Güncelleme Tarihi:
Çıkmayı bırakın, yatağın içinde hareket edemiyor. Konuşamıyor bile. Yatağının başucunda kocaman bir Atatürk portresi asılı. Galatasaray logolu yatak takımı içinde boru ile besleniyor, oksijen tüpü ile nefes alabiliyor. Ama beyni gayet iyi çalışıyor. En büyük desteği kızı İlkin. İstediklerini göz işaretleriyle anlatmaya çalışıyor.
EN ÇOK GALATASARAYLILAR ÜZDÜ
İlyas’ın en büyük üzüntüsü, aşığı olduğu Galatasaray’dan eski öğrencisi Selçuk dışında kimsenin kendisini arayıp sormaması. Bir süre önce Facebook sayfasında şu satırları paylaştı: “Amma çok iyi gün dostum arkadaşım varmış. Ben hiç konuşamıyorum ve tepeden tırnağa felcim. Ölümcül hastalıkla savaşırken iyi niyet ve hoşgörü bile göstermeyen insanlara yuh diyorum. Rıza Çalımbay sabırtaşı oldu. En
çok Galatasaray yetkilileri üzdü. Ölünce kıymetli olurum.”
BiR ‘MERHABA’ BiLE DEMEDiLER
Bu satırları okuduktan sonra, Galatasaray camiasından Volkan Karsan’dan ricada bulundum. Volkan ilgilendi, İlyas’ın durumunu ikinci başkana ilettiğini söyledi. Bir süre bekledim. Kulüpten İlyas’ı ne arayan ne soran oldu. Volkan’a bir kez daha ricada bulundum. Bu kez genel sekretere ilettiğini bildirdi. Gene ne ses var ne seda. Üçüncü bir kez daha hatırlatmış. Nafile.
İki eli kanda bile olsa, “Galatasaraylılık ruhu” ve benzeri söylemleri dillerinden düşürmeyen yetkililerden biri bile “Merhaba İlyas” diyemiyor mu? Hatırlamak çok mu zor. Bir süre önce İlyas’ın doğum günü vardı. 40 yıl önce formasını giydiği Schalke Kulübü’nden görüntülü olarak arayıp doğum gününü kutladılar. İlyas’ın yüzü güldü, gözleri ile harfleri işaret ederek “Danke” dedi. Hatırlamak o kadar da zor değilmiş