G.Saray pırıl pırıl

Güncelleme Tarihi:

G.Saray pırıl pırıl
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 11, 1998 00:00

Turgay ŞEREN
Haberin Devamı

Galatasaray futbol takımını yurt dışında kamp yaparken, arada bir oynadığı maçları izledikten sonra bazı endişelerim vardı ve bunları dile de getirdim. Dedim ki, G.Saraylı futbolcular en gencinden en yaşlısına, futbol oynamıyorlar, hakemle, rakiple uğraşıyorlar. Eğer futbolcuların akılları başlarına gelmezse, Lig ve Avrupa kupası maçları başlar, sarı ve kırmızı kartlar peşpeşe birbirini kovalar. Nitekim, geçen yıl Sparta Prag maçı Vedat ve K.Hakan'ın G.Saray'a mağlubiyet hediyesidir, bunu unutmayalım. Ancak G.Saray-Altay maçını izlerken futbolcuların bazılarında bu eski alışkanlığın devam ettiğini gördüm. Bir kısmı ise bayağı disipline girmişler, akılları fikirleri futbol oynamak, rakip kaleye gitmek, topu kaybedince de defanstaki arkadaşlarına yardım etmek. Benim burada ikaz edeceğim iki futbolcu var, biri Arif, diğeri de Emre. Arif, el kol hareketlerine devam ediyor. Sahada doğru dürüst bir hakem olsa onu dışarı atar. Emre, Altaylı rakibine topsuz öyle bir girdi ki, bekledim bu hareketinden sonra özür diler diye. Bırakın özürü kafasını bile çevirmedi. Emre'nin yaşı 19. Babası ve hocası müsade etmiş, Emre son model bir Mercedes almış, güle güle kullansın. Ama yaşı ilerledikçe Emre'nin hedefi ne olacak; helikopter mi, yoksa jet uçağı mı?

TAFFAREL BÜYÜK ŞANS

Taffarel G.Saray'ın kalede güvencesidir. Dikkat edin sahada ısınması bile tam profesyonelce. Kalecidir, hatalı da gol yiyecektir. G.Saray kalesinde yan toplarda çok üstünlük sağlamayabilir, bir kaleci bunu çalışmakla giderir. Yedeği Mehmet çok genç, onu örnek almalı. Mehmet için Taffarel büyük bir şans.

G.Saray, defansında liberosuz oynuyor. Bundan amaç şu: Çok kişi ile hücuma katılmak, rakip kale önüne giderek gol aramak. Ali Sami Yen'de istersen tek defans oyuncusu ile oyna, o seyirci coşkusu ve rakibin kendi kalesine kapanmasıyla, G.Saray kalesine tek tük top gelir. Bir de madalyonun ters tarafı var, G.Saray'ın eşdeğerinde bir takım karşısında olursa o zaman G.Saray defansını izleyeceğiz.

GRASSHOPPERS'I GEÇMELİLER

Suat, Tugay, Hagi, Filipescu, Okan, Hasan, G.Saray'ın en iyileri. G.Saray'da onu izleyenlere en çok mutluluk veren olay, futbolculardan hangisi çıkar, hangisi girerse girsin takımın oyun düzeni bozulmuyor. Oyuncuların isimleri ve suratları değişiyor, ama sahadaki şablon aynı. Ve sahadaki oyun temposu aynı, görevler aynı. Bu bir takım için çok güç kazanılacak ve çok mutlu olunacak bir özelliktir. Hagi'li -ki büyük bir form yakaladı- G.Saray Grasshoppers'ı burada yener.

Beni mutlu eden olaylardan bir tanesi de az da olsa G.Saray tribünlerinin doğruyu bulmasıdır. Borazanlı, trampetli, şarkılı ve sarı kırmızılı tribündeki gençler G.Saray'a layık bir davranış içerisindeydiler. İşte G.Saray seyircisi böyle olmalı. Ne demişler, istemek yapmanın yarısı. Haydi G.Saray, haydi F.Bahçe, haydi Beşiktaş, haydi Trabzonspor ve haydi tüm takımlarımız, önce tribünlere dostluğu getirelim sonra da saha dışına. Saha içindeki futbolcular zaten kardeş.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!