Enkazdan kürsüye

Güncelleme Tarihi:

Enkazdan kürsüye
Oluşturulma Tarihi: Ekim 05, 2004 01:43

Avrupa Şampiyonası’nda ilk madalyayı kazandıran Kenan Sofuoğlu, 13 kişinin öldüğü binanın enkazından sağ çıktı... Almanlar ona ‘otoban canavarı’, arkadaşları ‘pist şeytanı’ diyor.

O, acıların çocuğuydu. Marmara depreminde Adapazarı’nda 13 kişiye mezar olan binanın enkazından kurtuldu, çadırda yaşadı. Motosiklet şampiyonu ağabeyini trafikte yaya kaybetti, motoru ağabeyinin bıraktığı yerden aldı, Avrupa Şampiyonası’nda kürsüye çıkıp, Türkiye’ye ilk madalyayı kazandırdı.

Yamaha takımında yarışan Kenan Sofuoğlu’nun Almanya macerası da acılı başlamıştı. Türkiye’de amatör bindiği motorda şansı bir telefonla açılmıştı. Bir arkadaşı, ‘Atla uçağa gel Almanya’ya. Yamaha’nın bir kupa yarışı var. Orada göster kendini’ demişti.

Para istediler

Yamaha R6 Cup’a 12 bin 500 Euro borç para ile katıldı. İlk yılında şampiyon oldu. 2002’de bu kupayı kazanınca, 25 yılın en başarılı pilotu seçildi. Ve talihi de döndü Kenan’ın. Yamaha’nın profesyonel takımına seçildi ama finalde yarışması için yine ondan para istendi. O, Almanya’ya para kazanmaya gitmişti ama, çark ters dönmeye başlamıştı. Adapazarı’nda irili ufaklı 40 motosiklet mağazası olan babası İrfan Sofuoğlu, Almanya’daki oğlunu okutmak için değil, yarıştırmak için o motorlarını tek tek satıp para gönderdi. Final için para yetmeyince bu kez ağabeyi arabasını satıp, Kenan’ın finalde yarışmasını sağladı. Almanlar büyük başarı gösterip Almanya ikincisi olan Kenan’ın altına muhteşem bir motor verdi.

2003 yılında Yamaha takımında profesyonel olan Kenan, 600cc Supersport Şampiyonası’nda üçüncü sırayı alınca büyük olay oldu. Ardından Almanya ikinciliği ile 2004’te Avrupa Super Stock Şampiyonası’nın Hollanda, İngiltere, İtalya, Almanya ve Fransa ayaklarında kürsüye çıktı. İşte Kenan’ın profesyonel başarısı böyle gelişti.

Maaşım polislere

İlginç yönleri ile Kenan Sofuoğlu...

* Sence sürat nedir?

Caddede çılgınlık, pistlerde madalya.
.. Babam beni caddeden kurtarmak için yarışcı yaptı. Caddeye çıktığım zaman hala fren yapamıyorum. Elim sürekli gazda..

* Motor üstündeki gibi hızlı mı yaşıyorsun?

Almanya’da motoru çok süratli kullandığım için hem takımımdan hem de Türkiye’de babamdan hep fırça yiyiyorum.
Motordan indikten sonra tam deşarj olamayınca bu kez bisiklete biniyorum. Arkadaşlarım,‘bisiklette de radara yakalanacaksın’ diye ikazda bulunuyor.

* Hızın trafikte sorun oluyor mu?

Motoru Türkiye’de kullandığım gibi Almanya’da da kullanınca trafikte çok büyük sorunlar yaşıyorum. Sürekli radara yakalanıyor ve her ay Alman polislere ehliyetimi kaptırıyorum. Maaşımı Alman polislerine ceza olarak yatırıyorum. Radara yakalandığımda karakola çağırıyorlar. Polisler bana ne iş yapıyorsun deyince yarış kartpostallarını onlara verip zaman zaman ceza vermekten kurtuluyorum.

* Gaz mı, fren mi?

Caddede fren, yarışta gaz. Biri madalya, diğeri emniyet sübabı.

Pistlere gitsinler

* Otomobil mi, motor mu?

Elbette motor.

* Lakabın var mı?

Bütün arkadaşlarım bana pist şeytanı, Alman polisi, otoban canavarı diyor.

* Hiç düştüğün oluyor mu?

Her sezonda 10-15 kez düşüyorum. Bir kez 200 kilometre hızla giderken düştüm, sanki 100 kattan düşmüşe döndüm.

* Şehir trafiğinde polislerle aran nasıl?

Düşman gibiyiz.
Bu son yarıştan sonra pist dışında motorun ön tekerleğini kaldırıp hava atıyordum, polisler beni yakaladı. Yaptığın iş ‘suç’ dedi.

* Sence radar nedir?

Nefret ettiğim bir alet ancak sonuçta bir emniyet.

* Yarış sırasında ne düşünürsün?

O anda beynimi sıfırlıyorum. Motor üstünde insanın bir an gözünü kırpması yere yapıştırır.

Birbirimizi tekmeliyoruz

* Viraj mı, düz yol mu?

Viraj.

* Neden?

Yolda zik zak yapmayı çok seviyorum. Bir yere gidince otobanı tercih etmeyip virajlı yolları tercih ediyorum.

* Yarış içinde rakiplerin ile dalaşma oluyor mu?

Birbirimize tekme atıyoruz.

* Kaç tane lastik yedin?

Bir lastik 30 kilometre dayanabiliyor. Her yarışta 14 çift lastik kullanıyorum.

* Motor tutkunu gençlere ne tavsiye edersin?

Caddede kullanmaktansa, imkanları zorlayıp, pistlerde deşarj olsunlar. Hem kendilerini tehlikeye atmazlar, hem de içlerinde hız tutkunluğunu pistlerde giderirler. Böylece yol canavarı olmazlar.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!