Güncelleme Tarihi:
Galatasaray Başkanı Burak Elmas hakemler ve gözlemciler ile ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Dün Nef Stadı’nda gazeteciler ile bir araya gelen Elmas, amaçlarının bağırmak değil, çözüm olduğunu belirtirken şunları söyledi: "Hakemlikte kalite sorunu var. Hakemlik müessesesinin çalışmadığı ortada. Maçları yönetemeyecek düşük kalitede hakemlerimiz var. Bunu nasıl bertaraf edeceğimize dair MHK ve Kulüpler Birliği ile görüşüyoruz. Aynı masada konuşabiliyoruz, çözüm üretmeye çalışıyoruz. Her hafta biri bağırırsa yine kaos sezonu olur.
SANKİ GALATASARAY, GALATASARAY İLE OYNAMIŞ
Gözlemci raporlarında da problem var. Bizim soyunma odası koridorlarında gizli ses kaydı yapan gözlemci yakaladık. Federasyona servis yapıp onlar adına haber yapanlar var. Koridorlarda, işine geleni yazıp yazmayan gözlemciler var. Hakem raporlarımı değiştiren gözlemciler dahi var. Sistemin her tarafında problem bulunuyor. Sevkleri gözlemci raporlarına göre yaptıklarını söylüyorlar. Hakem raporlarını değiştiren gözlemciler bile var! Bütün cezalarla ilgili itirazda bulunduk. Tahkim kararını bekliyoruz. Cezalara baktığınız zaman G.Saray, G.Saray ile oynamış. Kulüp içi kavga çıkmış gibi bir durum var. Perşembe günü alınacak kararı bekliyoruz. G.Saraylılar, TFF’deki kötü zihniyete izin vermesin.
İSİM VERSEM POPÜLER OLURUM AMA...
Bir ceza herkese aynı uygulanmalı. G.Saray’ı korumasınlar. Herkese eşit olsun. Vicdani karar almalılar. Aynı fiilin cezası, kişiye göre farklı olmamalı. Gerçekten bu işi düzeltmezsek, basit taktiksel şeylerle işi yürütemeyiz. İsimler vermenin şu an faydası yok! Size manşet çıkar, ben popüler olurum ama Türk futbolu için çözüme ulaşamayız. Şu anda her konuda, naklen yayın ve MHK ile ilgili çözüm iradesi hakkında masada oturuyoruz.
SENEYE YİNE 9 HAKEM OLUR
Bağırmak hak savunmak değildir. Hak savunmak sonuç elde etmektir. Kulüpler Birliği 9 hakemin maç yönetmesini istemiyor. Bazıları FIFA kokartlı. Bu 9 hakemin yerine siz doğru hakemleri getirmezseniz, bunların eğitimlerini vermezseniz seneye bir 9 hakem ismi daha verirler. Her kararda hakkaniyetsizlik var."
SUMUDICA'NIN ATILMASI TERİM İÇİN MESAJDI
En iyi gören biziz. Siyahla beyaz kadar fark var! Hakkaniyetli yönetim istiyoruz. Cezalandırılsam da işimi iyi yaptım. Bakın ben size şunu diyeyim; Sumudica’nın Malatya maçında atılması, Fatih Terim’in oyundan atılmasının doğru karar olduğunu ispatlama çabası... ‘Bakın biz herkesi atıyoruz’ mesajı.
KAYIP HAKEM YÜZÜNDEN DEĞİL
Malatya maçının sonucunun hakem olduğunu düşünmüyorum. Puan kaybının hakem yüzünden olduğu görüşünde değilim. Galatasaray gerekeni yapsaydı o maç o pozisyona kalmazdı. Sadece bir pozisyon var!
14 PUANLIK FARK HAKEM MAL EDİLEMEZ AMA KAPANACAK
Daha hiçbir şey bitmedi. Ligde herkes herkesi yenebiliyor. Trabzonspor iyi bir takım. Şu ana kadar iyi bir sezon geçirdiler. Şunu unutmamak lazım ki Avrupa’da maç oynamadılar. Bu bakımdan ciddi avantajları var. Lazio maçından sonra şubata, belki kadar bizim de maçımız yok. Belki lige daha fazla konsantre olabiliriz. 14 puan farkı şu an yüksek gözükse de bu farkın pozitif anlamda böyle kalmayacağına eminim.
SORGULUYORUZ
14 puanlık fark hakeme mâl edilecek bir şey değil. 14 puanlık fark kabul edeceğimiz bir şey değil. Etmiyoruz da zaten. Kendimizi sorguluyoruz. Bu beklediğimiz bir riskti. Yepyeni takım kurduğumuz için başta zorluk olacağını bekliyorduk.
HEDEFİMİZDEN SAPMADIK
Fatih hocanın, benim ve yönetimin hedefleri bir. Ortak bir hedef doğrultusunda birlikte yürüyoruz. O hedefe ulaşmak için herkesin kendi alanında başarı göstermesi lazım. Fatih hocanın bahsettiği hedef bizim ortak projemiz. Birinci gün bu proje konusunda ne konuştuysak ortak hedef doğrultusunda yürüyoruz. Hiç sapmadık.
TAKIMA İNANIYORUZ
Takımın kol kola olması benim çok hoşuma gitti. Marsilya maçının en önemli anı oydu. Birlikte olursa çok ciddi işlere imza atacak potansiyel var. Avrupa’da başarılı olmasaydık daha endişeli olabilirdik. Lazio ve Marsilya’yı yeniyorsa bu noktaya çıkma potansiyeli var.
BİR GEYİK YABANCI KONUSUNU BURALARA GETİRDİ
Alınan yabancı kararının hiçbir dayanağı yok. ‘Milli marş okunamıyor’, ‘Sahada bu kadar yabancı var’ diyen birkaç kişinin geyiğiyle başlayan süreçte, bazı menajerlerle ilişkili Türk oyuncuların değerinin artmasından para kazanan arkadaşların işi pişirmesiyle buraya gelindi.
KENDİME 10 ÜZERİNDEN 5 PUAN VERİYORUM
Şu anda başkanlık performansı olarak kendime 10 üzerinden 5 puan veriyorum. 5’ten de düşük verebilirim. Çıkabilirim. Benim kafamda kurduğum Galatasaray hayaline çıkarsam, o zaman 7’ye çıkabilirim. Kendimizi sorgulamazsak o hayale çıkamayız.
TAKIM BÜTÇESİ YÜKSEK
Takım bütçesinin 35 milyon Euro olacağını öngörüyorum. Maaş bütçesini oraya indirmeyi düşünüyoruz. Boşalan yerlere aynı ücrette olmayacak birkaç genç oyuncu koyacağız. Hedefimiz Galatasaray’ın borcunu ciddi anlamda düşürmek.
GELİR YÜZDE 50 ARTACAK
Ciddi sponsorluk anlaşmaları yaptık. Yıl sonunda yaklaşık yüzde 50 oranında toplam gelirimizi büyütmüş olacağız. Mağazacılık’ta pandemi sonrasında yüzde 50 üzerinde büyüme olacak. Naklen yayında gelişmeler olacak. Dijital alanda yatırımlarımız olacak.
1996-2000 MODELİ
Galatasaray Kulübü’nün 1996 ile 2000 yılları arasındaki modeline göre hareket ediyoruz. Hem doğru yatırımlar yapıyoruz hem de genç oyuncularla başarı kazanabilecek bir takım kurduk. Bu kolay bir şey değil. Ciddi anlamda risk almak gerekiyor.
KEREM TAMAM, MOSTAFA BİR MEKTUBA BAKAR
Kerem ile sözleşme yenilemek üzereyiz. Prensipte anlaştık. 5 yıllık olacak. Çıkış maddesi yok.
Olay Mohamed kalsın ya da gitsin kararı değil. Mohamed önümüzdeki 5 sene nasıl oynar, bizim gelmek istediğimiz yere nasıl katkı verir? Bunu konuşuyoruz. Mohamed ile ilgili opsiyonumuz var. Aralık sonuna kadar vaktimiz var. Tek mektuba bakar. Mektubu yolladığımız anda biter. Kendisi Galatasaray’da oynama konusunda istekli.
Bartuğ ile ilgili ben ailesiyle ve menajeriyle şahsen görüştüm. Hocamızla görüştü. Biz Bartuğ’un Galatasaray’da kalmasını istiyoruz. Kendisi burasının bir parçası olmak istiyorsa kendi tercihi olacak. Biz bunun için elimizden geleni yapıyoruz.
NİHAT ÖZDEMİR'İN ALTINI OYUYORLAR
“TÜRK futbolunda sorunlara sebep olanların isimlerini vererek Nihat Bey’e bütün bilgileri ilettim. Benim gördüğüm, TFF’de seçime hazırlanan gruplar var. Buradaki gruplar arasında bir mücadele var. Sadece kulüplere değil, birbirlerine karşı verdikleri bir mücadele de bulunuyor. Nihat Bey de bunun farkında!
BİZLER KAVGA EDELİM İSTİYORLAR
Galatasaray, Fenerbahçe ve diğer kulüplerle Nihat Bey’i kavga ettirerek birtakım operasyonlarla Nihat Bey’i de zor durumda bırakmak isteyen içeride birkaç grubun olduğu düşünüyorum.
YER YERİNDEN OYNAR
Biz Nihat Bey ile bir masada oturup konuştuk. Bütün arzu ve isteklerimizi, sıkıntılarımızı birebir söyledik. Orada konuştuklarımızı açıklarsam yer yerinden oynar.
40-50 KİŞİLER
Nihat Bey’in altını oyuyorlar. Kendisine de söyledim. Nihat Bey her konuda masaya bir çözüm önerisiyle oturuyor. Aşağıda çözüm istemeyen, çözümsüzlükten beslenen, bu sistemin devamlılığıyla kendi devamlılığını garanti eden bir kısım insanlar var. Bunların sayısı da az değil, 40-50 kişiler. Bu isimler tek kulübe zarar vermiyorlar, Türk futboluna zarar veriyorlar.
MUTABIKIZ
Diğer kulüplerle bu isimlerde mutabıkız. İlk defa büyük kulüplerin başkanları birtakım sorunlar için mutabık.”
MERCEDES İÇİN TFF'DE KALIYORLAR
"Mercedes’e binmek için yönetimde kalmak isteyenler var. Sadece kendileri değil, aileleri de... Verilen Mercedesler’in listesini TFF açıklasa da herkes rahatlasa. Kimin eşi kullanıyor, kimde kaç Mercedes var. O kimin parası, kulüplerin parası. Aldıkları maaşlar... Bunları konuşuyoruz. Bunlar olacak, çünkü sistem böyle gitmez.
MİNİ YORUM
TAHİR KUM: KURULLARIN ALDIĞI KARARLAR İDDİAYI DOĞRULUYOR
Burak Başkan’ın bu tezine önemli ölçüde katılıyorum. Merkez Hakem Kurulu, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu... Bunlar federasyon için kritik noktalar. Maalesef bu kurullarda ciddi sıkıntı işler oluyor. Ben de bugüne kadar birçok atama ve karardan sonra kendi kendime “Acaba bunların maksadı Nihat Bey’i devirmek mi?” diye yazmış ve sormuşumdur. Çoğu zaman insanı hayrete düşüren kararları oluyor. Yeni MHK’yi henüz test etmedik. Umarım gideni aratmaz. Tabii Burak Başkan bu sözlerin altını biraz daha doldurmalı.
KANAT ATKAYA: BAŞKAN KENDİNE HAKSIZLIK ETMİŞ
Burak Elmas kendisine biraz hak sızlık etmiş bence. Başkanlık değerlendirmesi için henüz çok erken bir dönemin içerisindeyiz ancak adaylık sürecinden itibaren Galatasaray Kulübü’nün önüne bir vizyon koyduğu bir gerçek. Geleneksel Galatasaraylılık yapısını koruyarak modern bir kulübe evrilmek için bir yol planı sundu. Ve camia da büyük ölçüde bu planı beğenmiş veya satın almış duruyor. Futbol takımının ligde başarılı olduğunu söylemek elbette mümkün değil. Ancak mesela Avrupa kupalarında gösterdiği ışık taraftarı heyecanlandırıyor. Bence kendi sine verdiği 5, az bir not.
MURAT FEVZİ TANIRLI: TEMSİLCİDE YAKA KAMERASI STANDARTTIR
Hakemi gözlemci; gözlemciyi de MHK denetler. UEFA konvansiyonu gereği işleyiş bu şekildedir. Gözlemci, maçtan sonra 3 saat içinde hakemin notunu merkezhakemkurulu@tff.org adresine bildirir. Raporu da 24 saat içinde FYS’ye (Futbol Yönetim Sistemi) girer. MHK, gözlemcinin notunu veya raporda yazılanları hatalı bulabilir, değişiklik isteyebilir: “Şu pozisyondaki değerlendirmenize katılmıyoruz. Düzeltmek isterseniz FYS’de raporunuz tekrar aktif edilecektir” der. Gözlemci bu görüşe katılıyorsa raporunu düzeltir; “Hayır, kararımın arkasındayım” derse düzeltmeme hakkına sahiptir. MHK asla bir raporu resen düzeltmez. Maçlarda görevli federasyon temsilcileri, müsabakalarda yaka kamerası kullanmaktadır. Temsilciler için standart donanımdır. Yaşanan bu durum gizli saklı olarak gerçekleşen bir bilgi değildir.
UĞUR MELEKE: ELMAS'IN TAVRI DOĞRU, LİGDE TAKILMALAR OLACAK
4. hafta sonunda, yani 3 İstanbullu’nun Avrupa macerası başlamadan önce üçü de namağlup zirve yarışçısı konumundaydılar. Trabzon’un diğerleriyle bu kadar fark yapmasının temel sebebi bence tek cephe rahatlığı. Meslek hayatım boyunca hiçbir puan farkını hakeme bağlamadım, bağlayamam, bunu da asla bilimsel bulmuyorum. Elmas’ın da bu konudaki tavrı doğru. Puan farkının bu boyutta kalmayacağını düşünenlerdenim. İki gerekçem var: Avrupa’da grup maçları bitiyor. En azından şubat ortasına kadar herkes tek cepheye odaklanacak. 2. gerekçem de Trabzon’un son 5 maçta dominant oyun felsefesinden pragmatik oyuna dönmesi. Bu oyun, ilk 9 haftayla aynı değil. Takılmalar olacak gibi.