Estetik kaybetti

Güncelleme Tarihi:

Estetik kaybetti
Oluşturulma Tarihi: Nisan 27, 2012 00:55

İlker Yasin ve Hikmet Karaman dünyanın konuştuğu iki maçı değerlendirdi

Haberin Devamı

İlker Yasin: “Şu görüldü ki futbol, artistik buz pateni değil. Futbolda artistik hareketlerle puan alınamayacağını, her zaman sonucun
önemli olduğunu Chelsea gösterdi.”

Hikmet Karaman: “Guardiola son 15 dakika Puyol’u veya Busquets’i santrfora alıp rakip stoperleri rahatsız edip, oralara düşecek toplarla gol aramalıydı.”


ŞAMPİYONLAR Ligi’nde büyük sürprizlere sahne olan iki yarı final maçını da yerinde izleyen İlker Yasin ve teknik direktör Hikmet Karaman karşılaşmaları değerlendirdi.

 İlker Yasin: İspanya’da bütün teknik direktörler Barcelona’ya karşı bir deyim geliştirdiler. “Otobüsü kalenin önüne park etmek.” Kimse rakip alana gitmiyor, “Nasılsa yenileceğim, ne kadar az gol yersem o kadar iyi” diye düşünüyor. Bunu Chelsea gibi bir takım dahi yaptı. Ama sonuç aldı.

Haberin Devamı

Hikmet Karaman: Bu maç Barcelona-Inter yarı finalini hatırlattı. Torres’in oyunun son bölümünde sol tarafa girmesi ve Drogba’nın da orada oynaması. Bir Mourinho klasiği izledik Chelsea teknik direktöründen.

Futbol, artistik buz pateni değildir

İlker Yasin: Şu görüldü ki, futbol oyunu bir artistik buz pateni değil. Futbolda artistik hareketlerle puan alınamayacağını, her zaman sonucun önemli olduğunu Chelsea açık bir şekilde gösterdi. Barcelona ne kadar artistik, ne kadar gösterişe dayalı hareket varsa hepsini yaptı, fiziksel gücü de iyiydi ama olmadı.

Hikmet Karaman: İspanyollarda Real ve Barcelona iki farklı oyun stiline sahip. Real Benzema, Ronaldo, Di Maria, Mesut gibi 4 hücum oyuncusuyla rakibini önde karşılarken, Chelsea farklı bir anlayış içindeydi. Barcelona’yı ise zaman zaman defansta ikili, üçlü kalıp orta sahada kalabalık rakibini presle boğan, topu aldığında çok pas yapan, yön değiştiren, santrforu belli olmayan, ama tüm pozisyonları dolduran oyun anlayışı ile izledik.

Di Matteo beğeni değil, puan topluyor

İlker Yasin: Messi gördüğüm en kötü futbolunu oynadı. Guardiola, Xavi ve Iniesta gibi yaratıcı adamlarına alan bulamadı. Di Matteo, Boas’tan sonra çok farklı bir anlayışla oynatıyor. Tamam göze hoş gelmiyor, beğeni toplamıyor ama puan topluyor, Şampiyonlar Ligi’nde finale gidiyor. Matteo klasik İtalyan savunmasına fizik gücü becerisini ekleyerek bambaşka bir Chelsea modeli yarattı.

Haberin Devamı

Hikmet Karaman: Guardiola 10 kişi oynayan, ceza sahasında defans yapmaya başlayan Chelsea’ye karşı son 15 dakika Puyol’u veya Busquets’i santrfora alıp rakip stoperleri rahatsız edip, oralara düşecek toplarla gol aramalıydı. Bitime 8 dakika kala Puyol, Guardiola’ya işaret edip “Öne gideyim” dedi. Guardiola müsaade etmedi ama uzatma bölümünde Puyol onu dinlemeyerek gitti.

Takım oyunu kazandı

Hikmet Karaman: Gelelim Real Madrid-Bayern Münih maçına... Aslında 2-0 olduğunda iki net golü de kaçıran bir Bayern vardı. İspanyol futbolundan bahsetmiştik ama Alman panzerlerini unuttular. Oyun disiplinine son derece sadık kalan Bayern’in fiziksel kapasitesi üst düzeyde. Real Madrid’e oranla kondisyon açısından daha kuvvetli, daha avantajlı olan Almanlar bu şekilde maça başladı. Aslında Ronaldo’nun attığı golde Bayern, kendi alanında kaptırdığı bir topla golü yedi. Futbolda öne çıkan bir temel prensip burada da ortaya çıktı. Asla defanstan çıkarken top kaptırmayacaksın!

Haberin Devamı

İlker Yasin: 66 yaşında, 14 yıl önce Real Madrid’e Şampiyonlar Ligi kazandırmış Jupp Heynckes, eski takımını iyi okumuştu. Çok disiplinli bir futbol oynattı. Madrid’de takım oyunu kazandı.

Yıldızlar doymuş

Hikmet Karaman: Bence Mourinho Mesut ve Benzema’yı keşke oyundan çıkartmasaydım demiştir.
İlker Yasin: Bunu belki penaltılar için söylüyorsunuz ama Benzema sahada yoktu, Mesut yorulmuştu. Bence iki maçın özetinde yıldızlar belki çok zorlu bir sezonun ardından inanılmaz yorgundu. Messi, Ronaldo, Xavi’nin doymuş olduklarını hissettim. Barcelona’da geçtiğimiz yıllardaki iştah, Real Madrid’de de Barça önündeki inanılmaz kazanma arzusu yoktu. Takım oyunu yıldızlara dayalı futbol anlayışını bitirdi.

Haberin Devamı

En iyisi Barça’ydı ama elendi

İlker Yasin: Son 4 takım içerisinde en iyisi Barcelona’ydı. İkinci sırada Bayern üçüncü Real Madrid, dördüncüsü Chelsea gelir bana göre. 
Hikmet Karaman: Bence üçüncü Chelsea, dördüncü Real Madrid. Dört farklı karakterde oynayan takım izledik. Chelsea alan savunmasını kendi ceza sahasında yaptı. Real dört hücum oyuncusuyla rakip alanda basmaya çalıştı. Barcelona 700’lü rakamları bulan pas alışverişi ve tekniğiyle göze çaptı. Bayern ise tam bir disiplinle ekip ruhunu yansıttı.

Çakır mükemmeldi

İlker Yasin: Cüneyt Çakır, Türk hakemliğinin yüz akı oldu. Terry’nin hareketini yardımcısıyla paylaşarak, yardımcısının uyarısıyla kırmızı kartla cezalandırması dışında verdiği penaltı, oyuna hakimiyeti, futbolcularla ilişkisi mükemmeldi. Nou Camp’ta şoktaki 95 bin seyircinin onu ayakta alkışlaması gurur vericiydi. Zaten maç sonunda kırmızı kart gören Terry ve pozisyona en yakın isim olan kaleci Cech de ayaklarının tozuyla “Çakır’ın kırmızı kartı doğruydu” açıklaması yaptılar.

Haberin Devamı

Hikmet Karaman: Cüneyt Çakır’a şunu eklemek istiyorum; maçtan sonra Puyol’un, Lampard’ın, Drogba’nın ve her iki takım futbolcularının orta sahaya kadar girerek Çakır ve ekibini tek tek tebrik etmeleri muhteşemdi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!