Güncelleme Tarihi:
Erdem, Dopingle Mücadele Komisyonu'nun, bu yılın ilk 6 ayında alınan 648 numunenin 90'ının pozitif çıkması üzerine yaptığı açıklamada, ceza hukukunun her zaman son çözüm olduğunu belirtti.
Federasyonların dopingle ilgili aldığı kararlarda, denetim sorunu olup olmadığını iyi incelemesi gerektiğine değinen Erdem, "Spor hukukunun dopingle mücadelede yeterli ve caydırıcı olması lazım. Tüm yaptırımları getirdiniz, buna rağmen yetersiz kalınırsa ancak o zaman ceza hukuku devreye girmeli. Spor hukukunun kendi kuralları açısından çözümlerinin daha bitmediği düşüncesindeyim" dedi.
Doping konusunda farklı ülkelerde farklı ceza kanunları bulunduğunu açıklayan Mustafa Ruhan Erdem, şöyle konuştu:
"Dopingi, ceza kanunlarına göre suç sayan ülkelere baktığımızda, bizzat doping ve başkasına doping diye ikiye ayrılıyor. Bizzat doping yapanı değil de bunu satma, sporcuya sunma noktasındaki insanları cezalandırmaya yönelik yaptırımları var. Ceza hukukçusu gözüyle bu belki çözüm olabilir. Dopingi yaptırana ceza vermek, esas olmalı. Türk Ceza Kanunu'na göre bir doping yasası çıkarsa, yapana değil yaptırana ceza verilmeli. Ceza kanununda sporcuya yaptırım gerekli değil. Etkili uygulanırsa spor hukuku, sporcular açısından yeterli."
Asıl sorunun, amatör ruhun kaybedilip sporun bir sektör haline gelmesi olduğunu belirten Erdem, "hangi yöntemle olursa olsun kazanayım" anlayışı hüküm sürmeye başladığını, bu açıdan da şikeyle örtüştüğünü ifade etti.
Doping sorunu yalnızca hukukla çözülemeyeceğini, "kazanca değil, mücadeleye dönük ruhu" canlandırmak gerektiğini kaydeden Erdem, "Örneğin, futboldan bahis şirketlerini çekin, doping yüzde 50 azalır" dedi.
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Spor Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Şeref Ertaş ise doping kullanımına sadece sporcular açısından bakmamak gerektiğini ifade etti.
Şeref Ertaş, "Bence doping, şikeden çok daha tehlikeli bir şey. Bu işi organize edenler, ilacı yurda sokanlar, sporcuya temin edenler, kullanmaya teşvik edenler açısından bir yasal boşluk var. Sporcunun haberi olmadan da doping olabilir. Sporcular için bunu düzenleyen disiplin müeyyideleri, disiplin yönetmelikleri var ama sporcu bilmeyerek de kasten de almış olabilir. Bunun ayırımı şart. Bu yüzden Ceza Kanunu sporcular için biraz ağır olabilir" dedi.
Türkiye'nin, sporda uluslararası dereceler almak için şampiyonlarına binlerce altın verdiği bir ödüllendirme sistemi olduğunu hatırlatan Ertaş, "Yabancı sporcular bile ülkemizden doping maddelerini rahatlıkla alabildiğini söylüyor. Önemli olan dopinge ulaşımı engellemek. Bu yüzden önemli olan satan ya da temin edenlere yönelik yaptırım getirebilmek. Gerekli yaptırımlar getirilirse Türkiye de doping cenneti olmaktan çıkar" diye konuştu.