Güncelleme Tarihi:
Şike kriziyle ilgili olan sorulara, “Suçlama direkt Aziz Yıldırım’a yönelik. Bununla ilgili yapabileceğim hiçbir şey yok. Bu olay patlak verdikten sonra ayrılan ayrıldı, kalan kaldı. Bu durumdan belki de en çok etkilenen isim Nijeryalı Emenike idi. Kendini rahat hissetmedi ve Rusya’ya gitme kararı aldı” diyen Alex, takımın bu durumdan çok etkilendiğini belirtti.
Eurosport.com'un haberine göre; Türklerin futbola olan bakış açısına da değinen Alex, “Burada gördüğüm bazı şeyler sadece burada olabilir. Gelin ve damat köstümleriyle ve ellerinde çiçeklerle maça geliyor. Maçın sonucu ne olursa olsun bizleri 4000-5000 taraftar havaalanında karşılıyor. 50 bin kadın maça geliyor. Bu çılgınlık” şeklinde konuştu.
Futbolseverlerin aşırı ilgisinden tam 12 kez yarıda kalan röportajda, Seni burada kalmaya iten faktörler nelerdir sorusuna ise Alex şöyle yanıt verdi: “Futbol oynayanlar için taraftarın tutkusu çok önemlidir. Brezilya’da dokuz yıl top koşturdum. Burada da yedi yıldır bulunuyorum. Palmeiras ve Cruziero’da oynarken 30 bin taraftarın gelmesi bizim için büyük bir lütuftu. Burada 35 bin kişi maçımıza gelince, stadyumun boş kaldığı konuşuluyor. “
"Heykel resmen açılmadı"
Fenerbahçe taraftarının yaptırdığı heykele de değinen yıldız oyuncu, “Aslında heykel yerleştirildi ve 4 Aralık 2011’de açıldı. Ancak kulübün içinde bulunduğu durum nedeniyle resmen açılış yapılmadı” dedi.
“Coritiba, Palmeiras ve Fenerbahçe’de bir idolsün. Bu denli hayranlık uyandırmak için ne yaptın?” şeklindeki soruya, “Farklı bir şey yapmadım” diye başlayan Alex, şöyle devam etti:
“Coritiba’da kendimi idol olarak görmüyorum. Kulübün en zor zamanlarında kaldım. Hiçbir şeyleri yoktu, parası yoktu ve biz altyapıdan gelen oyuncular Coritiba as takımında yer aldık. Palmeiras ise çok güçlüydü ve ünlü oyuncuları vardı.Ben orada en çok eleştirilen oyunculardan biriydim. Scolari beni hemen hemen her maçta oyundan çıkartırdı. Alex’in idol olması oradan ayrıldıktan sonra gerçekleşti! Palmeiras bana ayrıldığımda daha çok değer vermeye başladı.”
"Başka bir takımla görüştüm ama gitmedim"
Zaman zaman adının Gremio’yla geçtiği hatırlatılan Alex, “Gremio ile hiçbir görüşmem olmadı. Böyle şeylerin çıkma sebebi Luxemburgo. O nereye gitse adım o takımla çıkıyor. Kendisiyle harika bir ilişkim ve arkadaşlığım var. O nedenle adım Real Madrid, Atletico Mineiro Flamengo ile de anıldı. Üç yıl önce Palmeiras’la görüşmem olmuştu aslında. Başlarında o zamanlar Ramalho vardı, ancak ben Fenerbahçe’yi tercih ettim” şeklinde konuştu.
Cruzeiro’nun 10 yıldır kupa kazanamadığı hatırlatılan Fenerbahçe kaptanı esprili bir dille, “Sanırım bu benim hatam! (Gülerek) Bu günlerde ne yapıyorlar açıkçası bilmiyorum. Ramires’in satılması bir dönüm noktasıydı. Takımdaki bu denli farkı görünce gözlerime inanamadım” şeklinde yanıtladı.
Alex “Hangi Dünya Kupası için kendini hazır hissediyordun: 2002 mi yoksa 2006 mı?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:
“Hepsine. 2010 da dahil. Eğer teknik olarak konuşursak hepsine. 2002 öncesi tüm hazırlık maçlarına ve elemele müsabakalarına çağrılmıştım. Ancak olmadı. 2006’da çok formdaydım fakat Türkiye’de olduğum için bu şansı elde edemedim. 2010’da Dunga geldiğinde ise artık pes etmiştim. Zira Dunga Beşiktaş’ta oynayan Bobo’yu İrlanda maçına çağırdı, ancak beni kadroya almadı. Brezilya’da oyuncular hocalarına güvenmelidir. Eğer hoca da size güvenirse kadroya alır. Bu sanırım en büyük yalan. Bugün bunu daha net şekilde görebiliyoruz.”
“Bence 2014 Dünya Kupası’nda takımın en iyi iki ismi Neymar ve Ganso olacak. Bu arada Lucas da oldukça iyi, beğendiğim bir isim.”
"Sadece Melo hak ediyor"
Türk futboluna da değinen Alex de Souza, “Buraya 27 yaşında gelmem bana çok yardımcı oldu. Buraya ilk geldiğimde çok eleştirildim. Türk futbolunun tam zıttı bir karakterdeydim. Türk futbolu savaşçı ve mücadeleci bir yapıya sahip. Brezilya’da sadece topla oyuna odaklanırsınız. Ancak burada bambaşka bir dil, farklı bir sosyal yapı, yeni arkadaşlar... Bu çoğunlukla sahaya da yansıyor.
400 gole yaklaşmak senin için bir sürpriz miydi sorusuna Alex, “Şaşırtıcı oldu. Çok fazla gol! Sanırım 420 golü de geçeceğim ve umarım 1000 maça ulaşırım. Profesyonel hayatımda ilk golü üç ay geçtikten sonra atmıştım ve babam bana bir şaka yapmıştı: “Eğer kariyerinde 200 gol atarsan bu iyidir” 200 attıktan sonra ise şöyle dedi: "Şimdi iki katını yapmalısın."
Türkiye’de forma giyip Brezilya Milli Takımı’nda oynamayı hak eden futbolculara da değinen Alex, “Sadece Melo’nun girebileceğini düşünüyorum. Burada gayet iyi oyunuyor ve daha önce de forma giydi. Fakat Mano Menezes onu takip ediyor mu bilmiyorum” dedi.
“Daha ne kadar futbol oynamayı düşünüyorsun? Brezilya’ya dönecek misin?” sorusuna ise “Planım plan yapmamak (Gülerek). Hımm, 2013 Mayıs’ına kadar Fenerbahçe’yle sözleşmem var ve kontratım bittikten sonra ne yapacağımı inan bilmiyorum. Sözleşmem bittiğinde 36 yaşında olacağım ve fazla vaktimin kalmadığını göreceğim. Sanırım kariyerimi sonlandırma kararını da o zaman vereceğim” dedi.
Son olarak kariyerine hangi takımda son vermek istediği sorulan Alex, "Lütfen bırakın bu benim küçük sırrım olsun" şeklinde yanıt verdi.