Güncelleme Tarihi:
"Fenerbahçe’nin gücü yok, kadrosu moralsiz. Ama bu takımın adı Fenerbahçe. Trabzon’a bırakın kaybetmeyi, mutlaka kazanacağını düşünüyorum. Yoksa?.. ‘Yoksa’yı anlatmak çok zor. Her şeyin sonu olabilir"
1- Bitime 5 hafta kala ortaya çıkan tablo, manşetleri yırttırıyor adeta. Zira Başakşehir için ‘Şampi...’ ifadesini kullandık. Başakşehir’e ne oldu, ayağı mı titriyor?
2- Geçen haftanın VAR isyankarı G.Saray’a bu hafta lehte hatalar yapıldığı savunuluyor. G.SarayKayseri maçının sonucunu hakem hataları mı belirledi?
3- Beşiktaş’ı bu sezon ‘Burak’tan önce ve sonra’ diye değerlendirmek lazım sanırım. Parasal sıkıntılara rağmen Beşiktaş bu seriyi nasıl yaptı?
4- Haftanın sorusu... Süper Lig şampiyonluk oranlarınızı yeniden alabilir miyim? Başakşehir, G.Saray ve Beşiktaş arasındaki sıralamanız nedir?
5- Üç hoca değişikliği, yeni transferler, sonuna kadar destekleyen tribünler ama sahada hala ruhsuz bir Fenerbahçe... Bunun nasıl bir açıklaması var?
6- Cumartesi günü Fenerbahçe-Trabzonspor maçı var... Bu iki takımın birbirleriyle oynadığı maçların psikolojisi malum... Nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?
Mehmet Arslan: Hakem konusunda açıklama yapan teknik adamların tek amacı gelecek haftaya hakemi hazırlama.
Güntekin Onay: Beşiktaş, ligin en kaliteli isimlerine sahip. F.Bahçe ve Erzurum’u yense, şu an en güçlü adaydı.
Uğur Meleke: Alternatifiniz kadar güçlüsünüz. güven tehdidi Burak’ı her maç yüzde yüzle oynamaya zorluyor.
İlker Yasin: VAR, bizim ülkemizde hakemler için büyük tehlike. Sahadaki hakem her şeyi var odasından bekliyor.
BU TABLODA F.BAHÇE’NiN BÜYÜK ETKiSi VAR
1- LİGİN üstü de altı da böyle şekillendiyse, Fenerbahçe’nin kaybettiği puanların büyük etkisi var. Seyircisi olmayan bir takımın şampiyon olması zor. Geçen hafta Başakşehir stadında Rize taraftarı etkindi, bu hafta da Göztepe taraftarı dominant olacak. Evet, “Şampi” dedik ama son 4 maçta 7 puan kaybeden Başakşehir’in yanında, son 5 maçta Galatasaray 2 puan kaybetti, Beşiktaş’ın da puan kaybı yok. Başakşehir evinde 11 puan yitirdi ve son maçların 3’ünü de yine evinde oynayacak. İşte büyük tehlike bu. Seyircisi olmayan ekip, psikolojik baskıyı daha kolay yiyor.
VAR, BiZiM ÜLKEMiZDE BÜYÜK TEHLiKE
2- G.SARAY kazanıyor ama futbolcularında bir doymuşluk veya ‘Başakşehir yakalanmaz’ psikolojisi vardı, F.Bahçe ve Kayseri maçlarında. Terim gibi bir motivasyon ustasının başta Belhanda, Feghouli, Diagne ve Ndiaye olmak üzere, takımına şampiyonluk geliyor havasını vermesi lazım. VAR, bizim ülkemizde hakemlerimiz için en büyük tehlike. Sahadaki hakem adeta her şeyi VAR odasından bekliyor. VAR odası da hatanın büyüğünü maalesef göz göre göre yapıyor. Rakibin yüzüne 2 metre havada tekmeyle müdahale eden Emre Akbaba’ya, hakemin de, danışılan VAR odasının da seyirci kalması ülkemizde VAR’ın yokluğuna işarettir.
BURAK’TAKi DEĞiŞiMiN SIRRI TECRÜBE
3- BEŞİKTAŞ oturmuş bir takım. Son 3 yılın ilk 2’sinde şampiyon, geçen sezon Şampiyonlar Ligi’ndeki büyük performansın yorgunu olarak ikinci, bu yıl da potada. Burak, golcü bir futbolcu. Ama personalite olarak düşük bir profil. Ben Beşiktaş’a bir kez daha gelmesine karşıydım. Taraftar da öyle. Ne var ki, futbolcu yönü, düzensiz harcıâlem tarafını yendi. Tecrübe, herkesin hatalarına verdiği ortak isimdir. Burak da artık tecrübeli ve dönüşü muhteşem oldu.
BAŞAKŞEHiR 40, G.SARAY 35
4- İSTATİSTİKLER Galatasaray’ı son kulvarda şanslı gösteriyor. Geçen sene de son 5 maçı kazanarak şampiyon olmuşlardı. Ama bu sene biraz zor görünüyor. Önümüzdeki 3 maçı Konya (D), Beşiktaş (E) ve sonra Rize deplasman. Bu üç maçı alırsa, bitime 1 hafta kala Başakşehir’le şampiyonluk maçına çıkar. Bence oranlar Başakşehir yüzde 40, Galatasaray yüzde 35, Beşiktaş 25.
‘TRABZON MAÇI SONRASI GÖRÜŞELiM!’
5- AVRUPA kulüplerinin evde kalmış tapon oyuncularından yaratılan ekip F.Bahçe olamazdı. F.Bahçe taraftarını böyle bir kadroyla mutlu edemezsin. Yanal’ın, “İkinci yarının lideri olacağız” diye aşıladığı umuttan önce elindeki harabe kadroyu tespit etmesi lazımdı. 16 transferden birisi çıkmaz mı? Dün 23 Nisan’dı. Ali Koç çocuklara ne dedi bilmiyorum, ama Yanal’a, “Trabzon maçı sonrası görüşelim” dediği kesin.
F.BAHÇE'NiN GÜCÜ YOK
6- F.BAHÇE’nin gücü yok ve kadrosu moralsiz. Ama bu takımın adı F.Bahçe. 21 yıldır Kadıköy’de yenilmediği Trabzon’a, bırakın kaybetmeyi, mutlaka kazanacağını düşünüyorum. Yoksa? ‘Yoksa’yı anlatmak çok zor. Her şeyin sonu olabilir.
MEHMET ARSLAN:
BAŞAKŞEHiR’iN iHTiYACI OLAN KiTLESEL DESTEK YOK
1- ‘BAŞAKŞEHİR için en zor 2-3 karşılaşmayı say’ deseniz ilk iki sıraya Rizespor maçını koyardım. Muhtemel puan kaybının yaşanabileceği bir karşılaşmaydı. Unutmayın, Başakşehir; Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş gibi kitlesel desteğe sahip bir takım değil. Ve şampiyonluk yolunda en büyük ihtiyacı olan o kitlesel desteği göremiyor. Dolayısıyla bu tür karşılaşmaları taraftarıyla alabilecek bir güçten mahrum. Doğrusu bu tür puan kayıplarını bekliyordum ama üst üste gelmesi benim için sürpriz oldu. Sorunun can alıcı yanına gelince; evet Başakşehir’in ayakları titriyor.
TÜRKiYE’DE ‘BAHANE KÜLTÜRÜ’ VAR
2- EVET, hakem hataları belirledi ama geçtiğimiz hafta da Fenerbahçe-Galatasaray maçının sonucunu hakem hataları belirlemişti. Türkiye’de hakem konusunda açıklama yapan tüm teknik direktörlerin bütün takımların tek bir amacı vardır; gelecek haftaya ya da gelecek pozisyonlara hakemi hazırlamak ve bir şekilde bundan kazançlı çıkmak. Türkiye’de özeleştiri kültürü değil, bahane kültürü vardır.
BiZiM GiBi DEĞiLSE LiNÇ EDiYORUZ
3- TÜRK futbolu evlatlarını yemekte inanılmaz mahir. Onların en küçük bir hatasını büyütmekten, linç etmekten inanılmaz bir toplumsal zevk alıyoruz. Örnek mi? İşte Cüneyt Çakır. Örnek mi? İşte Burak Yılmaz. Örnek mi? İşte Arda Turan. Bizim gibi değilse, bizim gibi düşünmüyorsa, bizim gibi davranmıyorsa linç etme özgürlüğünü kendimizde buluyoruz. Burak Yılmaz son 10-15 yılın Türkiye’ye gelmiş en büyük golcüsüdür. Ve hak ettiği değeri asla bulamamıştır bu ülkede.
BAŞAKŞEHiR ŞAMPiYON AMA...
4- BENİM sıralamam hala değişmedi. Başakşehir şampiyon olur ama ikinci sırayı Galatasaray mı alır, Beşiktaş mı, bu konuda kararsızım. Ama galiba Beşiktaş bir adım önde...
SADECE F.BAHÇE’Yi YÖNETMELiLER
5- AZİZ Yıldırım döneminde de benzer bir anlayış vardı. Aynı anlayış ne yazık ki bu yönetimde de devam ediyor. Sadece Fenerbahçe’yi değil, medyayı, federasyonu vs. tüm kurumları yönetme, daha doğrusu hükmetme düşüncesi. Oysa sadece Fenerbahçe’yi yönetse tüm ülke futbolunu yönetecek güce ulaşacak ama hayır ne yazık ki çok daha farklı konulara odaklanıyor Fenerbahçe. Ve bunun neticesinde de üst üste hatalı kararlar alıyor, hatta neredeyse sosyal medya tepkileriyle Fenerbahçe’yi yönetiyor. Dolayısıyla sağlıklı bir sonuç olmuyor elbette. Sosyal medya tepkileri olmasa, ne Cocu giderdi, ne de Ersun Yanal gelirdi. Fenerbahçe’yi sosyal medya refleksleriyle yönetemezsiniz.
TRABZONSPOR ARTIK DAHA RAHAT
6- TRABZONSPOR, Fenerbahçe karşılaşmalarında hep psikolojik bir gerginlikle hazırlandı. Ne zamanki bu gerginlikten kurtuldu; daha başarılı sonuçlar almaya başladı. Doğrusunu söylemek gerekirse artık bu maçların gerginliği de kalmadı. Dolayısıyla bu rahatlık Trabzonspor’u sanki bir adım daha öne çıkarıyor.
UĞUR MELEKE:
HOCA FARKI ORTAYA ÇIKTI
1- LİGİN boyu kısaldıkça teknik adam farkı çıkmaya başladı ortaya. Epureanu’suz savunmanın yalpalamasının çaresi Kudriaşov olabilirdi. Clichy dönünce yapılması gereken, Kudriaşov’u stopere kaydırmaktı. Bir diğer önemli detay da Adebayor’un Beşiktaş önünde oyuna hiç girmemesi. Rotasyonda Napoleoni’nin bile gerisine düşecek bir oyuncu değil Adebayor. Rizespor karşısında da son 20’de mecburiyetten sokuluyor oyuna. Geçen yıl bu takımı ikinci yapan adam Adebayor’du, bu sezon gördüğü muamele doğru değil.
VAR’A GÜVEN AZALIYOR
2- SONUCU hakem belirledi demek G.Saray’ın futboluna haksızlık olur ama evet, müsabakada birçok yanlış karar verildi. Emre Akbaba’nın şiddetli hareket nedeniyle kırmızı kart gerektiren hareketinde ve Kravets’in ceza alanında itilmesinde VAR masası hakemi neden uyarmadı ki? Geçen hafta F.Bahçe’nin golü öncesinde yapılan faulle ilgili G.Saray isyan etmekte haklıydı, bu hafta da Kayseri’nin isyanı yüzde yüz haklı. Kamuoyunun VAR’a olan güveni azalıyor maalesef.
GÜVEN VE KAGAWA TEHDiDi
3- DEVRE arasında Beşiktaş dışarıdan iki, içeriden de bir transferle güçlendi. Burak, Kagawa ve Ljajic’in devreye girmeleriyle özellikle ön tarafta ciddi bir rekabet ortamı oluştu. Zira sporda basit bir kural var: Alternatifiniz kadar güçlüsünüz. Güven tehdidi Burak’ı, Kagawa tehdidi Ljajic’i her maç yüzde yüzle oynamaya zorluyor. Bir de Beşiktaş, namuslu oyunculardan kurulu bir takım. Atiba’nın, Vida’nın, Gökhan’ın, Dorukhan’ın, Medel’in her maç sahaya terinin son damlasına kadar bırakacağını biliyorsunuz. O yüzden de Oğuzhan gibiler kulübeye mahkum zaten.
ARTIK ÜÇ TAKIM DA DEVREDE 4- AĞUSTOSTAN
beri 2018-19’un özel bir sezon olabileceğini, puan tablosunun sıkı kalacağını, şampiyonluk barajının 70’ler düzeyine düşebileceğini konuşuyorduk. Mayısta G.Saray Başakşehir’i, Beşiktaş da G.Saray’ı yenerse; Başakşehir de bir ekstra maç kaybederse üç takımın ligi 71’er puanda bitirme ihtimalleri var. Ki son derece olası bir durum bu. Bence artık üç takım da devrede: G.Saray ve Başakşehir’in yüzde 40’ar, Beşiktaş’ın da yüzde 20 şampiyonluk şansları var diyebiliriz.
iNSANLARI ALDATIYORLAR
5- ALANYA-Fenerbahçe maçının ilk yarısında koşu tablosunda ilk 6’nın tümü Fenerbahçeliler’di. Valbuena bile tüm Alanyalılar’dan fazla koşmuştu. Bu takım mücadele ediyor ama kalitesiz ve yetersiz. Transfermarkt verileri insanları aldatıyor, Allah aşkına bu Slimani 10, Ayew 9 milyon Euro değerinde olabilir mi? Ya da Beşiktaş’ın Burak, Güven, Kagawa, Ljajic, Lens, Quaresma hücum rotasyonuna girebilecek tek bir Fenerbahçeli var mı? Belki Moses. O da kiralık... Fenerbahçe’nin yazın ön tarafa 3-4 iyi takviye yapması şart.
RADiKAL KARARLAR ALINMALI
6- ALİ Koç, Osieck’in Tanju-Rıdvan’ı kadro dışı bıraktığı dönemi iyi hatırlar. Büyüki camiaların, bu tarz travmalarda reaksiyon vermeleri şarttır. Güven Sazak yönetiminin o dönemde yaptığı gibi. Ben Koç yönetiminin pazartesi günü toplanıp İsmail, Alper, Şener gibileri kadro dışı bırakmak gibi radikal kararlar almasını beklerdim mesela. Bu tabloya reaksiyon vermeyen F.Bahçe için daha kötü günler gelebilir bence.
VISCA’DAN BAŞKA SiLAHI YOK 1-
BAŞAKŞEHİR için “şampi..” ifadesine Galatasaray ile 8, Beşiktaş ile 13 puan fark varken dahi katılmadığımı, hem Galatasaray’ın hem de Beşiktaş’ın bu yarışı bırakmayacaklarını bu konseyde vurgulamıştım. Hatta Liverpool’un bile 6 maçta 8 puan kaybedip avantajını kaybettiğini örnek vermiştim. Başakşehir hâlâ en şanslı takım ancak avantajını kaybetti. Başakşehir organize ve kaliteli, ancak yavaş oynuyor ve hücumda Visca’dan başka silahı yok. Ayrıca Epureanu’yu da fazlasıyla arıyorlar. Ayrıca özellikle puan farkının kapanmasından sonra daha fazla baskı altında olacaktır.
EMRE, KIRMIZI GÖRMELiYDi
2- EMRE Akbaba’nın 17’nci dakikada açık, net ve tartışmasız bir şekilde kırmızı kart görmesi gerekiyordu. Maç 10’a 11 devam etse skor farklı olur muydu? Bunun cevabını ne ben verebilirim ne de bir başkası. Başakşehir maçında da Rize’nin penaltı beklediği pozisyonda VAR’a gidilmedi, benzer pozisyonda VAR ile penaltı kararı çıktı. Hadi sahadaki hakem baskı altında, VAR odasında çayını, kahvesini içen maçı monitörden seyreden hakemler de mi baskı altında?
BEŞiKTAŞ, LiGiN EN iYi TAKIMI
3- MEDEL, Vida, Burak, Ljajic, Atiba, Gökhan ve Dorukhan başta olmak üzere son haftalarda sorumluluk duygusuyla takıma sahip çıkması; golcü Burak’ın isteği, konsantrasyonu, tecrübesi ve kalitesi; Ljajic’in etkili ve iyi futbolu, Atiba’nın yeniden kendini bulması gibi önemli etkenler var tabii. Şenol Hoca’nın da Milli Takımda 2’de 2 yapması ve kafasının rahat olması da bir başka etken. Ayrıca ilginçtir Şenol Hoca 13-14 oyunculu kadrolarda daha başarılı oluyor. Ancak şunu da unutmamak lazım Beşiktaş’ın bu kadrosu dahi ligin en kaliteli isimlerine sahip. Siyah beyazlılar, Fenerbahçe ve Erzurum karşısında avuçlarının içindeki maçları kazanmış olsa şu an en güçlü adaydı.
BAŞAKŞEHiR’iN ŞANSI YÜZDE 50
4- GALATASARAY, kalan maçlarda 5’te 5 yaparsa şampiyonluk ipini göğüsler ancak 3 zor deplasmanı var, ayrıca içerdeki 2 maçı Beşiktaş ve Başakşehir ile.. Beşiktaş ise 5’te 5 yapsa dahi Başakşehir’in 6 puan kaybetmesini beklemek durumunda. Şayet Başakşehir, Rize’ye şu son dakika penaltısını atmamış olsaydı ben Beşiktaş’ın oranını çok daha yukarıya çıkartırdım. Bence mevcut durumda Başakşehir, yüzde 50, Galatasaray yüzde 30, Beşiktaş yüzde 20. Ancak yine de ekleyeyim: üç takımın oynayacağı 15 maç daha var ve bu köprünün altından çok sular akar.
KALiTE VE ÖZGÜVEN SORUNU VAR
5- RUHSUZ ifadesine katılmıyorum. Kalite ve özgüven sorunu var. Ayrıca da takım kimyası konusunda da ciddi eksiklikler var. Oyuncu kalitesi eksikse ve bu oyuncu grubunun üzerinde büyük baskı varsa bu durum büyük sorunları da beraberinde getirir. Ayrıca yanlış seçilmiş bir oyun var. Savunma ve orta alan oyuncuları pres altında top kullanma becerisine sahip değil. Fenerbahçe’ye önde baskı yapan takım istediğini alıyor. Beklentilerin yüksek olduğu, doğru isim sanılan bazı futbolcular da Fenerbahçe’yi taşıyacak oyuncular değil.
TRABZON KAZANMAYI ÖĞRENDi
6- TRABZONSPOR genç, enerjik, dinamik ve kolay pozisyon üreten bir takım. Ayrıca her koşulda kazanmayı öğrendiler. Bu maça da rekabetin getirdiği çok yüksek bir motivasyonla çıkacaktır. Kolay kolay kaybedeceklerini öngörmüyorum. Fenerbahçe ise eksik futbolcuların takıma dönmesiyle Alanya’dakinin çok üstünde güçlü bir kadroyla oynayacak. Fakat moralsiz ve formsuzlar. ‘Cumartesi günü şu takım kazanır’ demek, iki ekibe de haksızlık ve saygısızlık olur. İki taraf da kazanmak için sahada her şeyini ortaya koyacak. Mevcut koşullar ile Trabzonspor küçük bir adım önde.