Güncelleme Tarihi:
Sarı kanarya sevgisi Türkiye'yi aşıp Amerika’ya ulaşmış. Hollywood'daki F.Bahçeliler, liderliğin coşkusunu şampiyonluk gibi kutluyorlar
BU Fener var ya, hani benim sebeb-i hayatım Fenerbahçe, sevgisi taa dünyanın bir ucunda Hollywood'lara kadar uzanmış. Gel de hayran olma kardeşim. Şimdi haklı olarak ‘‘Fenerbahçe ile Hollywood'un ne ilgisi var?’’ diyebilirsiniz. Ama anlatayım da dinleyin.
TELEFONDA MUZAFFER TEMA
Fenerbahçe lider olmuş, ben de yazımı yazıp gazeteden evime dönmüştüm. Saat gece yarısı 01.00-02.00 civarı. Bir telefon sesine kulak verdim: ‘‘Hulki'ciğim ben Muzaffer, Muzaffer Tema. Amerika'dan Hollywood'dan arıyorum seni. Şu an burada sabah 10.00. Fenerbahçelilerle biraradayım. Hollywood'lu Fenerliler şampiyonluk yolunda liderliğin bayramını yaşıyorlar.
HOLLYWOOD'DA FENER SEVGİSİ
Fenerbahçe'nin kıtaları aşan sevgi selini görünce şaşıp kaldık. Ligde lider olan ve şampiyonluğa koşan Kanaryalı taraftarların başlarında unutulmayan jön Muzaffer Tema ile fanatik Fenerli eşi İnci Tema, ünlü ressam ve aktör Mehmet Bereketli olmak üzere Hollywood caddelerinde sergiledikleri şampiyonluk tablosu görülmeye değerdi.
DÜNYA KRALI FENERBAHÇE
Amerika'ya Masa Tenisi şampiyonluğu için gelen Tokyo Tohosima takımı, Hollywood'lu Fenerlilerin ‘‘Şampiyon, şampiyon’’ seslerini duyunca ‘‘Dünya Kralı Fenerbahçe armadasına büyük ilgi gösterip, ‘‘Biz de Fenerliyiz’’ deyip Yazarımız Hulki İlgün ile hatıra resmi çektirdiler.
Kısaca iki bayramı birden kutluyoruz. Daha önemlisi bayramda seni aramızda görmek istiyor ve Amerika'ya davet ediyoruz.’’
VER ELİNİ AMERİKA
Eee işte burada gazetem Hürriyet'imin büyüklüğü devreye girdi. Öncelikle değerli yönetmenlerim Nezih Alkış ve Esat Yılmaer'den gereken izni alıp Amerika temsilcimiz sevgili Doğan Uluç ve Razi Canıklıgil, İstanbul'da Metin Kalkavan ve Aydın Akbulut kardeşlerimin çok seri yardımları ile yola çıktım. 40 yıllık dostum, önce Türk sineması, sonra da Hollywood stüdyolarının ünlü jönü Muzaffer Tema'nın ve F.Bahçeliler'in ilginç davetine uydum. Önce THY ile Londra, oradan da American Airlines ile 12 saatlik şahane bir yolculukla Los Angeles'a vardım. Varmasına vardım da, alanda bir karşılama ki, şaştım kaldım. Daha havaalanında sanki Fenerbahçe'nin liderliği değil de şampiyonluğu kutlanıyordu.
Türkiye nire, Amerika nire. Yeşilçam nire, Hollywood nire. Sevgili Muzaffer Tema ile sarmaş dolaş olduğumuzda 40 yıllık ünlü bir sanatçı ile magazinci bir spor yazarının hasretini giderdik. Öncelikle bana koyu Fenerli eşi İnci Tema ile ünlü ressam ve aktör İzmirli Mehmet Bereketli'yi, daha sonra Adanalı Şükran Aksu, Balıkesirli Rıdvan Hepşen, Giresunlu Ali Coşkun, Amasyalı Ahmet Öztürk, Konyalı Kenan Erkoç ve Ankaralı Sevinç Kutlu'yu tanıştırdı. Hepsi birbirinden hasta mı, hasta Fenerli, hepsi kopkoyu kanaryalıydı. ‘‘En büyük Fener’’ diyor, beni büyük bir özlemle bağırlarına basıyorlardı.
MUZAFFER TEMA HALA JÖN
Türk sinemasının ünlü jönü Muzaffer Tema 25 yıl önce Queen Elizabeth transatlantiği ile Napoli'den New York'a gitmiş. Orada 20 Century Fox Film şirketinin sahibi Yunanlı Sukuras tarafından Hollywood'a davet edilmiş. Unutulmaz yıldız Jean Fontein ile oynadığı ‘‘Acı tebessüm’’ isimli ilk filmiyle büyük ün kazanmıştı. Daha sonra sayısız filmler ve dizilerde çeşitli rolleri canlandıran Tema, Almanların ünlü Bavyera film şirketi adına da ‘‘12'ye 5 var’’ isimli bir filmde de başrollerden birini oynamış, ününe ün katmıştı.
FENER HOLLYWOOD'DA DA LİDER
Aslında 50 yıllık Beşiktaş taraftarı ve divan üyesi olan Muzaffer Tema özellikle bu yıl Toshack yüzünden Kara Kartallar'ın ligde başarılı olamadığını, ancak G.Saray'ı yenip Türkiye Kupası'nı kazanmasıyla memnun olduğunu söyleyip, ‘‘Hulki'ciğim, dünyanın bir ucundan, Türkiyemiz'den kalkıp bizleri kırmayıp Hollywood'lara kadar geldin. Bu bölgelerde bin civarında Türk'üz. Çoğumuz da F.Bahçeli. Ben de sana bu yılın lig şampiyonluğunu belgelemek için F.Bahçe formasını giydim’’ dedi.
3-5 günlük ziyaretimde Hollywood caddelerinde ve dünya sinemasının ‘‘Kabe’’si sayılan Warner Bros, Paramount Picture ve Universal Stüdyoları'nda Hollywood'lu Fenerliler'in ‘‘En büyük Fener. Başka büyük yok’’ seslerine tanık oldum. Fenerli dublör Şarlo'dan yine Fener flamalı Tokyo Tahosima Masa Tenisi Takımı'na kadar kimlerle kimler birlikte oldum bir bilseniz, şaşıp kalırdınız. Böylesine özet bir hikaye ile anlatmaya çalıştığım Hollywood ziyaretimde ziyafetlerden ziyafetlere koşup, ciltlere sığmayacak anılar yaşadım.
Magazinci spor yazarı olarak da adeta ‘‘Hacı’’ olup, ömrümce unutamayacağım bu şahane anılarla Türkiyeme döndüm. Darısı başınıza.