Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor için flaş yorumlar! "FB TV'ye çıkıp özür dilemeli! Bizi kandırıyorlar, izlemeye doyamadım..."
Güncelleme Tarihi:
Süper Lig'de 4. hafta son bulurken Hürriyet Yazarları Mehmet Arslan, Uğur Meleke, Fırat Aydınus ve Güntekin Onay, Futbol Konseyi'nde haftanın gelişmelerini değerlendirdi.
Fenerbahçe'nin Konyaspor yenilgisini yorumlayan Fırat Aydınus, "Jesus, diziliş ve taktikten bağımsız olarak sürekli oyunu geliştirme arzusunda. Erken eksik kalmalarına rağmen hiç konsantrasyonunu kaybetmedi. Değişikliklerle hamlelerini hemen yaptı ama Jesus’un arzusu ve hırsının birazı futbolcularda olsaydı fark yaratabilirdi. Fenerbahçe önceki maçlarına göre istenilen performansta oyun sergileyemedi. Kaybın sebebi sadece Valencia gösterilemez." dedi.
1- Trabzon-G.Saray derbisi sonrası Avcı, 24 günde 6 maç yapmalarına değindi. Buruk da transferin bitmemesinden dem vurdu. Haklılar mı?
MEHMET ARSLAN: HEPiMiZi KANDIRIYORLAR
“İki düdük arası futbol” diyerek durumu harika özetlemiş Uğur Meleke. Fazla söze gerek yok. Bu ülke futbolunun ritminin, hızının önünü kesen ve bir tekaütler (emekliler) ligine çeviren futbolcu, hakem ve teknik adam sorunu bu. Biri yalandan sakatlanıyor, diğeri en küçük müdahaleye düdük çalıyor, öbürü de tüm bunları taktik olarak kullanıyor. Kandırıyorlar bizi. Sizi başarıya götürecek olan sahip olduğunuz sistem ve planınızdır. Bu anlamda 2 takımın da ne bir sistemi ne de planı var. Sadece oyuncu sakatlıkları ve transferine bel bağlamak bir teknik adam açmazıdır.
UĞUR MELEKE: FAUL ARASI FUTBOL iZLETTiLER
Ben her iki hocanın da mazeretlerinin bu berbat derbi görüntüsü için yeterli olduğunu düşünmüyorum. Bence iki hoca da beraberliğin şu aşamada kendi konumları için yıpratıcı olmayacağının farkındaydılar ve rakiplerinin ataklarını olgunlaşmadan stratejik faul felsefesiyle kestiler. Maçta tam 34 faul var. Faul arası futbol izlemeye çalıştık adeta! Ayrıca Avcı’nın 24 günde 6 maç söylemi de artık çağ dışı. Hafta içinde 76 takım play-off turu oynadılar. Bunların hepsi bu ay 6-7-8 maça çıktılar zaten; Fenerbahçe, Başakşehir, Sivas da dahil.
GÜNTEKiN ONAY: ViSCA VE NWAKAEME’Yi ÇOK ARIYORLAR
Trabzonspor, yorgun moralsiz ve önemli oyuncularından yoksundu. Tempoyu düşük tutup risk almadan dengeli bir futbolu tercih ettiler. Ancak hücumda Visca ve artık kadroda olmayan Nwakaeme’yi fazlasıyla aradıkları bir gerçek. Durum böyle olunca da beraberliğe razı bir görüntü ortaya koydular. G.Saray ise yine tempoyu yükseltemedi. 11’de sahaya çıkan Seferovic yine rakip savunmayı tehdit edecek aksiyonlardan uzaktı. Kerem kendine güven konusunda sorunlar yaşıyor ve takımdan kopuk görüntüsü devam ediyor. Bu kadar yavaş oynanan futbol, hızdan yoksun ve sürekli duran bir oyun kuşkusuz izleyen kimseyi tatmin etmedi.
FIRAT AYDINUS: ANA SORUN FORMSUZLUK
Futbol adına bir mesajı ve keyfi olmayan derbi izledik. Avcı’nın bahsettiği maç yoğunluğu temposuna artık söz söylemesek çok iyi olacak. Avrupa liglerindeki takımlar ne yapsın? Trabzonspor’da 24 gündeki maç sayısından ziyade kadrodaki eksikler önemli. İdeal ilk 11’in neredeyse yarısı henüz sahada yok. G.Saray’da ise Mertens gibi yenilerin etkisi artıyor. Ancak ana sorun transferlerin bitmemesi değil, en başından bu yana kadroda olanların form durumlarındaki kısırlık ve vasatlık.
2- Jesus ile 10. resmi maçına çıkan Fenerbahçe ilk kez kaybetti. Konya karşısında sarı lacivertlileri nasıl buldunuz? Mağlubiyetin sebebi neydi?
FIRAT AYDINUS: KAYBIN SEBEBi SADECE VALENCiA GÖSTERiLEMEZ
Jesus’un eli her geçen gün takıma değiyor. Diziliş ve taktikten bağımsız olarak sürekli oyunu geliştirme arzusunda. Erken eksik kalmalarına rağmen hiç konsantrasyonunu kaybetmedi. Değişikliklerle hamlelerini hemen yaptı ama Jesus’un arzusu ve hırsının birazı futbolcularda olsaydı fark yaratabilirdi. Karşısında da İlhan Palut gibi iyi taktisyen olunca maç, golü atanın kazanacağı bir hale büründü. F.Bahçe önceki maçlarına göre istenilen performansta oyununu sergileyemedi. Kaybın sebebi sadece Valencia gösterilemez. Çünkü 10’a 10 kaldıklarında da performans adına sarı lacivertlilerden etki göremedik.
MEHMET ARSLAN: iRFAN CAN ÇIKIP FB TV’DE ARKADAŞINDAN ÖZÜR DiLEMELi
Bazen kaybederken kazanırsınız. F.Bahçe eğer doğru değerlendirirse önemli dersler çıkarır. 1-) Bu oyunda kaybetmek de var. 2-) Hiçbir oyuncu diğer oyuncuyu herkesin gözü önünde azarlayamaz. 3-) Rakibe olduğu kadar takım arkadaşına da saygılı olmalısın. 4-) Mücadele ve plan kazanır. Sadece oyuncu grubu değil. Kısaca, önce İrfan Can çıkıp FB TV’de arkadaşından özür dilemelidir. Öyle antrenmanda falan değil. Jesus, seçtiği oyuncular konusunda hayal kırıklığı yaşıyorsa, bunun da bir bedeli olmalı o oyunculara.
GÜNTEKiN ONAY: DÜŞÜNDÜRÜCÜ OLAN 11’E 10 DEĞiL SAYICA EŞiT iKEN OYNANAN FUTBOL
F.Bahçe, D. Kiev’den sonra resmî maçlarda ilk kez ciddi bir rakibe karşı sınav verdi. 2’nci bölgeyi çok iyi kapatan Konyaspor’a karşı oynamak kolay değil. Valencia’nın atılması, Emre ve Rossi’nin topu öne taşıyamayıp pas oyununda hiç olmamaları da eklenince üretkenlikten uzak bir F.Bahçe izledik. Arao’nun ritmi çok düşük ve oynadığı pozisyonu dolduramıyor. Düşündürücü olan 11’e 10 değil 11’e 11 ve 10’a 10 devam eden oyundaki futbol.
UĞUR MELEKE: JESUS’UN iLK 11’i BiRAZ LÜKSTÜ DAHA GERÇEKÇi OLMALIYDI
Jesus’un başlangıç 11’inin biraz lüks olduğunu düşünüyorum ben. Avrupa takvimine bir hafta ara verildiğine göre Jesus’un maça daha gerçekçi bir 11’le çıkması gerekiyordu. Lincoln’lü, Rossi’li, Lemos’lu değil; Alioski’li, Crespo’lu, Samuel’li bir ekipti bence kullanması gereken. Portekizli Hoca bence son bölümde yerinde değişiklikler yaptı ama tabii başta İrfan olmak üzere bazı futbolcuların garip davranışlarını öngörmek mümkün olmayabiliyor.
3- Beşiktaş yine maça iyi başladı ve sonlarda zorlandı. Siyah beyazlıların bu futbolu büyük takımlar karşısında başarılı sonuçlar alabilir mi?
UĞUR MELEKE: SAHA iLE KULÜBE ARASINDAKi FARK AÇIK
Beşiktaş’ın bu sezon iki harika oyuncusu var: Biri Weghorst, biri de tribünler... İkisi maça iyi başladıklarında keyif alıyorlar, keyif veriyorlar, ligde izlemesi en eğlenceli müsabakayı çıkarıyorlar ortaya. Weghorst takımın hem en iyi orta saha oyuncusu, hem de en iyi forveti. Hatta ligin altın adamı şu anda. Bence Salih’i, Muleka’yı, Nkoudou’yu yükselten de o. Hatta İsmael’i bile değiştirdi bence; Fransız Hoca Beşiktaş’ın daha az uzun vurarak, daha örerek oynayabileceğini fark etti son 15 günde. Beşiktaş’ın büyük maçlarda sorun yaşayabileceği detaysa kadronun derin olmaması. Saha ile kulübe arasındaki fark biraz açık.
MEHMET ARSLAN: BU FUTBOLLA BÜYÜKLERE KARŞI DA HARiKA iŞ YAPARLAR
Son iki maçını izlemeye doyamadım Beşiktaş’ın. Çok dengeli bir takıma dönüştüler. Karagümrük ve Sivas maçlarında tüm sorunlarından arınmış bir Beşiktaş izledim. Tabii ki, 60-70 dakika için geçerli bu. Sonra bir düşüş yaşıyorlar. 1-) Weghorst-Muleka ikilisinin uyumu mükemmel. 2-) Dele Alli ilk maçında ummadığım kadar uyumluydu. Soru neydi? Büyük takımlara karşı ne yaparlar? Bu futbol ve uyumla harika iş yaparlar.
GÜNTEKiN ONAY: GHEZZAL VE JOSEF DÖNÜNCE KiMLER DIŞARIDA KALACAK?
Beşiktaş ilk yarılarda son 3 maçında 9 gol attı. Yoğun pres ile rakipleri adeta paralize etti. Weghorst harika bir santrfor. Atıyor, attırıyor, inanılmaz çalışkan. Rosier ve Masuaku kanatları çok iyi kullanıyor. Gedson hem toplu hem topsuz oyunda müthiş işler yapıyor. Beşiktaş ligin üzerinde bir tempo ve kaliteye sahip. Tek sorun Ghezzal ve Josef de Souza dönünce bu kadrodan kimler dışarıda kalacak?
FIRAT AYDINUS: ATiBA VE JOSEF DÖNÜNCE ÇÖZÜM ALTERNATiFi ARTACAK
Beşiktaş’ın ilk 45 başlangıçları inanılmaz. Rakibi boğan, nefes aldırmayan ve golleri de beraberinde getiren bir takım kimliğine büründü. Dele Alli gibi büyük bir Premier Lig tecrübesinin zamanla uyumunun artmasının yeni kazanımları olacaktır. Weghorst çok etkileyici. İkinci 45’lerdeki düşüş için İsmael’in ikinci yarılara Josef ve Atiba gibi isimler dönünce çözüm alternatifinin artacağını düşünüyorum. Önümüzdeki maçlarda futbolcuların bireysel performansları çok etki edecek gibi gözüküyor.
4- Bazı kulüplerin ‘Gençleri oynatacak lig bulamıyoruz’ diyerek hayata geçirttiği Rezerv Lig’in iptali gündemde. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
MEHMET ARSLAN: KiMiN UMRUNDA REZERV LiG TEK DÜŞÜNCE ŞAMPiYONLUK
Kimin umurunda Rezerv Lig! Hiçbir yönetici ve başkanın, futbol, gençler, gelecek vs. gibi bir kaygısı yok. Tüm kaygıları şampiyon olmak ve bunun için maksimum etki alanını yaratmak. Çünkü şampiyon olamadılar mı, kendileri başarısız olacak. Bunu göze alacak lider bir başkan ve vizyon görüyor musunuz siz bu ülkede? Süslü laflarla ve provokasyonlarla başarısızlığı yine medyaya mal edip sorumluluktan kurtulurlar. Kimse de onlara, 1-2 yorumdan etkilenen bu büyüklük nasıl bir büyüklüktür diye sormaz. İnanmaya hazır bir kitle var nasılsa.
FIRAT AYDINUS: ALTYAPISI iYiCE HESAPLANMADAN HIZLICA ALINMIŞ BiR KARAR
Oylamadan da iptali yönünde karar çıkacağı konuşuluyor. Kurulma amacına uygun gittiği söylenemez. Kulüplerin de hem maddi hem de kadro kullanımı açısından sıkıntıları olduğu aşikar. Uzun yıllar Süper Lig maçları öncesinde aynı zeminde PAF maçları oynanırdı. En azından genç yeteneklerin seyirci ile buluşması ve oyuncuların motvivasyonu açısından fark yaratırdı. Rezerv Lig, organizasyon olarak altyapısı, artısı eksisi sağlıklı düşünülmeden hızlıca alınmış bir karar gibi duruyor.
UĞUR MELEKE: KRONiK ZEMiN PROBLEMiMiZ YÜZÜNDEN BAŞARILI OLAMADI
Rezerv Lig kötü bir fikir değildi, ancak ölü doğdu. Kulüplerin antrenman sahalarında oynanan bir lig zaten ölmeye mahkumdu. Bu maçların as takımların oynadığı günlerde ve sahalarda sahne alması gerekiyordu. 90’larda olduğu gibi sporseverler, Rezerv Lig maçını izlemek için o gün statlara erken gelmeye motive olmalıydı. Ancak muhtemelen Türk futbolunun kronik zemin problemi nedeniyle başarılamadı bu.
GÜNTEKiN ONAY: KULÜPLER VE TFF iÇiN GEREKSiZ BiR KÜLFET VE MALiYET
Rezerv Lig maalesef beklentileri karşılamadı. Bizler bile takip etmekte zorlanıyoruz. Herhangi bir bilgi akışı da yok. Kulüpler ve Türkiye Futbol Federasyonu için gereksiz bir külfet ve maliyet. Kaldırılması akla yatkın görünüyor. Rezerv Lig yerine altyapı oyuncularından oluşan bölgesel bir akademi ligi çözüm olabilir.