A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2012 11:22
Rakibinin iknasıyla spora dönen ve Brezilya'da düzenlenen Bedensel Engelliler Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası'nda altın madalya kazanan Gökhan Seven, 5'i uluslararası 20 madalyaya sahip olmanın mutluluğunu yaşıyor.
Türkiye'de iki altın, yurt dışında üç bronz madalyası bulunan bedensel engelli sporcu Seven, yaptığı açıklamada, bilek güreşinin sokakta, kahvehanede herkesin oynayabildiği bir
spor branşı olduğunu belirterek, çocukluktan da gelen bir hevesle bilek güreşi sporuna 2006 yılında başladığını söyledi.
Bilek güreşinin bir federasyonunun olduğunu, bir spor dalı olduğunu çok geç öğrendiğini dile getiren Seven, şunları kaydetti: “Bu spor sayesinde, Türkiye Sakatlar Derneği ile tanıştım. İlk kez 2006 yılında İstanbul Bağlarbaşı'nda düzenlenen Türkiye Bilek Güreşi Şampiyonası'na katıldım. Orada şampiyonların şampiyonu Nurettin Yüksel ile karşılaştım. Yaşı bize göre çok büyüktü. 'Kesin yenerim' diye düşünmüştüm. Ama yenemedim, ikinci oldum. 'Nasıl yenemem' diye bu sporu bıraktım ama rakibim beni yeniden spora döndürdü. O her gün beni aradı, spora teşvik etti. Bu sporu yapmamdaki en büyük destekçim rakibim Nurettin Yüksel oldu. Tabii bu sporu tanıdıktan sonra nasıl bir spor olduğunu tanımaya başladım. Doğru antrenmanları bulmaya çalıştık.”
İmkanların da çok elverişli olmadığını dile getiren Seven, “Sporyumda antrenörüm Ömer Kolişler'in gözetiminde, doğru ve istikrarlı çalışmayla başarılar gelmeye başladı. İlk Türkiye şampiyonu 2010'da oldum. Ondan sonra Rusya ve Amerika'da düzenlenen dünya şampiyonası benim ilk katıldığım uluslararası turnuvalar oldu” diye konuştu.
Amerika'da düzenlenen yarışmada dünya üçüncüsü, Polonya'da ise sağ ve sol kolda dünya üçüncülüklerinin olduğunu anlatan Seven, “Bu sene de çok şükür her iki kolda Brezilya'da düzenlenen yarışmada hem altın madalya hem de gümüş madalya alarak, ülkemi temsil ettim” dedi.
“Spor salonunu ikinci evim olarak kullandım”
Erzurum'da iklim şartlarının çok ağır olduğunu dile getiren Seven, şöyle devam etti: “Bunun yanında bir de engelliyseniz, bu zorluk iki kat daha fazla oluyor. Bunların hepsiyle savaştık, hep engelleri aşmaya başladık. Spor salonunu ikinci evim olarak kullandım. 08.00-17.00 saatleri arasında iş yerinde çalışıyorum. İşteyken beynim yoruluyor ama ondan sonra salonda çalıştım. Mesai saatleri dışında gece gündüz antrenman yaptım. Hummalı bir çalışma ve dualarla başarıyı yakaladım. Başaracağıma inandım ve başardım. Türkiye'de yaklaşık 15, uluslararası turnuvalarda üç bronz, bir gümüş ve bir de dünya şampiyonluğum var.”
Antrenör Ömer Kolişler de bedensel engeliler için farklı programlar uyguladıklarını, araştırarak, öğrenerek antrenmanlar yaptıklarını ve bunun sonunda dünya şampiyonu olduklarını söyledi.
Gökhan Seven'in gücünde kentte kimse olmadığını anlatan Kolişler, “Çünkü şu an engellilerde dünyanın en kuvvetli bileği Gökhan Seven'de. Zamanla biz bunu aştık ve makinelerle yaptığımız antrenmanlarımız sonuç verdi. Zaten şampiyonaya giderken kendimizden emindik. Ülkemize, şehrimize hayırlı olsun istiyorum. Gökhan'da müthiş bir azim var. Antrenmanlarını eksiksiz yaptı, beslenmesine, uyku düzenine dikkat etti. Hatta engelli olan tüm insanlara örnek oldu” dedi.