Güncelleme Tarihi:
Altınordu’da çalıştığı süre boyunca 600 milyon liralık oyuncu satışı yaptıklarının altını çizen başarılı çalıştırıcı hedefinin Bundesliga olduğunu açıkladı. Diğer yandan Galatasaray’da başkan adayı Eşref Hamamcıoğlu’nun seçilmesi halinde futbol direktörlüğü için adı geçen 49 yaşındaki teknik adam, Galatasaraylı bir taraftarın Twitter paylaşımını da yorumladı.
Hüseyin Eroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan bazı noktalar şu şekilde;
TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Altınordu ile Hüseyin Eroğlu arasındaki 10 yıllık birliktelik sona erdi. Nasıl yorumluyorsunuz?
Altınordu, donanım ve yazılım olmak üzere ikiye ayrılıyordu. 10’ar yıllık ikiye bölünmüş gruptu. Donanım sezonlarımızda şampiyonluklar, play-off finali, oynadığımız futbol ve Türk futboluna kazandırdığımız birçok oyuncu var. Türkiye’nin en değerli futbol akademisini oluşturduk. Bu süreçte ben de çok başarılı bir dönem geçirdim. Kolay olmadı ama belli bir noktaya getirdik. Hiçbir zaman anlık karar vermem süreç bizi başarıya götürdü. 10 yıl önce geldiğimde ayrılık olacağını biliyordum, çok anlamlıydı ama her başlangıcın bir sonu var. Güzel bir veda töreni ile ayrıldık.
Altınordu’da misyon mu, heyecan mı yoksa kontrat mı bitti?
Biten bir kontratımız yoktu. 10 yılda her şeyi yaşadım. Özellikle yetiştirici ve yarıştırıcı şekilde çalıştım ve misyonumun bittiğine karar verdim.
Gemiyi limana sağ salim yanaştırdım diyor musunuz?
Kesinlikle. Şampiyonluklar yaşadık, ayrıca biz bu toprakların çocukları ile oynadık. Türk oyuncular kullandık, yabancılar olmadı. Her yıl hem yarıştık hem yetiştirdik. İniş çıkışlar yaşasak bile ligi iyi yerde bitirdik. Geçen sene Süper Lig’in eşiğinden döndük. Bu sezon son 9 haftaya girildiğinde herkes Altınordu ile ilgili olumsuz bir tablo ortaya koyuyordu. Ama ben her zaman yakın geçmişteki son 10’ar maçımızın 7-8 galibiyetle bittiğini söylüyordum. Kümede kalmak başarı değil ama bu sene için çok anlamlıydı.
Ufuk Kahraman 10 yıldır yardımcınızdı, başarılı olacağını düşünüyor musunuz?
Daha öncesinde akademide birlikte çalışıyorduk. Birlikte elde ettiğimiz başarılar, yetiştirdiğimiz oyuncular çok değerliydi. Ekibimin gelişmesine her zaman katkı sağladım, Ufuk hocanın bu sistemi yürütecek en doğru isim olduğunu söyleyebilirim. Çünkü sistem anlamında süreklilik çok önemli. Başarılı olacağına inanıyorum. Ben sadece A takımdan değil her futbol biriminden sorumluydum ve oradaki antrenörlerin gelişimi benim için çok önemliydi. Türkiye’de her kulüpte buna ihtiyaç var. Biz de bunu sağladık, eğitim verdik ve o alanı bıraktık.
“10 YILLIK ÇALIŞMA SÜREM TÜRKİYE’YE ÖRNEK OLACAKTIR”
Avrupa'da en uzun süre çalışan teknik direktörler listesine baktınız mı, sizin kadar uzun çalışan kaç kişi var?
Ben de senin gibi baktım. (gülerek) Çok eski dönemlerde çalışan teknik direktörler var ama modern dönemde Alex Ferguson ve Arsene Wenger var. Ama Türkiye’de profesyonel liglerde benim kadar çalışan yok diye biliyorum. Bu süre Türkiye’ye örnek olacaktır umarım.
“SÜPER LİG’DEN TEKLİFLER OLUYOR”
Sizi yakından takip edenlerin aklındaki soru; Hüseyin Eroğlu Süper Lig'de mi olacak?
Şu an kariyerimle ilgili öncelikle Almanya’ya gitmeyi planlıyorum. Almanya’da kendimi görme ve futboldaki yenilikleri izleme adına bir planım var. Süper Lig’den tabii ki teklifler oluyor ama benim değerlerim ile takımların hedeflerinin eşleşmesi gerekiyor ki birliktelik olsun. Yıllardır projeye ve sisteme inanan biriyim ve Türk futbolunda da artık bunun olması gerektiğini düşünüyorum. Herkes başarıyı konuşurken kimse nasıl yapılması gerektiğini konuşmuyor. Kulüpler artık maddi anlamda sıkıntılılar. Bunun üstesinden gelmek için kendilerince bir proje üretmeleri gerekiyor ki başarılı olsunlar. Türkiye’de suç sürekli antrenörlerde bulunuyor, her şeyi antrenörden bekliyorlar. Biz her şeyin hızlıca olmasını istiyoruz bu yanlış.
“HEDEFİM BUNDESLIGA’DA GÖREV ALMAK! WERDER BREMEN…”
İstikrarınız, Avrupa mantaliteniz, Almancanız ve birikimleriniz var... Yurt dışında bir takım çalıştırma vakti gelmedi mi?
Hedefim Bundesliga’da görev almak. Bu hedefime inanan birisiyim, Almanya’da olmak gelecekte inşallah ulaşacağım bir hedef. Geçen sene Werder Bremen ile ilgili bir gelişme oldu ama çok olgunlaşmadan sona erdi. Çalıştığım dönemde yurt içi ve yurt dışından teklifler aldım ama prensip gereği hiçbiriyle görüşmedim çünkü kulübüm vardı. Bundan sonra daha rahat olacaktır.
Burak İnce ve Enis Destan'ı ayrı bir parantezle nasıl anlatırsınız?
Burak İnce’yi 15 yaşında A takıma davet etmiştik. Tabii ki eksikleri var, onunla ilgili bir sürü yorum yapabilirler ama oyuncuyu erken teşhis etmek önemli. Bunu Cengiz Ünder’de de yapmıştım. Burak İnce, 2.5 yılda 70’ye yakın maç oynadı. Şöyle düşünün, 17 yaşına gelmeden TFF 1. Lig’de 70’ye yakın maç oynamış. Çok önemli bir detay bu. Yetenek anlamında özel bir oyuncu. Burak İnce’nin ismi Almanya’da Bayer Münih tarafından dahi biliniyordu. Bizim için önemli olan onu A takımda oynatmaktı ve bunu yaptık. Ravil Tagir’i de eklemek isterim, aralarında 1 yaş vardı. Ravil, ilk çıktığı sene 34 maçın 33’ünde oynadı. Avrupa’nın birçok önemli takımının takibinde olan bir oyuncuydu. Adaptasyon süresini geçirdikten sonra çok başarılı olacağını düşünüyorum. Enis Destan 1.5-2 yılda 45-50 maç oynamış bunlar çok önemli rakamlar. Geçen sene çok iyi performans gösterdi ve transferi gerçekleşti. İlerde bu oyuncuların hepsi A Milli Takım formasını giyecek. Oyuncuların eksiği olacak, ararsan bulursun ama artıları ne kadar fazla ve ne kadar geliştirilebilir? Bu çok daha önemli.
“ALTINORDU’DA 600 MİLYON LİRA TRANSFER GELİRİ ELDE EDİLDİ”
Altınordu Kulübü, oyuncu satışından 26 milyon Euro gelir elde etmiş. Son 1 yılda ise 43 milyon lira kazanmış. Ne dersiniz?
Türkiye’de kulüplerin misyonu maalesef yok ama Altınordu’da bir misyon vardı. Bugüne kadar 600 milyon liraya yakın transfer geliri elde edildi. Türkiye’de borçsuz, yakın ve ileriye dönük projelerini en iyi şekilde belli edecek kulüp Altınordu. Transferlerden senede ortalama 60 milyon lira kar sağlamışız. Belki Türkiye’de Altınordu misyonundaki hiçbir kulüp bu karı yapmamıştır.
En beğendiğiniz teknik direktör?
Pep Guardiola.
Sahanın dışında size yardımcı olan bir ekiple çalışıyor musunuz?
"Futbolu yönetebilirsiniz ama şöhreti asla" diye bir söz var. Futbol dünyasındaki herkes, takımı ve sahayı yönetirken yıllarca şöhreti de yönetmeye çalıştı. Oysa bunun formülü, doğru bir iletişim modeli yaratmaktan geçiyor. Altınordu markasının ortaya çıkmasında önemli bir paya sahip olan Medyaall ile profesyonel iş birliğine gittim. Sahanın dışındaki konularda organizasyonu onlar yapıyor, doğru bir hamle yaptığıma inanıyorum.
GALATASARAY İLE ADI ANILAN HÜSEYİN EROĞLU’NDAN, SARI-KIRMIZILI TARAFTARIN “KEŞKE…” YORUMUNA CEVAP
Galatasaray'ın futbol direktörü görevi için anlaşma sağladığı iddia edilen Hüseyin Eroğlu, Twitter’da kendisi için yapılan Galatasaray eksenli bir yoruma da cevap verdi.
“Altınordu, teknik direktörü Hüseyin Eroğlu ile yolları ayırmış. Galatasaray için müthiş fırsat, tüm altyapı organizasyonunu kurup fabrikaya çevirsin. Keşke dediğimiz bir şey daha çıktı!” paylaşımı için Eroğlu, "Tabii ki herkes istediği yorumu yapabilir, çoğunluk böyle bir ayrılığı beklemiyordu. Bundan sonra böyle yorumlar olması doğal. Kamuoyundaki çizgimizin insanlar tarafından çok benimsenmesi, sürekli olumlu eleştiriler almam, futbol adına yaptıklarım ve yetiştirdiğimiz oyuncular herkesin takdirini aldığı için böyle güzel yorumlar yapılıyor. (Gülerek)" dedi.
Hüseyin Eroğlu ile kelime kelime:
Çağlar Söyüncü = Güç
Cengiz Ünder = Yaratıcılık
Berke Özer = Özgüven
Ravil Tagir = Disiplin
Enis Destan = Skorer
İzmir = Yaşam
Hedef = Bundesliga
Süper Lig = Neden Olmasın?
Avrupa’da ideal takım? Bundesliga…
Eksiği olan futbolcu = Geliştirmek
İstanbul takımları = Her gün sayısı artıyor
Hüseyin Eroğlu = Çalışkan