F.Bahçe olmasa da Kocaman koptu

1- Kocaman “Artık kontrolü kaybettik” dedi. Maç esnasında da 8 dakika kulübeden çıkmadı. Bu ne anlama geliyor?

2- Kocaman, hep haksızlığa uğradıklarını söylüyor ama ne Yıldırım ne Uslu konuşuyor. Hoca yalnız mı bırakılıyor?

3- 2 zor maçtan 6 puan alan Beşiktaş’ın 3.’lüğü, Kocaman’ın sözüne atfen, ‘suni’ mi, aslında bir nevi gizli lider mi?

4- Kocaman, Beşiktaş ile meşgul. Güneş de Trabzon’daki protestocular için “F.Bahçe göndermiştir” dedi. Bu neyin tezahürü?

5- Suların durulduğu Galatasaray’ın aklı derbide. Peki iki hafta sonra Kadıköy’de oynayacağı Fenerbahçe mücadelesine hazır mı?

6- Başakşehir, Göztepe’yi yenerken hakem kararları özellikle sosyal medyanın dilindeydi. Gözden ırak Başakşehir kollanıyor mu?

MEHMET Y. YILMAZ:

İLK YARIDA TOPARLANMIŞTI AMA BU KEZ İŞİ DAHA ZOR

1- Fenerbahçe ligin ilk devresinde de böyle bir kopuş yaşamış ve rakiplerinin puan kayıpları ve kendi yakaladığı seriyle yarışa yine ortak olmuştu. Daha alınacak 30 puan var. Rakipler birbirleriyle oynayacak, Fenerbahçe de ayrıca Galatasaray ile oynayacak. Teorik olarak şans sürüyor. Ama teknik direktöre hâkim olan ruh durumuna ve oynattığı oyuna bakarsak bu iş Fenerbahçe açısından zor.

FUTBOLDAN ÖTÜRÜ, KOCAMAN KENDİSİ YALNIZ KALIYOR

2- Kocaman yalnız bırakılmıyor, kendisi yalnız kalıyor bence. Yönetimin arkasında duracağı bir oyun yok sahada. Beşiktaş maçı bir taç yüzünden kaybedilmedi. Fenerbahçe ligde Beşiktaş karşısında küçük takım gibi oynamayı seçtiği için yenildi. Kupadaki beraberlik de takımın mental sorunlarından kaynaklandı. Bunları çözmesi gereken hoca, yönetim ya da hakemler değil.

BEŞİKTAŞ’IN KADROSU İYİ ANCAK GİZLİ LİDER DİYEMEYİZ

3- Beşiktaş için gizli lider diyemeyiz. Önündeki iki rakiple deplasmanda oynayacak. Ayrıca öyle bir lig oynanıyor ki, bir-iki ekip dışında her takım ciddi rakip kategorisinde değerlendirilmeli. Ama kadro itibariyle baktığımızda Beşiktaş’ın sahada karşılaşacağı sorunlara karşı çözümler üretebileceği geniş bir kadrosu var.

HOCALAR BU İŞLERİ BIRAKIP TAKIMLARINA YOĞUNLAŞSIN

4- Trabzon’da Şenol Güneş’i protesto edenlerin Kocaman ya da F.Bahçe tarafından gönderilmiş olması bir tek şeye işaret eder: Güneş’in de ruh durumu pek iyi değil. Trabzon futbol ortamını hepimizden iyi bilen birisi olarak bunu söyleyebiliyorsa bir tür paranoya teşhisi bile koyabilmek mümkün. Hocalar bu işleri bırakıp kendi takımlarına yoğunlaşsınlar. Zaten futbol ortamımız kötü, onların ayrıca katkıda bulunmasına gerek yok.

ŞU ANKİ FORM DURUMUYLA GALATASARAY DERBİYİ ALIR

5- G.saray derbiye kuşkusuz ki hazır. Ama Kadıköy’de yine ayakları titrer mi bunu bilemiyoruz. Şu andaki form durumları itibariyle bu maçı Galatasaray kazanmaya daha yakın görünüyor. Kadıköy deplasmanındaki atmosferi yaşamamış çok oyuncu var Galatasaray’da. Onların psikolojik durumları sonucu belirler.

BÜYÜK KULÜPLERİN HEPSİ KOLLANIYOR BU LİGDE

6- Başakşehir kollanıyor mu, bunu kesin bir şekilde yanıtlayamayız. Büyüklerin hepsi kollanıyor bu ligde. Ama en gözlerden uzak olanı Başakşehir olduğu için kollanmak isteniyorsa daha rahat kollanır. Başkanının şahsi ilişkileri de bu yorumlara çanak tutar. ‘Yeni Türkiye’ her şeyin belli merkezlerden kontrol edilebildiği bir ülke, bunu da aklımızda tutalım. Yukarısı öyle karar verdiyse, böyle olur.

HAFTANIN ‘EN’LERi

- Haftanın olayı: Aykut Kocaman’ın “Beşiktaş maçında tacımız çalındı” açıklaması... Garip buldum.

- Haftanın Takımı:                                           Akhisar

- Haftanın Teknik Direktörü:             Okan Buruk

- Haftanın Futbolcusu:                   Muğdat ÇELİK

- Haftanın Hakemi:                           Mete Kalkavan

UĞUR MELEKE:

EINSTEIN, KOCAMAN GİBİ DÜŞÜNMÜYOR

1- AYKUT Kocaman, birkaç hafta önce kendi durumunu çok güzel özetleyen bir açıklama yapmıştı basın toplantısında: “Kendi doğrusuna koşulsuz inanan ve aynı şeyleri yapmakta ısrar ederek başarıya ulaşacağını düşünen biriyim”. Einstein’ın dünya görüşüyse biraz farklı: “Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar elde edeceğini düşünmek, ahmaklığın delilidir.”

ONLARIN KONUŞMAMASINA BEN İTİRAZ ETME

2- Aziz Yıldırım ve Mahmut Uslu’nun hakem kararları üstünde konuşmadığı bir Türk futbolu! İnsanın kulağına sempatik geliyor doğrusu. Her zaman şuna inandım: Oyunun esas aktörleri futbolcular, antrenörler ve hakemlerdir. Geri kalan herkes, biz dahil, yanal unsurlarız. Teferruatız sadece. O yüzden, antrenörlerin konuştuğu, yöneticilerin sustuğu bir dünyaya ben itiraz edemem.

RAKAMLAR, ‘BEŞİKTAŞ FORMDA’ DİYOR ZATEN

3- Beşiktaş’ın 20 Şubat-20 Mart arasındaki üç cephede 7 maçlık hayati fikstürü, Münih deplasmanıyla birlikte iki cepheye indi. 5-0’lık netice elbette üzücü, ama bu sonucun Güneş’i de, futbolcuları da lige konsantre etme konusunda bir rolü olduğunu yadsıyamayız. Ligin ikinci yarısında Fenerbahçe 11, Başakşehir 14, Galatasaray 15, Beşiktaş 17 puan topladı. Rakamlar, kimin formda olduğunu söylüyor zaten.

İÇ DÜNYASINDA ACAYİP ŞEYLER YAŞIYOR

4- Benim için olağanüstü bir hayal kırıklığı... Oradaki üç-beş teröristin “Sen şunu sattın, bunu sattın” demesine Güneş’in tepki göstermesini anlıyorum. Hepimiz insanız. Duygularımız var, bazen haksızlığa karşı patlayabiliyoruz, Güneş de öyle elbette. Ama “Bunları Fenerbahçe göndermiştir” demesi, iç dünyasında ne acayip şeyler yaşadığının göstergesi. Üzüldüm doğrusu.

FENERBAHÇE’YE GÖRE DAHA AZ PROBLEMLİ

5- İlk devrenin ilk 8 haftasında da bu fikstürün Tudor’a 22 puan olanağı verdiğini anımsıyoruz. İkinci devreye de Galatasaray’ın ufak da olsa bir fikstür avantajıyla başladığını söyleyebiliriz. Bu fikstür sarı kırmızılıların rotasyona Nagatomo, Linnes, Donk, Selçuk İnan, Eren ve Sinan’ı sokmasına yardımcı oldu; Terim kadroyu genişletti. Galatasaray’ın derbiye Fenerbahçe’ye göre daha az problemle girdiğini söyleyebiliriz sanırım.

HAKEMLER BU ÜLKEDE ONURLARIYLA İŞ YAPIYOR

6- Hayatım boyunca böyle şeylere inanmadım. Böyle bir şeye bir defa bile inanmak, hakemlerin namuslu insanlar olduğundan ve sadece işlerini iyi yapmaya odaklandıklarından şüphe duymak demektir. Ben hakemlerin onurlarıyla işlerini yaptıklarını düşünüyorum bu ülkede.

HAFTANIN ‘EN’LERi

- Haftanın olayı: Kocaman’ın ‘taç’ sitemi, Güneş’in ‘F.Bahçe’ tahminiyle futbolun çıldırma sürecine girişi.

- Haftanın Takımı:                                                        Akhisar

- Haftanın Teknik Direktörü:                                Samet Aybaba

- Haftanın Futbolcusu:                                  Alvaro Negredo

- Haftanın Hakemi:                                                Ümit Öztürk

GÜNEŞ’İN RUH HALİ DE İYİ DEĞİL

Şenol Güneş’in, tarih yazdığı Trabzonspor’da uğradığı sataşmaya tepki vermesi son derece doğal. Ancak kendisine çirkin saldırıyı yapanların Fenerbahçe tarafından gönderilmiş olabileceğini söylemesi, onun da ruh halinin pek iyi olmadığın ortaya koyuyor. Bu da üzüntü verici bir durum.

UĞUR  VARDAN: 

MANTIKEN FENERBAHÇE’NİN İŞİ BİRAZ ZORLAŞTI

1- Matematik olarak tabii ki kopmadı. Ama Beşiktaş’ın Trabzon’u yenmesiyle işi artık çok zorlaştı. Çünkü önünde bundan böyle üç rakip var ve bu üçlüden sadece Galatasaray’la oynayacak. Ben mantık olarak bakıyorum meseleye; birini tutsa diğer ikisi ne olacak? Rakiplerin birbirleriyle olan maçları Fenerbahçe’ye çare olur mu, o da zor, çünkü sarı lacivertlilerin de kendi maçlarında puan kaybı yaşamayacağının garantisi yok.

AYKUT KOCAMAN DA BU SİSTEM İÇİNDE YER ALIYOR

2- AZİZ Yıldırım ve Mahmut Uslu niye konuşmuyor bilmiyorum ancak bu tablo da sevdiğimiz ve saydığımız Aykut Kocaman profiline zarar veriyor. O da biliyor ki, futbolcu ve hoca olarak içinde uzun yıllardır yer aldığı bu sistem genel resimde ‘büyükler’i korur. Kocaman, sistem içinde sistem dışıymış görüntüsü sunuyor. Gerçi biz ‘romantikler’ hep bu görüntüdeki figürleri sevdik ve Kocaman da bu görüntünün hakkını veren az sayıdaki isimlerden ama hakemler üzerinden sistem eleştirisini, bir büyük çatısı altında yapmak bana çok mantıklı gelmiyor.

BEŞİKTAŞ İÇİN KONUŞMAK HENÜZ ERKEN GÖRÜNÜYOR

3- bayern Münih felaketi sonrası bu iki zorlu dönemeçten kayıpsız çıkmak büyük başarı fakat Beşiktaş için zirve yarışında, önündeki iki rakibiyle oynamadan konuşmak erken gibi. Üstelik bu iki rakiple deplasmanda oynanacak. Onun için ‘suni’ tanımı şimdilik sadece ifade olarak kulağa hoş geliyor, pratikte karşılığı var mı, bekleyip görelim.

KOMPLO TEORİLERİNDEN UZAK DURMAKTA YARAR VAR

4- aykut Kocaman’ın Beşiktaş takıntısı yeni. Şenol Güneş’in ise 1996 yılında Avni Aker Stadı’nda şampiyonluğun kaybedildiği 2-1’lik maçtan sonra böyle bir takıntıya sahip olduğu hep söylenegelmiştir. Şahsen, hep bu denli üst düzeyde futbol figürlerinin daha sakin olmalarını ve bu ülkenin en temel reflekslerinden ‘komplo teorileri’nden uzak durmalarını beklerim. Ancak ne yazık ki bu isteğin pratikte bir karşılığı bulunmuyor.

G.SARAY’IN ŞU ‘KADIKÖY FOBİSİ’ OLMASAYDI EĞER...

5- Evet, arada sadece bir Konyaspor maçı var. Derbiye hazır olmak diye bir şey söz konusu mu bilmiyorum, çünkü zaten bütün ‘büyükler’ bütün derbilere hazır olmak zorundalar. Galatasaray’ın denklemi ise malum Kadıköy fobisi. 1999’dan bu yana açık olan hesap yani. Her Fenerbahçe derbisi öncesi yaşanan umut, elbette bu kez de yaşanacak.

‘GÜÇLÜLER’ KORUNUYOR AMA BAŞAKŞEHİR İYİ BİR TAKIM

6- ÖYLE bir durumun genel olarak yaşandığı düşüncesinde değilim. Hatalar bazı maçlara özgü ve hakemler, her daim ‘güçlü’nün yanında. Bu tarihsel bir miras. Güçlü tanımı da ‘gücünü’ bazen gelenekten bazen de konjonktürden alır. Başakşehir takım olarak iyi ve doğru kadro yapısıyla bu yarışı sürdürüyor.

HAFTANIN ‘EN’LERi

- Haftanın olayı: Durduk yerde sinir ve sertlik harbine dönüşen Beşiktaş-Fenerbahçe kupa derbisi…

- Haftanın Takımı:                                                                               Akhisar

- Haftanın Teknik Direktörü:                                                         Okan Buruk

- Haftanın Futbolcusu:                                                         Gomıs/Negredo

- Haftanın Hakemi:                                                                  Bülent Yıldırım

MEHMET ARSLAN: 

AYKUT HOCA, BELLİ Kİ YAPILAN ELEŞTİRİLERDEN ETKİLENDİ

1- Galiba yarıştan koptu. Aslında bakarsanız Fenerbahçe’den ziyade Aykut Kocaman koptu. Fenerbahçe, rakiplerine oranla kaliteli oyunculara sahip olmasa da, benim Kocaman’ın bir sistem takımı yaratacağına inancım tamdı. Duygularını her ne kadar göstermese de kamuoyundaki eleştirilerden çok fazla etkilendi Kocaman. Fenerbahçe’nin kendisini toparlaması ancak ve ancak Kocaman’ın kendisini toparlamasına bağlı. Lideri dağılmış bir takım için bu da çok kolay bir durum değil.

ÇÜNKÜ TARAFTAR YÖNETİMİ PEK İNANDIRICI BULMUYOR

2- Sorudan şunu anlıyorum: “Fenerbahçe yönetimi bütün yükü teknik direktör Aykut Kocaman’ın omuzlarına yükledi. Böylelikle de sorumluluktan kurtuldu.” Hayır, ben böyle olduğunu sanmıyorum. Fenerbahçe yönetimi, taraftarın gözünde başarısız. Dolayısıyla yöneticilerin konuşmaları da pek inandırıcı gelmeyecek. Taraftar da zaten sezon başından bu yana iyi bir takım kurulmadığını biliyor. Şu kaybedilen Akhisar maçına kaç taraftar gitti? Kocaman geçen gün kendi camialarının bile birlik içinde olmadığını ve hatta FB TV’de bile eleştirildiğini söyledi.

BAŞAKŞEHİR VE G.SARAY’I YENERSE ŞAMPİYON OLUR

3- Şenol Güneş ve ekibinin önünde iki zor maç kaldı; Medipol Başakşehir ve Galatasaray. Elbette bu maçlardan kayıpsız çıkarsa şampiyon olur Beşiktaş. Bayern Münih maçında alınan farklı yenilgi lig yarışı açısından Beşiktaş’ın lehine oldu. Kabul edelim ki Bayern Münih yüzde 95 Beşiktaş’ı eleyecekti. Bunun ilk maçta belli olması Beşiktaş’ı lige yoğunlaştırdı. Şayet Beşiktaş, tur umuduyla İstanbul’a dönseydi ancak sonunda yine elenseydi o zaman ne olacaktı? Bu arada lige de havlu atabilirdi çünkü Fenerbahçe ve Trabzonspor maçlarına yeterince odaklanamayacaktı.

GÜNEŞ’iN F.BAHÇE iLE YILDIZI BİR TÜRLÜ BARIŞMADI

4- Saygı duyduğum bir isim Şenol Güneş. Ancak Fenerbahçe ile yıldızı hiç barışmadı. Futbolculuğu döneminde Trabzonspor ile Fenerbahçe’yi geride bıraktı. Fakat teknik direktörlükte iki kez hayal kırıklığına uğradı. Sanıyorum bunun tezahürü. Ancak eminim ki o bunu reddedecektir, diğer yandan dışarıdan görünen tablo da bu...

KADIKÖY’DE EN BÜYÜK RAKİP  STRES OLACAKTIR, KOLAY DEĞİL

5- Kardemir Karabükspor maçında olağanüstüydü Galatasaray. Ben Fatih Terim’in ekibinin Fenerbahçe derbisi öncesi karşılaşacağı Atiker Konyaspor’a da puan kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Ancak Kadıköy’de sadece rakibe karşı değil, strese, duygularına karşı da mücadele verecek. İşi hiç de kolay değil.

KİMSE KOLLANMIYOR, LÜTFEN EMEĞE BİRAZ SAYGI DUYUN

6- Ben ligde hiçbir takımın kollandığını düşünmüyorum açıkçası. Bu algı yaratılmaya çalışılıyor kamuoyunda. Allah aşkına, top oynamadan ligin zirvesinde kalabilmeniz mümkün mü? Futbolcuların sarf ettiği emeğe saygı duyun biraz, lütfen. İsterseniz ‘Pollyanna’ deyin bana ancak benim inancım bu.

HAFTANIN ‘EN’LERi

- Haftanın olayı: Derbide kendisini kontrol edemeyen Quaresma’nın aldığı 5 maçlık ceza. Takımına da büyük bir saygısızlık yapmış oldu.

- Haftanın Takımı:                                                                               Akhisar

- Haftanın Teknik Direktörü:                                                         Okan Buruk

- Haftanın Futbolcusu:                                                                    Negredo

- Haftanın Hakemi:                                                                  Bülent Yıldırım