Galatasaray'ın eski yöneticisi Aysal'ı topa tuttu

Güncelleme Tarihi:

Galatasarayın eski yöneticisi Aysalı topa tuttu
Oluşturulma Tarihi: Ekim 08, 2013 19:41

Ünal Aysal başkanlığında yöneticilik yapan eski yönetim kurulu üyesi Adnan Öztürk yaptığı açıklamalarla Ünal Aysal'ı adeta topa tuttu. Telegol programına konuşan eski yönetici Adnan Öztürk, Galatasaray Başkanı Ünal Aysal'ı kulüpte "tek adamlık, patronlaşma" yaratmakla suçlarken Aysal'ın 2. kez başkanlığa seçildiği seçim sürecinde yaşananları da "tezgah" olarak nitelendirdi. Öztürk, Fatih Terim'in sarı kırmızılı kulüpten ayrıldığı sürecin de Ünal Aysal tarafından planlanan bir "şov" olduğunu iddia etti.

Haberin Devamı

İşte Adnan Öztürk'ün çarpıcı açıklamaları...

"SEÇİM SÜRECİ TEZGAHTI"

Fatih Hoca’nın görevden alınmasında ki tarz ile seçim kararı alınmasında ki tarz aynı. Önce yüze gülüyorsunuz "yok öyle bir şey diyorsunuz…" Yönetim Kurulu toplantısında önceden kararlaştırılarak, biraz tirat yaparak masadan fırlayıp "ben seçime gidiyorum, seçim kararı aldım" deyip istifa ediyorsunuz. Ertesi sabah arayıp helalleştim Başkan’la, çünkü bizim kültürümüz bunu gerektiriyor. Kamuoyuna ve yüze ayrı söylem sonra perde arkasında ayrı söylemler olduğu zaman; işte ben bunlara hep geçen gazeteye verdiğim röportajda da söyledim, tezgah diyorum. Galatasaray camiası açısından hiç hoş değil.

"EN AZINDAN BİZDE TOPLANTILARA KÖPEKLE GELEN ARKADAŞIMIZ YOKTU"

"Yoruldum seçime gidelim" diyen arkadaşların hepsi yeni yönetimde. Yarısı biraz yorgun diğer yarısı da herhalde ısınıyordur da bence çok ciddi anlamda fark var. Neden fark var? Sayın Ünal Aysal her dediğine evet diyecek bir yönetim kurulu istiyordu. Yönetim Kurulu’nun görevi bu değildir. Araya bir latife sokayım, en azından bizim yönetim kurulu toplantılarımıza yanında köpek ile gelen bir arkadaşımız yoktu.

Haberin Devamı

"AYSAL VE KIRAÇ STRATEJİLERİ BERABER BELİRLİYORLAR"

Ünal Aysal ve İnan Kıraç Galatasaray ile ilgili stratejileri beraber yapıyorlar. Her zaman da İnan Kıraç beyefendi Galatasaray yönetiminde iki, üç tane gözü kulağı olmasını istiyor. Onun için böyle yapmak gerekmiyor artık isterse kendisi de Yönetim Kurulu’nda Ünal Aysal ile beraber gelebilir. İnan Kıraç, Galatasaray Eğitim Vakfı’nın başkanı, bende yönetim kurulu üyesiydim ama ayrıldım. Neden ayrıldım? Çünkü ben pazartesi günkü normal bir toplantı için İnan Bey’i aradığında seçimler ne olacak diye sordu. Cumartesi günü de Galatasaray’ın seçimi vardı. Orada da, "iyi oldu Galatasaray sizden kurtulduğu için kurumsallığın önü açıldı" dedi. Şimdi ben bu söz karşısında şoka uğradım çünkü benim kurumsallık konusunda kimseden ders almaya ihtiyacım yok. Burada kurumsallığı tartışıyorsak Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı, Galatasaray yönetim kurulu üyesine kurumsallık için “kurtulduk” gözüyle bakıyorsa… Bende elini rahatlatayım, Galatasaray Eğitim Vakfı yönetim kurulu üyeliğimden istifa edeyim dedim. Yeteri kadar kurumsallık olmadığı için bende bu görevden istifa ettim. İnan Kıraç derin Galatasaray değil; derin Galatasaray diye bir şey yoktur efendim. Galatasaray’da olaylar olurken doğru zamanda doğru resim veren insanlar vardır. İnan Kıraç da bunlardandır.

Haberin Devamı

"KURUMSALLIK DEĞİL BUNUN ADI PATRONLAŞMA"

Benim kurumsallaşmayla ilgili kimseden öğrenecek bir şeyim yok. Galatasaray’da yapılan ve yapılmaya çalışanın kurumsallıkla bir ilgisi yok. Bunun adı patronlaşmadır. Tek adam modeline gitmektir. Galatasaray kulübü 108 yaşında. Galatasaray camiası 500 yaşında. Bu kulübün kurum olmadığını kimse söyleyemez. Şu an yapılan kurumsallaşmanın k’si ile alakası yoktur. Bu tamamen patronlaşmadır. Bunu önümüzdeki aylarda daha net göreceğiz .

FATİH TERİM'İN GÖNDERİLMESİ ŞOV AMAÇLIYDI

Futbolunuz amiral gemisi, teknik sorumlusu da Fatih Terim’dir. Florya’dan stattaki yönetim odasına sıfır problem taşıyacak şekilde herkesi harika şekilde yönetmeyi başarabilen harika bir profesyoneldir. Şimdi kontrat teklif ediyorsunuz, sonra bu profesyoneliniz antremandayken toplantı yapıp görevine son veriyorsunuz. Bu profesyoneliniz görevine son verildiğini alt yazılardan ve televizyondan görebiliyor. Bunun ciddiyetle uzaktan yakından hiçbir alakası olamaz. Ciddiyetle alakası olmadığı için de kurumsallıkla bir alakası olamaz. Medya olarak bazı satır aralarını atladınız… Ben Ünal Aysal’ın kafasının nasıl çalıştığını 2 senede öğrendiğim için…

Haberin Devamı

Durup dururken 3 Eylül’de Galatasaray Spor Kulübü Derneği’nin gündemine Fatih Terim’in kontratınının uzatılması ile ilgili bir görüşme maddesi getiriliyor. Başkan olarak Fatih Terim’in kontratıyla ilgili bir madde koyduysanız bu sizin kamuoyuna açıkça bir şov yapacağınızın göstergesidir. Bir kere onun konuşulma yeri Yönetim Kurulu değil. Yönetim Kurulu’nda tartıştırılmasının sebebi süratle medyaya yayın yapılması, süratle genel kurulla paylaşılması ve devamında da “ne yapsın işte başkan 2 sene teklif etti” denmesini sağlamaktı. Yani Ünal Aysal baştan Fatih Terim’le ayrılmayı kafasına koymuştu. 3 Eylül’de bunun tiyatrosu yapıldı. Bütün medyaya Terim Hoca’ya 2 sene kontrat uzatma teklif edildi imajı verildi. “Ne güzel ya işte başkan daha ne yapsına" getirildi. Bakın samimiyetsizlik buradan başlıyor. Fatih Hoca’yı biraz tanıyan, tanımasa da kendisine ve çalıştığı kuruma biraz saygısı olan yönetici böylesi yapılan bir teklifi hiçbir zaman kabul etmez. Çünkü bunun şov amaçlı olduğunu bilir.

Haberin Devamı

ARIBOĞAN'IN MANCINI AÇIKLAMASI

Bu takımı kuran, bugünlere getiren Şampiyonlar Ligi'ne taşıyan hocanın adını ağzınıza bile almıyorsunuz. Arıboğan, Mancini’ye iltifatlar yağdırıyor, parantez aralarında bazı kelimeler kullanıyor. Başkanı ve yönetim kurulunu yüceltiyor. Bakın bunlar yakışık alan işler değildir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!