Futbolcular Arap Şeyhi gibi

Aziz Yıldırım, televizyon ekranlarından ilk kez futbolculara seslendiğini söylerken, "Herkes formasının hakkını versin. Gereken yapılsın" dedi. Kendilerine bir kuruluş tarafından yayın hakları için 120 milyon Dolar'lık teklif geldiğini, buna karşın havuzdan çıkmadıklarını söyleyen Yıldırım, medyaya da yüklenerek, "Hep başkanlar, yöneticiler, teknik direktörler mi suçlu olacak? Neden hiç futbolcular eleştirilmiyor" diye konuştu. Şampiyonluk yarışında gidişatın Beşiktaş maçı sonrası belli olacağını da sözlerine ekleyen Yıldırım, transfer konusunda ise, "Transfer konusunda tüm yetki Aykut Kocaman'dadır. O isterse transfer yapılır" dedi.

YILDIRIM'DAN 2010 DEĞERLENDİRMESİ

2010 yılını değerlendiren Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, "2010 yılında futbol açısından aşağıda bir sezon geçirmedik. İstediğimiz neticeleri alamadık. İlk döneminde iyiydik, ama ikinci dönemde istediğimiz seviyeye ulaşamadık. 2010 yılında diğer branşlarda hem bireysel hem de takım anlamında başarılar yakaladık. Voleybolda, basketbolda, masa tenisinde, yelken, kürek, boksta başarıları yakaladık. Nevin Yanıt bir daha yakalanamayacak bir başarıya imza attı belki de... Yatırımsal anlamda da büyük yatırımlar yaptık. Fenerbahçe kendi gücüyle ve Ülker'in desteğiyle modern bir salon yapıyor" şeklinde konuştu.

"AYKUT TRANSFER İSTERSE GÖREVİMİZİ YERİNE GETİRİRİZ"

Şampiyonluk şansı hakkında sorulan soruya, "Şampiyon olmak için yola çıkıyoruz. Fenerbahçe takımının bütün oyuncuları değerlidir. İkinci dönemle beraber kendi normal seviyelerini yakaladıkları zaman diğer adaylar kadar şansımız var" şeklinde cevap veren Aziz Yıldırım, transfer hakkında ise, "Aykut Kocaman eğer transfer yapılmasını isterse biz de gereğini yerine getiririz" dedi.

Aykut Kocaman'ın çalışma yöntemi hakkında da bilgi veren başkan Yıldırım, "Transferde yetkili Aykut Kocaman. Kocaman 'Transfer istiyoruz' derse onu hemen yaparız. Sadece parasal anlamda biz devreye gireriz. Aykut Kocaman bizden habersiz transfer yapabilir. Sonuçta Niang'ı o şekilde transfer ettik. Kocaman hem teknik hem de sportif sorumlu olarak alacağı kararı uygularız. Onu da yalnız bırakamayız. Destekleyeceğiz. Kamuoyu da destekleyecek" yorumunda bulundu.

"FUTBOLCULARIN HİÇ Mİ SUÇU YOK? NEDEN HEP BAŞKANLAR, YÖNETİCİLER, TEKNİK DİREKTÖRLER..."

Aykut Kocaman konusunun açılmasından sonra kamuoyuna seslenen Aziz Yıldırım, "Kocaman gelirken iyi oldu diyenlerin şimdi kötü demelerine anlam veremiyorum" diyerek, şunları söyledi:

"O gelirken herkes iyi oldu derken, 5-6 ay sonra o insanlar şimdi farklı şeyler söylüyorlar. Bunu yapan gazeteciler. Sadece biz değil diğer takımlar da bu sıkıntıyı yaşıyorlar. Aykut Kocamanlı Fenerbahçe şampiyon mu olmalı yoksa Aykut Kocaman ile geleceğe mi yatırım yapmalı. Daha çok başarılar kazanmalı?."

"Fenerbahçe altyapılarıyla belli bir yere geldi. Şimdi yöneticilerle geleceği kuracağız. Ben de bunu yapıyorum. Kocaman'ın yerine Avrupa'da ismi olan birini getirir ve başarısız da olabilirdik. Biz başarı için kenetleneceğiz. Geçen sene nasıl son 8 maçta bunu başardıysak bunu da başaracağız" açıklamasında bulunan Aziz Yıldırım medyaya yüklendi ve "Sadece başkanların, yöneticilerin mi suçu var? Futbolcuların hiç mi suçu yok?" dedi. Yıldırım, "Çoğu futbolcumuz milli takımlarında oynuyor. Kadro olarak tamamız. Artık alışma dönemi bitti kadro açısından. Şimdi başarı zamanı. Ama bazı şeyleri kamuoyu görmeli. Onlara göre hep yönetim, Aykut Kocaman, başkan kötü. Neden futbolcular kötü olmuyor hiç? Neden onlarla ilgili yorum yapılmıyor. Brada suçluluk varsa herkeste var. Bunu ayırmak yanlıştır. Buradan herkese sesleniyorum. Bundan sonra bazı şeyler değişecek" ifadesini kullandı.

"FUTBOLCULAR BÜYÜK TAKIMLARA GELDİKLERİNDE BAŞKA TÜRLÜ YAŞAMAYA BAŞLIYORLAR"

Aziz Yıldırım, transfer edilen futbolcuların beklentilerin altında performans sergilemeleri konusunda da önemli açıklamalarda bulundu. Yıldırım, "Oyuncuları alıyorsun. Sonra oyuncular geldikleri yeri unutuyorlar. Burada başka türlü yaşamaya başlıyorlar ve düşüşler yaşanıyor. Onların buraya geldikten sonra daha çok çalışmaları lazım. Buraya gelen burayı son durak gibi görüyor. Yerli oyuncular alt yapıları tam dolu gelmedikleri, eğitim görmedikleri için böyle sıkıntılar yaşıyoruz. Mantalite eksikleri, fizik, teknik açısından sıkıntıları oluyor büyük takımlara geldiklerinde. Oyuncu küsmeyecek, çalışacak... Birisi oynamadığı zaman küsüyor, hocaya küsüyor, gazeteye konuşuyor. Bundan sonra teknik direktör de oyuncuya karşı bir tavır alıyor. Bu zihniyetlerin ortadan kalkması gerekiyor" diye konuştu.

"FUTBOLCULARI ARAP ŞEYHİ GİBİ KARŞILIYORLAR"

Rıdvan Dilmen'in "Yıldız futbolcular buraya geldikleri zaman burayı Katar gibi algılıyorlar" yorumundan sonra da konuşan başkan Yıldırım, "Biz onlara çanak açıyoruz. Gece kulüplerinde onları Arap Şeyhi gelmiş gibi karşılıyorlar. Herkes eğlenebilir ama her şeyin bir zamanı var. Medya kendi yönünden haklı. Nedir? Bir şeyleri abartıp, yorumlar yapıp okunmak, seyredilmek. Gerçekleri söylerseniz insanlar okumayabilir. Doğrular bazen söylenmiyor. Medyanın da değişmesi lazım" dedi.

"TÜM SPORCULARIN BİR SENDİKASI OLMASINDAN YANAYIM"

Aziz Yıldırım kendisini sendikayı istemeyen adam olarak nitelendirenler olduğunu buna karşın sendikayı en çok isteyen başkan olduğunu kaydetti. Yıldırım tüm sporcuların sendikalaşma yoluna gitmeleri gerektiğini savundu. Başka Aziz Yıldırım şöyle konuştu:

"Sporcuların 10-15 yıl profesyonel spor hayatları var. Daha sonra futbolu bırakıp antrenör oluyorlar. Sporcular biraraya gelip kendilerinin gelecekleri hakkında bir platform oluşturmaları lazım. Aziz Yıldırım başından beri böyle bir sendikaları olmasını istiyor. Hatta bazıları buna benim karşı çıktığımı söylüyorlar ama ilk destekleyecek olan benim bu konuyu. Ben tüm sporcuların bir sendikası olmasından yanayım."

MOSTUROĞLU: "ÖNÜMÜZDE BİR LEFTER ÖRNEĞİ VAR"

Sendika konusu hakkında Şekip Mosturoğlu da konuştu. Bu konuda tecrübeli olan Mosturoğlu, daha önce kurulan vakıfın olmulu yanlarından bahsetti. Mosturoğlu, "Kurulan vakıf 10 yıllık dönemde paraları dağıtmaya başladı. Vakıfla ilgili TFF ile çalışmalar var. Duran parayı yeni imkanlarla büyüterek ve sosyal güvencelerini sağlayan bir mekanizma oluşturulacak. Örnek olarak Lefter var mesela. Fakat Lefter kulübün inisiyatifinden çok daha fazlasını hak ediyor. Keşke herkese daha fazlasını yapabilsek ama bunun kurumsal açıdan otomatik bir şekilde olması gerekiyor" dedi.

"FUTBOLDA TATİL AZALTILMALI. EN ÇOK ÜCRETİ DE ŞU AN TATİL YAPAN FUTBOLCULAR KAZANIYOR"

Aziz Yıldırım futbolcuların tatillerinin daha kısa olmasını savundu ve bu konuda federasyonu göreve çağırdı. Yıldırım, şu an Türkiye liginin tatil olmasına karşın Avrupa'nın birçok liginde futbol oynandığını söyledi. Yıldırım bu konu hakkında, "Türkiye'de futbolcular şu an tatilde. Avrupa'da maçlar oynanıyor. O zaman biz de kaldıracağız bazı şeyleri. Federasyon ligi oynatmalı. Hangi meslekte tatil var? En çok ücreti de onlar alıyor. 12 gün tatil yaptık. Gelip çalışmaya başlayacaklar. Yine sıkıntı çıkacak. Futbolumuzda bazı şeylerin değişmesi gerekiyor. Daha çok yükleme yapmak gerekiyor futboclulara. Maç tarihleri de çok sıkıntılı. Anderlecht'e gittik mesela. Fikstüre bakıp antrenman programlarını neredeyse sezon öncesi açıklıyorlar. Bizde maçlar 2 hafta önceden açıklanıyor. Herkes programını yapsın ona göre çalışalım. Mesela Türkiye Kupası Finali oynayacaksın yeri 1 ay önce belli oluyor" diye konuştu.

"AVRUPA'DA KAMP YAPMA DÖNEMİNİ BİTİRECEĞİZ"

Statlarda bayramların kutlanmasının büyük sıkıntı yarattığını ve çimlere zarar verdiğini söyleyen Yıldırım, "Statlarda bayramların kutlanması büyük sıkıntı. Statlarda bayram kutlanmamalı. Onlar için ayrı bir kutlama alanı olmalı. Çimlere zarar veriliyor. Bunları da ayarlamak lazım" diye konuşurken, Düzce'de yapılmakta olan tesisler hakkında önemli bilgiler verdi. Avrupa'nın çok cazip olarak karşılanmasının yanlış olduğunu özellikle yabancı teknik direktörlerin ülkelerine yakın olduğundan dolayı Avrupa'yı seçtiklerini söyleyen Yıldırım, "Eskiden bütün takımlar rakımları yüksek olan yerlerde antrenman yaparlardı. Şimdi her takımda bir Avrupa sevdası başladı. Ama orada randımanlı da çalışamıyorsunuz. Küçük takımlarla karşılaşıyorsunuz. Yabancı teknik direktör olduğu zaman onların daha çok hoşuna gidiyor yurt dışında çalışmak. Ama şimdi böyle bir tesisi buraya inşaa ediyoruz. Düzce'ye... Yurt dışına çıkmaya gerek kalmayacak. Her spor dalından insanlar burada çalışabilecek. Burayı yabancı takımlara da açabiliriz. futbol takımı burada ön çalışmalar yapacak. Sonra da büyük turnuvayı Avrupa'da yapabilirsiniz. burada bir organizasyon yapabilirsiniz. Beşiktaş-Galatasaray gibi takımlar da devreye girebilir. Bunu da uygulayacağız" dedi.

"BEŞİKTAŞ MAÇI SONRASI GİDİŞAT BELLİ OLUR"

"Diğer takımların ne kadar şansı varsa bizim de o kadar şampiyonluk şansımız var" açıklamasında bulunan Yıldırım, "Herkesin olduğu kadar bizim de şansımız var. Beşiktaş maçı sonunda durum büyük bir ihtimalle belli olur. Trabzonspor ile içeride oynamak avantaj. Biz 2001'de şampiyon olduğumuzda 14 puan gerideydik. İnanmak, çalışmak gerekiyor. Eğer oyuncu ihtiyacı varsa o kolay. Bu konu maddiyata bakar. Ama önemli olan bir bütün olarak bunu sağlamak. Çalışacağız ve her şeyi kazanacağız. Trabzonspor o rahatlığı o şekilde sürdüremez. İkinci yarı daha çetin olacak" açıklamasında bulundu.

"17 YAŞ ALTI MAÇINDA YAŞANANLAR HAKKINDA..."

17 yaş altı Galatasaray-Fenerbahçe maçında yaşanan kavga olayları da programda konuşuldu. Aziz Yıldırım "Yapanların ceza göreceğini bekliyorduk ama maalesef onlar yaptıklarıyla kaldılar. Ceza görmediler" açıklamasını yaparken bu konularda daha bilgili olan hukukçu Mosturoğlu da "Darpla yargılanıyorlar. Futbolcularımızın gittiği yer Çocuk Koruma Müdürlüğü. Adı üstünde bunlar çocuk. 15- ve 16 yaşındalar. Hangimiz bu çocuklara bir şey yapılıdğında seyirci kalabiliriz ki? Ülkedeki yasa buna el vermiyor. Spor alanlarına bir daha girmemeleri gerekiyor. Ama yeni yasayı bekliyoruz. Şu an yeni yasa olsaydı 5 yıl maça giremezlerdi. ama şu an böyle bir şey yok. Bir baba olarak bu olaylar beni üzdü" ifadesini kullandı.

ANDRE SANTOS'UN AÇIKLAMALARI...

Aziz Yıldırım, basına "Daum, Aykut Kocaman'dan daha iyi" diye demeç veren Andre Santos hakkında kararın bugün alınacağını söyledi. Yıldırım "Böyle bir açıklama yapmaması lazım. Bununla ilgili Kocaman ile konuşacağız. Orada kararımızı alacağız" dedi.

TRANSFER KONUSU

Aziz Yıldırım transfer konusunda kararın Aylut Kocaman'da olduğunu söyledi. Kocaman "İhtiyaç varsa transfer yapılır. Kocaman derse, almaya mecburuz. Ama aldığınız oyuncular mevcut futbolculardan iyi olacak. Biz 2004'te sadece Nobre'yi aldık. İkinci bir oyuncu almadan şampiyon olduk. Ben bu kadroya inanıyorum. Benim inandığım kadar inanıyorlarsa şampiyon olurlar. Bunlardan iyi oyuncu varsa alırız. Biz şampiyonluğa inanmasak başka türlü operasyon yapardık oyuncu bazında. Bizdeki oyuncuların hepsi kaliteli" diye konuştu.

"120 MİLYON DOLARLIK YAYIN TEKLİFİ VAR"

Aziz Yıldırım bir kuruluşun yayın hakları için kendilerine yıllık 120 milyon Dolar teklifte bulunduğunu ama havuzu bozmadıklarını söyledi. Yıldırım "Bir taraftan diyorlar ki Anadolu kulüpleri güçlensin. Diğer yandan da doğal olarak büyük takımların da gücü düşer. Hepsi aynı güçlerinde kalamazlar ki... 120 milyon dolar teklif eden kuruluş var yayın için ama biz yine de havuzu bozmuyoruz. Aynı şekilde o parayı Galatasaray'a da teklif ediyorlar. Avrupa'daki bütün kulüpler borçlu" dedi.

"TRABZON VE DENİZLİ MAÇLARI BİZİM YÜZAKIMIZDIR"

Hakemler konusunda da veryansın eden Yıldırım "Başkalarına ne yapılıyorsa bize de o yapılsın. Ekstra hiçbir şey istemiyoruz" dedi. Yıldırım, hakemler konusunda, "Hakemler Avrupa'da başarılı maçlar yönetiyorlar ama içeride başarılı değiller. Cüneyt Çakır'ın yönettiği Belediye maçında 3 puanımız gitti. Biz ne yapılıyorsa herkese o yapılsın. Ben bunu daha önce de söyledim. Biz eğer o şekilde davransaydık Denizli'de şampiyonluğu da bırakmazdık. Biz Trabzon maçında şampiyonluğu kaybettik. Eğer öyle olsaydık bu son maça kalır mıydı? Veya son dakikada halletmez miydik?" dedi.

MOSTUROĞLU : "9 PUAN KAPANMAYACAK FARK DEĞİL"

Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu şampiyonluk yarışı hakkında, "Yarışın içinde 5 takım var. Trabzonspor'un bir avantajı var ama derbileri deplasmanda oynayacak. İkinci yarı çok sert geçecek. 9 puan kapanmayacak fark değil. Şampionluk şansı eşit bana göre" ifadesini kullandı.

"BEŞİKTAŞ'IN TRANSFERİ ÜLKEDE BİR İLK"

Beşiktaş'ın Hugo Almeida'yı fonla almasının ülkemizde bir ilk olduğunu söyleyen Mosturoğlu, "Porto ve Anderlecht de fonla futbolcu alıyorlar. Dışarıdan bakıldığından cazip bir transfer modeli. Araştırmak lazım. Türkiye'de bir ilk bu Beşiktaş'ın transferi" dedi.

TAURASİ OLAYI

Şekip Mostuoğlu, Taurasi konusu hakkında ise şunları söyledi:

"Bu konuyu yakından takip ettim. Kişisel verilerin saklanması gibi bir durumu var ama şunu söyleyelim. Sistemli bir doping olsaydı biz bunu açıklardık. Kullandığı uyku kaçırıcı bir madde. Genelde basketbolcular da olmuyor. Bir futbolcuda çıktı geçenlerde. Pazartesi belli olacak durumu. Umarız iyi haber alırız. Süreci yakından takıp ediyoruz. Tek taraflı fesh hakkımız da var sözleşmesine göre. Taurasi ise ben kullanmadım diyor."

"TARAFTAR FORUMLARINA DİKKAT EDİYORUZ"

Fenerbahçe'de iletişim ve medya hakkında ise Mostuoğlu şöyle konuştu:

"Taraftar forumlarına dikkat çekiyoruz. Onları değerlendiriyoruz ve günü gününe takip ediyoruz. Günlük ulusal basını takip ediyoruz. Transfer dönemlerinde bilgi kirliliği oluşuyor. Transferler konusunda bilgilendirme yapıyoruz. Zaman zaman marka değerimize yapılan saldırılara karşı da açıklama yapıyoruz. Bunlar spor ahlakıyla bazen hukuki bazda mcadele ediyoruz. Onların izi kolay kolay geçmiyor"

AZİZ YILDIRIM'DAN FENERBAHÇELİLERE İKİNCİ YARI MESAJI:

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın taraftarlara ikinci yarı mesajı ise şöyle oldu:

"Birlik ve beraberlik olma zamanıdır. Küsmek olmamalı. İlk maçla beraber destek olmak zorundayız takımımıza. Futbolculara kızabiliriz, üzülebiliriz ama 90 dakika boyunca onlara destek olalım. Size güvenen, inanan bu insanlara karşılık vermeliler. Yüreklerini ortaya koymalılar, camianın beklentilerini ortaya koymalıyız. Eğer olmazsa hesaplaşmalar olur, birlik beraberlik bozulur. Futbolculardan formanın hakkını vermellerini istiyorum. Belki de ilk defa bir televizyondan oyunculara seleniyorum. Artık görev onlarda. Herkesi sevindirmeliler."