Formalarını bile kendileri yıkıyor

Güncelleme Tarihi:

Formalarını bile kendileri yıkıyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2002 20:54

Perşembe günü Dünya Kupası birinci turda Türkiye'nin karışısına çıkacak Çin, futbolla yeni tanışıyor. Tarihlerindeki ilk Dünya Kupası maçını geçen hafta Kostarika'ya karşı oynadılar.

Bu maçı yaklaşık 500 milyon Çinli televizyon başında izledi. Bu büyük ilgi Anadolu Ajansı Pekin temsilcisi Kamil Erdoğdu'nun söylediklerinden de anlaşılıyor: Pekin sokaklarında top peşinde koşan çocuklar sırtlarında Milan, Manchester United formaları taşıyorlar. Ancak, Mao döneminde hiç önem verilmeyen futbol Çinliler için o kadar yeni bir spor ki, pekçok eksiklik yaşanıyor. Yıl başında bir Çin takımına transfer olan, ama bir ay sonra Türkiye'ye geri dönen Türk futbolcu Tarık Daşgün, Çin 1. liginin Türkiye 2. ligi düzeyinde olduğunu söylüyor: ‘‘Türkiye'nin 20 yıl önceki hali gibi. Eskiden Türkiye'de olduğu gibi kariyerini tamamlamış yaşlı Yugoslav oyuncular şimdi Çin'e geliyor.’’


Aslında Çin, futbolun anavatanı olarak biliniyor. 3500 yıl önceki tarihi belgelere bakıldığında Çin'de bugünkü futbola benzer bir top oyunu oynandığı görülüyor. Bu belgeleri Alman tarihçi Theo Stemmler ‘‘Futbolun Kısa Tarihi’’ kitabında ortaya koydu.

Ancak modern futbol Çin'e çok geç girdi. Özellikle 1949'daki komünist devrimden sonra jimnastik, masa tenisi gibi dallara önem verilirken futbol ikinci plana itildi. Amatör düzeyde oynanan lig maçları da sık sık kesintiye uğradı. Çin, Tayvan'ın üyeliğe kabul edilmesini bahane ederek 1954'te FIFA'dan ayrıldı. Ancak, Mao'nun ölümünden sonra 1979'da üyeliğe geri döndü.

1994'te Philip Morris'in sponsorluğunu üstlendiği ilk profesyonel lig kuruldu. İki yıllık denemeden sonra kurulan lige ilk sezonunda 12 takım katıldı. Amatörlük döneminde kulüpler yerel yönetimler tarafından finanse ediliyor, spor malzemesi üreticilerinden elde edilen gelirler federasyon tarafından dağıtılıyordu. Futbolcu transferi yasaklanmıştı. Profesyonel ligle birlikte kulüp yönetimleri şirketlere devredildi. Yabancılar da dahil olmak üzere transferler serbest bırakıldı. Bu ilk sezonda 18 bin seyirci ortalaması yakalandı. Bu ortalama ikinci sezonda 23 bine yükseldi.

Gerçi Çinliler futbolu çok sevmişlerdi, ama bu spor onlar için öyle yeniydi ki, pekçok eksiklik yaşanıyordu. İşte bu eksiklikleri, Türk futbolcu Tarık Daşgün, yerinde gördü. Tarık Daşgün, bu yılın başında Pekin'in Guaon takımında bir ay oynadı.

Çin futboluyla ilgili gözlemlerini sorduğumuz Tarık Daşgün, en çok maç ve antrenman sahalarının bozukluğundan yakınıyor. Bir de oyuncuların yeterince profesyonel davranmadıklarını belirtiyor:

‘‘Futbolcular, malzemeleriyle kendileri ilgileniyorlar. Herhalde iki-üç takım hariç formalarını kendileri yıkıyordur. İmkanlar yeterince gelişmemiş. Sahalar çok bozuk ama tribünler hep dolu. Maçlara büyük bir ilgi gösteriyorlar. Zaten nüfusun yüzde 10'u ilgi gösterse tribünler dolar. Aynı zamanda çok da fanatikler, tezahürat yapıyorlar.’’

Bir aylık gözlemlerine dayanarak Çin 1. liginin ancak Türkiye 2. ligi seviyesinde olduğunu belirtiyor: ‘‘Oynanan futbolun kalitesi çok düşük. Biraz Türkiye'nin 20 yıl önceki hali gibi. Orada da bir Yugoslav akını var. Eskiden Türkiye'de olduğu gibi kariyerini tamamlamış yaşlı Yugoslav oyuncular şimdi Çin'e geliyor. Oyuncular antrenmana giderken fazla rahat davranıyorlar. Buna karşın çalışırken çok ciddiler. Hoca ne derse onu yapıyorlar. Yani çok disiplinliler, öyle lakayıtlık yok. Türkiye'dekine yakın seviyede antrenmanlar yapıyorlar. Bence ligin seviyesine göre Dünya Kupası'ndaki performansları fena sayılmaz.’’

ŞİRKETLER KULÜP ALIYOR

Gerçekten de son iki sezondan beri Çin futbolunda bir patlama yaşanıyor. Çin futboluna yatırım yapan şirketler de çoğaldı. Önde gelen takımlardan Şenhua Şanghay 35 bin kişilik stadı ve artan geliriyle göz dolduruyor. Brezilya Milli Takımı'nın eski teknik direktörlerinden, Fenerbahçe'yi de çalıştırmış Sebasitao Lazaroni yönetimindeki Şenhua geçen kasım ayında yine Brezilyalı Junior Baiano'yu kadrosuna kattı. Dalian takımı Şide isimli şirket tarafından 15 milyon dolara satın alındı.


EN İYİ OYUNCULAR


Çin'in en iyi oyuncuları Avrupa'da top koşturuyorlar. Bunlardan savunmanın güvencesi rolündeki Fan Jiyi 1995'te Şenhua Şahghay'la lig şampiyonu oldu. 1998'de İngiltere'de Crystal Palace takımına transfer oldu. 2002 başında ise İskoçya Süper Ligi'nden Dundee'ye geçti. Forvet Çen Yang ise 1998'den beri oynadığı Alman Eintracht Frankfurt formasıyla 2. ligde beş gol kaydetti. Buna karşın Avrupa'ya gelen diğer oyuncular uyum sorunları nedeniyle başarılı olamadılar. Ma Mingyu İtalya'da Perugia'da altı ay geçirdikten sonra ülkesine döndü. Li Jinyu da Fransa'nın Nancy takımında ancak bir ay dayanabildi. Çin liginin güçlü takımları Dilan Şide, Şanghay Şenhua ve Guaon Pekin, milli takıma en çok oyuncu veren takımlar.


Milli takımın durumu:

Hedeflerine ulaştılar


Çin Dünya Kupası elemelerine ilk kez 1982'de katılıp elenmişti. 1994'te Çin Futbol Federasyonu yeni bir hedef belirledi: 10 yıl içinde Dünya Kupası finallerinde mücadele edeceklerdi. 1994 ve 1998'deki başarısızlıklardan sonra 2000 başında milli takımın başına tecrübeli teknik adam Bora Milutinovic getirildi. Yugoslav çalıştırıcı daha önce dört farklı ülkeyle Dünya Kupası finallerine katılmış ve hepsine en az bir tur atlatmayı başarmıştı. Milutinovic'in çabaları sayesinde Çin 20 yıllık bir uğraşın sonunda ilk kez Dünya Kupası finallerine katılma hakkını elde etti. Belli bir oyun disiplini oturtmayı başaran Milutinovic yönetimindeki Çin, Asya elemelerinde grubunda birinci gelerek finallerin yolunu tuttu. Halbuki 1982'den beri elemelere katılan Çin her seferinde engellere takılıp başarısız olmuştu. Örneğin 1982'de baraj maçında Yeni Zelanda'ya 2-1 yenilmekten kurtulamamışlardı. 2002 Dünya Kupası finallerinin organizasyonu iki komşusu Güney Kore ve Japonya'ya verilince Çin'in işi kolaylaştı. Asya'nın bu iki güçlü futbol ülkesi evsahibi statüsüyle turnuvaya otomatikman katılınca Çin'e gün doğdu. BAE, Özbekistan, Katar ve Umman'ın bulunduğu Asya elemeleri B grubunda tek yenilgisini son maçta alıp rahat bir şekilde Dünya Kupası’nı garantiledi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!