Güncelleme Tarihi:
Kasımpaşa'nın Akhisarspor'dan kadrosuna kattığı 32 yaşındaki tecrübeli kaleci Fatih Öztürk, Demirören Haber Ajansı'na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
Kasımpaşa'ya transferinin çok kısa bir süre içerisinde gerçekleştiğini ve yeni kulübünde olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Fatih Öztürk, "Transfer sürecim çok kısa sürdü. Birkaç gün içinde karar verdim. Şu an burada olmaktan çok mutlu ve gururluyum. Artık Kasımpaşasporluyum. Diğer konular çok önemli değil. Bu saatten sonra geri kalan 17 takım da rakibim. 3 büyük ya da 4 büyük olması önemli değil, benim için önemli olan şu an olduğum kulüpte mücadele etmem" diye konuştu.
"ÖNÜMÜZDEKİ HAFTALARDA TAKIMIMIZ BİRAZ DAHA OTURACAK"
Lacivert-beyazlı ekibin yeni sezona başlangıcını değerlendiren Öztürk, "Alanya maçının ikinci yarısında çok dağıldık. İlk yarı deplasmanda oynamamıza rağmen çok kötü oynamadık. Geri kalan 2 maçta ve Alanya maçının ilk yarısında çok iyi bir futbol sergiledik. Taktik ve teknik anlamda gayet iyi bir takımız ve artık bunu skora yansıtmamız lazım. Önümüzdeki haftalarda biraz daha oturacağız. Kamuoyunun bildiği gibi çok kaliteli yeni isimler de takımımıza katıldı. Skora fazlasıyla yansıyacağını düşünüyorum, yeter ki biz saha içinde dağılmayalım. Kilit pas, asist ve gol geldikten sonra sıkıntı olmayacaktır, zaten oyunumuz da belli. Kemal hocamızın taktikleri içerisinde oynadığımızda saha içinde hiçbir problem görünmüyor. Çok keyif veren bir futbolumuz var ve bunu biraz daha skora yansıtmamız lazım" ifadelerini kullandı.
"QUARESMA İLE AYNI TAKIMDA OLMAK ÇOK BÜYÜK BİR KEYİF"
Beşiktaş'tan Kasımpaşa'ya transfer olan Ricardo Quaresma'nın harika bir insan olduğunu ifade eden 32 yaşındaki kaleci, "Türkiye'nin değil dünyanın bildiği ve saygı duyduğu bir futbolcu, onunla oynamak çok büyük bir keyif. Onu izlemek de zaten çok büyük bir keyif. Öncelikli olarak harika bir insan. Hem ismini hem kalitesini fazlasıyla taşıyan birisi. Mustafa Pektemek de Ricardo da muhteşem insanlar. Ben Ricardo'yum ya da ben Mustafa'yım diye bir şey yok. Onlar bize adapte oldu, biz de onlara adapte olduk. Onlarla beraber aynı takımda olduğumuz için çok büyük bir keyif alıyoruz" şeklinde konuştu.
Kasımpaşa olarak çok büyük hedeflere ulaşacaklarını söyleyen Fatih Öztürk, "Kişisel hedefim direkt olarak yok. Bu takıma bağlı bir şey, maç kazandıkça zaten hedefler tek tek gelecektir. Bu zaman alacak ama konumumuz itibariyla takım kalitesi olarak belli bir hedef içinde olacağız. Birkaç haftaya daha ihtiyacımız var. Ancak çok büyük hedeflere ulaşacağımızı düşünüyorum" dedi.
"AKHİSAR BENİM İÇİN HER ZAMAN UNUTULMAZ OLACAK"
Eski takımı Akhisarspor'un kendisi için çok ayrı bir yeri olduğunu vurgulayan Öztürk, "Akhisar deyince zaten yüzüm güldü. Akhisar'ın benim için çok ayrı bir yeri var. Tabi keşke küme düşmeseydik. O ayrı ve bizi aşan konular tabi. Orada bir aile gibiydik, iyi günlerimiz de geçti, kötü günlerimiz de. Önemli olan futbola ve aileye küsmemek. Bir dönem 1 ay kadar beni kadro dışı bırakmışlardı, canları sağ olsun. Bir gün Asbaşkanımız aradı ve "sana ihtiyacımız var" demişlerdi. Ben de "ne demek ağabey, ben sizin futbolcunuzum, oynamaya hazırım" demiştim. Zaten 2 hafta sonra kaybettiğimiz finali oynamıştım. Akhisar benim için her zaman unutulmaz olacak ve kalbimde büyük bir yeri var. 3 Türkiye Kupası finali oynadık ve birini yani son finali kaybettik. Her şey güzeldi, tabi kadro dışı kalma konusunu da aile içinde olan şeyler şeklinde değerlendiriyorum" diye konuştu.
"ŞU AN BURADAYSAM BUNU MUSTAFA REŞİT AKÇAY'A BORÇLUYUM"
Çalıştığı hocalar hakkında konuşan tecrübeli file bekçisi, "Her hocanın kendine has bir çalışma tarzı var ve çalıştığım hocaların hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Her hoca hayatınıza ya da futbolunuza farklı şeyler kazandırabilecek potansiyelde. Bazılarıyla çalışmak istersiniz. Bazılarıyla da daha zor ya da daha kolay çalışabiliyorsunuz. Bu kadar sirkülasyona rağmen hocaların değişimine adapte olup çok ciddi başarılar da elde edebildik. Mustafa Reşit Akçay, kesinlikle futboluma en çok etki eden hocadır. Şu an sizin karşınızda oturuyorsam onun sayesindedir. Kemal hocayla 3 haftadır maça çıkıyoruz. Taktiksel anlamda çok şaşırdığım bir hoca, çünkü bir takımın hocasının taktiğine bu kadar uyum sağlayabileceğini ben Kemal hocada gördüm. Taktiği çok iyi empoze edebiliyor ve ne istediğini çok iyi ifade ediyor, bizlere de taktik anlamda çok şey kazandırdı. Daha nitelikli bir şekilde çalışılabileceğini Kemal hocada daha net gördüm" ifadelerini kullandı.
Öztürk, Galatasaray'la transfer görüşmelerini sürdürdüğünden dolayı kadro dışı kaldığı iddialarına ise şu şekilde yanıt verdi:
"Onunla alakalı bir şey değil. Kasımpaşalıyım artık, çok detaya girmek istemiyorum. Tabi bazı şeyler duyuldu, yazıldı çizildi ama artık Kasımpaşalıyım."
"BİR DÖNEM MİLLİ TAKIM'A SEÇİLMEYİ BEKLEDİM"
Milli Takım'ın potansiyelinin çok yükseldiğini belirten Fatih Öztürk, "Bir Fransa galibiyetimiz var. Potansiyelimiz çok yüksek artık. Ufak bir düşüş süreci yaşamıştık. Avrupa'ya giden birçok gencimizden de görüyoruz, tekrar belli bir kaliteye sahip olmaya başladık. Fransa gibi dünya şampiyonuna kafa tutmamız artık bazı şeylerin önüne geçtiğimizi ve tırmanmaya başladığımızı gösteriyor. Bir dönem Milli Takım'a seçilmeyi bekledim. Ancak yaş artık ilerlemeye devam ediyor. Milli takımımızda çok çok iyi kaleciler var. Devamında Altay da geliyor ve çok sağlam bir milli kalemiz var artık. Milli Takım'a alınmamakla ilgili paylaşımım Mircea hocayla ilgili değildi. Önemli değil, artık herkes önüne bakmak zorunda. Herkese futbol hayatında da başarılar diliyorum" dedi.
"ESKİ FUTBOLCULAR ÇOK FAZLA MAGAZİNSELDİ, ŞİMDİKİLER DAHA İŞİNE ODAKLI"
Genç futbolcuların bilinçli olduklarından dolayı Avrupa kulüpleri tarafından transfer edildiklerini söyleyen Öztürk, "Kalecilerden altyapıdan gelen oyuncular artacak, artmama gibi bir ihtimali kalmadı artık. Tesisleşme alanında çok ciddi yatırımlar yapılıyor. Gördüğünüz tesis, muhtemelen Türkiye'nin en iyi tesisi. Burada bulunmak bile çok büyük bir şans. Çoğu kulübümüz artık yavaş yavaş altyapıyı oluşturmak zorunda. Altyapıya önem vermek ve tesisleşmek zorundasınız. Sadece kalecilik anlamında değil, futbolculuk anlamında bile çok büyük değişiklikler var. Eski Türk futbolcu mantalitesi artık değişmeye başlıyor, bu sosyal anlamda da çok büyük bir fark yarattı. Eski futbolcularımız çok fazla magazinseldi, artık o kadar çok fazla magazinsel futbolcu yok. Günümüz futbolcuları biraz daha işine odaklı. Herkes sosyal medya kullanıyor ve hepsinin takipçileri var ama eski futbolcu mantalitesinden çıkmaya başladık diye düşünüyorum. Çok daha bilinçli gençler geliyor. Genç futbolcular daha bilinçli oldukları için Avrupa'ya gidiyorlar. Genç yaşta bazı şeyler aşılanıyor onlara. Örneğin, Yusuf Yazıcı Fransa'ya gitti ve gayet de ayak uydurdu. Fransa, çok zor bir ülkedir. Ben gurbetçiyim, Fransa'dan geliyorum. Yusuf'un oraya ayak uydurabileceğini düşünüyorum. Çünkü bilinçli gitti ve etrafındaki doğru insanlarla gitti. Avrupa'daki Türk oyuncuları çok fazla takip etme şansım olmuyor ama ortak arkadaşlarımız olduğu için Yusuf'u biraz daha fazla takip ediyorum. Zeki Çelik de gururumuz. Aynı şekilde İtalya'da da oyuncularımız var" şeklinde konuştu.
"FENERBAHÇE'NİN EN İYİ TRANSFERİ ALTAY"
Fenerbahçe'nin yeni kalecisi 21 yaşındaki Altay Bayındır'ın 15 sene sarı-lacivertli takımın kalesini koruyabilecek potansiyelde olduğunu belirten tecrübeli eldiven, "Türk kaleciler arasında tecrübeli ve ligde fark yaratmış bir kaleci olduğu için Mert'i bir kenara koyuyorum. Gençlerden bahsedecek olursak, Uğurcan ve Altay'dan çok umutluyum. Bana göre Fenerbahçe'nin en iyi transferi Altay. Eğer satmazlar ya da Avrupa'ya göndermezlerse en az 15 sene Volkan ağabey gibi Fenerbahçe'nin kalesini korur. Berke de kiralık gitti ve geri gelecek, hepsi de çok iyi çocuklar" açıklamasında bulundu.
"SÜPER LİG'DEKİ TAKIMLAR ÇOK KALİTELİ FORVETLERE SAHİP"
Maçlardan önce forvetlere göre kişisel analiz yapmak yerine deneyimlerinden faydalandığını ifade eden Fatih Öztürk, "Kişisel analiz demeyelim de artık görevlere göre bazı kilit hamleler vardır. Tekrar tekrar gördüğümüz için herkes ezberliyor onları. Burak Yılmaz'ı mesela 10-15 yıldır izliyoruz, her maçtan önce Burak ne yaptı demeye kalmadan hepsi çok büyük isimler olduğu için ne yapacaklarını bilerek ona göre hazırlanıyoruz. Ligimizdeki forvetler hep kaliteli. Şu an aklıma gelen Mario Gomez, çok iyi bir forvetti. Drogba geldi ülkemize bıraktığı izler belli. Sadece 3 büyüklerden bahsetmeye gerek yok. Ankaragücü'nün forveti Orgill, bana göre çok iyi bir forvet. Dediğim gibi sadece 3 büyük anlamında değil, Süper Lig'deki takımlar çok kaliteli forvet oyuncularına sahip" diye konuştu.