Güncelleme Tarihi:
FENERBAHÇE Başkanı Aziz Yıldırım, FBTV’deki "Futbol Zirvesi" programında gazetelerin spor servisi müdür ve temsilcileriyle biraraya gelip, canlı yayında çarpıcı açıklamalar yaptı. "Bana futboldan değil, betondan anlıyor diyenlere cevabım şudur: Ben ’en az’ sizler ve gazeteciler kadar futboldan anlıyorum" diyen Yıldırım şunları söyledi:
"Sadece futbol değil, sporun tüm branşları ve spor yönetiminden çok iyi anlıyorum. Sporun her türünü seviyorum. Birçok maça ve amatör karşılaşmalara gittim. Ömer Üründül hariç, benim kadar gezip gören bilgisi olan bence yok. Evvelki sene aldığımız tüm oyuncular için gazeteciler ’Ne biçim oyuncular’ dedi. Geçen seneki performans ortada. Bana anlamıyor diyenler biraz kendilerine bakmalı. Basında yazanlardan daha iyi anlarım."
GFB'nin aylık kazancı 25-30 bin YTL
"Ben kimseye 'tezahürat yapmayın' demiyorum ama rahatsız olanları korumak benim görevim.Bu yetkiyi bana kongre verdi. Genç Fenerbahçeliler ile kopmalar 5 sene önce başladı.Tüm sorun rant. Amigolarla ilişkileri olan muhabirler var. Ben milli maçlarda da tek kimlik istiyorum. Stattan GFB pankartını kaldırttım. Çünkü GFB Fenerbahçe ile özdeşir duruma geldi. Tribünde 200 kişiler. Ayda 25-30 bin YTL'lik ütrün satıyorlar. Kimin cebine gidiyor bu para? Kendi sitelerinden kulübün başkanına cevap veriyorlar. Siz kimsiniz yha! Şu kadar beyinleri ile bizi zorlamaya çalışıyorlar."
Gidişattan şikayetçiyim
Kulüpler Birliği’nde Türk sporu için olması gereken çözümleri sunduklarını belirten Yıldırım, "Yeni bir dönem başlıyor. 10 yıldır F.Bahçe’de başkanlık yapıyorum. Bakın artık Türk futbolu diyorum. Sorunlarımız ortak" dedi. Yıldırım şöyle devam etti:
"Amatör branşlara her yıl 2 trilyona yakın harcama yapıyoruz. Ben de gidişattan şikayetçiyim. 18 yaşına gelene kadar sporcu hemen başka bir yere gidiyor. Kulüp sayısını azaltıp oyuncu yetiştirmeye kaydırmalıyız sistemi ve sonra oyuncular 2. lig takımına geçmeli. İstediğimiz oranda ve kalitede sporcu çıkartamıyoruz. Devlet ile kulüpler elele çalışmalı. F.Bahçe olarak örneğin 3 branşa mükemmel hizmet yapalım, sporcu yetiştirelim. Diğer kulüp de yatkın olduğu branşta yatırım yapsın. Ödediğim vergiye karşılık böyle bir hizmet yapayım.
F.Bahçe’de pazarlık olmaz
Avrupa’daki başarıyı inşallah yakalarız. Mayıs ayında kongre var. Ben neye karar vereceğimi henüz düşünmedim. Olabiliriz de olamayabiliriz de. Mehmet Ali Aydınlar ile ilgili açıklama yapıldı. Ali Koç’un da gençliğinden beri hayali F.Bahçe Başkanı olmak. Ayrıca Ferit Şahenk var. Bu değerli insanları burada görmek istediğimi söyledim. F.Bahçe bir cumhuriyet. Demokrasi hakim. Ben burayı ileriye götürmeyeceğine inansam kardeşim olsa oy atmam. F.Bahçe’de pazarlık olmaz.
2007’de biz ’100. yılda 100 bin taraftar kartı’ dedik, bunu geçtik. Biz de 2008’de 155 bine, 2009’un nisan ayına doğru 200 bine çıkartmaya çalışacağız. 1 milyon üye için kulüple ve kanunla olan ilişkiler var. Her üyeden 1 milyar alsak büyük bir meblağ Fenerbahçe’nin kasasına girer. Avrupa’da bir numara olmamızı sağlar.
Büyümeye devam edeceğiz
Fenerium ile ilgili Adnan Polat’ın açıklamalarını başkası söylese bu kadar etki etmezdi. Fenerium olarak büyümeye devam edeceğiz. UEFA’da G.Saray’ın final oynaması ile ilgili şunu söyleyebiliriz, önce oynasınlar sonra fikir belirtelim. Kulübün başkanının Şükrü Saracoğlu’nda özel yeri yoksa kimsenin özel yeri olamaz. Genç Fenerbahçelilerin kurulmasına ben ön ayak oldum. Ben hepsine değil içindeki 5-10 kişiye karşıyım. İnsanlar huzursuz edilmemeliler. Sattığımız kombinelerde, ’eğer rahatsızlık verirse kombine iptal edilir’ ibaresi var. Burası dağ başı değil. Kanuni ne varsa hepsini yaparız. Migros tribününe ben başkan olduğum sürece kombine yapmayacağım.
G.Saray’a gitse eleştirilmezdi
AZİZ Yıldırım, iyi bir kadro oluşturduklarına dikkat çektiği programda, Emre Belözoğlu için yapılan haksız eleştirileri kınayarak, "Galatasaray’a gitseydi, bu kadar eleştiri almazdı" diye konuştu. Yıldırım şöyle devam etti: Emre Türk futbolunda en önemli oyuncu. Askerliğini yaptı, dinlenmeden geldi ve fedakarlık gösterdi. Sakatlanabilen bir futbolcu, iyi bakılması lazım. Hoca geçmişten tanıyor. Emre’nin basınla ilişkilerini uzatmak hem ona hem bize zarar veriyor. Affetmek lazım. Bu çocukla ilgili hep bir şey ortaya atılıyor. Ailesi, karakteri iyi. Galatasaray’a transfer olsaydı bu ithamların hiçbiri yapılmayacaktı. Galatasaray kalemleri kasıtlı yazıyor bunları. Emre’nin sakatlığını söyleyip bunalıma soktular. Her insanın hem seveni vardır, hem de sevmeyeni vardır. İtalya’da, İngiltere’de oynadı. Sonra yapamıyor, edemiyorsa ne isterseniz söyleyin. Ama kendi çocuğumuza destek olalım.
Güiza’nın gol öfkesi
DANİEL Güiza, İspanya- Ermenistan milli maçında gol atamamasına sinirlenerek tepki vermesiyle ilgili, "Eğer sinirlenmezsem futbolcu değil sıvacı olurum" dedi. 4-0 biten maçta ilk 11’de sahaya çıkan ve çok sayıda pozisyonu değerlendiremeyince teknik direktör Del Bosque tarafından 55. dakikada oyundan alınan Güiza, yedek kulübesinde çıkardığı ayakkabılarını bir taraftara hediye ettikten sonra maçın bitimini beklemeden soyunma odasına gitmişti. Oyundan çıkarken sinirli ve üzgün olan Güiza, Marca gazetesinde yer alan açıklamasında, "İspanya forması ile oynamak benim için çok önemli. Eğer işler istediğim gibi yolunda gitmezse bu büyük bir öfke veriyor. Aynı zamanda bu takımda görev almak her seferinde daha da zorlaşıyor. Sinirlenerek çıkmam en iyi şekilde oynayamam ve gol atamamamdan dolayı" ifadelerini kullandı.
Koşmayan Alex çeyrek finalde!
Medyanın "koşmuyor, yürüyor" diye uzun süre eleştirdiği Alex’in takımı arkadaşlarıyla birlikte çeyrek finale taşıdığını dile getiren Yıldırım, spor yazarlarının Deivid’i de yerden yere vurduğunu ve "Bu ne biçim futbolcu" diye yorumladığını hatırlattı. "Alex’e yazdığınız yazılarla bu seyirci kalktı kendisini yuhaladı" ifadesini kullanan Yıldırım, menajeri Juan Figer ile yapılan sözleşmenin detaylarını açıklayarak, "Kulübün çıkarları doğrultusunda doğru karar verdik. Bizi suçlamak terbiyesizliktir. Alex 2 milyon dolara oynuyordu. Brezilya’da futbolcuların çoğu, ya şirketlerin ya da şahısların elinde. Federasyon buna göz yumuyor. Parasının bir kısmını imaj hakkı olarak kenara ayırdık. Bu ödeme mukavalenin içinde bir ödeme" dedi.
Carlos’un kaptanı ol dedim, kalmadı
Tuncay Şanlı’nın kalması için çaba harcadık. Ali Koç çok uğraştı ama o İngiltere’ye gitmek istedi.
TUNCAY Şanlı ile transfer döneminde Asbaşkan Ali Koç’un özel olarak görüştüğüne dikkat çeken Aziz Yıldırım, "Tuncay konusunda Ali Koç çok uğraştı. Ağabey- kardeş ilişkileri var. Tuncay "Avrupa’ya gitmek istiyorum" dedi. Oradan alacağı paranın üstüne çıktık. ’Roberto Carlos’un kaptanı ol’ dedim. Cemil Turan, Can Bartu, Lefter olursun’ dedim. ’Ben İngiltere’de oynamak istiyorum’ dedi" yorumunu yaptı. Mehmet Aurelio konusunda kulüp olarak fedakarlık yaptıklarını da vurgulayan Fenerbahçe başkanı, transfer döneminde menajer Bayram Tutumlu’nun Brezilyalı oyuncuların beynini yıkadığına değinerek şöyle konuştu:
"Marco’yla duygusal konuşmalar yaptık. Ailen de burada olmak istiyor. Eline 500 milyar geçen oyuncunun eline primlerle 1 trilyon geçti. O ’Menajerim ne derse o olur’ dedi ve para için gitti. Fenerbahçe’de oynarken birçok oyuncunun gidişi yazıldı, çizildi. Peki onlar varken Chelsea’yi geçecek pozisyona gelindi mi? Şu an 27 oyuncumuz var. Şu kalsaydı bu kalsaydı deniliyor. Futbolda artık geçmiş yok, gelecek var."
Eto’o pahalı geldi
Barcelona’nın yıldızını almak istediklerini anlatan Yıldırım, Kezman’ı 4.5 milyon Euro’ya satarak kazanç sağladıklarını vurguladı.
Barcelona’nın yıldızı Eto’o’yu almak istediklerini anlatan Yıldırım, "Eto’o’yu getirecektik ama büyük rakamlar istediler. Türk futbolunun geleceği Burak Yılmaz’ı aldık. Josico’nun transferini hocanın isteği doğrultusunda gerçekleştirdik. Senna’nın bonservisi 24 milyon Euro. Güiza’nın 14 milyon Euro’luk fiyatına bile çok dediler. Oysa bu futbolcuyu Barcelona istiyordu. Kendisiyle lig bitmeden ön protokol yaptık. Biz almasak, onlar alacaktı" diye konuştu.
Başkan Yıldırım, Mateja Kezman’ı 8 milyon Euro’y’a aldıklarını dile getirerek, "Kezman’da hesap yaparsanız 8’e aldım 2 sene oynadı 4’ü gitti, ben 4.5’a sattım ve kar ettim. Mukavelesi bitmiş futbolcunun bizimle işi bitmiştir. Ayrılmak istediğini söyledi, biz de kulüp menfaatini koruduk" dedi.
Zico 3.5 milyon Euro istedi
Antrenör Zico’yu tanıyor muydunuz? Giderken çok kıymetli oldu. Anlaşması 1. yıl 1.8, 2. yıl 1.9 milyon Euro. Anlaşmak istedik. 3.5 milyon Euro istedi, indirmedi. Kardeşi konusu vardı, yardımcılarıyla rakam 4.7 milyon Euro’ydu. Zico bu sene şampiyon olsaydı da fark etmezdi. Rakamı % 60-70 artıramam. Aragones’in tüm ekibi bize 3.5 milyon Euro’ya mal oldu. Zico’da başarı geldi de ligi yürüye yürüye kazanması gerekti.
Kutluay’a idari görev önerdim
Herkes kendi çapında iyi F.Bahçelidir. İbrahim Kutluay kişiliği, ailesi, fiziği, gücüyle çok iyi bir kişi ve sporcudur. ’F.Bahçe’de gel sana idari bir görev verelim. Bir yere gelirsin’ dedim. İstemedi, oynayarak para kazanmak istedi. Halbuki yavaş yavaş kariyerinde bu yönde de yükselebilecek bir kişi. Terbiye olarak da iyi. Türkiye’de bu tip insanlara gerek var. 35’inden sonra herkes oyunculuk sevdasına girdi. Bu böyle süremez.
Gerekirse formamızı kendimiz de üretiriz
Seyrantepe’ye karşı değilim. Kime yapılırsa yapılsın, destekliyorum, ama yapılırken rant sağlanıyorsa buna karşıyım ve bunu da zaten gerekli yerlerle paylaştım. Fenerbahçe Stadı da devletindir. Sponsorlarımızdan Avea ile bu sene sonunda anlaşmamız bitiyor. Avea ile devam etmek istiyoruz, istediğimizi vermezse değiştiririz. Adidas da aynı şekilde istediğimizi vermezse formayı kendimiz de üretebilir ya da başka bir markayla anlaşırız.