Güncelleme Tarihi:
Almanya'daki otomobil fabrikasında çalışan babasının yöneticilik yaptığı Ingolstadt Türkgücü Kulübü'nde futbola başlayan ve bu yıl A Milli Futbol Takımı'nda forma giymeye başlayan Eskişehirsporlu Tarık Çamdal, milli takımda kalıcı olmak istiyor. Çamdal, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından hazırlanan Tam Saha Dergisi'ne yaptığı açıklamada, Almanya'daki bir otomobil fabrikasında çalışan babasının, Türklerin kurduğu Ingolstadt Türkgücü'nde yöneticilik yaptığını ve 5 yaşında futbola o takımda başladığını kaydetti.
Babasının kendisinin ilk antrenörü olduğunu ifade eden Çamdal, şöyle konuştu:
"Ailece futbola çok meraklıyız. 13 yaşına geldiğimde şehrin en iyi takımı olan MTV Ingolstadt'a transfer oldum. Daha sonra şehrin karmasına seçildim. O karmayla 1860 Münih'e karşı oynamıştım. Maçta 2-1 yenildik ama 1860 Münih'in hocaları bana gelip 'Seni çok beğendik, transfer etmek istiyoruz' dedi. 13 yaşından 17 yaşına kadar babam beni her gün Münih'e götürüp getirdi. Benim için her gün 160 kilometre yol katetti. Babamın üzerimdeki hakkını asla ödeyemem. Sağ ayaklı olduğum halde üç sezon sol kanatta oynatıldım. Bugün sol kanatta rahatlıkla oynuyorsam bunu 1860 Münih'teki eğitimime borçluyum."
"Sol bekteki idolüm Dede"
Çamdal, 1860 Münih ile 2013'e kadar kontratı olduğunu ve bu sürede Türkiye'den teklifler de gelmeye başladığını bildirdi. Kendisine en ciddi teklifi Bursaspor'un yaptığını anlatan Çamdal, şunları söyledi:
"Ertuğrul Sağlam, beni çok istiyordu. Ben de onunla çalışmayı çok istiyordum. 1860 Münih ile yaz kampındayken Ümit Karan beni aradı ve 'Eskişehirspor'a gelir misin?' diye sordu. Münih'e gelip ailemle görüştüler ve transferim gerçekleşti. Eskişehirspor'a gelirken beklentilerim büyüktü. Geldiğimde takımın başında Bülent Uygun vardı. 3 Temmuz sürecinde Bülent Uygun ve Ümit Karan'ın ayrılması benim için bir dezavantaj oldu. Yeni gelen Skibbe de beni tuttu. Ersun Yanal'ın ilk döneminde zaman zaman kadroya girdim. Geçtiğimiz sezon iyi maçlar çıkarıp, A2 Milli Takımı'na gitmiştim. Avusturya'da Kasımpaşa ile bir hazırlık maçımız vardı. Dede de sakatlanmıştı. Ertuğrul Hoca, 'Sol bek oynar mısın?' diye sordu. Almanya'da sol açık oynadığımı ve o kanatta tecrübem olduğunu söyledim. Bugün burada olmamdaki en büyük pay Ertuğrul Hoca'ya aittir. Geçtiğimiz sezon sağ bekte oynadığım için idolüm Gökhan Gönül'dü. Sol bekteki idolüm ise Almanya'da oynadığı dönemlerden beri Dede."
"Eskişehirspor'u ailem gibi görüyorum"
Çamdal, Eskişehirspor'un kadro kalitesinin çok yüksek olduğunu vurguladı. Tecrübeli ve çok yetenekli genç oyuncuların bulunduğuna değinen Çamdal, şunları belirtti:
"Bu kadro kalitesinin farkındayız ve yukarıları kovalayabileceğimizi biliyoruz. Gerçekten de hocalar, yöneticiler ve oyuncular birbirine sımsıkı sarılmış durumda. Herkes birbirine sahip çıkıyor. Taraftarın desteği de ayrı bir itici güç. Şampiyonluğu konuşmuyoruz ama üst sıralarda kalıcı olmak istiyoruz. Mesela Erkan Zengin'in benim için yaptıklarını unutamam. Transfer olup, Türkiye'ye gelirken havalimanına indiğim günden beri bana ağabeylik yapıyor. Futbolun içinde olsun, dışında olsun bana çok büyük destek verdi. Adapte olmamdaki en büyük etken Erkan ağabeydir. ?Ay-yıldızlı formayı sürekli giymek, kalıcı olmak istiyorum. Kulübümle kontratım sezon sonunda bitiyor ama Eskişehirspor'u ailem gibi görüyorum. Geleceği çok fazla düşünmek istemiyorum. İyi performans gösterirsem zaten önümdeki kapıların açılacağını biliyorum. Bu nedenle profesyonel yaşamaya devam ediyorum. Bir yerlere gelebilmek için böyle yaşamam gerektiğini biliyorum."