i de ikinci santrfor rolüne alıp orta sahadaki sıkışıklığı rahatlattı. Zira merkezde Medel-Atiba-Tolgay 500-600 metrekareye sıkışmış, bir alan paylaşımı krizi yaşıyorlardı. Beşiktaşlıların sanırım son 2 sezondaki en büyük yanılgıları, Talisca’yı “10 numara” sanmaları. Hayır, Talisca “10 numara” değil, ikinci santrfor. Yani Beşiktaş iki senedir 4-2-3-1 değil, 4-4-2 oynuyor. O yüzden Talisca’nın muadili bir merkez oyuncu değil, bir santrfor olmalıydı. 30’dan sonra Güneş takımını çift santrfora döndürerek, galibiyetin fitilini ateşleyen doğru kararı da almış oldu aslında. Kocaman, bir maç önü taktik hazırlık ustası. Takım bütünlüğü, oyun disiplini ve şablon futbolu uzmanı. Ancak ısrarla gözden kaçırdığı bir detay var: İyi futbol, iyi futbolcuyla oynanır. Büyük antrenör, inandığı şablona ve disipline, kaliteli futbolcuları uydurabilen antrenördür. İtaatkâr ve vasat 11 adamla kusursuz bir disiplinle oynayabilirsiniz ama futbolda tabelayı genelde kaliteliler belirler, vasatlar değil.