Güncelleme Tarihi:
Süper Lig'in 15. haftasında Galatasaray ile İstanbulspor kozlarını paylaştı. Nef Stadyumu'nda oynanan mücadeleyi Galatasaray 2-1'lik skorla kazandı ve ligde liderlik koltuğuna oturdu.
Karşılaşmanın 15. dakikada Gomis ile öne geçen Galatasaray, gol arayışlarını sürdürdü. Dakikalar 37'yi gösterdiğinde sahneye bir kez daha Gomis çıktı ve farkı 2'ye çıkardı. Son sözü ise 82. dakikada Mehmet Yeşil söyledi. Kalan dakikalarda başka gol olmadı.
Bu sonuçla birlikte puanını 30'a çıkaran Galatasaray, Süper Lig'in yeni lideri oldu. İstanbulspor ise 8 puanda kaldı.
GOMIS YAŞLANMIYOR
Galatasaray'ın Fransız futbolcusu Bafetimbi Gomis, İstanbulspor maçında attığı gollerle bu sezonki gol sayısını 8’e çıkardı. Fransız futbolcu bu gollerin 6’sını Spor Toto Süper Lig'de, 2'sini de Türkiye Kupası'nda kaydetti.
PERDEYİ AÇMAYI SEVİYOR
Bu sezon Süper Lig'deki beşinci golünü atan Bafetimbi Gomis, bu gollerin tamamında Galatasaray'ın maçlardaki ilk sayısını kaydetti.
KORNERDEN GOL ORUCU BOZULDU
Şubat 2022'den bu yana Süper Lig'de korner organizasyonuyla gol bulamayan sarı-kırmızılılar, İstanbulspor karşısında 2 kez ağları havalandırdı.
UĞUR MELEKE: SAĞLAM KURGU, İYİ SENARYO
Galatasaray göze hoş gelen bir futbol oynadı.
Berkan Kutlu, Alpaslan Öztürk, Taylan Antalyalı, Aytaç Kara, Ömer Bayram, Cicaldau, Morutan, Emre Kılınç, Feghouli, Arda Turan... Bu liste, geçtiğimiz sezon Galatasaray’ın orta üçlüde denediği tüm oyuncuları içeriyor. Şu anda bu isimlerden sadece biri takımda. Biri futbolu bıraktı, biri kulüpsüz, ikisi Ankaragücü’nde, üçü ikinci ligde top koşturuyorlar.
YÖNETiMi TEBRiK EDiYORUM
Mevcut Galatasaray yönetimini ve teknik ekibini, yukarıdaki listenin neredeyse tamamıyla yolları ayırıp bugün Torreira-Oliveira-Midtsjö-Mertens’i içeren bir rotasyon yarattıkları için tebrik etmek lazım öncelikle. Sezon başı bu rotasyonun en gösterişsiz gözüken isimlerinden biri olan Midtsjö, dün bir Süper Lig maçında ilk yarıya patronluk etti mesela. Sayısız top kazandı, sayısız pas arası yaptı. Onunla da yetinmedi, sağa yaptığı ekstra koşularla pozisyonlar yarattı arkadaşlarına. Ve bu patronluğunun ödülünü de bir asistle aldı.
BOEY-KAZIMCAN AÇIK GiBiYDi
Elbette dünkü Galatasaray’ın göze hoş gelen futbolunu sadece orta üçlüsünün performansıyla açıklayamayız: İki beki Sacha Boey-Kazımcan açık gibi oynadılar mesela. Gomis 20’lik bir delikanlı iştahında. Mertens özellikle sola deplase olduğunda Kerem Aktürkoğlu’nu da çalıştırdı, çok iyi üçgenler kurdular orada. Ama dünkü Galatasaray’ın en ışıltılı, en örgütlü performansını duran toplarda seyrettik.
REKOR SAYIDA FRiKiK-KORNER
Rekor sayıda korner-frikik kullandıkları bir maçta bu duran topların en az beşinde hafta içi çalışılmış organizasyon tadı verdiler. Ön direğe Torreira koşuları, Kazımcan’la finalize olan pas trafikleri, arkada Midstjö’yü bulan planlar... Hep çalışılmış işlerdi. Bu noktada da en büyük krediyi hafta içi bu çalışmaları yapıp hafta sonu sahaya yansıtan Okan Buruk’a vermek gerek. Hep söylerim; futbol hafta içi kurgulanan, hafta sonu uygulanan bir oyun. Ve elde iyi bir senaryo, sağlam bir kurgu iyi olunca o filmi izlemek eğlencelidir her zaman.
DAHA FAZLA FUTBOL iZLEDiK
İtiraf edeyim: Dünya Kupası arasından sonra Süper Lig’e dönmek çok kolay olmadı. TrabzonsporFenerbahçe ve Gaziantep-Beşiktaş maçlarının büyük bölümü kör dövüşü tadındaydı. Ancak Galatasarayİstanbulspor, daha fazla futbol içeren bir 90 dakika oldu neyse ki.
BANU YELKOVAN: GALATASARAY'DA GOMIS FARKI
Sarı kırmızılı takımın golcüsü takımını sırtladı.
Haftaiçi kupada Keçiörengücü karşısında 1-0 kazansa da oyun olarak Dünya Kupası’na girerken bıraktığımız noktanın oldukça uzağında bir görüntü çizen Galatasaray’a, lider olma şansı taşıyan bu maçı ligdeki hangi takımla oynamak isteğini sorsaydık muhtemelen İstanbulspor cevabını verirdi. Fatih Tekke’nin takımın başına geçmesi sonrası hedefledikleri değişim sürecine giremeyen konuk ekip, yeni teknik adamın takımın başında çıktığı tüm maçları kaybederken Topalli ve Ethemi’nin performansıyla fazla doğru orantılı bir performans sergiliyor. Bu maçta da Gomis ayağından hızla 2-0’a gelen skorun daha açılmasını Danimarkalı kalecisi Jensen’le sağladı.
ÖNEMLi EKSiKLERE RAĞMEN
Galatasaray, kaledeki güvencesi Muslera, Süper Lig’de oynadığı son 4 maçta 7 golde katkısı bulunan İcardi ve takımın beyni Oliveira’nın maçın büyük bölümündeki yokluğuna rağmen çok değerli bir üç puanı, maçın son bölümünde bire inen farkın yarattığı tedirginliğe ve kalesindeki net pozisyonlara rağmen almayı başarsa da futbolu kadar, takımın hırsı ve oyun coşkusu konusunda da gelişmeye ihtiyacı olduğunu gösterdi.
Sarı kırmızılı takım yakaladığı fırsatları sonuçlandırma konusunda daha becerikli olsaydı, maçın son anlarındaki heyecanı yaşamaz ve liderlik koltuğuna daha rahat yerleşebilirlerdi.