Güncelleme Tarihi:
İşte Ahmet Ercanlar'ın açıklama ve değerlendirmeler:
"OAKA tam anlamı ile bir basketbol mabedi. Yunanlılar için basketbol ilk spor. Eskisi kadar bütçeleri olmasa da basketbol takımları da bu kültürü devam ettiriyor. Dün daha salona girerken o havayı hissettik. Maçın başlamasına 2 saat kala tribünler dolmaya başladı. Özellikle gate 13 onların en önemli taraftar topluluğu. Hem çok holiganlar hem de maça ve hakeme müthiş etki ediyorlar. Bu atmosferden çıkarbilir miyiz diye düşünürken maça iyi başlangıcımız aslında Panathinaikos’un bu salonda yenilmez olmadığını gösterdi. Sonraki dakikalarda çok top kaybı yapıldı ve devre OAKA’dan çıkmak imkansız diyenleri haklı çıkartacak cinstendi.
Dumanaltı olan ve puro, marihuana, sigara kokuları ile puslu bir havanın hakim olduğu salonda hakemi ve rakip takımı etkilemek için her türlü organizasyon vardı.
BEKLENMEDİK YENİLGİ...
Maçın ikinci devresine çıkarken belli ki Obradoviç oyuncularına bazı uyarıları sert bir şekilde yapmıştı. İlk devredeki 10 top kaybı ikinci devrede olmayınca ne atmosfer kaldı ne rakibin o müthiş baskısı. OAKA bir kumdan kale gibi çözülmeye başlandı. O müthiş baskı yavaş yavaş azaldı ve yenilgi Yunanlılar tarafından yavaş yavaş kabul edilmeye başlandı. Maç bittiğinde Pao’nun başkanı Giannakoupulos’un yaklaşık 70 yaşındaki babası hakemlerin üzerine doğru saldırırken güçlükle sakinleştirildi. Onlar için bu sezon bu salonda tek yenilgi ezeli rakipleri Olympiakos’tan gelmişti. Bu yenilgi hem acı hem de beklenmedikti.
Soyunma odası koridorlarında Yunan gazeteciler Obradoviç ve Türk oyuncuları çevrelemiş ve onlarla konuşurken Fenerbahçeli yöneticiler Ozan Balaban ve Önder Fırat’ı gördüm ve ikisini de kutladım. Çok mutlulardı. Orada bir şey daha gözüme çarptı. Sadece oyuncular değil kulübün tüm çalışanları Obradoviç’e hem müthiş bir saygı gösteriyor hem de çok çekiniyorlar. Bogdanoviç ile yaptığım kısa röportaj bile hoca kızabilir diyerek 2-3 kez kesilmek istendi. Obradoviç ne basın toplantısında, ne sonrasında ne de otobüste bir kez bile gülmedi. Pao’ya müthiş bir saygı gösteriyordu. Galip geldikleri için gülümsemeyi bile kendisi adına bir saygısızlık olarak gördüğü anlaşılıyordu. Bu son derece saygıdeğer geldi. Çünkü bu salonun her bir metrekaresinde Obradoviç’in izi vardı. Yunan takımı kazandığı 6 Avrupa şampiyonluğunun 5 tanesini onunla almışlardı ve Atina’da yarı tanrı olarak görülüyordu.
DERBİ HAZIRLIĞI...
Basketbolda bunlar olurken futbolda ise Galatasaray maçına çok ciddi bir hazırlık var. Tüm oyuncular maçın önemini biliyorlar. Advocaat’ın ekibi Galatasaray’ın zaaflarını anlatan uzun bir analiz raporu hazırladı. Bu raporda ana konu Galatasaray’da Selçuk ve Sneijder’ı durdurup pas bağlantısını kesmek üzerine kurulu. Alper Potuk, Beşiktaş maçında Atiba’ya yaptığı baskının bir benzerini Selçuk İnan’a yapacak. Antrenmanda bu konu üzerinde duruluyor. Yönetim kurulu da maça 1 gün kala tam kadro olarak Samandıra’da olacaklar.
TRANSFERDE SÜRPRİZ İSİM!
Transfer çalışmaları da büyük bir gizlilikle yürütülüyor. Başkan Aziz Yıldırım en yakınındaki yöneticilere bile bu konuda ser veriyor sır vermiyor. Ancak şunu söyleyelim ki Kjaer, Van Der Wiel ve Emenike satılacak. Alınacak oyuncular bonservisli olacak. Bonservisi olmayan bazı oyuncular üzerinde de durulsa da önümüzdeki yıl Aziz Yıldırım kaliteli bir takım kurmayı kafaya takmış durumda. Bu nedenle hem gizliliğe dikkat ediyor hem de çok ince eliyor. Her ne kadar kabul edilmese de gelecek yılın Fenerbahçesini perde arkasından Aykut Kocaman dizayn ediyor. Sarı lacivertlilere bir çok oyuncu teklif ediliyor. Örneğin önceki gün Shaktar Donetks'li Marcos isimli bir oyuncu önerildi ama bu öneri reddedildi.
Yıldırım aynı zamanda mali genel kurula da hazırlanıyor. Mayıs ayındaki mali genel kurula 265 milyon Dolar tutarındaki borcun yapılandığı ve 10 yıl vadeye yayıldığı müjdesi ile gitmek isteyen Yıldırım bu konuda temaslarına devam ediyor.
Ayrıca Gebze projesinden de vazgeçildi. Onun yerine Samandıra’da muhteşem bir tesis yapmak için düğmeye basıldı. İçinde Selçuklu mimarisi ile yapılacak olan Üniversite kampüsünün de olduğu bu muhteşem tesis ile Fenerbahçe Türk sporunda yeni bir çığır açacak.
Yıldırım’ın Mayıs 2018’e kadar bırakmayacağı artık kesinleşti gibi. Fenerbahçe olağanüstü kongreye gitmeyecek ve olağan kongreyi bekleyecek. Başkan Yıldırım şu an aday olmayacak gibi görünüyor. Ali Koç ise kesinlikle aday. Ancak Fenerbahçe’yi bilenler ne zaman ne olacağını pek fazla kestiremezler. Biz de daha 1 yıl sonra olacak olan bu kongre için ihtiyatlı olmalıyız.