OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 10, 2005 00:00
Türkiye’de futbol maçlarının yayın hakları, 1996’dan beri havuz sistemi çerçevesinde satılıyor ve maçlar şifreli kanallar tarafından yayınlanıyor. Ancak televizyon gelirlerinin dengeli dağılımı ilkesi üzerine kurulu sistem, uygulamada en çok
BeÅŸiktaÅŸ,
Fenerbahçe, Galatarasay ve Trabzonspor’un işine yarıyor.Bu yüzden 1996’dan beri de sürekli tartışılıyor. Sisteme yönelik en son eleştiri, bu sefer sürpriz bir şekilde Fenerbahçe cephesinden geldi. Yönetici Murat Özaydınlı, ‘Naklen yayın gelirlerinin dağılımında bir haksızlık söz konusu. Gelirler puan sıralamasındaki konumlara göre dağıtılmalı’ dedi. Cine 5 döneminde, hak ettiğinden daha az alıyor diye havuzdan çıkmak isteyen Fenerbahçe, şimdi Anadolu kulüplerine haksızlık oluyor diye yeni bir havuz sistemi öneriyordu. O dönemki tartışmalarda Cine 5’in avukatı Hüseyin Yarsuvat, bir televizyon programında dönemin Fenerbahçe Başkanı Ali Şen’e unutulması zor bir cevap vermişti: ‘Burası Hilton’un havuzu değil istediğiniz zaman girip çıkamazsınız.’ Peki nedir bu kadar tartışılan havuz sistemi? Avrupa ülkeleri bu işi nasıl çözmüş? İşte bir havuz dosyası.1 Havuz sistemi nedir ve ilk nerede ortaya çıktı?Sistem televizyon gelirlerinin tek bir elden pazarlanması ve adil bölüşümü esasına dayanıyor. Bu sayede gelir dengesinin sağlanması ve rekabetin devam etmesi amaçlanıyor. ABD’de 1950’lerden itibaren Major League beyzbol maçları naklen yayınlanıyordu. Ancak, yayın anlaşmalarının toplu halde değil tek tek yapılması takımların gelirleri arasında büyük bir uçurum ve ligde dengesizlik yarattı. Birkaç büyük takım yayınlardan büyük gelir elde edip sürekli kazanınca izlenme oranları düştü. İzlenme oranları düşünce televizyon kanalları da takımlara yaptığı ödemede yüzde 50’ye varan kesinti yaptı. Bunun üzerine beyzbol kulüpleri, yayın haklarını topluca pazarlamaya ve adil bir şekilde paylaşmaya karar verdi.2Avrupa futbolunda havuz sistemi ne zaman uygulanmaya başlandı?Avrupa’da 1960’larda sadece kupa finalleri televizyondan naklen yayınlanıyordu ve kulüpler düzgün bir gelir elde edemiyordu. 1980’lerde düzenli naklen yayınlar başladı, kulüpler az da olsa televizyon yayın haklarından para kazanmaya başladı. Örneğin 1983’te İngiltere’de BBC tüm kulüplere sezonluk olarak 5 milyon dolar ödemişti. 1985’ten sonra özel televizyonlar kuruldu ve yayın hakları gelirleri yüz milyon dolarlara kadar yükseldi.3Türkiye’de havuz sistemi öncesi nasıl bir düzen vardı?TRT, 1980’lerde maç yayınlarına başladı ama çok az ödeme yapıyordu. 3 büyüklerin bütçelerinde Spor Toto gelirleri, yayın gelirlerinden çok daha fazlaydı. Ancak televizyonun önemini yavaş yavaş anlayan kulüpler, TRT’den daha büyük para talep etmeye başladı. İlk olarak 1988’de
Galatasaray, Neuchatel ile oynanan Avrupa Kupası maçında TRT’nin verdiÄŸi parayı beÄŸenmeyerek maçı naklen yayınlatmadı.4Özel televizyonlar maç yayınlarına ne zaman baÅŸladı?TRT düşük bir bedelde ısrar edince, 1990 mayısında ilk özel kanal Magic Box Star1’in kuruluÅŸu ipleri kopardı. Dört büyük kulüp ve bazı Anadolu takımları 1990-91 sezonu öncesinde ilk kez ayrı ayrı milyon dolarlık anlaÅŸmalar imzaladı. 1992’de Show TV daha büyük paralar ödeyip kulüplerle anlaÅŸtı. Dört büyük kulübün sezonluk geliri 3-4 milyon dolara kadar çıktı. 5Türkiye’de ilk havuz sistemi ne zaman kuruldu?1994’te ÅŸifreli kanal Cine 5’in devreye girmesiyle gelirler daha da yükseldi. Ancak kulüpler yayın haklarını kendileri pazarlıyordu. Özellikle Anadolu takımı denen küçük kulüpler sadece büyük takımlarla kendi sahalarında yaptıkları maçlardan para alıyordu. Futbol Federasyonu’nun giriÅŸimi üzerine Cine 5, 1996’da üç yıllık bir teklif vererek Türkiye Ligi’nin sezonluk yayın haklarını satın aldı ve havuz sistemi baÅŸladı. Üç yıl boyunca sırasıyla 40, 45 ve 50 milyon dolar ödeyerek maçları yayınladı. 6Åžu anda Türkiye’de uygulanan havuz anlaÅŸması nasıl?Cine 5’in ardından 1999’da havuz ihalesini Uzan Grubu aldı. Grup, taahhütlerini yerine getirmeyince yayın hakları 2001’in başında Çukurova Grubu’na ait Digitürk’e geçti. Digitürk, 2004’teki dört yıllık ihaleyi de kazandı. AnlaÅŸmaya göre 2007-08 sezonu sonuna kadar, her yıl için ortalama 94 milyon dolar ödeyecek.7Kulüpler yayın gelirlerini nasıl paylaşıyor?Paylaşım ÅŸekli, havuz sisteminin baÅŸladığı 1996’dan beri geçmiÅŸ dönemdeki ÅŸampiyonluklar, 1. ligde oynanan sezon sayısı, ligdeki sıralama ÅŸeklindeki üç ölçüte göre belirleniyor. Böylece BeÅŸiktaÅŸ, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor gelirin yarısını alırken, kalan 14 kulüp de geri kalan yarıyı paylaşıyor. Bu uygulama 9 sezondur deÄŸiÅŸmedi. ÖrneÄŸin geçen sezon BeÅŸiktaÅŸ, Fenerbahçe ve Galatasaray kulüp başına yaklaşık 20 trilyon 288 milyar lira alırken ligden düşen Elazığspor sadece 4 trilyon 11 milyar lirayla yetindi. 1990’dan beri 1. ligde oynayan, geçen sezonu Galatasaray’ın önünde dördüncü sırada kapatan Gaziantepspor bile 6 trilyon 38 milyar alabildi.8Küçük kulüpler bu eÅŸitsizlikten ÅŸikayet etmedi mi?1996’da havuz sisteminin kurulmasına küçük kulüpler büyük destek verdi. Ancak, yayın gelirlerinin paylaşımındaki eÅŸitsizliÄŸi de zaman zaman gündeme getirdiler. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ise dört büyük kulübü havuzda baÅŸka türlü tutmanın mümkün olmadığını buna gerekçe gösteriyordu. Havuzun bozulacağı korkusuyla Anadolu kulüpleri eÅŸitsizlik konusunda sessiz kalmayı tercih etti. Ancak TFF yasasına göre, yayın haklarının pazarlanma yetkisi tüm kulüpler adına yine TFF’ye ait. Yani yasa gereÄŸi aslında hiçbir kulüp havuzdan çıkamaz.9Kulüplerin bütçelerinde televizyon yayın haklarının payı ne kadar?Fransa, Ä°spanya ve Ä°talya’da kulüp bütçelerinin yüzde 50’den fazlası yayın gelirinden saÄŸlanıyor. Ticari gelirlerin yüksek olduÄŸu Ä°ngiltere’de bu oran yüzde 42. Türkiye’de dört büyüklerde bu oran yüzler 30’lar civarında. Ama tribün geliri çok düşük, ürün satışı az kimi Anadolu kulüpleri, gelirlerinin neredeyse yüzde 70’ini buradan saÄŸlıyor.10Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı son olarak ne teklif etti?Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı, 10 gün önce yaptığı öneriyle televizyon gelirlerinin daha adil paylaşılması gerektiÄŸini söyledi. Fenerbahçe’nin önerisi kabul edilirse, gelirlerin yüzde 14’ü dört büyükler tarafından paylaşılacak. Yüzde 54’ü Fransa ve Ä°ngiltere’deki gibi tüm takımlara eÅŸit biçimde dağıtılacak. Kalan yüzde 32’lik kısım ligdeki baÅŸarıya göre dağıtılacak.AVRUPA’DA DURUM NEDÄ°R?Ä°ngiltere ve Fransa’da gelirin yarısı bütün kulüplere eÅŸit dağıtılıyorÄ°NGÄ°LTERE 1983’te BBC ve ITV iki yıl için 5,2 milyon sterlin ödeyerek yayın haklarını almıştı. Asıl patlama Rupert Murdoch’a ait BSkyB kanalı pazara girince yaÅŸandı. BSkyB, 1992’de beÅŸ yıl için 191.5 milyon sterlin, 1997’de 670 milyon sterlin, 2001’de ise 1.1 milyar sterlin verdi. Geçen yılki ihaleyi de kazanan BSkyB, üç sezon için 1.638 milyar sterlin ödeyecek. Yani tek sezon için 545 milyon sterlin. Kulüpler yayın gelirlerinin yüzde 50’sini eÅŸit paylaşıyorlar. Yüzde 25’i lig sıralamasına, yüzde 25’i de medya primi denilen yayınlanan maç sayısına göre dağıtılıyor.FRANSA 1984’ten beri havuz sistemi var. Kulüplere gelirin yüzde 50’si dayanışma primi adıyla eÅŸit ÅŸekilde, geri kalan yüzde 30’u lig sıralamasına ve yüzde 20’si de medya primine göre dağıtılıyor. Bu sezondan itibaren ufak bir deÄŸiÅŸiklik var: Medya primi ve sıralama primi esaslarında geçen 5 sezonki baÅŸarılar da dikkate alınacak. Böylece Lyon ve Marsilya gibi büyük takımlar biraz daha fazla gelir elde edecek. Åžu anda 390 milyon euro olan yıllık yayın hakkı bedeli, gelecek yılki yeni anlaÅŸmaya göre 600 milyon euro’ya yükselecek.ALMANYA Almanya’daki havuz sisteminde maçları Kirch grubuna baÄŸlı Premiere kanalı yayınlıyordu. 2000’de yapılan dört yıllık anlaÅŸmaya göre 1. lig takımları yılda 400 milyon euro’yu paylaÅŸacaktı. Ama Kirch grubu iflas ettiÄŸini ve sadece 290 milyon euro ödeyeceÄŸini ilan etti.Ä°SPANYA Audiovisual, Ä°spanya ligi için ÅŸu anda 195 milyon dolar ödüyor. Bu rakamdan aslan payını (gelirin üçte birini) Real Madrid ve Barcelona alıyor. Ä°ki takım ayrıca yerel kanallarla anlaÅŸma da yapıyor. Mesela Barcelona Katalan televizyonuyla anlaÅŸma imzaladı ve gelirini 66 milyona çıkardı.Ä°TALYA Ä°talya’da 1999’a kadar havuz sistemi uygulanıyordu. Ancak, başını Juventus, Milan ve Inter’in çektiÄŸi büyük kulüpler, sistemi bozarak yayın haklarını tek tek satmaya baÅŸladı. Geçen sezon Sky Italia ve Mediaset, Juventus’a ve Milan’a 112 milyon euro, Inter’e de 88 milyon euro ödedi. Bu 3 takım, maçlara çıkmaları için kendi paylarından küçük kulüplere yardım yapıyor.Â
button