Güncelleme Tarihi:
KONSEYiN BU HAFTAKi GÜNDEMi...
1- Fatih Terim’in, Arda Turan ve arkadaşları kararına dair açıklamaları sizi tatmin etti mi veya içinize sindi mi?
2- MiLLi TAKIM’DAKi kriz çözüldü mü, yoksa BiR ‘soğuk savaşa’mı dönüştü?
3- Kosova’ya karşı oynanan futbolu BEĞENDiNiZ Mi? Genel averajın da önemli olacağı elemelerde, 2-0 sıkıntılı mı?
4- Derbide Lens'in yokluğu F.bahçe için çok büyük kayıp mı?
5- Kadıköy'de pazar günü oynanacak olan Fenerbahçe Galatasaray derbisi Riekerink için ‘köprüden önceki son çıkış’ mı?
6- Fenerbahçe kaybederse, 17 yıllık yenilmezlik serisi bitecek. Yıldırım yönetimi Advocaat’ın biletini keser mi?
7- Biir anlığına kendinizi iki hocanın yerine koyduğunuzda, her iki takım adına derbiye nasıl bir stratejiyle çıkardınız?
DERBi SATRANCI
FENERBAHÇE
MEHMET Y. YILMAZ: ÜSTÜNE ÜSTÜNE GiTMELi
UĞUR MELEKE: YETENEKLiLERi SEÇMELi
UĞUR VARDAN: ERKEN GOLE OYNAMALI
MEHMET ARSLAN: ÖNDE BASMASI ŞART
GALATASARAY
MEHMET Y. YILMAZ: CESARETLE DAVRANMALI
UĞUR MELEKE: iYi OLMAYAN YILDIZI KES
UĞUR VARDAN: KONTRA GOL, SONRA SOĞUT
MEHMET ARSLAN: BEŞiKTAŞ MAÇININ iLK YARISI
MEHMET Y.YILMAZ
ORTAYA ÇIKAN GÖRÜNTÜYE GÖRE ARDA VE ARKADAŞLARI, TERİM’E RAĞMEN MİLLİ TAKIM’A ÇAĞRILDILAR.
1- BEN FATiH TERiM ADINA ÜZÜLDÜM
Doğrusunu isterseniz beni tatmin etmedi, içime de sinmedi, ama daha da çok Fatih Terim adına üzüldüğümü söylemek isterim. İsminin önünde ‘Türkiye Futbol Direktörü’ yazıyor. Bazı imalarda bulunarak bazı oyuncuları kadro dışı bırakıyor, o maçlarda Türkiye 9 puanın sadece ikisini alabiliyor. Sonra hiçbir şey olmamış gibi oyuncular kadroya yeniden alınıyor ve direktörün söylediğine bakın: İçime sinmedi! Bu bir sindirim sorunuysa ve sindirilemeyen de yenebiliyorsa neden o üç maçta bu oyuncular çağrılmadı?
2-BASKI SÖYLENTiLERi DOĞRUYMUŞ DEMEK
Belli oldu ki bu oyuncular, Fatih Terim’e rağmen çağrıldılar. Demek ki daha önceden çıkan siyasi baskı söylentileri doğruymuş. Bunun krizi çözecek değil, aslında için için daha da derinleştirecek bir sonuç olduğunu söyleyebilirim.
3- BiZ BU YARIŞTAN ÇOKTAN DÜŞTÜK
Kosova gibi ilk kez turnuvaya katılan bir milli takımın karşısında oynadığımız oyunun ne olduğunu pek anlayabilmek mümkün değil. Galibiyet geldi diye memnun olduk, ama bu oyun ile üstümüzdeki rakiplerden hangisini yenebileceğimizi düşünebiliriz? Averaja kalmayacağını düşünüyorum, biz bu yarışta çoktan düştük; uzatmaları oynuyoruz.
4-F.BAHÇE KESiN KAZANIR DiYEMEM
Lens’in kaybı F.Bahçe’yi elbette etkiler. Topal ile birlikte yoklukları kesinlikle etkiler. F.Bahçe’nin oynadığı oyunda, sonuca gidebilmek kişisel becerileri yüksek oyuncuların yarattığı sürprizlerle mümkün olabiliyor. G.Saray orta sahasına karşı Topal’ı kaybetmiş olmak ve üzerine Lens’in yaratıcılığından mahrum kalmak, Kadıköy’deki maçı zora sokuyor. Geçen hafta Fenerbahçe kesin kazanır diyebiliyordum, şimdi ise bunu söyleyemiyorum.
5- YENiLMEDEN DÖNMESi MÜMKÜN
Zannetmiyorum. Galatasaray’ın Kadıköy’den pazar akşamı yenilmeden dönmesi artık mümkün.
Öte yandan Galatasaray yenilirse de bu beklenen sonuç zaten. Çok büyük sıkıntı yaşanacağını zannetmem.
6- KAYBEDERSE YÖNETiMiN SORUNU OLUR
Hayır, Dick Advocaat’ın bileti kesilmez. Fenerbahçe, bu maçı kaybederse teknik direktör yüzünden değil, aksine yönetimsel hatalar nedeniyle kaybetmiş olacak. Kötü bir hocayla hazırlık döneminin boşa harcanması, yanlış kadro mühendisliği ve son anda takımın başına getirilen bir hoca. Bu yönetimin sorunudur, hocanın değil.
7- MAÇIN STRATEJiSi ŞU: KORKMA, SALDIR
F.Bahçe, G.Saray savunmasına baskı kurar ve oyunu rakip sahada oynarsa, her an sallanan bir savunmayla, çok da kötü olmayan bir forvet hattı karşı karşıya gelir ve bundan F.Bahçe kârlı çıkar. Tersi de G.Saray için geçerli. F.Bahçe savunması evlere şenlik. Kısacası; korkmayan kazanır. Bu maçın sırrı da bu, stratejisi de bu.
UĞUR MELEKE
BENCE, FATİH TERİM, TÜRK FUTBOLUNDAKİ YERİNİ DAHA FAZLA HIRPALAMADAN İSTİFA ETMELİ ARTIK
1- ÇEYREK YÜZYILIN EN FiYASKO LAFI
TÜRK futbolunda 20 yıllık efsanevi bir Terim dönemi yaşandı ve artık bu filmin sonuna geldik gibi hissettim ben. Terim, bence Türk futbolundaki yerini daha fazla hırpalamadan istifa etmeli artık. Açıklamaların neresinden tutsak elimizde kalıyordu çünkü... “Milli menfaatler için bir araya geldik” diyor Terim. Öyleyse aynı menfaatler için neden ağustosta bir araya gelmediniz ki? Kişisel sorunlarınız yerine futbola odaklanır, birkaç puan daha fazla alırdık öyle değil mi? Bir de, “Kötü niyetli olsam bu oyuncuları Ukrayna, İzlanda maçları öncesi çağırırdım” lafı var ki, son çeyrek yüzyılın en büyük fiyaskosu sanırım bu laf. Yani onlar da yenilginin içinde olsaydı onlara kötülük yapmış olurdum mu demek istiyor Terim? Yani her halükarda yenilecektik İzlanda’ya öyle mi? Pes!
2- 24 SAAT iÇiNDE GÖNDERiLiR
Terim ağzıyla söyledi, “Eskisi gibi olmaz” diye... Böyle bir açıklamayı hangi milli takım teknik direktörü yapsa 24 saat içinde onunla yollar ayrılırdı. Zira milli takım antrenörünün esas işi oyuncularla iyi ilişkiler kurup maksimum verimi almak. Oyuncularla kişisel meselelerini uzatacağını alenen ilan eden bir antrenörün, daha iyiye götüreceğine inancım kalmadı.
3- BELÇiKA’YA BENZiYORUZ
KADERİMİZ, İzlanda-Ukrayna-Hırvatistan’la oynanacak maçlarda belli olacak. Arda kulübünde iyi, Milli Takım’da kötü. Hakan, kulübünde maestro gibi, Milli Takım’da ortalıkta geziyor. Oğuzhan, kulübünde geriye koşuyor, Milli Takım’da seyrediyor. Belçika Milli Takımı’na benziyoruz gitgide. İsimler karması gibiyiz, takım gibi değil.
4- YILIN EN iYiSiYDi, BÜYÜK KAYIP
Çok büyük kayıp. Feyenoord’u, Konya’yı deviren o. ManU maçında vites onda. G.Saray karşısında da sahada olsaydı muhtemelen başrol olacaktı. Lakin 17 yıldır sonucu etkileyen pek ekstrem bir şey olmuyor Kadıköy’de.
5- SEZON SONUNA KADAR KREDiSi OLMALI
EN azından sezon sonuna kadar kredisi olmalı. Hele Terim’in gölgesi üstündeyken. Yönetimin de bu kapıyı sertçe kapatmaması, G.Saray antrenörlüğü kurumuna saygısızlık.
6- KALSIN AMA... HOLLANDA’YA GiTMESiN
Kendi kurmadığı ve kampı birlikte geçirmediği bir kadroyla Advocaat’ın da en az sezon sonuna kadar kredisi olmalı. Ama milli aralarda Hollanda’ya gitmeyi gözden geçirmeli. Sözleşme bu şekilde yapılmış olabilir, mevcut koşullar burada daha fazla çalışmasını gerektiriyordu bence. Yenilirse, bu konu başını ağrıtacaktır kesinlikle.
7- SELÇUK-SNEiJDER iKiLiSiNi OYNATMAM
Rİekerİnk’in yerinde olsam sezon başından beri yokları oynayan Selçuk-Sneijder’ı kenarda oturtur, oyuncuya dayalı düzeni yıkma yolunda bir adım daha atardım. Advocaat’ın yerinde olsam Topal’ın boşluğunda Neustadter’i değil, Alper ya da Salih’i tercih ederdim. F.Bahçe’de yetenekli oyuncu sayısı yükselince oyun da yükseliyor.
GALATASARAY, 1999 YILINDAN BU YANA KADIKÖY’DE YA MAĞLUP OLUYOR VEYA BERABERE KALIYOR
1- MARTA KADAR ZORAKi BiR BARIŞ
BENi tatmin etmesi ya da içime sinmesi önemli değil. En başında aile içinde çözülmesi gereken birtakım şeyler dışarıya taşındı lakin kamuoyu bütün bu süreçte ne olayın nedenlerinden ne de çözülme biçiminden haberdar oldu. Terim’in son açıklamaları, ortada ‘zoraki’ bir barışın olduğunu o kadar açık gösteriyor ki...
2- KRiZ ÇÖZÜLMEDi DONDURULDU
‘ŞİMDİLİK’ dondurulduğunu söylemek daha uygun düşer. ‘Soğuk Savaş’ ihtimali elbette var, fakat zaten sonraki maç 24 Mart 2017’de (ve grubun bir başka zayıf ekibi) Finlandiya’yla (yine evde). Yani yaklaşık dört ay bu konu rafa kaldırılacak gibi gözüküyor...
3- KiLiT MAÇ UKRAYNA DEPLASMANI
Bence Kosova, Yugoslav ekolünün en yeni mirasçısı olarak yakında Avrupa’nın orta takımları arasında yerini alacaktır. Özellikle ilk yarı zorlandık. Rakibin direkten dönen topu gol olsa da kazanabilirdik, ama daha fazla soğuk ter dökerdik. Bana kalırsa Hırvatistan gruptan rahatça çıkacak, ‘en iyi ikinciler’ içinse Türkiye’nin kilit maçı deplasmandaki Ukrayna mücadelesi olacak.
4- BÜYÜK KAYIP VE TOPAL DA YOK
LENS oynamadığında alınan sonuçlar ortada! Hele hele takımın enerji nakil hattı Topal’ın da cezalı olduğu düşünülürse... Ama derbiler bu tür eksiklerin üstesinden gelinen özel randevulardır. Ki, bu denli üst düzey oyuncular da bu durumun elbette farkındadır.
5- GEREKSiZ BiR SANCIYA NEDEN OLACAKTIR
1999’dan beri ya yenilen veya beraberlik alınan bir deplasmandan eli boş dönülmesi, Riekerink’in biletinin kesilmesine niye yol açsın diye düşünüyor insan. Yönetim, tepkiyi üzerinden atmak için bu yolu seçebilir, ki bu da gereksiz sancılara neden olur. Olası bir galibiyetle de tarihe geçecek.
6- BiR SEZONDA 3 HOCA ÇOK OLUR
Yenilgiyle Advocaat da tarihe geçer, ama biletinin kesilmesi zor. ‘Bir sezon, üç teknik direktör’ün üstesinden gelmek güç.
7- ÖNCE KAZAN, OLMAZSA BERABERE KAL
Rİekerİnk’in belli: Durdur, kontrayla öne geç ve oyunu soğut. Advocaat ise, erken golle olası farkın kapısını aralayabilir. Olası beraberlik de, ikisi için de iyiydi.
LENS VE TOPAL’IN YOKLUĞU ÖNEMLi ANCAK DERBiDE YiNE DE FENERBAHÇE DAHA AVANTAJLI OLAN TARAF
1- KARARININ ARKASINDA DURACAK TERiM LAZIM
Terim’in açıklamaları sadece beni değil, tüm futbol kamuoyunu; hatta Terim’in deyişiyle genel kamuoyunu da tatmin etmedi. Türkiye’nin, içine sinmeyen kararları almayacak ve bunun arakasında durabilecek bir Fatih Terim’e ihtiyacı var. Aksi haldeki teknik direktörler benim de içime sinmiyor.
2- ORTADA ÇÖZÜM YOK SADECE ATEŞKES VAR
Başından beri bu krizin çözüldüğüne ve çözüleceğine hiç inanmadım. Ortada çözülen bir krizden daha çok, sadece yapılmış bir ateşkes söz konusu.
3-RUSYA’YA GiDECEĞiMiZE ARTIK iNANMIYORUM
Milli Takım’ımızın Rusya 2018’e gideceğine dair en küçük bir inancım ne yazık ki yok. Onun için genel averajın ya da averajın da benim için hiç önemi yok. Bu Milli Takım maalesef başarılı olamaz.
4-DERBiDE FENERBAHÇE YiNE DE AVANTAJLI
Rİekerİnk’in yerinde olsanız ve Fenerbahçe’den 3 oyuncu çıkarın deseniz; Mehmet Topal’ı, Lens’i ve Van Persie’yi çıkarır. Şimdi Lens ve Topal’ın oynama ihtimali hiç yok. Van Persie de sıkıntılı. Dolayısıyla Riekerink, tam istediği gibi bir Fenerbahçe kadrosu buluyor karşısında. Ama sonuç konusunda aynı şeyi söyleyemem. Fenerbahçe yine de avantajlı olan taraf.
5-ÖZBEK’iN GÖREVDE TUTMASI ZORLAŞIR
Derbiyi de kaybederse 3 maç üst üste puan alamayan bir Galatasaray çıkacak karşımıza. Bu noktadan sonra Dursun Özbek de olsanız Riekerink’i görevde tutmak gittikçe zorlaşacak.
6-SEZON SONUNA KADAR DEVAM EDER
Fenerbahçe kaybetse de Advocaat’ın bileti kesilmez. Sezon sonuna kadar görevine devam eder.
7-DERBi ZAFERiNiN ANAHTARI SAKiN KALMAK
Derbiyi kazanmanın ortak anahtarı; sakin kalmak. Fenerbahçe için: Tıpkı Manchester United ya da Feyenoord maçındaki gibi önde basan ve seyirciyi de oyunun içine dahil eden bir anlayışa ihtiyaç var. Topal’ın ve Lens’in yokluğunu iki dinamik isimle doldurmak zorundalar.
Galatasaray için: Beşiktaş maçının ilk yarısında oynadıkları sakin, ayağa top yapan anlayışı sahada sergilemeliler. Bu hem rakibi bozar hem de daha rahat pozisyon bulmalarına yol açar.