Güncelleme Tarihi:
İşte F.Bahçe'nin Altaylı ile ilgili yaptığı açıklama:
Fatih Altaylı isimli, dinlediğini anlayamayacak derecede gözüne perde inmiş, fanatizmi spor medyasına sokan şahsın bir televizyon kanalına yapmış olduğu açıklamalar hususunda aşağıdaki yazılı açıklamanın yapılması zarureti hasıl olmuştur.
3 Temmuz 2011 Sözde Şike Operasyonu sürecinde günlerce televizyonlarda FETÖ/PDY mensupları, onun işbirlikçileri, fanatizm adına bu grubun değirmenine su taşıyan kişi ve kuruluşlar günlerce şike kumpasının kamuoyunda benimsenmesi adına faaliyette bulunmuş, tek taraflı yayınlarla Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, Başkanı’nın ve mensuplarının sahip olması gereken masumiyet karinesinin ve temel insani-hukuki hakların adeta ırzına geçerek kişilik linçi yapmıştır. Bu süreç içinde bir kez bile FETÖ/PDY’yi diline dahi alma cesaretini göstermeyen bu kişiler çok ilginçtir ki Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım’ın NTV’de katıldığı bir program sonrasında harekete geçmiş, FETÖ/PDY’nin baş yapıtı olan Fenerbahçe Kumpası’nı meşrulaştırabilmek adına fütursuzca bir çaba içine girmiştir.
"KİMSE GEÇMİŞİNDEN KURTULAMAZ"
Bu kişiler arasında Fatih Altaylı isimli şahsı görmek bizim için hiç de şaşırtıcı değildir. Yazdığı her yazısında küfrü ve hakareti mubah gören, Türkiye’nin alışık olduğu FETÖ yöntemleriyle algı manipülasyonu konusunda uzmanlaşmış, FETÖ üyesi polislerle o dönem Genel Yayın Yönetmenliği’ni yaptığı gazetede, hiçbir evrensel hukuk değerleriyle bağdaşmayacak yayınlara müsaade eden bu şahsı hala yazılı ve görsel medyada baş köşede tutanlar bilmelidir ki, yıllardır sesimizi duyurmaya çalıştığımız FETÖ’nün empoze ettiği eski Türkiye alışkanlıkları, artık toplumun tüm kesimlerince şiddetle reddedilmektedir. Gün Fenerbahçe’ye kumpas kuranlar için hesap verme, yaptıklarının bedelini ödeme günüdür. Ayrıca bilinmelidir ki kimse “yanılmışım, kandırıldım, pişmanım” diyerek geçmişte yaptıklarının hukuki sorumluluklarından kurtulamayacaktır.
NTV’de Başkanımız tarafından yapılan çağrı çok açıktır. Fenerbahçe Spor Kulübü dahil tüm kulüpler geçmiş yıllara dönük olarak incelenmeli, mali kayıtları ve FETÖ/PDY ile olan para trafikleri araştırılmalıdır. Bu çağrıdan rahatsız olanların aynı anda harekete geçmiş olması bizim için hiç de şaşırtıcı değildir. Ayrıca, Başkanımız söz konusu şahsın bahsettiği ve soru sorduğu konuları zaten yayında açıklamış, merak edilenin fazlasını anlatmıştır. Bahse konu şahsın, ahlaki ve tarafsız gazetecilik anlamında vasatın üzerine çıkamamasının bir nedeni de anlaşılıyor ki dinlediğini (eğer dinlediyse) idrak edememesidir.
FETÖ/PDY mensupları, işbirlikçileri, fanatizm adına onların değirmenine su taşıyanlar tarafından 3 Temmuz’da her birine kahramanlık payesi verilen, Türk Futbolu’nu kurtaran yargı mensupları olarak gösterilen, 17.03.2010 tarihinde kulübe üye yapılan yargı mensuplarının bu tarihte (17.03.2010 tarihinde) FETÖ/PDY mensubu olduklarına dair Fatih Altaylı’nın elinde bir delil var mıdır? Varsa bu delili o tarihte devlet ile paylaşmış mıdır? Paylaşmamış ise bunun nedeni nedir? Fenerbahçe Spor Kulübü linç edilirken Fatih Altaylı nerededir? Bugün söz konusu şahıslar için söylediği sözleri o tarihte söylemiş midir? Söylememiş ise sebebi nedir? Benzer şekilde Emre Belözoğlu’nun da Fenerbahçe’de ya da Galatasaray’da oynadığı dönemde, ya da bugün FETÖ/PDY üyesi olduğu yönünde elinde bir delil var mıdır? Fatih Altaylı elinde buna ilişkin bir delil varsa devlet ile paylaşmış mıdır? Yoksa tıpkı 3 Temmuz’da olduğu gibi iftira atarak, karalayarak FETÖ/PDY’nin Türk Futbolu’ndaki gerçek mensuplarını korumak adına bir misyon mu yüklenmiştir?
"AÇIK AÇIK KONUŞULMALIDIR"
Bahse konu şahıs, yazısında ve söylemlerinde tarafımıza “Fenerbahçe yönetim kurullarına aldığın kaç FETÖ’cü vardı?” sorusunu yöneltmiştir. Bizler, bu konuda herhangi bir bilgi sahibi değiliz. Ancak ahlaklı ve şerefli bir insanın yapması gereken, eğer Fenerbahçe Yönetim Kurulları’nda FETÖ’cülerin yer aldığı iddiası ulusal bir gazete ve televizyonda ifade ediliyorsa, tıpkı Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, FETÖ üyesi olduğunu düşündüğü kişilerin isim listesini açıklaması ve savcılığa bu kişilerle ilgili suç duyurusunda bulunulmasıdır. Algı manipülasyonu konusunda uzman Fatih Altaylı, karnından konuşmak yerine isim vermeli, algı manipülasyonunu bir kenara bırakarak açık açık konuşmalıdır.
Fatih Altaylı’ya tek tavsiyemiz, artık Fenerbahçe taraftarının aklına ve kamuoyuna hakaret etmeyi bırakmasıdır. Fenerbahçe taraftarı takımına karşı yapılan haksızlığı asla unutmaz. Altaylı gibi fanatiklerin kirli amaçlarını anlar ve bu anlayış ile sonuna kadar mücadele eder. Bu bağlamda Denizli’de yaşanan hadise maça 16 dakika uzatma süresinin eklenmesi değil, 16 dakika uzatma oynanmasına sebebiyet veren hadiselerin oynanan müsabakaya olan etkisidir. Bu şekilde UEFA’ya bağlı ülke federasyonlarından her hangi birinde yaşanmış bir başka şampiyonluk hadisesi varsa Altaylı bunu da paylaşmalıdır.
Bugün medyaya yansıyan görüntüler çok açık bir şekilde FETÖ/PDY’nin Türk Futbolu’na doğrudan müdahale ettiğinin en açık kanıtıdır. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılmış olan soruşturma da buna ilişkindir. Altaylı’nın yürüyen soruşturmaya yönelik bu açık eylemi tıpkı diğerleri gibi FETÖ/PDY’nin Türk Futbolu’ndaki yapılanmasının ortaya çıkarılmasına karşı başlatılmış bir medya çalışmasıdır.
"HER ZAMAN BU İŞİN PEŞİNDE OLACAĞIZ"
Buradan bir kez daha, Fenerbahçe Spor Kulübü dahil olmak üzere tüm kulüplerin geçmişe dönük olarak ilgili devlet kuruluşları eliyle incelenmesi, FETÖ/PDY ile olan para trafiklerinin, ilişkilerinin ortaya çıkarılması çağrısında bulunuyoruz. Bu konudaki ısrarlı çağrımız, önümüze hangi engel konulursa konulsun, sonuç alınana kadar yenilenecektir.
Fatih Altaylı’nın İstanbul Cumhuriyet Savcılığı eliyle yürütülen soruşturmayı karartmaya yönelik girişimi ve 100 yıllık kulübümüz ile FETÖ/PDY’i irtibatlayan açıklamaları sebebi ile Altaylı hakkında suç duyurusunda bulunulacağını kamuoyunun dikkatine sunarız.