Güncelleme Tarihi:
Bu çekilmelerin ardından, sarı-kırmızılı kulüpte başkan adayı olarak sadece Adnan Polat ile Nazım Durak kaldı. Çekilen 3 adaydan Adnan Öztürk, Divan Kurulu başkanlığına gönderdiği yazıda, yöneticilik deneyiminden bahsederek, “2004-06 yıllarında Özhan Canaydın döneminde görev aldım. Yöneticilikten ayrıldıktan sonra camiamızın çağrıldığım her kuruluna hizmet etmeye çalıştım. Yönetime talep olduktan sonra ummadığım ve ne yazık ki yakıştıramadığım eylem ve söylemlerle özel ve iş hayatımda yıpratılmaya çalışıldım. Bunu hak ettiğime inanmıyorum ve esefle karşılıyorum. Galatasaray Eğitim Vakfı'na daha fazla vakit ayırmak için, başkanlık seçimine katılmamaya karar verdim” dedi.
Divan Kurulu toplantısında, daha sonra başkan adaylarının konuşmalarına geçildi.
AŞKIN SERT ÇIKTI
Adaylardan Taner Aşkın, Galatasaray Kulübü'nde bugüne kadar aleyhinde en ufak bir konu olmadığını, ticaret ve kurumsal hayatında işinin belli olduğunu belirterek, başkan adaylığı süresince hazırladığı projeleri anlattı.
“Riva ve Florya Arazisi” ile “1 Milyon Taraftar Ortağı” projelerini vurgulayıp, 1 milyon dolar gelir elde edebileceklerini kaydeden Aşkın, bunun ardından camianın baskısıyla konsensüs oluşturmak için diğer adaylar Adnan Polat ve Adnan Öztürk ile bir araya geldiklerini söyledi.
Aşkın, “Lütfen birleşelim” sloganının kendilerini içine aldığını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz, birtakım fedakarlıkları masaya getirerek tekrar konuşalım, birlik ve beraberliği sağlayalım, bilgi ve birikimimizle Galatasaray'ı en üst düzeye taşıyalım istedik. Benim şahsıma karşı hiçbir hakaret, terbiyesizlik yapılmadı. Benim böyle bir sorunum olmadı ama bazı sıkıntıların yaşandığını maalesef gördük. İleride kafalarda bir istifham kalmasın, dedikodular olmasın diye, Divan'da söylenebilecek kısmını söyleyip, geri kalan kısmını sizlere özel mektupta yazacağım.”
“(SİZ NE KADAR KOYUYORSUNUZ) DEDİ”
Yapılan toplantının içeriği hakkında bilgi veren Taner Aşkın, görüşmede ilk önce belirli bir mesafe kaydettiklerini, iş yönetim kurulunun oluşmasına geldiğinde sıkıntı yaşandığını söyledi.
Grup olarak, kendilerinin bu işin mutfağında olmayı istediklerini anlatan Aşkın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Adnan Polat'a, vitrinde olması önerisinde bulunduk. Adnan Öztürk de mutfakta kalmaya razıydı. 'Siz yönetime 6 kişi girin, diğer 10 kişiyi mutfağa bırakın, çalışacak insanlara ihtiyacımız var' dedik. Bu iş o noktada tıkandı. 'Bunları sonra konuşalım, bunların içine giremeyiz'
dediler. Bize, 'Galatasaray'a, 25 milyon dolarlık acil nakit ihtiyacı
nedeniyle, kasa kolaylığı gelmesi lazım. Ben şu kadar koyuyorum, siz ne kadar koyuyorsunuz?' dedi. Ben kendisine de söyledim, böyle bir talebi hazmetmem mümkün değil. Bunu hayatım boyunca unutamayacağım. Bizim Galatasaray'da öğrendiğimiz, vazgeçmeyeceğimiz hususlar vardır. Herkes her yardımı yapabilir ama bunlar masalarda konuşulmaz. Bunlar aleni değildir. Galatasaray'ın bundan sonra tek başına bir insan tarafından kurtarılacağına inanmıyorum. Galatasaray'ın geleceğini satarak, Seyrantepe Projesi'ne elbise giydirerek yola çıkarsanız, bu Galatasaray'ı bir yere götürmez. Bir ikazda daha bulunuyorum. Çok ciddi bir dönemeçten geçiyoruz. Yönetim kurulu, kimsenin tayin ettiği kişilerden değil, genel kurulun güveneceği kişilerden teşekkül etmek zorundadır.”
“KONU MANKENİ DEĞİLİZ”
Kimseyi arkasına alarak yola çıkmadığını vurgulayan Taner Aşkın, “Fikir birliğine ulaştığım, güvendiğim insanlarla yola çıktım. Maalesef siz bize 'Birer koltuk alın, burada oturun' diyorsunuz. Biz orada konu mankeni değiliz, kimse kusura bakmasın. Biz böyle bir oyunun, senaryonun içerisinde olamayacağız. Biz yapılacak seçimlere katılmamaya karar verdik. Ben de aday olmayacağım” dedi.
EDER: “ARKADAŞLARIMIN VE KARDEŞLERİMİN YANINA DÖNÜYORUM”
Başkan adaylarından Serdar Eder ise “Bir oyumla arkadaşlarımın ve kardeşlerimin yanına dönüyorum, kimsenin listesine girmiyorum” diyerek adaylıktan çekildiğini açıkladı.
Eder, Galatasaray Kulübü'nde birlik ve beraberliği sağlamak için aday olduğunu belirterek, “Mektepli, mektepsiz ayrımına son verilmesi gerekiyor. Bunu kaosa çevirip, yararlananlar var. Başkanlık ve yönetim için değil, Galatasaray'a ırgatlık etmek için aday oldum ama Serdar Eder olarak, bir oyumla arkadaşlarımın ve kardeşlerimin yanına dönüyorum. Kimsenin listesine girmiyorum, diğer adaylara başarılar diliyorum” diye konuştu.
Daha önce başkan adayı olduğunu açıklayan, ancak renk çekimine katılmayarak adaylıktan vazgeçen Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, Galatasaray Kulübü'nün, işbirliğine ve güç birliğine ihtiyacı bulunduğunu belirterek, “Ancak yaptığım temaslarda gördüğüm tablo bu değildi. Benim, böyle mutabakat olmadığında orada bulunmam söz konusu olmazdı. Bu nedenle aday adaylıktan çekildim” dedi.
CANAYDIN VEDA ETTİ
Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, Divan Kurulu'nun aylık olağan toplantısında yaptığı konuşmada üyelere veda ederken, Galatasaray için attığı teminat imzalarının arkasında olduğunu söyledi.
Canaydın, teminat imzalarını geri almak için adaylara baskı yapmadığını vurgulayarak, “İmzalarımızın hepsi geçerlidir. Bütün attığım imzalar geçerlidir. 3 Mart günü tekrar kefalet imzasını atmış bir başkan olarak huzurluyum, çünkü ben Galatasaray'a güveniyorum, sizlere güveniyorum” dedi.
Konuşmasında Fenerbahçe'nin bu sezon Avrupa'daki başarılarını, kendilerinin 2001 yılında elde etkilerini ve bunun liderliğinin Galatasaray'da olduğunu kaydeden Özhan Canaydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Galatasaray kulübü olarak eski başkanlarımız döneminde çok başarılı olduk. 1989 yılında Avrupa'nın ilk 4'üne kaldık. Bu Türkiye'de ilkti ve hala bu önderliğimiz sürüyor. 2000 yılında UEFA ve Süper Kupa'yı aldık, Faruk Süren önderliğindeki arkadaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum, bu liderlikler bizde. Bugün herkesin sevindiği Avrupa'da sekize kalmayı, biz 2001 yılında Mehmet Cansun döneminde elde ettik, unuttuk, daha iyilerini elde etmek için çalışıyoruz. Onun için Galatasaray'ın önderliğini hiç kimse ele geçiremez. Geçirmeye çalışabilir, bu çalışma yolunda da onlara teşekkür ediyoruz. İnşallah onlar da Türkiye'yi yüz akıyla bizim gibi temsil etmiş olurlar. Bu başarımız hiç bir zaman unutulmayacak.”
Seçim döneminde bazı şeylerin yanlış anlaşıldığını anlatan Canaydın, bunun da zaman içinde düzeltileceğini kaydetti. 3 dönem 6 sene başkanlık yaptığını anlatan Canaydın, “Kolay değil. Bu son divan kurulu toplantısında vedamı tekrarlıyorum. Sayın Ali Tanrıyar, Alp Yalman ve Faruk Süren ile yönetimde çalıştım, mutlu oldum, tecrübelendim. 3 dönem başkanlık yaptım. Divan çok kutsal bir yer. Ben de sizlerin arasına dönüyorum. Çok mutluyum, hepinize saygı gösterdim. İşgal ettiğim makamın onurunu ayakta tutmaya çalıştım. Hiç kimseyi kırmamaya çalıştım. Böyle gördüm, böyle davrandım, öğrendim, bu görevi de böyle bitirmek istiyorum. Bu üç dönemde hata da yaptık, sevaplarımız da oldu” dedi.
Seyrantepe Projesi bittiğinde bütün Galatasaraylılar kendilerine teşekkür edeceğine inandığını söyleyen başkan Canaydın, “Çok emek verdik. Mali kongrede bir ağabeyimiz, 'Yorgan gitti, kavga bitti' demişti. Ben kendimi yorgan yerine koyuyorum. Hakkınızı helal edin, Allahaısmarladık” ifadesini kullandıktan sonra alkışlar arasında kürsüden ayrıldı.
Divan Kurulu'na kulüp başkanı olarak son kez katılan Canaydın'ın konuşmasında duygulanması dikkati çekti.
Canaydın, daha sonra gazetecilerin soruları üzerine yaptığı açıklamada da son güne kadar konsensüsü sağlamaya çalıştığını, ancak olmadığını, şu anda ise ibrenin Adnan Polat'tan yana gözüktüğünü söyledi.
ADNAN POLAT: “ÖNÜMÜZDEKİ 2 YIL PEMBE OLMAYACAK”
Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Adnan Polat, önlerindeki 2 yılın zorluklar ve sıkıntılarla geçeceğini, pembe olmayacağını söyledi.
Galatasaray Lisesi'nde yapılan aylık Divan Kurulu toplantısında bir konuşma yapan, kulüp başkan yardımcısı ve seçimlerdeki başkan adayı Adnan Polat, “Bana bu görevi verirseniz, en iyisini yapmaya çalışacağım. Önümüzdeki iki yıl pembe 2 yıl olmayacak. Zorlukların, sıkıntıların olacağı 2 yıl olacak. Galatasaray'ın mevcut mal ve insan varlığı, zorlukların üstünden kolayca gelebilir. Yeter ki, kulübümüzde erozyona uğrayan birlikteliği tesis edelim. Bu birlikteliği sağlarsak, güzel günler bizi bekliyor. Galatasaray Kulübü'nün örf, adet, gelenek ve kültürüyle, mali, idari ve sportif tesisleri konusunda yeterince bilgi sahibi olduğumu düşünüyorum” diye konuştu.
25 Şubat'ta başkan adaylığını açıkladığını hatırlatan Polat, o günden bu yana kağıt üzerine bir çalışma yapamadığını, çünkü Galatasaray'ın devam eden işleriyle ilgilendiğini kaydetti.
Mali sıkıntılarının sürdüğünü ve bunu bire bir yaşadığını anlatan Adnan Polat, “Mali durumumuzun sıkıntıda olduğunu biliyorum ve bunu bire bir yaşıyorum. Son 2 sene bizim için mali açıdan zor bir dönemdi. Bu dönemde başlattığımız idari reformu devam ettireceğiz. Tek bir merkezden yönetilen ve tamamen iç içe olan bir yapıyı, şirketler bazında ayrıştırdık. Tüm şirketlerimiz halen uluslararası bağımsız denetimden geçmektedir. Burada eksik kalan, Galatasaray Kulübü'nün de aynı şekilde denetlenmesiydi, bunu da yeni dönemde yaptık” dedi.
Kurumsallaşmayı ve iletişimi doğru bir zemine oturtmak istediklerini anlatan Adnan Polat, “Galatasaray'da bilgi alma özgürlüğünü üyelere sonuna kadar kullandıracağız. Seçimlerden biz çıkarsak, böyle bir öneri getireceğiz” ifadesini kullanırken, tüzük tadilatını mayıs ayında bitirmek istediklerini söyledi.
“25 MİLYON DOLAR NAKDE İHTİYAÇ VAR”
Polat, mevcut banka borçlarının, cari borçların olmaması halinde, Galatasaray'ın, bu yıl sağladığı gelirlerle, giderlerini karşılayabilecek durumda olduğunu savundu.
Bu dengenin, ancak futbol ve basketbolda yapılacak büyük transferlerle bozulabileceğini anlatan Polat, mevcut borçların olmaması halinde gelir-gider dengelerini kurabildiklerini dile getirdi.
“25 milyon dolarlık nakit açığımız var” diyen Polat, şöyle devam etti:
“Bunu sağlayalım ki, bazı projelerimizi hayata geçirebilelim. Yönetime gelir gelmez taze öz kaynak koymalıyız. Bu da 25 milyon dolar. Bunu koymazsak sıkıntılı bir şekilde, günlük yaşamak zorundayız. Bunu sağlamazsak, parayı düşünmekten başka iş yapamaz hale gelirsiniz. Bunu saklamak yerine, açık açık konuşmalısınız. 24 Mart sabahı bu ihtiyaç orada hazır bekliyor olacak ve bu sorunu ortadan kaldırmak zorundasınız.”
SEYRANTEPE'DEN 250 MİLYON DOLAR GELİR
Seyrantepe Stadı'nın inşa aşamasına geçmesi ve inşaatın yükselmesiyle birlikte VIP koltukları ve locaların satışına başlayabileceklerini dile getiren Polat, buradan 250 milyon dolara varan gelir elde edebileceklerini söyledi.
Polat, 10 bin civarında olan VIP koltukları ve locaların satışı için bir firmanın kendilerine 70-100 milyon dolarlık kaynak sağlama sözü verdiğini belirterek, “Bu anlaşma olmazsa, kendimiz pazarlayacağız. Bir banka ile 5 yıllık kombine biletine kredi vermesi için anlaştık. Buradan 250 milyon dolar gelir elde edebiliriz. Hesabımızda yüzde 100 yanılsak
bile 125 milyon dolar kazanabiliriz. Seyrantepe yürüyor, gecikme yok.
Mimarlar Odası'nın imar planı iptali var. Ama Mimarlar Odası'nın İstanbul'un her yerinde böyle davaları var. Hukukçular sorun olmayacağını söylüyor” şeklinde konuştu.
“RİVA'NIN DEĞERİ YÜKSELİYOR”
Riva arazisi ile ilgili her türlü yetkiyi kongreden aldıklarını hatırlatan Adnan Polat, “O gün 80 milyon dolardan yüksek gelir veren gelmedi. O zaman satsaydık, belki banka borçları kalmayacaktı, belki o zaman camiamızın üzerindeki demoralizasyon ortadan kalkacaktı, ancak biz kulübün zaafından yararlanmak isteyenlere araziyi ucuza vermek istemedik” dedi.
Polat, Riva arazisinin değerinin, 2 sene içinde yüzde 50 artarak 150 milyon dolara çıktığını dile getirerek, “Biz biraz daha direnip bu araziyi elimizde tutsak, kesinlikle daha yüksek rakamları alabiliriz. Önümüzdeki dönemde yapmalıyız, çünkü iki şirketin birleşmesi, banka borçların kapanması lazım. Riva geliriyle sportif faaliyetlere de kaynak aktarmayı düşünüyoruz” ifadesini kullandı.
Başkanlıktan çekildiklerini açıklayan Adnan Öztürk ve Taner Aşkın ile son 3-4 gün içinde görüşmelerinin olduğunu anlatan Polat, “İkisi de seçilmemiz halinde maddi, manevi destek vereceklerini belirttiler. Bu benim için çok önemli” diye konuştu.
“İKİ KUPAYI DA ALACAĞIZ”
Halen kulübün başkan yardımcılığı görevini yürüten Adnan Polat, toplantı sonrasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada ise oluşturacağı yönetim kurulu listesinin kısmen belli olduğunu ama tamamlanana kadar bunu açıklamayacağını belirterek, şunları kaydetti:
“Önümüzde gerçekten çok zor 2 sene var. Churchill'in dediği gibi kan ve gözyaşı şeklinde değil ama hakikaten sıkıntılı 2 sene olacak. Düşündüğümüz projeleri hayata geçirirsek, ondan sonrası için Galatasaray'ın önü çok açık olacak. Hayata geçmemesi için de hiçbir neden yok. Benim burada tek ihtiyacım, camiamızın birlikteliği. Seçimdeki katılımın yüksekliği bunun göstergesi olacak.”
Taraftarların futbolda yıldız transfer beklentisinin sorulması üzerine Polat, “Bu sezon yaptığımız 14 transferin neredeyse 10'u yıldız futbolcu olarak ortaya çıktı. Öncelikli olarak Galatasaray'ın mali, idari ve tesis yapılanması sorunlarını çözüp, mali büyümeyi sağlamlaştırdıktan sonra, düşündükleri oranda büyük yatırımlara gireriz. Aksi takdirde devamlılığı olmayan maceraya girmiş oluruz” şeklinde cevap verdi.
Teknik direktör Karl Heinz Feldkamp'la ilgili bir soruyu da Polat, “Feldkamp'ın sözleşmesi var, göreve devam ediyor. Galatasaray'da futboldan bahsediyorsak, hem ligde, hem de kupada en yukarılarda mücadele ediyoruz. İki kupayı da alacağımızı düşünüyorum. İnşallah öyle olur. Feldkamp'ın sözleşmesini de zamanı gelince konuşuruz” cevabını verdi.
DİVAN KURULU BAŞKANLIĞINA 3 ADAY
Divan Kurulu başkanlık seçimi 9 Nisan Çarşamba günü yapılacak.
Divan Kurulu başkanlığına, halen başkanlık görevini yürüten İrfan Aktar ile Anıl Büyükeroğul ve Yılmaz Toköz aday oldu.
Toplantıda, eski başkanlardan Ali Tanrıyar nezaretinde renk seçimi de yapıldı. İrfan Aktar “Kırmızı”, Anıl Büyükeroğul “Sarı” ve Yılmaz Toköz de “Gri” rengi çekti.
Öte yandan, Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, 22 Mart'ta yapılacak seçimde aday olmayacağı için son kez Divan Kurulu toplantısına katıldı. Bu toplantıda eski başkanlardan Faruk Süren ve Mehmet Cansun da bulundu.
Kulüp başkan adaylığından çekilen Taner Aşkın ve Serdar Eder, Divan Kurulu toplantısına katılırken, Adnan Öztürk'ün sadece yazı göndermesi dikkati çekti.